kirli çamaşırlarını çıkarıp çıkarıp kompozisyon yapacağım gıcık kaptığım bir iddiaya göre 12 eylül dayakçı yüzbaşısı. ancak bu dayak işiyli ilgili alıntı'yı en sona koyacağız. önce bir maça götürüyorum sizi.
14 nisan 2002 beşiktaş - fenerbahçe macına. kendisi o dönem mhk başkanı. atadığı hakem bilin bakalım kim? muhittin boşat... yani (bkz:
#37255)
21 eylül 2003 galatasaray- fenerbahçe macının hakemi. önce maç içi detaylar sonra bir iki gün sonra yaptığı açıklama ve en sonunda 12 eylül meselesi.
(alinti: beşiktaş'a mutlaka galibiyet gerekiyordu... sezonun son derbisinde fenerbahçe, 35. dakikada ali eren'in kırmızı kart görmesiyle, 10 kişi kalan beşiktaş karşısında zor deplasmandan 3 puanla ayrılırken, hem şampiyonlar ligi'ne katılmakta büyük avantaj yakaladı, hem de olası puan eşitliğinde üstünlük sağladı. maçın dönüm noktası sayılacak dakikada, muhittin boşat doğrudan kırmızı kartını çıkarırken, daum'un tüm oyun planları altüst oldu. maçın sonlarında hakemin kırmızı kart hastalığı yine depreşti ve boşat fenerbahçe'den ümit özat ve ceyhun'a, beşiktaş'tan da ilhan'a çıkararak, derbiyi 4 kırmızı kartla tamamladı. )
35'te beşiktaş doğrudan kırmızı kartla 10 kişi... 45'te gol, 53'te gol. operasyon tamamlanınca eyyam devreye girer. ümit özat çift sarıdan kırmızı. sonlara doğru iki kişi daha atılıyor iki takımdan da... işin acıklı yanı bu hakem daha sonra 21 eylül 2003'te galatasaray-fenerbahçe maçına atanıyor. hem de şu açıklamalardan sonra:
(alinti: merkez hakem komitesi -mhk- başkanı bülent yavuz, fenerbahçe kulübü başkanı aziz yıldırım'ın kendisini aradığını doğruladı. beşiktaş kulübü başkanı serdar bilgili'nin "yıldırım, mhk başkanı'nı tehdit etti" iddiasıyla ilgili açıklamada bulunan yavuz, "yıldırım, perşembe günkü telefon görüşmemizde, beşiktaş maçından dolayı tereddüt ve kaygılarının olduğunu söyledi. ben de hiçbir kaygı duymamasını ona ilettim" diye konuştu. yavuz, yıldırım ile aralarında geçen konuşmayı, görev anlayışı gereği, federasyon başkanı ulusoy'a aktardığını söyledi.)
eh aziz'in kaygı duymasına gerek kalmamış hakikaten de. şu da 12 eylül muhabbeti. cem dizdar canlı yayında söylemiş vaktiyle.
(alinti: kendisinin hiçbir suç işlemediği halde polis ve askerden korktuğunu söyleyen dizdar, bülent yavuz'a dönüp "hocam 28 yıl önce samsun'da görevliydiniz. -bülent yavuz o dönem hakemliğe başlamamıştı ve yüzbaşı rütbesiyle samsun'da bölük komutanıydı.- 12 eylül dönemiydi. ben de solcularla beraber içeri alınmış ve sizinle karşılaşmıştım. saçlarım sıfıra vurulmuş halde karşınıza çıkardılar beni, siz de kroşe mi, direkt mi şimdi tam hatırlayamadığım bir vuruş şekli ile burnuma patlatmıştınız. burnum kanamıştı ve bayılmış numarası yapmıştım. 15 gün sonra suçsuz bulunup içeriden çıkartılmıştım" dedi. bülent yavuz olayı hatırlamadığını söylerken dizdar, "çok önemli değil ben hatırlıyorum" dedi.)
daha çok kirli çamaşırını bulacağım bülent...
*