resim
Marcelo Alberto Bielsa Caldera
Görev:Teknik Direktör
Takım:Uruguay
Yaş:68
Uyruk:Arjantin
  • 200
    muhtemelen en ofsayt entryim olacak ama; kendisi bu dünyada en çok abartılan hocadır. güzel futbol oynatır, disiplinlidir ve delidir.

    ama başarı için bunlar yeterli değildir. güzel futbolu herkes ister. ama kupa getiremedikten sonra misal, ne yapayım güzel futbolu? ben beşiktaş mıyım? şerefli ikincilikler, iyi oynadıklar, sevinmek için sevmedik tarzı ucuz laflarla kendimi mi oyalayım? bakın bu adam tam beşiktaş tipi hocadır. abartı hal ve hareketleri, delilikleri, hareketli oyun düşüncesi ve en önemlisi, loserlık tam beşiktaş tipi hoca yapıyor onu.

    kendisinin teknik direktörlük kariyerinde kupası yoktur. araştırdım ama bulamadım. athletic bilbao ile uefa kupası ikinciliği sanırım en büyük başarısı. bu ve izleyenlere zevk veren bam bam bam futbolundan başka bir şeyi yoktur elinde avucunda. bu kadar popüler olmasında çılgınlığının payı büyük. ama bu çılgınlık sonucunda popülariteden başka hiçbir şey kazanmamıştır.
  • 212
    (bkz: marcelo bielsa/@petermarlowe)

    kendisi hakkında yazdığım iki entry de loser olduğu konusunda.
    ancak ben onları yazarken atladığım önemli bir nokta var ki; kendisinin çalıştırdığı klüpler zaten kupa beyi değiller...
    düşünüyorum, eğer sezona başlarken başımızda olsaydı ne olurdu diye. madde madde yazayım.

    * selçuk'u katar'a falan yollardı.
    * burak'ı west ham'a kakalardı.
    * sabri'yle sözleşme masasına bile oturmaz, böyle bir öneride bulunanı azarlardı.
    * olcan, umut gibi gelecek vaadetmeyen boş adamları silerdi.
    * yeni bir takım yaratırdı. çünkü elindeki kadronun kafasındaki sisteme uymayacağını bilirdi. transferleri farklı olurdu. yine de öyle büyük meblağlar harcamazdı.
    * bilal'i zaten almazdı da, podolski'yi de düşünmezdi statik bir oyuncu olduğu için. genç ve dinamik topçulara odaklanır.

    eğer sene başında bize gelse gelecek adına iyi bir takım kurmuş olabilirdik. çünkü her ne kadar kupa başarısı olmasa da belirli bir vizyonu vardır. ancak ben bu adamın bu kadar fazla bol presli ve tempolu oyun oynatmasını yanlış buluyorum. nitekim kendisinin yarışın sonuna kadar gelip de sonun da başaramama sebebinin bu olduğunu düşünüyorum. nihayetinde futbolcular da insan, makine değil. bu kadar yüksek tempoyu bir sene boyunca hiçbir takım kaldıramaz. ama başta dediğim gibi, sene başında başımızda bu adam olsaydı çok farklı bir takımımız olurdu...

    bu arada; şu an bu takıma gelse jpk her maçta ilk 11'de olurdu. bu konuda ciddiyim. jpk'ya karşı haklı olarak bir ön yargımız var ama bielsa'nın kafasındaki tempo için takımımızdaki en uygun isim sanırım o. reading zamanlarından hatırladığıma göre jpk çok tempolu, ciğersiz bir topçuydu. yani tam bielsa kafasındaki gibi...
  • 283
    en sevmediğim teknik direktörlerden birisidir. hiç kupası olmamasına rağmen kendini çok önemli biri gibi gören, sıyırmış insan. bizim milletimizde delilere karşı duyulan bir sempati olduğu için de bu adamı çok seviyoruz. aslında bir bok yok bu adamda. yönettiği takımlara oynatmaya çalıştığı futbol da çağ dışıdır. futbolcular birer insan olduğu için ve insan bünyesine sahip olduğu için bir zaman sonra vücutları pes ediyor ve kupaya uzanamıyor.

    seri ofsayt bekliyorum. ama entryimi okuyun ve düşünün. bu adam abartılmış bir balondur. tribün dergi gibi vasatı romantik cümlelerle öven twitter hesapları yüzünden gereğinden fazla popüler bu adam bizim ülkemizde.
  • 318
    bu zamana kadar hiç kupa kazanamamış vasat teknik direktör.

    ama müthiş taktisyen, muhteşem antreman yapıyor, takım zıpkın gibi oluyor! kupa? o yok. o önemli değil. önemli olan takımın hayvan gibi koşması.

    bu zamana kadar çalıştırdığı en büyük takım marsilya. 2014 2015 sezonu. yaptığı en skandal iş takıma yeni katılan doria'yı "ben bu adamı istemedim ki bana ne bana ne ben deliyim deli kararlarım var" diyerek silmesiydi. 20 yaşında acayip potansiyelli bir stoperdi doria. 8 milyon euro'ya transfer olmuştu marsilya'ya. o zamanlar piyasa değeri 7,5 milyon euroydu. sırf bu adamın saçma sapan şovu yüzünden kariyeri sekteye uğradı. hala da kendini toparlayabilmiş değil doria.

    peki marsilya'da ne yaptı? bu muhteşem taktisyen hoca fransa kupasında dördüncü lig takımı grenoble takımına penaltılarda elendi. fazla taktik yapmıştı sanırım... fransa lig kupasında da rennes'e yenildi. belki de lige odaklanmıştı? hemen lig sonuçlarına bakalım.

    ligi dördüncü sırada bitirmiş. marsilya için başarı sayılmamakla beraber aşırı kötü performans denilemez; sadece kötü denilebilir. ki kötü. yani bu kadar abartılan bir hoca için insan daha başka şeyler bekliyor. sahi lig dördüncüsü bir hocayı bu kadar överken lig ikincisi lyon'un teknik direktörü -ki kadro olarak denkler- hubert fournier için neden methiyeler dizilmedi? çünkü hubert fournier düz bir teknik direktör. bielsa ise şovmen.

    açık ara dünya futbol tarihinin en overrated teknik direktörü. gerçi başka ülkelerde bu kadar umursanıyor mu bilmem. malum bizde tribün dergi vasat futbol romantiği oluşumlar çok sever böyle adamları. o yüzden öyle bir algı var ki bizim insanlarda, sanırsın her sezonu bir kupayla bitiren kurt hoca. oysa sıfıra sıfır, elde var sıfır. bomboş adam.
    `
App Store'dan indirin Google Play'den alın