• 57
    aidiyet eki olan de-da bitişik yazılır. özel isimlerden sonra üsten kesme işaretiyle ayrılır.

    -sınıfta en çok galatasaraylı var. (son harf sert olduğundan d harfi sertleşir ve t olur)

    -galatasaray'da hedef her zaman şampiyonluktur. (galatasaray özel bir isim olduğundan kesme işareti kullanılır)

    dahi anlamındaki de-da ayrı yazılır. hem özel isimlerden sonra hem de cins isimlerden sonra. herhangi bir kesme işareti kullanılmaz.

    -sneijder da gol atacak.

    -futbolcular da istemeli maçı.

    bütün kuralları bilseniz de bazen aceleci olmaktan dolayı yanlış yazılabiliyor. (ydt niçin var ki) :)
  • 59
    standart yazım yanlışları bence çok mühim değil. hani bir adam "şarj" değil de "şarz" yazsa dahi umursamam. ama de/da ve ki meselesi başka. bunlar yanlış yazıldığı zaman muhatabın okuduğu metinde kopukluk yaşamasına sebep oluyor.

    de/da ve ki'nin yanlış yazılması anlamı değiştiriyor. açıkçası zor bir şey de değil. ben de bunları yanlış yazan insanları pek ciddiye alamıyorum. anadiline dair bu kadar basit bir konsepti anlamamış adamın bana anlatacağı önemli ne olabilir ki?

    edit: de/da ve ki'leri yanlış yazan, bunların yazımını bilmeyen kişi yüzüklerin efendisi gibi bir eseri zaten yazamaz.
  • 60
    hepimiz imla hataları yapıyoruz, yapacağiz da ama imla hatası genelde dikkatsizlikten yapılıyor yani doğrusunu bildiğin halde o anlık dalgınlıktan kaynaklı gerçekleşiyor. ama de yi, ki yi doğru yazmamak pek dikkatsizlik işi gibi değil de daha çok bilgisizlik gibi geliyor bana. yani adam bir entri yazmış mesela diyorsun ki ulan sen 50 sayfa yaz sabaha kadar okurum, o kadar dolu, o kadar özgün içerik ama gel gör ki de ler, ki ler havada uçuşuyor. ayrı yazması gerekeni bitişik yazmış, bitişik olması gerekeni ayrı yazmış falan. yine de entrinin içeriği hatrına basıyorsun 10 numaraya. ama bilinmeli ki gerçekten çok eğreti duruyor, hele ki güzel içerikli yazıların içinde.
  • 62
    kimi insanlar ilkokul mezunu, kimi insanlar hayatın sillesini yeyip liseyi bırakmak zorunda kalmış, hayata tırnaklarını kazıya kazıya tutunmaya çalışan insanlar. hayatın dibindeki telveyi yudumlayan adamlar. siz bu insanlara derseniz ki; -de -da'yı ayıramıyorsun dostum seni ciddiye alamamam diye. sana der ki; hadi gülüm iki çay söyle gel, bir paket de kırmızı lark'ı unutma yanında. öncelikle bunu iyi ayırmak lazım. sen sanayide 14 saat kaporta düzelten ahmet'e bunu söyleyemezsin, ayıp edersin. ama çoğu üniversiteli eşekler var tabii. girmiyor bu kategoriye. oğlum sen 4 yıllık lisans okuyorsun, utanma da öğren nasıl yazılır, edilir. hakkını ver lan öğreniminin biraz. benim 7-8 cümleyi nokta virgül kullanmadan yazan, üniversite okuyan tanıdıklarım var. adam rap şarkısı söyler gibi yazı yazıyor amk. harbi sinir bozucu.
  • 66
    en sık yanılgıya düşülen dil bilgisi kurallarındandır, sebebini zekada falan aramak yerine eğitim sisteminde aramak daha doğrudur.

    ancak, sözlüğün fırtınalı bir havaya sahip olduğu bu günlerde, bir isyanın da bu güzel dil bilgisi kuralımız üzerinden olduğunu görünce, istemsizce aklımda şu sözler belirdi;

    her rengi boyadık bir fıstık yeşili kaldı.

    küçük bir de not; dil bilgisi kurallarına uyulmasını yürekten isteyen biri olarak, uymayan/uyamayanlardan bu kadar nefret edemiyorum, edenleri yürekten kutlarım.

    edit: imla :)
  • 67
    aksi hali yazım yanlışı falan değildir. konuştuğun dili bilmemektir, karşındakine bir fikir iletmek için yazı yazarsın, ama sen diyorsun ki karşımdakinden bana ne, ben dan dun yazarım. hadi bilmiyor olsanız yine tamam, uzun zamandır gündemde olan bir konu artık öğrenmemiş olmak da imkansız. çok basit arkadaşlar, içinde bulunma hali varsa birleşik, cümleden çıkarırdığınızda anlam bozulmuyorsa ayrı. bu kadar basit. hadi bir daha tekrarlayalim; içinde bulunma hali varsaaaa birleşiiiiik, ....
  • 70
    egitimle bir ilgisi yoktur. ne ogretmenler, hocalar gordum bunu beceremeyen. dusunun, bunlarin elinden bir kusak egitim alip buyuyor. turkce egitim almamis bir insan olarak kisa bir surede nelerin ayrildigini nelerin ayrilmadigini cozdum. sadece sosyal medyada yazarken degil, alelacele biriyle mesajlasirken dahi cok fazla dikkate gerek kalmadan otomatik olarak dogru bir sekilde yaziyorum. bu cok buyuk bir marifet olmamakla birlikte, bunu beceremiyorum, ogrenemiyorum diyen insanlarin sacma sapan bahaneler uretmesine dayanamiyorum.

    duyar gibi duyardir. diline sahip cikamayan adam ulkesine, bayragina hic sahip cikamaz.

    bence bunu beceremeyenler sozlukten ucurulsun :(

    let the war begin...
  • 71
    türk dil kurumu tarafından konulmuş bir "kural"dır. kurallara uymak; anlaşılabilirlik, eğitim düzeyimizi ve yazarken gösterdiğimiz özeni belli etmesi açılarından işlevlidir. ama en nihayetinde kuraldır. yani zamanla değişiklik gösterebilirler. hız limitleri gibi, alkol satış saatleri gibi, oy kullanma yaşı gibi. bu tür şeyler üzerinden insanları yargılamak, hakir görmek, dalga geçmek ayıp bir şey. okumaya üşenenler son paragrafa atlayabilir.

    "kural" vurgusu neden önemli? çünkü yazım kuralları her zaman dilin gerçekleriyle örtüşmediği gibi bir yazım kuralı oluşturmak da dilin gerçeklerini değiştirmez. örneğin türk dil kurumu "türkçe'de ünlü değişimini kaldırdık, böylesi daha pratik olur" deyip -ler ekini iptal etse hayat kolaylaşır mı? kağıt üzerinde evet. evler, çocukler, arabaler. mis gibi. yabancılar da rahat öğrenir. fakat bu, dilin gerçekleriyle uyuşmaz. kimse de umursamaz. türkçe'de bugün ünlü uyumu vardır* ve dil kendi kendine değişene kadar da olacaktır. tdk istese de istemese de. bu konuyla ilgili görüşümü şurada açıklamaya çalışmıştım: (bkz: bağlaç olan ki'yi ayrı yazmamak/@ugo)

    yine örneğin çok meşhur "alp er tunga öldi mü?" dizesinde görülüyor ki geçmiş zaman eki -di küçük ünlü uyumuna uymamış. demek ki o zamanlar böyleymiş. değişmiş.

    iki tane de atatürk'ün el yazısıyla örnek vermek isterim ki kuralların değişkenliği daha da belirginleşsin. o da ki'leri bitişik yazıyormuş hatta ı yerine i kullanıyormuş o dönem. dil varken ama yazım kurallar farklıyken. ikinci görselde ise bitişik yazılması gerekn -ki'yi ayrı yazmış.

    http://gss.gs/21J.jpg
    http://gss.gs/2qb.jpg

    benzer bir olayı anımsarsanız "şapkalı a" (â) için de yaşadık. tdk tarafından kağıt, kar gibi sözcüklerin a'larına şapka kondu tekrar çıktı tekrar kondu vb. değişti yani.

    başka bir örnek: türkçe'de yer almayan j sesiyle türk'ün imtihanı. j tümce başındaysa ne yapar türk? j'yi c yapar: cenderme, cip hatta capon. anadiline uydurur. tdk kimisini doğru kabul eder kimisini yanlış.

    peki ortada ya da sonda ise ne yapar? j'yi z yapar. yılllar önce fransızca changement (şanjman) sözcüğünü "şanzıman" yaptığı gibi. tdk da pes etmiş olacak ki sözlüğüne bu biçimde koymuş sözcüğü: http://gss.gs/VWy

    yıllar sonra aynı şey şarz için de geçerli olabilir yani. bir bakmışsınız tdk sözlüğüne "şarz" maddesi koyup tanım vermiş.

