44
alman futbolcu diyince aklımızı gelen nedir?
disiplinli
çalışkan
işine saygısı olan
hocasını dinleyen, kuyusunu kazmaya çalışmayan
oyuncu grubudur.
bunun sebebi nedir peki?
bütün toplumlar gibi almanlar da tarihinden çok etkilenmiştir. istisnalar olsa da her milliyetin belli bir oyuncu profili vardır. peki almanları bu hale getiren nedir...
charlamagne'a gidelim
charlemagne almanya'nın belli bir kısmının siyasi birliğini sağlayan ilk kişidir. fransa, batı ve orta almanya ve kuzey italya'yı oluşturan büyük bir imparatorluk kurmuştur. daha sonra ise her büyük fatihin ölümünden sonra olduğu gibi sivil savaş çıkmış, imparatorluk dağılmıştır. imparatorluğun almanya ve kuzey italya kısmı yeni bir kurum(en doğru ifade burada bence) çıkarmıştır. ''kutsal roma imparatorluğu''
sözüne kanmamak gerekir tabii ki
voltaire bu oluşum hakkında
''ne kutsal,ne roma'lı,ne de bir imparatorluk'' der.
haksız sayılmaz aslında.
kri(zor olmasın diye kısalttım) yüzlece küçük prenslikten meydana gelen bir oluşumdur. bu prenslikler aralarında kavga eder, savaş yapar, siyasi birlikten uzaktırlar. bu oluşumun bir imparatoru vardır. bu imparator, belli ülkeler tarafından seçilerek başa geçer ve bir ömür boyu imparator olarak kalır.
çok karıştırmayalım meseleyi, buradaki önemli oyunculara bakalım.
zorlasanız 5-6 bulabilirsiniz aslında ama 2 tanesi önemlidir.
habsburg ve holenzollern hanedanlığı.
habsburglar kri'nin ağır abisidir. en güçlü, en zengin ve en büyük devlettir. günümüz avusturya'sının öncüsüdür.(o dönemde avusturya lafından çok habsburg hanedanı olarak geçtiği için böyle yazdım)
uzun bir süre boyunca, kri'nin imparatoru kalmıştırlar.
şimdi hohenzoller'lere bakalım. aslında asıl adı brandenburg prensliğidir. kuzey almanya'da bulunur. güneydeki habsburg'lara göre zayıf, fakir bir devlettir. hatta ve hatta kri'deki bohemya, saksonya ve bavyera gibi devletlerden bile güçsüzdür aslında ama yakında işler biraz değişecek.
*
filistin'in sıcak topraklarından gelen töton şövalyeleri polanya'nın kuzeyindeki prusya bölgesine bölgeyi hristiyanlaştırmak ve paganlarla savaşmak adına gelmişlerdir. birkaç yüzyıl geçmiş, bu sıkı katolik olan ülke laikleşip daha sonra da grandmaster(herifin ünvana bakın) ulrich tarafından protestan'lığa geçmişlerdir. yine protestan olan hohenzollern hanedanlığı ile kız alıp verme yapılmış hanedanlar bağlanmıştır. şimdi burası biraz ilginç. o dönemlerde bu gibi hanedanlar birleşirse bir şekilde ve bir hanedan varissiz kalıp, asıl yönetici ölürse bütün ülke diğer hanedana geçer. 1606'da da aynen bu olmuş brandenburg-prusya ülkesi oluşmuştur.
*
1500'lerin sonralı 1600'lerin başından itibaren brandenburg prensleri ülkenin askeri gücünü arttırmak için atılımlarda bulunmuşlardır. 20000 kişilik, o dönemde brandenburg gibi bir ülke için büyük bir ordudur.
bir 100 yıl daha geçirelim
1707'de ingilizce'de war of spanish succession(ispanya veraset savaşı olarak geçiyormuş)(bunu çeviremedim doğrusu, daha önce bahsettiğim taht olayları ile ilgili) dan sonra brandenburg dükalığı savaşta yardımları karşılığı krallık statüsünde tanınmıştır. komik olan polonya'yı kızdırmamak için dönemin kralı prusya kralı değil, prusya'daki kral olarak tanıtılmıştır.
1. frederick wilhelm dönemi çoğu zaman büyük frederick döneminin arkasında kalsa da, ülkeyi bir asker ülkesi yapan dönemdir. prusya o dönem bütün bütçesinin 4/5 ini askeriye'ye harcamıştır. komik olan şey ise bunun gerçekten işe yaraması. belli bir hane sayısından belli sayıda asker toplanma kararı alınmıştır bu sayede prusya; ingiltere,fransa ve rusya'dan sonra avrupadaki en büyük 4. orduya sahip olmuştur. ülkenin bütün yöneticileri askerdir, kral bile mutlaka bir askerdir.
1. frederick'e soldatenkönig(asker kral) denmiştir.
yani anlayabileceğiniz üzere prusya baya baya bir askeri devlettir.
voltaire prusya'yı devlete sahip olan bir ordu olarak tarif etmiştir.
aslında biraz daha yazmak istiyorum ama lafı bitirimeyeceğim diğer türlü. nihayetinde prusya alman siyasi birliğini sağlıyor. bu da aslında alman futbolcuların disiplinini açıklıyor.
şimdi farkettim, rahatlıkla 5 cümlede yazılabilecek bir şeyi uzattıkça uzatmışım, bir de habsburgları olaya bağlayamadık, orası biraz kötü oldu o yüzden biraz.*
umarım canınızı sıkmamışımdır...
disiplinli
çalışkan
işine saygısı olan
hocasını dinleyen, kuyusunu kazmaya çalışmayan
oyuncu grubudur.
bunun sebebi nedir peki?
bütün toplumlar gibi almanlar da tarihinden çok etkilenmiştir. istisnalar olsa da her milliyetin belli bir oyuncu profili vardır. peki almanları bu hale getiren nedir...
charlamagne'a gidelim
charlemagne almanya'nın belli bir kısmının siyasi birliğini sağlayan ilk kişidir. fransa, batı ve orta almanya ve kuzey italya'yı oluşturan büyük bir imparatorluk kurmuştur. daha sonra ise her büyük fatihin ölümünden sonra olduğu gibi sivil savaş çıkmış, imparatorluk dağılmıştır. imparatorluğun almanya ve kuzey italya kısmı yeni bir kurum(en doğru ifade burada bence) çıkarmıştır. ''kutsal roma imparatorluğu''
sözüne kanmamak gerekir tabii ki
voltaire bu oluşum hakkında
''ne kutsal,ne roma'lı,ne de bir imparatorluk'' der.
haksız sayılmaz aslında.
kri(zor olmasın diye kısalttım) yüzlece küçük prenslikten meydana gelen bir oluşumdur. bu prenslikler aralarında kavga eder, savaş yapar, siyasi birlikten uzaktırlar. bu oluşumun bir imparatoru vardır. bu imparator, belli ülkeler tarafından seçilerek başa geçer ve bir ömür boyu imparator olarak kalır.
çok karıştırmayalım meseleyi, buradaki önemli oyunculara bakalım.
zorlasanız 5-6 bulabilirsiniz aslında ama 2 tanesi önemlidir.
habsburg ve holenzollern hanedanlığı.
habsburglar kri'nin ağır abisidir. en güçlü, en zengin ve en büyük devlettir. günümüz avusturya'sının öncüsüdür.(o dönemde avusturya lafından çok habsburg hanedanı olarak geçtiği için böyle yazdım)
uzun bir süre boyunca, kri'nin imparatoru kalmıştırlar.
şimdi hohenzoller'lere bakalım. aslında asıl adı brandenburg prensliğidir. kuzey almanya'da bulunur. güneydeki habsburg'lara göre zayıf, fakir bir devlettir. hatta ve hatta kri'deki bohemya, saksonya ve bavyera gibi devletlerden bile güçsüzdür aslında ama yakında işler biraz değişecek.
*
filistin'in sıcak topraklarından gelen töton şövalyeleri polanya'nın kuzeyindeki prusya bölgesine bölgeyi hristiyanlaştırmak ve paganlarla savaşmak adına gelmişlerdir. birkaç yüzyıl geçmiş, bu sıkı katolik olan ülke laikleşip daha sonra da grandmaster(herifin ünvana bakın) ulrich tarafından protestan'lığa geçmişlerdir. yine protestan olan hohenzollern hanedanlığı ile kız alıp verme yapılmış hanedanlar bağlanmıştır. şimdi burası biraz ilginç. o dönemlerde bu gibi hanedanlar birleşirse bir şekilde ve bir hanedan varissiz kalıp, asıl yönetici ölürse bütün ülke diğer hanedana geçer. 1606'da da aynen bu olmuş brandenburg-prusya ülkesi oluşmuştur.
*
1500'lerin sonralı 1600'lerin başından itibaren brandenburg prensleri ülkenin askeri gücünü arttırmak için atılımlarda bulunmuşlardır. 20000 kişilik, o dönemde brandenburg gibi bir ülke için büyük bir ordudur.
bir 100 yıl daha geçirelim
1707'de ingilizce'de war of spanish succession(ispanya veraset savaşı olarak geçiyormuş)(bunu çeviremedim doğrusu, daha önce bahsettiğim taht olayları ile ilgili) dan sonra brandenburg dükalığı savaşta yardımları karşılığı krallık statüsünde tanınmıştır. komik olan polonya'yı kızdırmamak için dönemin kralı prusya kralı değil, prusya'daki kral olarak tanıtılmıştır.
1. frederick wilhelm dönemi çoğu zaman büyük frederick döneminin arkasında kalsa da, ülkeyi bir asker ülkesi yapan dönemdir. prusya o dönem bütün bütçesinin 4/5 ini askeriye'ye harcamıştır. komik olan şey ise bunun gerçekten işe yaraması. belli bir hane sayısından belli sayıda asker toplanma kararı alınmıştır bu sayede prusya; ingiltere,fransa ve rusya'dan sonra avrupadaki en büyük 4. orduya sahip olmuştur. ülkenin bütün yöneticileri askerdir, kral bile mutlaka bir askerdir.
1. frederick'e soldatenkönig(asker kral) denmiştir.
yani anlayabileceğiniz üzere prusya baya baya bir askeri devlettir.
voltaire prusya'yı devlete sahip olan bir ordu olarak tarif etmiştir.
aslında biraz daha yazmak istiyorum ama lafı bitirimeyeceğim diğer türlü. nihayetinde prusya alman siyasi birliğini sağlıyor. bu da aslında alman futbolcuların disiplinini açıklıyor.
şimdi farkettim, rahatlıkla 5 cümlede yazılabilecek bir şeyi uzattıkça uzatmışım, bir de habsburgları olaya bağlayamadık, orası biraz kötü oldu o yüzden biraz.*
umarım canınızı sıkmamışımdır...