1351
kendisine kredim hala devam ediyor. ben bazı taraftarlarımız gibi günlük başarı yerine gelecekte sağlam adımlarla başarıya koşmayı isteyen taraftarım. yarın birgün kupa aldığımızda ertesi gün kapıda haciz memuru görmek istemiyorum, gelecek paraya tedbir konulduğunu görmek istemiyorum, futbolcular parasını alamadı diye haber görmek istemiyorum.
adnan polat'ta tıpkı aziz yıldırım gibi, yıldırım demirören gibi taraftarın sinirlerini yatıştırmak için 2-3 yıldız alıp, kulübü iyice borç batağına sürükleyebilirdi, koltuğunu da korumuş olurdu.
şimdi gelelim adnan polatı ne yaptığına;
- bahsettiği gibi uefa nın kara listesinden çıkmış durumdayız. bir futbolcuyu transfer etmeye kalksak kara listede olduğumuzda gelmek istemez. şahsen ben olsam gelmem.
- florya arazisi elimizden kaçacakken devreye girmiş ve yeniden kulübe kazandırmıştır. florya'yı bilmeyenlere söylüyorum istanbul'un en değerli arazilerinden biridir.
- kangren hale gelen stat işini çözmüş ve sonuçlandırmıştır. yılda 60 milyon euro gibi para kazandıracak. isim hakkı, tribün sponsorları filan hariç.
- ruhsatı alınamayan riva arazisinin ruhsatını sadece 5 milyon dolar harcayarak almayı başarmıştır. bugün başlansa yarın 250-400 milyon arasında gelir sağlayacak.
- her yıl kasadan haybeye giden 25 milyon dolar artık kasadan çıkmayacak. çünkü birleşme tamamlandı.
- geçmiş borçların hepsini kapattı, kulüp yöneticilerine olan borçlar kapattı. bir yöneticinin kulüpten alacağı olması hiç istemediğim bir olaydır.
- futbolcular paralarını düzenli alıyor, florya çalışanları, diğer sporcular ve çalışanlar maaşlarını düzenli alıyor. çalışan insan bilir maaşını düzenli almanın ne demek olduğunu.
- bugün herkes yarınlara iyi bakabiliyorsa bu geleceği düşünen polat sayesinde olmuştur. geçmişte, geleceğe baktığımızda ki ümitsizlik bugün yok.
daha fazla yaptıklarını yazardım fakat bu kadarı yeterlidir. polat başkan olmadan önce bana şampiyonluk vaad etmesin dedim, bana geleceğe ümitle bakan bir kulüp vaad etsin istemiştim. bunu başardı, kendi açımdan mutluyum. 26 yaşındayım ve birçok şampiyonluk gördüm, bütün başarıları tattım. benim için bir kaç şampiyonluk çok önemli değildi. şimdi istediğim gibi bir kulüp durumuna geldi galatasaray.
evet bunlar olurken şampiyon olmak çok güzel olurdu, isterdim olmayı ama olmayınca olmuyor. şansta bizden yana değildi. dünya futbol tarihinde görülmemiş sakatlıklar gördük, 15 tane futbolcunun sakat olduğunu gördük. yolcu otobüsü kaza yapsa bu kadar yaralı olmaz ama bizde bu kadar sakat oldu. düşündüğü şeyler güzeldi, skibbe geldi modern biri, centilmen, avrupalı futbol anlayışı vardı ama tutmadı. rijkaard gibi dünya çapında hoca getirdi, total futbol dedi yeniçeriler olmaz dedi. bütün medya, eski futbolcu ve yöneticiler tarafından gönder rijkaardı diye topa tutuldu. mecburen göndermek zorunda kaldı.
ne aziz yıldırım gibi gidiyorum diyip gitmemezlik yaptı, ne de yıldırım demirören gibi 100 milyon tl kulübe borç verdi. herşeyi kulübün potansiyeliyle gerçekleştirdi, kimsenin cebinden kuruş harcattırmadı, kulübü kimseye minnet ettirmedi. bugün adnan polatın yaptığını kendi söylediği gibi zaman gösterecek ne kadar önemli olduğunu, 2-3 şampiyonluk çok daha önemli olduğunu.
yalan söylediği oldu, tutarsız davranışlar sergiledi doğrudur peki kim yalan söylemedi, tutarsızlık yapmadı? böyle bir başkan yada yönetici var mı? hatta sıradan vatandaş var mı?
bugüne kadar mali işlere kafa yordu bugünden sonra sportif işlere kafa yormasını bekliyorum. sportif açıdan değerlendirmeye yeni başladım. herşey gönlünce olsun başkan, karizmana kurban senin.
adnan polat'ta tıpkı aziz yıldırım gibi, yıldırım demirören gibi taraftarın sinirlerini yatıştırmak için 2-3 yıldız alıp, kulübü iyice borç batağına sürükleyebilirdi, koltuğunu da korumuş olurdu.
şimdi gelelim adnan polatı ne yaptığına;
- bahsettiği gibi uefa nın kara listesinden çıkmış durumdayız. bir futbolcuyu transfer etmeye kalksak kara listede olduğumuzda gelmek istemez. şahsen ben olsam gelmem.
- florya arazisi elimizden kaçacakken devreye girmiş ve yeniden kulübe kazandırmıştır. florya'yı bilmeyenlere söylüyorum istanbul'un en değerli arazilerinden biridir.
- kangren hale gelen stat işini çözmüş ve sonuçlandırmıştır. yılda 60 milyon euro gibi para kazandıracak. isim hakkı, tribün sponsorları filan hariç.
- ruhsatı alınamayan riva arazisinin ruhsatını sadece 5 milyon dolar harcayarak almayı başarmıştır. bugün başlansa yarın 250-400 milyon arasında gelir sağlayacak.
- her yıl kasadan haybeye giden 25 milyon dolar artık kasadan çıkmayacak. çünkü birleşme tamamlandı.
- geçmiş borçların hepsini kapattı, kulüp yöneticilerine olan borçlar kapattı. bir yöneticinin kulüpten alacağı olması hiç istemediğim bir olaydır.
- futbolcular paralarını düzenli alıyor, florya çalışanları, diğer sporcular ve çalışanlar maaşlarını düzenli alıyor. çalışan insan bilir maaşını düzenli almanın ne demek olduğunu.
- bugün herkes yarınlara iyi bakabiliyorsa bu geleceği düşünen polat sayesinde olmuştur. geçmişte, geleceğe baktığımızda ki ümitsizlik bugün yok.
daha fazla yaptıklarını yazardım fakat bu kadarı yeterlidir. polat başkan olmadan önce bana şampiyonluk vaad etmesin dedim, bana geleceğe ümitle bakan bir kulüp vaad etsin istemiştim. bunu başardı, kendi açımdan mutluyum. 26 yaşındayım ve birçok şampiyonluk gördüm, bütün başarıları tattım. benim için bir kaç şampiyonluk çok önemli değildi. şimdi istediğim gibi bir kulüp durumuna geldi galatasaray.
evet bunlar olurken şampiyon olmak çok güzel olurdu, isterdim olmayı ama olmayınca olmuyor. şansta bizden yana değildi. dünya futbol tarihinde görülmemiş sakatlıklar gördük, 15 tane futbolcunun sakat olduğunu gördük. yolcu otobüsü kaza yapsa bu kadar yaralı olmaz ama bizde bu kadar sakat oldu. düşündüğü şeyler güzeldi, skibbe geldi modern biri, centilmen, avrupalı futbol anlayışı vardı ama tutmadı. rijkaard gibi dünya çapında hoca getirdi, total futbol dedi yeniçeriler olmaz dedi. bütün medya, eski futbolcu ve yöneticiler tarafından gönder rijkaardı diye topa tutuldu. mecburen göndermek zorunda kaldı.
ne aziz yıldırım gibi gidiyorum diyip gitmemezlik yaptı, ne de yıldırım demirören gibi 100 milyon tl kulübe borç verdi. herşeyi kulübün potansiyeliyle gerçekleştirdi, kimsenin cebinden kuruş harcattırmadı, kulübü kimseye minnet ettirmedi. bugün adnan polatın yaptığını kendi söylediği gibi zaman gösterecek ne kadar önemli olduğunu, 2-3 şampiyonluk çok daha önemli olduğunu.
yalan söylediği oldu, tutarsız davranışlar sergiledi doğrudur peki kim yalan söylemedi, tutarsızlık yapmadı? böyle bir başkan yada yönetici var mı? hatta sıradan vatandaş var mı?
bugüne kadar mali işlere kafa yordu bugünden sonra sportif işlere kafa yormasını bekliyorum. sportif açıdan değerlendirmeye yeni başladım. herşey gönlünce olsun başkan, karizmana kurban senin.