    şurası kesin, yazım kurallarına uymamak öyle ya da böyle göz yorar, zaman kaybı yaratır. dikkat etmek gerekir. ama daha çok dikkat edilmesi gereken şey, bu kuralların doğa kanunu olmadığı hatta en sık yapılan yazım hatalarının aslında dilin güncel gereklilikleri yeterince düşünülmeden koyulmuş kurallar yüzünden olduğu gerçeğidir. iki harf için insanları örselemeye, varsa eğitim eksikliklerini yüzlerine vurmaya gerek yok. gerçi burada çok daha iyi anlatılmış bu son bölüm. (bkz: dahi anlamındaki de ayrı yazılır/@beerandmusic)
  • 72
    yazılsa ne olur, yazılmasa ne olur demememiz gereken kural.

    ilk, orta, lise, üniversite hasbelkader bitirmiş biri olarak sıfatın ne anlama geldiğini o zamanki öss sınavına hazırlanırken dersanede öğrendim. öğrenim hayatım boyunca türkçe, matematik ve fen derslerinden hep kaldım. ne zaman ki sözlük tarzı mekanlarda yazmaya başladım, türkçeyi doğru kullanmak için azami dikkat göstermeye başladım. yani ne oldu, dil bilgisi açısından kendimi geliştirdim, e-posta yazarken dahi dikkat gösterdim. o halde neden veya nasıl demek yerine bana ne katıyor desek fena mı olur?
  • 73
    bu kural gorece uzun yazilarda okunabilirligi cok arttiran bir yazim kurali.

    onemsiz oldugunu soyleyenleri ciddiye almayiniz, ciddiye alanla konusmayiniz.

    yazdiginin dogru anlasilmasini istemeyen insanlarin yazilari okunmamali. dogru anlasilmama kaygisi duymayan bir insanin yazisinin size katacagi bir sey olacagina inaniyor musunuz gercekten? adam dogru anlasilmamayi bile umursamiyor. genellikle zehrini dokmek icin yazi yazan insanlar olmalari ile dikkat cekerler.

    es kaza hata yapmak ile ozverisizlikten surekli hata yapmak arasinda bir fark var.

    --- alıntı ---

    gelsemde bir cay icsek - "gelsem" isimli yerde cay icmekten bahsediyor. gelsem restorani, gelsem parki, gelsem sehri, gelsem kahvehanesi vs.
    gelsem de bir cay icsek - oraya varayim da birlikte cay icelim diyor.

    --- alıntı ---
  • 75
    sözlüğün kalitesini muazzam düşüren kural.
    “yazım ve noktalama hatası” kapsamına giren, dolayısıyla giri silinmesini gerektiren bir kural ancak bu açıklamayla giri ihbar ettiğinizde “bunu yazara iletseniz” şeklinde de dönülebiliyor, doğrudan ilgili girinin silinmesiyle de sonuçlanabiliyor.
    böyle bir ihbar gerekçesi sunulmuşsa buna neden uyulmuyor veya tek tek neden bu hatayı yapanlara ulaşmamız gerekiyor anlamıyorum açıkçası ve “yazara iletin” şeklinde dönüşler alınca da takip etmekten ve “sözlüğe bir faydam dokunsun” diye düşünmekten vazgeçiyorum.
    bu başlığa daha önce de yazmıştım; “kırmızı ışıkta durmuyorum” diyen bir şöförü polise fotoğrafıyla bildirdiğinizi ve polisin “ya bunu ilgili şöföre kendiniz ileterek çözseniz” dediğini düşünün?

    bu sözlükte yazım ve noktalama hatası, giri silinme sebebi ise bu kural da buna dahil midir değil midir moderasyon buna açıklık getirmelidir.
    değilse de “yazım ve noktalama hatası”, ihbar gerekçelerinden çıkarılsın, herkes “özgürce” türkçeye tecavüz edebilsin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın