arap atı gibi demek istediğim. (u: mecazi anlamda yani (: )
4577
ikili mücadelelerde el ve kollarını çok kötü kullanıyor. %75 faul oluyor zaten.
4578
bir mac icerisinde ortalama 10 kez topun kontrolunu rakibe verme nedenimiz. bu nadiren santra icin oluyor.
4579
6 aralık 2013 galatasaray elazığspor maçında çok kötü oynayan futbolcumuzdur. bir futbol maçında en fazla top kaptıran futbolcu olmuştur herhalde bu maçta. ayağına değen her topu kaybettik. bana kalırsa yararından çok zararı olan futbolcudur.
4580
10 ofsayt 10 topu kontrol edememe ortalamayla oynayan oyuncumuz. hiç çalışmıyor mu şunlara bir golcüde olması gereken özellikler bunlar ama burakta 10 üzerinden 2 iki özellikte.
4581
yunan mitolojisinde ofsayt tanrısı
4582
(bkz: 6 aralık 2013 galatasaray elazığspor maçı) nın skorunu 2-0 da bırakan adamdır. takımı atamadığı gollerle oyundan ilk yarıda düşürmüştür. sıkıntılı bir abi, 11e koysan bir dert, koymasan başka bir dert. fizik gücü geçen seneye göre gerilemiş vaziyette. juventus maçında yedek olabilir.
4583
mücadele esnasında elleri ve kollarını çok kullanıyor. ofsayta yakalanma hastalığı var. ona oynanan toplar ya faul yada ofsayt gerekçesiyle rakibe veriliyor. evet kendisi golcüdür, fakat oyun anlamında yararından çok zararı oluyor gibi.
geldiği günden beri kendisini çok desteklerim fakat elleri ve kollarıyla oynaması, hemen moralinin düşmesi beni giderek olumsuz düşündürtmeye başladı.
top kontrolünün zayıflığı, arkadaşları üzerinde pas baskısı yaratması, kafa topu mücadelesine girememesi, çalım atamaması, ofsaytan kaçamaması nedeniyle takım savunmamıza beğenmediğimiz savunmacılarımız kadar zarar veren forvet.
4586
sadece defans arkasına koşular yapıp gole yakın olması gereken forvet. top alma işini drogba'ya bırakırsa gol sayısını arttırır.
4587
ofsayt rekoruna doğru koşan futbolcu.
4588
gol attığında dahi, sürekli tribünlere oynayan ve sürekli rol yapan futbolcudur.
4589
6 aralık 2013 galatasaray elazığspor maçında attığı golden sonra armayı o kadar içten öpmüştür ki sevgimi ikiye katladı. atadursun.
4590
topu kontrol ederken, ki bu konuda belirgin bir gelişim seziyorum ben burak'ta, rakip defans oyuncusunu sırtına aldığında elini, kolunu kullanışındaki savrukluğuyla, ofsayta düşmeleriyle, efektif çalımlar atamayışıyla tekniğini eleştirmek caizdir. fakat; serbest vuruştan ayak içi ile gol atan, karşı karşıya iken uzak ve yakın köşeye plase vurabilen, arkası dönükken hızla dönerek iki rakibini eksiltebilen bir adam için "tekniği çok kötü!" deyip bütünüyle gömmek de bana çok hakkaniyetli gelmiyor.
şuna emin olun; burak isviçre'de, belçika'da, hollanda'da, almanya'da falan doğmuş bir türk olsaydı ve yine futbol oynuyor olsaydı; bu meziyetleriyle şu anda hayranlıkla izlediğiniz kanat forvetlerden birine dönüşebilirdi. gel gör ki; bu ülkede futbolcuların ağzından 4-4-2'yi yirmili yaşlarının başında, milli takımda öğrendiklerini duyabiliyoruz. bu adamlara ne mental, ne de oyun bilgisi bazında iyi bir eğitim verilmiyor. oyuncuların fiziki gelişimlerine baktığınızda rahatça görebileceğiniz gibi doğru fiziki gelişimi sağlayacak çalışmaya da neredeyse hiçbir zaman tabi tutulmuyorlar. avrupa'daki futbolcular ile türkiye'dekiler arasındaki fark; entelektüel ve yüksek gelirli bir ailenin hayat boyu iyi eğitim almış, doğru yönlendirilmiş çocuğu ile anadolu'nun ücra bir köşesinde yokluklar içinde öğrenimini sürdüren çocuğun yarışına benziyor. nihayetinde çok çalışıp diğer çocuklarla aynı okullarda okuma, etiket sahibi olma(!) şansına erişiyorlar fakat hiçbir zaman diğerleri gibi de olamıyorlar. zaten bizler de hali hazırda tutumlarımızla ve davranışlarımızla onları demoralize etmeye teşneyiz. bu nedenle asla belli bir standartın üstüne çıkmış, ortalama oyuncu kalitesi yüksek bir oyuncu havuzumuz olmayacak bu ülkede bizlerin.
diyeceğim o ki; bu boktan okulun parlayan çocuklarına sahip çıkın. zira sahip çıkmazsanız; bu ayarda olanını bile uzun yıllar izleyememe ihtimaliniz var. bilesiniz.
4591
hali hazırda faal olan en iyi türk pasaportlu forvettir. fazla teknik olmadığı doğru ama iyi bir bitiricidir. topu ayağından ziyade önüne atmak gerekir. tek eksiği pres yapmamasıdır benim gözümde. deli dana gibi koşmak değil de doğru adama doğru zamanlamayla koşmak konusunda 1 tık atsa kendini çok büyük aşama kaydeder. devam aslan parçası.
4592
bence takımın hücum gücünü aşşağıya çekiyor, umut oynada belki gol atmazdı ama maç 4-0 falan biterdi... al-veri hiç yok burak'ın sırtı dönük zaten kötü... geçen sene çalışarak kısıtlı hücum repertuarına kafa vuruşunu da eklemişti ki şampiyonlar ligi'nde rakipleri hep onun kafa golleriyle açmıştık... cluj,united,braga... bu sene ondan da eser yok... şuan tam bir kontra atak takımı santraforu bence
4593
6 aralık 2013 galatasaray elazığspor maçında çok istekli olmasına rağmen sırtı kaleye dönükken ki atılan her topu ezen futbolcumuz. acaba sadece savuma arkasına yaptığı koşularda mı pas versek?
4594
henry -thierry olan- plasesi olarak adlandırdığımız uzak köşe direk dibine bırakılan plaseleri yapamadığını, ayrıca özellikle taç atışları ona kullanılacakken rakip takım oyuncusunu açık ve bariz bir şekilde formasından çekerek -basketbolda çengel denir- faul yaparak top kaybına sebep olduğunu, pres yapmadığını yapıyorsada yalan pres yaptığını, eğer bariz olarak vuramayacaksa orta alanda hiç bir kafa topuna vurmak için çıkmadığını kabul etmesi gereken futbolcudur.
ancak golcüdür, hırslıdır, yerli olarak en yakın alternatifi -evlerden ırak- mevlüt erdinçtir. çapraz koşuları öldürücüdür, selçuk inan ile uyumları çok başarılıdır.
4595
hiç bir zaman pivot santrafor olamayacak olan gol adamı. buna ne fiziken ne de mental olarak ulaşamayacak. bu yüzden kendisini pivotluğa zorlamak hem ona hem takıma zarar veriyor. ona pas atılacaksa, ya boş durumdayken topu rahatlatmak için atılmalı ya da araya-arkaya koşu yaptığı zaman. bunun dışındaki her top, kayıp olarak geri dönüyor ve takımı zor duruma sokuyor. 10 toptan 1'ini alacak-dönecek diye 9 topu kaptırmanın alemi yok.
4596
2012-2013 sezonu 2-0dan 4-2 aldığımız ordu maçında özellikle beraberliği sağlayan golden sonra ki hırsıyla çok büyük saygımı kazanmıştı kendisi. burak'ı eleştirmeden bir kere düşünürüm hep o yüzden. hırslı oyuncu severim, burak da çok hırslı bir oyuncu. kendisine futbolcu değil, tekniği yok diyenler var onlara gülüyorum. futbolla ilgili tek bildiği şey playstationda real madrid'i alıp ronaldo'yla gol atmak olan futbol cahillerini top yapıp oynayacak, üst düzey futbolcu.
4597
yeteneği olmayan işleri yapmaması gerekiyor.
çalım atmayı bilmiyorsan çalım atmaya çalışmayacaksın birader, bu kadar basit. burak'ın kapasitesi belli, kapasitesinde olmayan işler yapmaya çalışınca sıçıp batırıyor. taraftarın beklediği gibi koşsun, pres yapsın, pozisyona girsin.
kimse burak'tan çalım atmasını, uzaktan vurup gol atmasını beklemiyor. şu takımda herkes kendi işini yapsa bazı şeyler rayına oturacak.
4598
aklı sürekli ileriye koşu yapmakta.halbuki o fiziğini kullanmayı bilse,kendini dizginlese,komple bir forvet olmaması için hiç bir neden yok.belki yaşlanınca hızı mecburen geriye gideceği için şimdi ki gibi sürekli ileriye koşu yapamayacaktır ve kendini dizginleyip bu işleri yapmak zorunda kalacaktır,kim bilir...
bu sezon sampiyonlar ligindeki ilk golunu at artik be oglum. daha atilacak çok goller var.
4600
10 aralık 2013 galatasaray juventus maçında oynarsa bizim adımıza maçın oyuncusu olacaktır. kendisinin girdiği pozisyonları gol yapması ya da ofsayta düşmesi, topları ezmesi, kaybetmesi demek kalemizde pozisyon görmek demek.
dilerim 4-2-3-1'in kanadında değil de ileri ikilide oynar, ne kadar kaleye yakın olursa o kadar tehlikeli bir oyuncu.