6824
4-3-5 i 8-4-2'si değil her şeyden önce takım savunmasını vücuda getirmesi gereken takım. 2011-2012 galatasaray'ından bahsediyorum. en büyük farkı takım savunması ve gol yemez görüntüsüydü. melo geçen sezonki halyle ak ve kara gibi farklı. ujfalusi yok. omurganın 2 önemli parçası eksik yahut hasarlı. yeni bir omurga oluşturmak şart. dünya yıldızı sneijder, golcü burak, sprinter amrabat, hamit, umut.. hepsinden verim almak için savunma 4'lüsünün rahat rahat ileri çıkabilmesi alanı daraltabilmesi takımın boyunu kısaltabilmesi lazım.
stoperlerin gol yememe korkusuyla geriye kadar çekiliyorsa sol tarafta açıktan bek yaratıp ileri salıyorsan kalecine de kızarsın savunmacına da. takım bütün halinde güvenli bir şekilde hücuma çıkabilirse hücum aksiyonların artar. kopuk kopuk olduğu zaman takım savunmasını sağlamak imkansızlaşır. bana göre bu sezon yaşadığımız en büyük sıkıntı bu. savunmanın lideri olmamasından kaynaklı geri 4'lümüzün nerede ne yapacağı belli olmuyor. cris belki bunun için alındı ama bu eksikliğin daha da belirginleşmesini sağladı sadece. savunmacılar hücuma çıkıyorlar pozisyon veriyoruz, geride kalınca da takımın boyu uzuyor. savunma orta saha bağlantısı zayıf. bunu da yaptığı tonla pas hatası ve lakayt tavırları nedeniyle melo'ya bağlıyorum ister istemez.
hücumda çeşitlilik sağlamak için alabileceğimiz muhtemelen en iyi oyuncuyu aldık. hızı var, fiziği var, oyun görüşü var, asisti var, şutu var her şeyi var. şimdiki olayımız ondan maksimumu almak. haydi sen geleneksel 10 numara gibi oyna topu al ve bizi atağa çıkart diyorsan yanılıyorsun. adı üstünde geleneksel. o devir bitti. şimdiki devir sevsen de sevmesen de kalabalık orta saha devri. birlikte savunma birlikte hücum devri. dolayısıyla bu takımın öncelikle takım savunmasını yani omurgasını oluşturmaya ihtiyacı var. bunun için de, bu saatten sonra melo'yu atıp yenisini alamayacağına göre savunmaya 1-2 takviye yapacak ve orta sahayı kalabalıklaştıracak. mevcut durumda 4'lü orta sahanın kanadında oynayabilecek tek bir sağlam oyuncumuz bile yok. hamit, çolak ve aydın'dan buralarda verim alamadığımızı gördük. amrabat hala soru işareti.
gerekirse melo'yu stoperlerin arasına sıkıştıralım -ki şu anda zaten hücuma katkısı sıfıra yakın- ama şu omurgaya sağlam bir çözüm bulalım artık. sneijder aldık boru değil.
stoperlerin gol yememe korkusuyla geriye kadar çekiliyorsa sol tarafta açıktan bek yaratıp ileri salıyorsan kalecine de kızarsın savunmacına da. takım bütün halinde güvenli bir şekilde hücuma çıkabilirse hücum aksiyonların artar. kopuk kopuk olduğu zaman takım savunmasını sağlamak imkansızlaşır. bana göre bu sezon yaşadığımız en büyük sıkıntı bu. savunmanın lideri olmamasından kaynaklı geri 4'lümüzün nerede ne yapacağı belli olmuyor. cris belki bunun için alındı ama bu eksikliğin daha da belirginleşmesini sağladı sadece. savunmacılar hücuma çıkıyorlar pozisyon veriyoruz, geride kalınca da takımın boyu uzuyor. savunma orta saha bağlantısı zayıf. bunu da yaptığı tonla pas hatası ve lakayt tavırları nedeniyle melo'ya bağlıyorum ister istemez.
hücumda çeşitlilik sağlamak için alabileceğimiz muhtemelen en iyi oyuncuyu aldık. hızı var, fiziği var, oyun görüşü var, asisti var, şutu var her şeyi var. şimdiki olayımız ondan maksimumu almak. haydi sen geleneksel 10 numara gibi oyna topu al ve bizi atağa çıkart diyorsan yanılıyorsun. adı üstünde geleneksel. o devir bitti. şimdiki devir sevsen de sevmesen de kalabalık orta saha devri. birlikte savunma birlikte hücum devri. dolayısıyla bu takımın öncelikle takım savunmasını yani omurgasını oluşturmaya ihtiyacı var. bunun için de, bu saatten sonra melo'yu atıp yenisini alamayacağına göre savunmaya 1-2 takviye yapacak ve orta sahayı kalabalıklaştıracak. mevcut durumda 4'lü orta sahanın kanadında oynayabilecek tek bir sağlam oyuncumuz bile yok. hamit, çolak ve aydın'dan buralarda verim alamadığımızı gördük. amrabat hala soru işareti.
gerekirse melo'yu stoperlerin arasına sıkıştıralım -ki şu anda zaten hücuma katkısı sıfıra yakın- ama şu omurgaya sağlam bir çözüm bulalım artık. sneijder aldık boru değil.