resim
Duygun Yarsuvat
Görev:-
Doğum:18.08.1937
Ölüm:10.09.2021 (84)
Uyruk:Türkiye
  • 982
    allah rahmet eylesin. 2014-2015 sezonunda abdürrahim albayrak ve ali dürüst'ü geri getirerek takımın şampiyon olmasını sağlamıştır. bir de ölünün arkasından kötü konuşmak gibi olmasın ama beğendiğim bir başkan değildi. özellikle fenerbahçe'nin tescilli şikesine kumpas demesi ile baya tepkimizi çekmişti. en son çıkan gerekçeli kumpas kararında bile tapelerin gerçek olduğu yazıyor zira. fenerbahçe taraftarının twitter'da duygun yarsuvat için şu an yazdıklarına bir bakın hepsi adamı bu sebepten ötürü sevgi ile anıyor. yarın bir gün ünal aysal rahmetli olduğunda tam tersini yazacaklar şikeciye şikeci dediği için.
  • 988
    bugün vefat etmiş eski başkanımız. allah rahmet eylesin.

    https://www.galatasaray.org/...at-i-kaybettik/49313

    --- alıntı ---
    galatasaray spor kulübü’nün 35. başkanı duygun yarsuvat’ın vefat haberini derin bir üzüntü ile öğrenmiş bulunmaktayız.

    18 ağustos 1937 istanbul doğumlu olan duygun yarsuvat, orta öğrenimini galatasaray lisesi’nde tamamladı. istanbul üniversitesi hukuk fakültesi’nden mezun olduktan sonra belçika ve abd gibi ülkelerde ihtisasını ilerletti.

    1966 yılında “toplantı ve gösteri yürüyüşleri hürriyeti ve ilgili ceza hükümleri” başlıklı teziyle “hukuk doktoru” unvanını aldı. 1971 yılında ise aynı üniversitede “trafik suçları kriminolojisi” isimli tezi, heyet tarafından ittifakla kabul edilerek “doçent” oldu. 1978 yılında “çalışma ceza hukuku” başlıklı tezi istanbul üniversitesi tarafından kabul edilerek, “profesör” oldu.

    1987-1988 ve 1996-1997 yılları arasında türk ceza kanunu hazırlama komisyonu üyeliği yaptı. 1988 ve 1992 yılları arasında avrupa konseyi suç sorunları komitesi'nde bilimsel kriminolojik konseyi üyeliğine seçildi ve bu görevi 4 yıl sürdürdü. akademik faaliyetlerinin yanında, 1965 yılından bu yana istanbul barosu'na kayıtlı olan ve 1965 ve 1994 yılları arasında yarsuvat hukuk bürosu'nda avukatlık yaptı.

    akademik hayatına son olarak yeditepe üniversitesi’nde ceza hukuku alanında öğretim üyeliği yaparak devam etti.

    bilimsel nitelik taşıyan kitapları, türkçe, fransızca ve ingilizce makaleleri bulunan duygun yarsuvat, 25 ekim 2014’te yapılan genel kurulda başkan seçildi ve 23 mayıs 2015 tarihine kadar bu görevini sürdürdü.

    duygun yarsuvat 1998-2002 yılları arasında iki dönem divan kurulu başkanlığı görevini yürütmüştür.

    galatasaray spor kulübü’nin 35. başkanı duygun yarsuvat, 10 eylül 2021 tarihinde aramızdan ayrıldı. kendisine allah’tan rahmet, değerli ailesine ve camiamıza başsağlığı dileriz.

    --- alıntı ---
  • 991
    fenerbahçe'nin şike yapmadığını hiçbir zaman söylememiş rahmetli başkanımız. sadece cemaatin aziz yıldırım'a şantaj yaptığını söyledi. şantajla kumpas arasında büyük fark var ve açıkçası şantaj meselesi gayet makul bir iddia. şantaj zaten var olan bir şeyin ifşasını içeriyor.

