resim
Adnan Polat
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 455
    bu insan hakkında benim en çok moralimin bozulduğu nokta 28 mart 2010 galatasaray fenerbahçe maçında leo franco'nun yediği hatalı gol sonrası sayın başkanımızın yüz ifadesidir. gerçekten canım cok sıkıldı o görüntüyü görünce. kendi evinde bir başkan ve sevilen bir başkan olarak bunu haketmiyor bana göre. ne başkanlar var*.
    onun değerini ve galatasaray için herşeyi yapacağını bilelim yeter.
  • 456
    şu an kendisinin başkanımız olduğundan bir kez daha gurur duydum.. şu saatlerde açıklama yapan * karşı yakanın başkanının saçma ötesi cümlelerini dinledikçe, ona olan saygım daha da çok artıyor...

    başarılı olduğu dönemlerde bile tavırlarıyla kendisinden çok kişiyi soğutabilen, hareketleri ve söylemleriyle kendi taraftarları açısından bile dalga konusu olabilen bir başkan aziz yıldırım'a karşı adnan polat bakış açısını, konuşmalarını, geleceği görüşünü düşündükçe mutlu oluyorum ve kendisine göstermemiz gereken desteğin üçle beşle çarpılması gerektiğini düşünüyorum...
  • 457
    bu sezon bireysel hatalarla ve son dakika golleriyle kılpayı şampiyonluğu kaçırmış* yapılanma sürecindeki bir takımın başkanı olarak 1 kere bile kimseye çemkirmemiş, üzerine de gayet efendi bir şekilde kavgalı olduğu bir kişiyle bile loca'da muhabbet edebilecek ve onunla sataşmaya girmeyecek kadar asil, attığımız gollerde aşırı tepki vermeyecek, yenildiğimiz maçlarda da sinirlenmeyecek* kadar saygılıdır.

    karşı yakanın başkanına selam olsun. bi de herkes neden bize düşman demiyolar mı.
  • 458
    kendisi hakkında bilinmeyen birkaç anekdot:

    7 mart 1997 yılında tayland fahri konsolosluk görevini üstendi.

    1999 yılında chp'den istanbul büyükşehir belediyesi başkan adayı oldu fakat seçilemedi.

    2001'de serkap başkanlığı’na getirilen adnan polat, 2002 yılında da türkiye seramik federasyonu başkanı seçilmiştir.

    adnan polat, tüsiad, ikv ve ito üyesidir.

    italya cumhurbaşkanı tarafından topluma ve cemiyete hizmet eden isimlere verilen italya devlet nişanı bulunmaktadır.
  • 459
    bugün yaptıklarıyla eğer gelecekte de başkan kalırsa, yaptıklarıyla yapacaklarıyla galatasaray'ın aziz yıldırımı olma ihtimali olduğunu düşünüyorum. aziz yıldırım'dan ve temsil ettiklerinden nefret ederim.

    önce, zafer kalaycıoğlu,nilay yiğitin getirilmesi ve michael skibbe nin gönderilmesiyle başlanan fenerbahçeleşme süreci, olası semih transferiyle iyice hızlanır.

    oldu olacak emre belözoğlu ve volkan demireli de para vererek getirelim.
  • 460
    panikte. üst üste iki sezondur futbolda süregelen başarısızlıklara müdahale etmek istiyor.

    muhtemelen bazı futbolculara kırgın. başta kewell bence. sanıyor ki revizyonla, kadroyu komple değiştirmekle iş çozülecek. halbuki yapması gereken eksik bölgelere takviye yapmak. diğer bölgelerde elimizdeki oyuncular yeterince iyi zaten. ama bu panikle onları da şutlyoruz. kewell'la başladı, sıra dos santos ve elano'da olabilir, hatta belki keita. eksikleri tamamla güven şu takıma.

    yapma başkan. aziz yıldırım olma.
  • 463
    panik mi? ben galatasaray'ın başında olsam evet panik dediğiniz şeyin alası olurdu haklısınız. ama galatasaray'ın başkanı, işinde üst düzey bir yönetici, bu gibi durumları fazlasıyla yaşamış insanlardan bahsediyoruz...

    daha öncede belirttim, sportif alan dışında bir başarısızlık yok ortada. günlük başarı yerine gelecek adına yaptığı projeleri bitirmiş bir başkan. saygıyla eğiliyorum karşısında.

    bu sene sportif anlamda başarılı olacaktır. çünkü şuan kendisi projeleri bitirmiş ve kendini tamamen sportif başarıya yönlendirmiştir. korkmaya gerek yoktur.
  • 464
    ciddi bir hayal kirikligi yasayan baskanimiz. iki sezondur beklemedigi basarisizliklar gordu ve nasil ustesinden gelecegini bilemiyor. ben baskana en buyuk destegin simdi verilmesi gerektigine inaniyorum. futbol disi projelerde gecesini gunduzune katarak calisiyor. futbolda alacagi kararlar umarim dogru sonuclar verir; cunku bu sene de sikinti olursa kulup istemedigim insanlarin eline kalacak.

    yanindayiz buyuk baskan...
  • 466
    lig tv haberine göre, merak edilen tüm konularla ilgili önemli açıklamalarda bulunmuştur.

    --- alıntı ---

    arda gidiyor mu? semih geliyor mu?

    galatasaray başkanı adnan polat, arda'dan rijkaard'a, servet'den, fenerbahçeli semih şentürk'ün transfer iddiasına kadar bir çok konuda önemli yorumlar yaptı.

    galatasaray başkanı adnan polat, çek cumhuriyeti maçında müthiş bir performans gösteren arda için "o'nun kafasının rahat olduğu zaman neler yapabileceğini herkes gördü... bunca zamandır, hergün gazete manşetlerine çıkan kaptanım vallahi iyi dayandı... bu kadar genç yaşına rağmen, üstesinden iyi geldi... arda turan, hiç bir yere gitmiyor ve bizimle beraber..." diye konuştu.

    servet çetin konusuna da değinen başkan polat "geçtiğimiz yıldan beri servet, avrupa'da oynamak istiyor... iyi bir teklif gelirse neden olmasın..." dedi.

    polat, fenerbahçeli semih'in transfer edileceğine ilişkin soruya da "herkes birşeyler yazıp çiziyor, sonra bunu yazanlar kendileri de inanıyor... bir kere soruyorum semih'in fenerbahçe ile sözleşmesi var mı yok mu bu bile sürekli tartışılıyor... net olarak söylüyorum semih'le ilgimiz yok..." ifadesini kullandı.

    galatasaray başkanı polat, "rijkaard'la bugüne kadar seninle uyuşamadık, çalışmıyoruz gibisinden en küçük ne bir konuşmamız, ne de bir yönlendirmemiz oldu... iyi ki rijkaard'la birlikteyiz... hocamızla ilgili ne bir endişemiz ne de bir sorunumuz var... birbirimizden menmunuz... ayrıca sözleşmemiz var... rijkaard şimdi tatilini yapıyor, kafasını dinliyor... yani güç topluyor..." şeklinde görüş belirtti.

    başkan polat son olarak da "çağlar'ın transferinden mutluyum... savunmada; sabri, ali turan, hakan balta, emre, servet ve çağlar yani çok iyiyiz... forvete aldığımız mehmet battal'dan çok umutluyum... yani moralim yerinde... " diye konuştu.

    --- alıntı ---

    http://www.ligtv.com.tr/...=1&hid=72888
  • 468
    anlayamadığım bir sebepten dolayı çok sevilen başkan.

    kendisinde ve "gözbebekleri" futbol şubesi sorumlularında şöyle bir anlayış var gördüğüm kadarıyla, "takıma yıldızları topladık iki senedir, başarılı olamadık, demek ki bu anlayış yanlışmış". yönetim (bundan sonra bu ismde topluyorum hepsini) iki senedir transferde yaptığı doğruları (ki bence tek başarılarıdır malesef), başarısızlığın yol açtığı güvensizlikle yitirdi. şimdi açıkça görüyoruz ki kemer sıkma politikası ve daha mütevazı bir kadro amaçlanıyor, ve 10 oyuncu gidip 10 oyuncu gelecek.

    öncelikle yiğidin farkında olmadığı hakkı: galatasaray yıldızları toplamadı, los galacticos filan da olmadı. sadece pozisyonlarının kaliteli oyuncularını aldı. meira, keita, elano hep böyle oyuncular. takımdaki yerli oyuncular kalli zamanında yok pahasına veya takasla alınmıştı, ya da zaten kadrodalardı. yabancılar için harcanan paralar çok olabilir, her ne kadar taksitlenmiş filan olsa da, ama bu bir yatırımdır, geri dönüş beklentisiyle yapılmıştır. bahsedilen isimler lincoln, linderoth, de sanctis, baros, kewell, meira, leo franco, keita ve elano. lincoln ve meira'yı toplayınca ortada bonservis açısından büyük bir zarar yok. baros gayet verimli oynadı, kewell da öyle. bu oyuncular arasında linderoth'un şanssızlığından dolayı yararlı olamaması dışında sadece elano ve leo franco transferleri eleştirilebilir. onlara gelince de ne leo gönderilmesine yol açacak kadar kötüydü (aksine günah keçisi ilan edildi nedense), ne de elano gerçek pozisyonunda oynadı (ki şu an istesek en fazla 2 milyon euro zararla satabileceğimiz ortada).

    bu oyunculardan bazıları iyi bazıları kötü çıktı, ama mesele onlar değildi hiçbir zaman. neden daha pahalı, kaliteli oyuncular gelince ilk başarısızlık gerekçesi ruhsuzluk oluyor ki? real madrid bu sezon başarısız oldu, ruhsuz bir takım mıydı? toplumsal histeri bu başka bir şey değil, bir ruhsuzluk suçlaması altında kalecimize şikeci diyoruz, kaptanı ıslıklıyoruz laf atıyoruz, önüne gelene bir kulp takıp yollansın diyoruz. sonuç: 10 kişilik gönderilecekler listesi. ve ödenen tazminatlar, yeni takaslar, bonservisler ve niceleri.

    ama neden başarısız olunduğu unutuluyor bu başı sonu belirsiz ruhsuzluk laflarıyla. galatasaray'ın başarısızlığının sebebi yanlış kadro yapılanmasıdır. iki senedir galatasaray sezonun en kritik dönemeçlerinde sahaya stopersiz, santrforsuz çıkıyor. iki senedir bir sol bek transferi yapılmalıydı, ancak yeni yapıldı. kalli döneminden beri orta sahanın aksadığı ortada, ama takviye yapılmıyor. yani kadronun ucunda baros'un oynaması bir şey ifade etmiyor, çünkü başka çarkları eklemeyi unutmuş yönetim.

    çünkü kalli'nin takımı kurduğu yaz dışında kadroyu hep kendileri yapıyorlar. alınacak oyuncuları kendileri seçiyorlar. kimse onlara takımın şuraya takviyeye ihtiyacı var diyemiyor, çünkü ya kovulmuş oluyor, ya da laf geçiremiyor.

    kafalarına göre transferler yaptılar, skibbe'ye "alternatifli" bir kadro verdiler. sonra iki aya kalmadan adamla dalga geçercesine yardımcılarını kovdular. korkmaz geldi, onunla da dalga geçtiler, kovdular. rijkaard geldi, transferlerin yarısından fazlası yapılmıştı. rijkaard'a tanımadığı bir kadro verdiler, kullandı, ve şimdi isteklerini belirtiyor. yani kadroyu tanıdı, gördü, eksikleri teşhis etti, ve istediklerini ve istemediklerini belirtiyor. son 4 senedir ilk defa böyle bir fırsat var elimizde: eğer yönetim güvenirse, hoca kadroyu takımı oynatmak istediğine göre şekillendirmek istiyor. eksikler, gerekenler, hepsi belli. takımın iskeleti de belli.

    ama yönetim şimdi yine hocanın elini kolunu bağlıyor, kafasına göre hareket ediyor transferde. "10 oyuncuyu göndereceğim!" diyor, "bunlar ruhsuz" diyor. rijkaard'ın kalmalı dediği adamları "yok bu böyle" "yok bunun şöyle" diyerek almayı reddediyorlar. takım son iki senedir ilk defa yapılanma konusunda doğru yola girmişken, çok iyi bildikleri için olaya el koyuyorlar. (plase: e kardeşim o zaman niye gidip frank rijkaard'ı getirdin, bülent korkmaz zaten senin bugün yapmaya çalıştığını yapmak istiyordu!)

    yapılması gereken tam tersiydi. yönetim kadroyu koruyacaktı. biz bu çocuklara güveniyoruz, seneye bizi mahçup etmeyecekler denilecek, hocanın gerekli gördüğü mevkilere transferler yapılacak, yetersizler gönderilecekti. ama onlar kesinlikle daha pahalı bir yöntem olan sil baştan yapmayı seçtiler, taraftar baskısının altında ezilip.

    benim önümüzdeki sene için hiç bir umudum yok, polat bu yönetim anlayışını değiştirmediği sürece de bir şansımız olduğunu düşünmüyorum. darısı yeni yönetimin başına.
  • 470
    --- alıntı ---

    "aziz yıldırım, açsın ağzını konuşsun"

    galatasaray başkanı adnan polat, türk telekom arena için fenerbahçe başkanı aziz yıldırım'ın "açtırmasınlar ağzımı" sözlerine cevap verdi !.. polat, arda'dan rijkaard'a, gelir artışından seçim sürecine kadar bir çok konuda bomba gibi açıklamalar yaptı.

    galatasaray başkanı adnan polat sarı-kırmızılı kulübün gündemindeki her konuya sabah aracılığıyla açıklık getirdi: "14 senedir tüzük kongresi açılmıyordu. orada 40-50 kişi kongreye uygun hareket etmedi. kongrede herkes gelir, görüşlerini sunar. beğendiğini onaylar; beğenmediğini onaylamaz. galatasaray'ın sahibi üyeleridir. bir günde tabuların yıkılmasını ben de beklemiyorum. orada galatasaray'a karşı yapılanlar, yapanların ayıbı. amaçlarının ne olduğunu onlara soracaksınız. 2012 kriterlerinde organizasyon ve mali disiplin konusu var. tüm kulüpler bunu uygulamak zorunda. maddi açık vermeden bütçeleri çok sıktık. 2012'ye hazırlık yapıyoruz. artık büyük paralarla transfer yapalım diyemeyiz, öyle bir lüksümüz yok. galatasaray'da her şey yasal. biz kurallara uygun hareket ediyoruz.

    "seçim zarar verdi"
    seçim bize ciddi bir zarar verdi. seçim atmosferine girerken, takım liderdi. seçim bitti ve şampiyonluğu kaçırdık. bu durum, kulübe ciddi şekilde zarar veriyor. tüzük kongresi'ni güven oylaması gibi bir ortama çekmeye çalışıyorlar ama herkesin aklı başında, neyin ne olduğunu biliyor. kimse hayaller peşinde koşmasın. ortada bir sürü söylemler, spekülasyonlar var. bunları artık dikkate bile almıyorum. galatasaray doğru yolda. bundan 2-3 sene sonra göreceksiniz. ama bu yolda birilerinin canı yanması gerekiyorsa yanacak. yöneticiler iki senedir üst düzey profesyonellerle görüşüyor. galatasaray'da artık şube sorumlusu diye bir görev kalmayacak. haldun (üstünel) da bunu iki senedir söylüyor. yönetim kurulu üyeleri yarı zamanlı olarak bu şubeleri yönetmemeli. futbol bir endüstri oldu. böyle bir yerde amatör insanlar kısmi zamanla bunları yönetemez. galatasaray yönetimi, yönetim gibi hareket edecek. yönetim onay verecek, çizgiyi belirleyecek, bütçeyi onaylayacak ve bu arkadaşlar üzerine çalışacak. galatasaray'da bir gelenek vardır. bir yönetici başkan adayı olmak istiyorsa, gelir bunu başkana açık açık söyler. ben ne yiğit şardan'dan ne mehmet helvacı'dan böyle bir başkanlık söylemi duymadım.

    "güvenlik kamerası görseler..."
    ben galatasaray'la ilgili olarak basında yönetimlerde olmadığım 10 yıl boyunca tek kelime etmedim. seçimler olduktan sonra tüm camia yeni başkan ve yönetimin arkasında birleşip tek vücut olarak hareket eder. eleştiriler divan kurulu'nda olur. şimdi bakıyorum; gazetelerde, televizyonlarda sürekli yönetimi suçluyorlar. bu öyle bir noktaya geldi ki; bazıları güvenlik kamerası görse dahi galatasaray aleyhine konuşmaya başlıyor...

    "başarılı olmaktan başka çaremiz yok"
    "sportif anlamda taraftar da ben de hayal kırıklığına uğradım. bu sene başarılı olmaktan başka çaremiz yok. ben başkan olarak sadece futbol neticelerine göre hareket edemem."

    "arda için teklif gelmedi"
    arda'nın çok yorulduğu bir sene oldu. son haftalarda gereksiz yere çok fazla eleştirildi. arda en fazla forma giyen, en çok asist yapan ve gol atanlardan biri. genç yaşta kaptan oldu. bana göre çok iyi dayandı. kendisinden en ufak bir şikayetim yok. gelir, 'gitmek istiyorum' derse, masaya otururuz. iyi bir kulübe gidecekse olur, yoksa izin vermem. ingiltere, almanya, fransa, ispanya veya italya'nın ilk 5 kulübünden biri olmadıkça göndermem. arda için bize gelen talep yok. amacım genç kadroyu yeni statta oynatıp avrupa'da kupa kaldırmak. menajerler futbolcunun menfaatinden çok kendini düşünüyor ve 'oyuncusu satılsın' istiyor.

    "rıjkaard ile sorunumuz yok"
    rijkaard'ın düğününü kendi ailesi içinde yapacağını biliyorduk. özel hayatıdır. kendisiyle hiçbir sorunumuz yok. benim beklentim en iyi şekilde takımı yönetsin ve en iyi dereceleri alsın. önümüzdeki sene bunu başaracağına inanıyorum. bu sene 'türkiye'yi tanıdı' diye düşünüyorum. gelecek sene daha iyi olacak. rijkaard takımı yönetiyor. takımın teknik konularına kesinlikle müdahale etmem. avrupa'da benim de istediğim futbolcular var. biz bir ekibiz. beraber karar veriyoruz. haldun ve adnan'a söylediğim isimler oluyor. stoch ile ilgileniyoruz. transfer için çok acele etmeye gerek yok. önümüzde uzun bir dönem var. rijkaard bize bir rapor verdi. o doğrultuda hareket etmeye çalışıyoruz.

    "3 yılda yüzde 300 gelir artışı"
    galatasaray'ın 3 sene evvel gelirleri 100 milyon tl civarındaydı. 3 senede 3'e katlandı. 150 milyon euro gelirimizi ikiye katlamalıyız. riva'yı şimdi de satmayı düşünmüyoruz. 3. köprü inşaatı başlasın, ondan sonra düşüneceğiz. oranın değeri 60-70 milyon dolar'dan 200 milyon dolar'a çıktı. riva'yı satarken, iki tane daha riva kazandırmam lazım. son 30 senede başkanlar kefalet imzası kullanarak kulüp için kredi alıyordu. bundan sonra 'hiçbir yönetici ve başkanın imzası olmasın' istiyoruz. geçmişten imza koyan yönetici ve başkanların ödemelerini sıfırlamak istiyoruz. galatasaray'ı, yöneticilerin cebinden yönetmek istemiyoruz.

    'florya'ya voleybol salonu'
    fenerbahçe'nin amatör branşlardaki şampiyonluklarına baktığımızda, 4- 5 senedir yaptıkları yatırımların karşılığını almaya başladıklarını görüyoruz. 4 sene önce basketbol takımımız, 2. lig'deydi. bu takım geçen sene avrupa şampiyonu oldu. o dönemde sponsor bulamadık. bayan voleybol takımımız'a medical park sponsor oldu. erkek basketbolda ülker grubundan beklentimiz büyük. bu ay içinde florya'da 1500 kişilik bir voleybol salonu inşaatına başlayacağız. ekim'de kalamış'ta bir yenilemeye gireceğiz. yine ekim ayında ali sami yen'in yanındaki çadırın arazisine iş merkezi inşaatına başlayacağız. orası mevcut imar durumuna göre yıllık 2. 5 milyon euro gibi bir gelir getirir. futbol; stat geliri, reklam geliri, satış geliri gibi kendi kaynaklarıyla dönecek. galatasaray'ın kurumsal organizasyonla yapılanma süreci iki sene önce başladı. galatasaray bünyesinde çok fazla şirket istemiyoruz, gerek yok. bain&company isimli bir şirkete bu görevi verdik.

    "aziz yıldırım ağzını açsın"
    türk telekom arena için fenerbahçe başkanı aziz yıldırım'ın "açtırmasınlar ağzımı" dediğini okudum. aziz yıldırım açsın ağzını ve konuşsun. yıldırım, başbakan ile yapılan toplantıda dragos'taki (yarışlar hep sapanca'da oluyor) yeri fenerbahçe için değil; tüm kulüplerin kürek yarışlarının yapılması için istedi. cumartesi günü spor kulüplerinin başkanları olarak başbakan'ın davetine katıldık. türk sporu masaya yatırıldı. öneriler, problemler konuşuldu. başbakan da 5 saat boyunca not aldı. şiddet yasası, kulüplerin mali durumları, yönetmelikler, tesisler ve sporu kapsayan her şey konuşuldu. başbakan yeterince bilgi sahibi oldu. 29 ekim 2010'da tt arena'yı teslim alacağız. ikinci yarıda da maçlarımızı oynarız ama 2011 yazında büyük açılışı yaparız. bu, turnuva da olabilir.

    "fenerbahçe kaybedince sevinmedim"
    ben sadece galatasaray'ın şampiyonluğuna sevinirim. 'ezeli rakibim olamadı' diye memnuniyet duyarım ama bu beni sevindirmez. 'ben olamadım, rakibim de olamadı' diye sevinmem. bursaspor hak ettiği şampiyonluğu kazandı. şampiyonlar ligi konusunda statları sorun olacaksa, her türlü yardımı yaparız. ali sami yen'i onlara açmaktan mutluluk duyarız.

    polat'tan inciler
    elano satılabilir, altıntop'a 'hayır'
    ali sami yen'e veda ederken, birçok aktivite planlıyoruz. ali sami yen'i galatasaray olarak biz yıkacağız. çimden tuğlaya kadar hatıraları satacağız. bu olay 2011'in ilk altı ayında gerçekleşecek.
    halil altıntop gündemimizde yok.
    6+2+2 konusunda henüz karar vermedik. önce 6+2'yi bitirelim, ondan sonra düşüneceğiz.
    leo franco ile yollarımızı ayırdık.
    elano'nun kariyerine ve kumaşına bakınca, söylenecek bir şey yok. kontratı olan bir futbolcumuz. bu sene beklentilerimize cevap veremedi. iyi bir teklif gelmesi halinde satmayı düşünebiliriz.
    rijkaard'ın ekibinde yerli bir isim yer almayacak.
    dünya kupası için her zaman favori brezilya'dır. ispanya da iyi performans sergileyecek. ingiltere de iyi bir takım.

    --- alıntı ---
  • 473
    10.06.2010 tarihinde lig tv'deki 2'ye 1 programına katılmıştır. canlı olarak izlediğim programda başkanımız, bahri havadır ve ömer güvenç'in "tuhaf" sorularına ayar niteliğinde cevaplar vermiştir. her lafının arkasından "yürü be başkan!" diye diye bir hâl oldum*. hatta, öyler cevaplar verdi ki, programa özel bir motivasyonla çıktığını düşünmeme sebep oldu. birçok konuda güzel açıklamalar yapmış olsa da, en çok harry kewell ile ilgili söyledikleriyle ağzından bal damladığını düşündüm*. izleyememiş olanlar için şiddetle tavsiye edilir...

    http://www.ligtv.com.tr/...=1&hid=73645
  • 475
    --- alıntı ---

    galatasaray spor kulübü başkanı adnan polat, öncelikli olarak defansif 2 tane orta saha oyuncusu alacaklarını söyledi.
    sapanca kırkpınar parkurunda düzenlenen türkiye büyükler kürek şampiyonası'nı izleyen adnan polat, transfer konusunda önemli açıklamalar yaptı. başkan polat, tranferin yeni başladığını ve bu yüzden acele etmeyeceklerini belirterek, "transfer sezonu yeni başladı. bizim önceliğimiz 2 tane defansif orta saha oyuncusu almak. acele etmeyeceğiz. transferin bitmesine 2,5 ay var. 2 defansif orta sahaya oyuncusuna ihtiyacımız var. en fazla 2 oyuncu alacağız. ihtiyaç olursa diğer mevkilere de transfer yapabiliriz. ama önceliğimiz 2 defansif orta saha oyuncusu. görüşmelerimiz devam ediyor. benim idealim yıldız oyuncu değil de transfer ettikten sora yıldız oyuncu yaratmak. esas önemli olan bu" dedi.

    fenerbahçe'nin stoch transferindeki tutumunu galatasaray'ın yapmayacağını ifade eden polat, "genelde biz yapmıyoruz. yani yurt dışından bir transfer için bir türk kulübü gidiyorsa biz o futbolcunun peşinden koşmuyoruz. herkesin kendine göre bir anlayışı var. onun için değerlendirmeyi kamuoyuna bırakıyorum. zaten bizim birinci önceliğimiz sol taraf değil onu bilin. sizde biliyorsunuz ki, galatasaray'da sol tarafta arda oynuyor. oraya öncelik vermemize gerek yok. eğer oraya stoch'u alabilseydik iyi bir yatırım olacaktı. ancak daha fazla para veremezdik" diye konuştu.

    galatasaray ile fenerbahçe kürek takımlarının haliç'te yarış düzenleyeceğini ifade eden polat, "ingiltere'de böyle büyük kürek yarışları her sene düzenleniyor. biz de istanbul haliç'te her sene böyle bir yarış yapmak istiyoruz. 8 teklen galatasaray ve fenerbahçe sporcuları yarıştırılır. işte kürek sporunu kamuoyuna biraz daha duyurmak istiyoruz. bana göre çok hoş bir şey olacak. eylül ayında bunu herhalde gerçekleştiririz diye düşünüyorum. böyle bir karar aldık" dedi.

    başkan polat, amatör spor branşlarda başarı için bir zamana ihtiyaçları olduğunu ifade ederek, "amatör sporda başarı için yeni bir süreç zaman lazım. türkiye'de insanlarda her şey var sabır yok. hemen başarı olsun istiyorlar. biz şuanda kendi amatör sporlarımızla ilgili yapmış olduğumuz bir program var. tesis yatırım programı makine ikmal programı ve genç sporcuları yetiştirme programı. bu biraz zaman alacak. ama biz şuanda alınan günlük neticeleri çok bakmaksızın o yatırımlarımızı o programımızı sürdüreceğiz. belli bir süreç sonunda netice alacağımızı ümit ediyorum" diye konuştu.

    fenerbahçe ile 100 yılı aşkın bir dostluklarının olduğunu ifade eden polat, "bu sporun içinde olan bir şey. bizim fenerbahçe ile üst düzey bir rekabetimiz var. ama 100 yılı geçen bir dostluk da var. tabi bu rekabet bazen bu dostluğun sıkıntıya sokacak şeyler oluyor. olabilir de ama yani anlık günlük şeyler diye bakıyorum. sporun zaten ruhunda dostluk kardeşlik yatıyor. biz, onu galatasaray olarak hep koruyup kollayıp muhafaza etmeye çalışıyoruz." dedi.

    --- alıntı ---
App Store'dan indirin Google Play'den alın