15004
(gbkz: futbolun yönetimi almanya ve ingiltere'de farklı. yapılandırılışları arasında farklılıklar mevcut.)
galatasaray'ın modeli hangisine uygun?
galatasaray özgün bir kurum olduğu gibi yönetimi de özgün. elbette dünyadaki örneklere bakıp buralardan bulduğu doğruları da içeren bir yönetim modelinden bahsedebiliriz ama dünya üzerinde o kadar çok çeşitli yönetim biçimleri var ki tek bir noktayı referans almak çok da doğru değil. her şeyden önce pek çok avrupa'nın dev kulübü sadece "fc" yani futbol kulübü. biz ise spor kulübüyüz. futbolun dışında 14 farklı branşa sahibiz. bunun üzerine ülkenin kendisine has koşulları da eklendiğinde çok farklı kendisine özgü bir yapı ortaya çıkıyor. dışarıdaki modelleri de inceleyerek ülkenin spor kültürünün kendisine has doğrularını da alıp kendine özgü bir yönetim modeli inşa ettiğimizi söyleyebilirim ama henüz geçiş aşamasındayız.
(gbkz: öyle bir noktaya geldi ki kurumsallaşma, olumsuz bir anlamı olan sözcüğe dönüştü. yanılıyor muyum?)
bakın bugün yapılmaya çalışılan, varolan yönetim kurulunun iş yapma biçimini çağdaş normlara oturtmak. koşullar değişirken siz olduğunuz yerde kalamazsınız. bin eurolardan milyona ve hatta milyar eurolara giden bir yapı içerisinde hiçbir şey olmamış gibi sabit kalamazsınız. 14 farklı branşın kendi içerisinde kurumsallaşması, yönetimi ve bunların dışında galatasaray gibi değerli bir markanın ürettiği sayısız değerin ortaya çıkardığı iş yükümlülükleri ve bunların şart koştuğu organizasyonu gerçekleştirmek üzere hareket ediyoruz. zaman içerisinde oturacaktır ama gidilen yol doğru olduğu kadar kaçınılmaz olandır da. şu zaman geçiş aşamasıdır ve doğru yapılanma hedefi içerisinde çeşitli esneklikler de olacaktır.
(gbkz: galatasaray'da bu yeniden yapılandırılış içerisinde misal transfer nasıl gerçekleşiyor?)
bayern münih'in tarzına benzer aslında. orada başkan uli hoeness'in açıklamalarından anladığımız kadarıyla teknik direktör, sportif direktör, kulübün ceo'su ve başkan'ın 4 oyu var. bir transferin gerçekleşmesi için 4'de 4 oy alması gerekiyor. bizde oylama bu kadar sert değil belki ama işleyiş açısından benzeriz. biz bu gibi durumlar için "iç yönetmelikler" gerçekleştiriyoruz. bunlardan bir tanesi de transfer için olacak. bu fiili olan benzerlik yazılı hale gelecek. benim kişisel fikrime göre bir transferin "teknik" ayrıntısı söz konusu. burada tamamen teknik direktörün onayı ve kararı gerekiyor. öte yandan işin ekonomik, yatırım ve kulübün geleceği ile ilgili planlarının bir parçası olarak da düşünüldüğünde öncelikle başkan ve sonrasında ise ceo'nun düşünceleri önemli. tüm bunların sonuç aşamasında da yönetim kurulunun desteği. kabaca bugün transferin bu şekilde olduğunu belirtebiliriz.
lütfi arıboğan
galatasaray'ın modeli hangisine uygun?
galatasaray özgün bir kurum olduğu gibi yönetimi de özgün. elbette dünyadaki örneklere bakıp buralardan bulduğu doğruları da içeren bir yönetim modelinden bahsedebiliriz ama dünya üzerinde o kadar çok çeşitli yönetim biçimleri var ki tek bir noktayı referans almak çok da doğru değil. her şeyden önce pek çok avrupa'nın dev kulübü sadece "fc" yani futbol kulübü. biz ise spor kulübüyüz. futbolun dışında 14 farklı branşa sahibiz. bunun üzerine ülkenin kendisine has koşulları da eklendiğinde çok farklı kendisine özgü bir yapı ortaya çıkıyor. dışarıdaki modelleri de inceleyerek ülkenin spor kültürünün kendisine has doğrularını da alıp kendine özgü bir yönetim modeli inşa ettiğimizi söyleyebilirim ama henüz geçiş aşamasındayız.
(gbkz: öyle bir noktaya geldi ki kurumsallaşma, olumsuz bir anlamı olan sözcüğe dönüştü. yanılıyor muyum?)
bakın bugün yapılmaya çalışılan, varolan yönetim kurulunun iş yapma biçimini çağdaş normlara oturtmak. koşullar değişirken siz olduğunuz yerde kalamazsınız. bin eurolardan milyona ve hatta milyar eurolara giden bir yapı içerisinde hiçbir şey olmamış gibi sabit kalamazsınız. 14 farklı branşın kendi içerisinde kurumsallaşması, yönetimi ve bunların dışında galatasaray gibi değerli bir markanın ürettiği sayısız değerin ortaya çıkardığı iş yükümlülükleri ve bunların şart koştuğu organizasyonu gerçekleştirmek üzere hareket ediyoruz. zaman içerisinde oturacaktır ama gidilen yol doğru olduğu kadar kaçınılmaz olandır da. şu zaman geçiş aşamasıdır ve doğru yapılanma hedefi içerisinde çeşitli esneklikler de olacaktır.
(gbkz: galatasaray'da bu yeniden yapılandırılış içerisinde misal transfer nasıl gerçekleşiyor?)
bayern münih'in tarzına benzer aslında. orada başkan uli hoeness'in açıklamalarından anladığımız kadarıyla teknik direktör, sportif direktör, kulübün ceo'su ve başkan'ın 4 oyu var. bir transferin gerçekleşmesi için 4'de 4 oy alması gerekiyor. bizde oylama bu kadar sert değil belki ama işleyiş açısından benzeriz. biz bu gibi durumlar için "iç yönetmelikler" gerçekleştiriyoruz. bunlardan bir tanesi de transfer için olacak. bu fiili olan benzerlik yazılı hale gelecek. benim kişisel fikrime göre bir transferin "teknik" ayrıntısı söz konusu. burada tamamen teknik direktörün onayı ve kararı gerekiyor. öte yandan işin ekonomik, yatırım ve kulübün geleceği ile ilgili planlarının bir parçası olarak da düşünüldüğünde öncelikle başkan ve sonrasında ise ceo'nun düşünceleri önemli. tüm bunların sonuç aşamasında da yönetim kurulunun desteği. kabaca bugün transferin bu şekilde olduğunu belirtebiliriz.
lütfi arıboğan