9
borsa da galatasaray'ın attığı her adımı aynen kopyalayan fenerbahçe ve beşiktaş'ın da bu hamleleri yaptığını unutmamak lazım.
ortada hukuka aykırı bir durum yok. sadece kanunu doğru kullanmak var. e afedersiniz ama yöneticilik de bunu gerektirir. ticaret kanunu bu imkanı şirketlere vermiş, koca koca maddelerle de düzenlemişse sebebi vardır. yani bir kanun açığından da bahsetmiyoruz. sır bu şekilde hareket edilebilsin diye özel olarak düzenlenen işlemler bunlar.
keza şu vergi meselesi de benzer nitelikler taşımakta. aynı işleri fenerbahçe, beşiktaş, trabzonspor ve diğer tüm takımlar yapıyor. tamamen dernekler kanunundan kaynaklı bir hakkın kullanılmasıyla alakalı.
fakat şike meselesi bu ibneleri o kadar gün yüzüne çıkardı ki, sağa sola çamur atmaktan başka seçenekleri kalmadı. zira galatasaray ünal aysal gibi bir başkanla görünen müthiş bir atılım içerisine girdi. aziz yıldırm'ın ise ne içinde bulunduğu psikolojik travma ne de klübün başındaki dertler nedeniyle bu atağa cevap verme imkanı yok. beşiktaş desen yıldırım demirören enkaza çevirmiş takımı. geriye tek seçenek kalıyor. galatasaray'ı durdur. iftira at, kirlet, saldır ama durdur. ama en çok sinir olduğum faruk süren, adnan polat gibi bu camianın evlatları nasıl bu oyunlara alet oluyorlar. yapma arkadaş. hep galatasaray değerlerinden bahsediyosun. sus. niye hiç olmamış olaylar hakkında basına kullanması için malzeme veriyosun.
hortumlama terimi kullanılır mı orda sayın faruk süren. bu hata falan değil. kimse kusura bakmasın. böyle hata ol-maz. tamamen kanuni bir hareketi hortumlama diye tasvir edemezsin. ben bunu yanlışlık yada iyi niyetle açıklayamam. bildiğin kötü niyetli bir seçim. o kadar kültürlü bir insan böyle bir hata yapamaz.
sanıyorum galatasaray'ın derin devleti ünal aysal'ın başarılı performansı sonrası ellerindeki oyuncağı kaybetmeye başladıklarını anladılar ve camianın önüne taş koymaya çalışıyorlar. allah uzun ömür verirse ünal aysal ile bu virajı alırız. sonrası zaten önümüz otoban.
ortada hukuka aykırı bir durum yok. sadece kanunu doğru kullanmak var. e afedersiniz ama yöneticilik de bunu gerektirir. ticaret kanunu bu imkanı şirketlere vermiş, koca koca maddelerle de düzenlemişse sebebi vardır. yani bir kanun açığından da bahsetmiyoruz. sır bu şekilde hareket edilebilsin diye özel olarak düzenlenen işlemler bunlar.
keza şu vergi meselesi de benzer nitelikler taşımakta. aynı işleri fenerbahçe, beşiktaş, trabzonspor ve diğer tüm takımlar yapıyor. tamamen dernekler kanunundan kaynaklı bir hakkın kullanılmasıyla alakalı.
fakat şike meselesi bu ibneleri o kadar gün yüzüne çıkardı ki, sağa sola çamur atmaktan başka seçenekleri kalmadı. zira galatasaray ünal aysal gibi bir başkanla görünen müthiş bir atılım içerisine girdi. aziz yıldırm'ın ise ne içinde bulunduğu psikolojik travma ne de klübün başındaki dertler nedeniyle bu atağa cevap verme imkanı yok. beşiktaş desen yıldırım demirören enkaza çevirmiş takımı. geriye tek seçenek kalıyor. galatasaray'ı durdur. iftira at, kirlet, saldır ama durdur. ama en çok sinir olduğum faruk süren, adnan polat gibi bu camianın evlatları nasıl bu oyunlara alet oluyorlar. yapma arkadaş. hep galatasaray değerlerinden bahsediyosun. sus. niye hiç olmamış olaylar hakkında basına kullanması için malzeme veriyosun.
hortumlama terimi kullanılır mı orda sayın faruk süren. bu hata falan değil. kimse kusura bakmasın. böyle hata ol-maz. tamamen kanuni bir hareketi hortumlama diye tasvir edemezsin. ben bunu yanlışlık yada iyi niyetle açıklayamam. bildiğin kötü niyetli bir seçim. o kadar kültürlü bir insan böyle bir hata yapamaz.
sanıyorum galatasaray'ın derin devleti ünal aysal'ın başarılı performansı sonrası ellerindeki oyuncağı kaybetmeye başladıklarını anladılar ve camianın önüne taş koymaya çalışıyorlar. allah uzun ömür verirse ünal aysal ile bu virajı alırız. sonrası zaten önümüz otoban.