bundan tam bir sene önce
* yüz yüze tanışma şerefine nail olduğum kankam, keyifli bir sohbeti olan, kapı gibi adam...
son zamanlarda siz kendisini alt lig sendikası'ndan biliyorsunuz fakat artık hakkındaki gerçekleri bir bir açıklamanın zamanı geldi...
eski zamanlarda nickinden de anlaşılabileceği üzere children of bodom, motörhead, slayer veya metallica gibi grupları dinleyen tam bir metalciydi... saçları da upuzundu... kendisiyle az mı kafa sallardık radyoda... hey gidi...
frank rijkaard'a kıvırcık ve ak saçlarına kurban olacak kadar hayrandı, "total futbol" geyiğine az dahil olmadı, her daim kendisini savunurdu, hatta ilk başlarda msn adresi bile "surinamlı rijkaard" idi...
tam bir
elano hayranıydı, hatta elano daha galatasaray'a gelmeden önce çoktan kendisinin farklı takımlardaki bilmem kaç tane formasına sahipti. futbol emekçisi ayhan akman takımı için kıçını başını yırtsa dahi childofbodom'dan ağza alınmayacak küfürler yerdi, fakat elano en suratsız olduğu maçta dahi kelebek etkisi misali takımı olumlu anlamda etkilerdi, tabi kendisine göre... acayip acayip analizlerle bu savını destekleme gafletine de düşmüştü...
fanatik bir
atletico madrid taraftarıydı... kaç sene öncesinin atletico kadrolarını şakır şakır sayardı...
la liga maçlarını aksatmadan izler, djemba djemba'nın manchester united forması ile panathinaikos'a attığı golleri sayardı...
sonra fi tarihi içerisinde ciddi bir kırılma yaşandı... artık kendisi nasıl bir psikolojik travma geçirdiyse benim de tam olarak bilmediğim bir tarihten sonra childofbodom asla eskisi gibi olmayacaktı...
kaşla göz arasında metal müziklerin hepsi çöpe gitti... arabesk dalga yavaş yavaş damarlarına yayılmaya başladı ve fanatik bir müslüm babacı olarak karşımıza çıktı... gam ve kederden saçları seyrekleşti... memur tıraşıyla gezer oldu...
frank rijkaard unutuldu gitti... hatta kendisinin azalan desteğinden dolayı frank rijkaard'ın takımdan gönderilme süreci hız kazandı... birden bire msn adresi "hakan şükür" oldu, diğer adresi kendi kendini imha etti, favori teknik adamları ise artık
hikmet karaman,
yılmaz vural ve
bülent uygun'du...
sahi bir elano vardı ne oldu ona? bakıyorum da
ibrahim dağaşan,
yunus altun,
barış özbek ağzından düşmez oldu?
atletico aşkı son buldu, özüne, köyüne,
iskenderun demirçelikspor'a geri döndü...
avrupa'nın saygın liglerini takip etmeyi bir kenara bıraktı, artık ne kadar amatör, alt lig varsa kendisinden sorulur oldu... elbette hafızasındaki dünya yıldızlarının yerini amatör olarak top koşturan mahalle abileri ve komşunun çocukları aldı...
eskiden değil futbol dilencisini geçtim, futbol dilencisinin en önde bayrak sallayanıydı, kendince tabi ki...
fakat bu elit zümrede kendisi gibi ayhan akman sakallı şahsiyetlere yer olmadığı için haliyle fazla tutunamadı ve en sonunda gemileri yaktı... yer altından örgütlenerek en büyük muhalif güç haline geldi...
şimdi bir zamanlar dilinden düşmeyen ne varsa en büyük düşmanı... nerde o eski bodom... bir zamanlar
genç bir bodom vardı yaaa, yaaa... fakat
ayhan akman konusunda fikirleri hala sabit=)
son olarak kendisinin zaman değişim grafiğine - sbt=( - bakarsak;
http://daily.swarthmore.edu/.../02/19/evolution.jpg bodom akıllı olsun!!!! daha diyeceklerim bitmedi!!!1!111bir!1!birbirbir!1!1!!buçuk1!adana!1!!1