    onun dışında mustafa cengiz'e karşı takındığı tavır hiç adil değildi. allah rahmet eylesin.
  • 995
    vefatını derin bir üzüntüyle öğrenmiş olduğum çok değerli, canım hocam.
    kendisine allah'tan rahmet, ailesine, sevenlerine, galatasaray camiamıza, türk hukuk camiamıza baş sağlığı diliyorum.
    bu entry'yi yazmak benim için oldukça zor.
    ilk öğrendiği anda insanın nutku tutuluyor, ne yapması gerektiği, ne yapacağı aklına dahi gelmiyor., bana da öyle oldu.
    ancak şimdi yazabiliyorum.
    biz öğrencileri ve onu tanıyanlar için duygun hocamız bir idealdir.
    idealler ölmez, dünya döndükçe yaşamaya devam eder.
    kendi adıma şunları söyleyebilirim:
    hocam benim için çok değerli.
    beni galatasaray camiasına dahil eden, kulübümüze üye yapan kendisidir.
    hocamın yardımlarıyla ve desteğiyle çocukluk hayalim olan galatasaray genel kurul üyeliği onuruna sahip oldum.
    duygun hoca, öğrencilerine yalnızca ceza hukukunu ve hukukun evrensel ilkelerini değil, hukukun temeli olan vicdanı, vatanperverliği, atatürk'ümüzün ilke ve değerlerini, iyiliği aşılayan, bize her zaman sevgiyle yaklaşan bir büyüğümüzdü.
    onun bana öğrettiklerini, bir meşale olarak her zaman baş üstünde taşıyacağım.
    kendisi ders işlemek için amfiye girdiğinde ben ayağa kalkınca, "kalkma oğlum gerek yok, otur rahatına bak, neden ayaklandın. :)" diyecek kadar alçak gönüllüydü.
    hiç de mecbur olmadığı halde, ben servise yetişebileyim diye dersi ne zaman bitirmesi gerektiğini bana soracak kadar düşünceli, anlayışlı, ince bir insandı.
    ben cereyanda kalmayayım, rüzgar yemeyeyim diye pencereyi açarken bile çok dikkat edecek kadar yüce gönüllü, öğrencilerine bir baba, bir dede gibi yaklaşan bir akademisyendi.
    ben bilgisayarımla dersleri takip ettiğim için, amfideki koltuklara oturamıyor ve masayla sandalyeye ihtiyaç duyuyordum.
    bilgisayarı, ekran okuyucu aparatımı hazırlar ve derse hazır hale gelirdim.
    hocam bu çabamdan büyük mutluluk duyar, dersi dikkatle takip etmemden hep tebessüm ederek söz ederdi.
    biz öğrencilerini, evladı olarak görürdü.
    ceza hukuku sınavında, "hocam sınav süresi ne kadar olacak." diye kendisine sorduğumda, "sen ne kadar sürede soruları cevaplandırırsan, senin süren o kadar olacak, rahat rahat yap sınavı." diyecek kadar engellilerin halinden anlayan, vicdan sahibi bir insandı.
    dersi esnasında öyle olaylar, hikayeler anlatırdı ki hem tebessüm eder, hem de derin düşüncelere dalardık.
    bizi hem gülümsetir, hem de anlattıklarıyla hayata dair pek çok şey öğrenmemizi sağlardı, ufkumuz açılırdı resmen.
    hocamız vize sonuçlarını ilan etmezdi, bu şekilde bir prensibe sahipti.
    nedenini de şu şekilde açıklıyordu:
    "vize sonuçlarını söylemeyeceğim, düşük not alırsanız motivasyonunuz düşebilir, moraliniz bozulabilir, ben şöyle yapacağım, final notunuz geçer notsa, vizenizi kanaat notuyla yükselteceğim, zaten final sınavında başarılı olan bir öğrenci, müfredatın büyük bölümüne hakim olmuş, konuları kavramış demektir."
    2012-2013 sezonunda galatasaray'ımız şampiyonlar liginde çeyrek finale yükselmiş ve kura çekimi günü gelip çatmıştı.
    15 mart 2013 günü real madridle eşleştiğimiz kura çekimini takip etmemize izin vermişti ve rakibimizi onun dersinde öğrenmiştik. :)
    hatta ders esnasında kendisinin değerli oğlu, hocamızı arayınca duygun hoca, "kesin real madrid çıktı diyecek, onu haber verecek şimdi. :)" demişti.
    daha çok şey anlatırım hocamızla ilgili ama şu an aklıma bunlar geliyor bu hüzünlü haldeyken.
    hocamız bedenen aramızdan ayrıldı, geriye dünya durdukça nesilden nesile aktarılacak eserleri kaldı, öğrencilerine öğrettiği değerler bütünü kaldı.
    kanımca önemli olan da işte bu, yaşadığınız sürece neler yaptığınız, ülkenize, milletinize neler kattığınızdır.
    o bize insanlığı öğretti.
    "duygun hocanı bir kelime ile tarif et" deseler, "insandı." demek benim için yeterli olur.
    insandı.
  • 1000
    hakkımızı helal etmediğimiz başkan.
    kendisi başkan olduğunda yaptığı ilk icraat üç kuruş maaş alan florya emekçilerinin işine son verip yerlerine daha yüksek maaşlarla kendi elemanlarını almıştı.
    onun yüzünden intihar eden ve kanser olup vefat eden kişiler oldu.

    mesela erkan kazancı, kulubün demirbaş masörlerindendi. uefa kupasını aldığımız dönem de kulupteydi. duygun başkan tarafından işine son verilince üzüntüden dayanamayıp kanser oldu ve vefat etti.

    bir diğer isim ise altyapı hocası zafer koç. kuluple haksız yere ilişiği kesilince bunalıma girip intihar etti.
    ayrıca 65 yaş sınırını getirdiği için bir çok kıdemli ve faydalı kişiler kulupten ayrılmıştı. bunun en büyük örneği ise altyapı efsanesi ahmet keskinkılıç idi.

    hiç unutmam altyapıda müstahdem olarak görev yapan bir ablamız işine son verildiğini duyunca koca kadın hüngür hüngür ağlamıştı, "çocuğumu tek başına okutuyorum, borçlarım var ben ne yapacağım?" diye.
    işte bu ahları alarak öteki tarafa giden başkandır kendisi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın