felipe melo

galatasaray sözlükte sistemli bir şekilde kuyusu kazılan futbolcu. buradan kendisine iftira eden kuş kafalılara söylüyorum eğer bugün melo galatasaray'da olmasaydı galatasaray en az üç gol yer ve havlu atmış olurdu. bu çocuk galatasaray'dan ayrıldığında buralarda yazacak yüzünüz olmayacak. ulan selçuklu, yektalı orta saha daha akhisar ile baş edemiyor iken sen kalkmış schalke 04 gibi, arsenal'in olduğu gruptan birinci ve namağlup çıkmayı başarabilmiş bir takım üzerinden kendi futbolcuna iftira ediyorsun, hakkını yiyorsun. vay kalleş vay. vay şükürsüz nankör vay.
olum melo'yu beğenmiyorsanız gidin daha iyisini getirsin, hadi onu zaten beceremezsiniz de bari alternatif bir isim verin. bak ben daha önce yazdım, şimdi yine yazıyorum: melo'nun yeri dolmaz. melo'nun yerini doldurmak için sadece futbolcu almak yetmez. yürek lazım, cesaret lazım; siz de olmayandan yani. tekrar söylüyorum melo ve selçuk schalke ile boğuşmasaydı şuan üç veya dört gol yemiş cl'ye elveda demiş olurduk.

bazıları sırf attığı çamurların izi kalsın diye melo'nun başlığında pusuya yatmış. bazıları benden nefret ettikleri için melo'yu kötülüyor.
mesela ben baros'un, amrabat'ın galatasaray'a hiç gelmesini dahi istemedim; beğenmediğim futbolculardı çünkü ama alınmalarına çok ses etmedim. fakat fırsat bu fırsat deyip de hiç geçirmedim lan, pusu atmadım.

melo gidince görecem ben sizi pusucular, az kaldı.