• 43
    iki senedir yakından ilgileniyorum. daha önce de boyum uzasın diye bir dönem oynamıştım. ama boy vermeyince, koy verdim :(

    izlemesi kesinlikle futbola göre daha keyifli. kar, kış, holigan dinlemiyor. zemin problemi yok. gelen adamlar daha nezih adamlar. al kız arkadaşını git.

    ama futbol öyle mi? kışın tribünde götün donuyor. yazın sıcaktan daralıyorsun. kız arkadaşınla gitsen, girmesi de çıkması da ayrı dert. çoğu zaman zeminler bozuk. yarrak gibi statlar, hizipçi hakemler, hakan balta :(

    geçen bayan basket maçımızda, burnundan pıt alma oyunu oynayan bir çift gördüm. bu rahatlığı yeri geliyor kendi evinde bulamıyorsun. var mı böyle bir spor :(

    yenilen takıma 1 puan verip, yenilgiyi onurlandırma saçmalığını çıkarırsak, özelilkle de şu sıralar basketbol>futbol arkadaşlar.

    moderatör oylamasında oylar captano'ya.
  • 28
    itiraf ediyorum ben basketboldan anlamıyorum. tamam özellikle nba maçlarını izlemesi zevkli ama konuyu bir türlü futboldaki gibi kavrayamıyorum. futbol kanıma o kadar çok işlemiş ki diğer spor dalları nedense ilgimi pek çekmiyor. kendime göre bir sıralama yapsam uzak ara futbol birinci, motor sporları ikinci olur herhalde. şimdilerde sözlükteki lakers celtics çekişmesini görünce "ulan bende bu çekişmenin içinde olmalıyım" diyorum ama konuya bir türlü hakim olamadığımdan ortada kuru fasulye gibi dolanıyorum. gerçi beni içine çeken cazibesi basketbol değil, rekabet konusudur.

    düşünüyorum da "küçükken de sevmezdim" diyorum. mahalledeki tek basketbol sahasında bile futbol maçları yapardık. hatta arada oynadığımız basketbol maçları da elle değil ayakla oynardık. bir nevi iplemeyip taşak geçmek gibiydi. tamam bir ara özellikle liseye doğru kendimi biraz kaptırdım bu spora ama o kadar daha ilerletemedim. ne zaman "lan gelin futbol maçı yapalım" dediler ben orada bittim. ama basketbol oynayalım diyenlere hoş bakmadım bakamadım, "ne basketbolu lan" diye çemkirdim.

    hayatım boyunca "ayakla oynamak varken neden elle lan" dedim durdum. bu yüzden beni dışlamayın, hor görmeyin.

    belkide bunda elle oynanması nedeniyle aklıma "istop, ortada sıçan" gibi oyunlar gelmesidir. bir nevi "çocuk oyunu lan bunlar" bakışımdır. aslında benimkisi armaninpesindeyiz in twitter da dediği gibi "bir bayan gözüyle futbol" misalidir. onlara göre futbol amaçsızca 11 kişinin bir topundan koşması nasılsa benim içinde basketbol aynıdır.

    o kadar ilgisizim ki bu spora, kurallarını bile tam olarak bilmiyorum. bir steps var mesela onu az çok biliyorum. bu da bir nevi "bir bayan gözüyle ofsayt" gibi bişey lan.

    oynarken bile yapabildiğim tek şey yaradana sığınıp topu potaya yollamamdır.

    edit: ekleme
  • 123
    birkaç saat önce bursaspor'un 87-82'lik üstünlüğüyle sona eren maçta şöyle ilginç bir sekansın yaşandığı spordur.

    https://twitter.com/.../1649719608247451648

    kural gereği topun hem çemberi hem de fileyi geçmesi gerektiğinden dolayı sayı verilmedi. birkaç yıl önce james harden'ın sayılmayan bir smacı vardı. mesela orada top fileyi de tamamen geçmişti ama filenin dönüp topu tekrardan çemberin üzerine doğru fırlatması sebebiyle kafalar karışmış ve mike d'antoni'nin uzun itirazlarına rağmen sayı verilmemişti.

    https://www.youtube.com/watch?v=twlEFbo-9U8

    (bkz: 22 nisan 2023 manisa bursaspor basketbol maçı)
  • 106
    tam 6 sene önce bugün türkiye ligi'nde şampiyon olduğumuz spor. şimdi ise bu branşta kadın erkek toplam 15 transfer yasağımız var. 2 yıl önce bir salon yapılacak dendi. onlarca izin alındı, hala hiçbir gelişme yok.
    mustafa cengiz için önemsiz bir spor olarak görülebilir ama galatasaray bu sporda hem kadınlarda, hem erkeklerde, hem de tekerlekli basketbol şubesinde (hani şu çok para tutuyor diye avrupa'ya göndermediğiniz ekibimiz) bir sürü başarı elde etti. lütfen üvey evlayt muamelesi göstermeyin şu spora.
  • 88
    aslında basit bir kuralı vardır:
    güçlü takım güçsüz takımı yener ve en güçlü daima şampiyon olur.

    en azından avrupa'da ve ülkemizde geçerli kural bu. basketbolda sürpriz maç olmaz. bir takım diğerinden bariz güçlü ise onu yener. eğer kaliteleri birbirine yakın ise çekişme olur. ligde bir takım herkesten bariz bir şekilde güçlü ise 4-0'lar ile gelir şampiyon olur. bizim için avrupa'da bir yerlere gelebilmenin tek şartı en kaliteli oyuncuları ve koçu getirerek büyük takımlarla makası mümkün olduğunca kapatmak, onların kalitesine yaklaşmak. kalan farkı da oyuncuların özverisi ve taraftarın desteği ile kapatmak. büyük oyuncular büyük maçlar kazandırır.

    (bkz: para para para)
  • 13
    halk arasında boyu uzattığına inanılır, yok öyle bi dünya. :) basketbolu zaten hali hazırda uzun boylu olan kişiler daha çok yaptığı için bu şehir efsanesi yayılmıştır. zira basketbolun boyu uzattığına dair kesin bir bilimsel veri bulunmuyor. bazı araştırmacılar, bu tür sporların(basketbol, yüzme, voleybol vs.) boy üzerindeki etkisinin ikincil bir etki olduğu, yani kişinin genel sağlığına yaptığı olumlu etkilerin sonucunda genel vücut gelişimini etkilediğini, bu nedenle boyun uzamasına katkıda bulunduğunu söylüyor. dr. emmett l. brown'a kesinlikle katılıyorum.
  • 61
    tam anlamiyla bir koclar satranci. futbolda sahadaki 11 kisinin degisken bolgeleri, alanlarin genisligi, hatta kadronun yetenek orani cok buyuk etki yaratir. buna mutakip bir teknik direktor cok da iyi olmadigi halde sahadaki 11 kisiyi bazen kendi basina birakarak buyuk basarilar kazandirabilir takimina. basketbolda ise alan daha dar, oyuncu sayisi daha az, 'skora yatma, kontratak' gibi seyler yok, her vakit her saniye aktif mucadele etmek zorundasin hem hucumda hem defansta. kadronun yetenegi ve tecrubesi yine cok cok onemli ama taktiklerin daha kuralci olmasi sebebiyle koclarin payinin yanina bile yaklasamaz. bu sebeple, basarili bir basketbol takiminin bas sarti iyi bir koc ve yardimci ekibine sahip olmaktir. tabi bu demek degil ki kadron kotu olsun kocun iyi olsun is tamam. boyle olsa besiktas, erman kunter yonetiminde kafadan zirveye oynardi ama hali ortada, kadro elbette ki onemli. galatasaray mp 2012/13 sezonu itibariyle benim gozumde ergin ataman yağızer uluğ ikilisi ile turkiye'de bir numarali yapiya sahiptir. bu sebeple su anda normatif olarak bakilinca turkiye'nin en guclu saha ici kadrosu olup olmadigi tartisilabilecek olsa da(u: ki bence sampiyonlugun 3 adayi var; gs efes fb ve aralarinda kadro tercihi yapmak zor ) playofflar oncesi en guclu takimi galatasaray mp'dir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın