• 1
    2013-2014 sezonu galatasaray futbol takımının başkan ünal aysal tarafından açıklanan öncelikli hedefidir.

    vizyonu geniş, realist ve duygu-mantık ayrımını yapabilen ender insanlardan birisi ünal aysal. ilk senesinde "şampiyonluk" hedefi vardı, haliyle avrupa hedefimiz mevcut değildi.

    ikinci senesinde şampiyonlar ligi'nde gruplardan çıkmak ve şampiyon olmak olarak belirlediği hedefini de gerçekleştirmesini bildi.

    üçüncü senesi için koyduğu hedef, oluşturduğu kadro ve kurumsallığa, kurum hedeflerine bakış açısıyla bu hedefe ulaşmaktan çok da uzak değil aysal.

    dolayısıyla biz galatasaraylılar'ın da beklentilerini bu yönde şekillendirmesine engel teşkil eden bir durum yok.
    hep birlikte güdümlendik, bu sene şampiyonlar ligi'nde gelecek muhtemel bir yarı final için nöbetteyiz.

    "...allah yardımcınız olsun...!!!" - fatih terim *
  • 2
    sadece unal aysal degil, ben dahil bir cok galatasaraylinin aklinda olandir.

    her ne kadar mevcut kadro ile mumkun gozukse de ben bunun bir basari kriteri olarak sayilmasina karsiyim. gruplardan sonra cekilen ilk kurada karsimiza cikabilecek bayern ya da barcelona gibi rakiplerle tahminimizden biraz erken havlu atmamiz mumkundur. dolayisiyla benim icin basari olcutu gruptaki 6 macta ezilmeyen, ezen, daha cok topla oynayan, daha cok pozisyona giren kisaca terim'in aklindaki galatasaray'a daha da yaklasmis bir galatasaray izlemektir.

    zaten bu tarz bir futbolu iki sene ust uste sampiyonlar ligi'nde sergileyebildikten sonra ceyrek final ve ustu artik takimin rutini haline gelecektir.

    ozetle olursa gurur duymamiz gereken ancak olmazsa kendimizi basarisiz saymamamiz gereken hedefimizdir.
  • 6
    bu yıl galatasaray futbol takımı için en uygun hedef.
    sampiyonluk hedefi her sene dillere pelesenk olan ama ne söyleyenin ne de dinleyenin inanabildiği bir slogan olmustur. suan icin henuz hala sampiyonlar liginde yeniyiz ve yarıstıgımız ekiplerin kadroları hem derinlik olarak bizden daha iyi hem de maddi olarak daha iyi takviyeler yapabilen ekipler.
    bu ortamda bu sezon da sampiyonlar liginde ceyrek finale cıkabilmek ilk hedef olmalı, sonrasında da yarı final sezonun amacı olmak icin cok uygun bir hedef. gönül ister ki sampiyon olalım ancak yarı finalden ötesi icin iyi futboldan daha fazlası gerekiyor. sans gibi. o da dillendirmeden gönüllerimizde yasatacagımız hedef olarak icerde bir yerlerde hep olacak tabi.

    hele bir grup kuraları cekilsin de daha cok vaktimiz olacak bu guzel seyleri konusmak icin.(u: (:)
  • 8
    galatasaray camiasının ilk ve en önemli hedefi olmalıdır. orta vadede ulaşılamayacak bir şey değildir şampiyonlar ligi yarı finali. kısa vadede şampiyonlar ligine katılımda süreklilik ve en azından grup aşamasından düzenli şekilde çıkma başarısını gösterirsek, bütün planlamalarımızı yarı finale göre yaparsak önümüzdeki 5 sene içerisinde ulaşamamamız için hiçbir neden göremiyorum. bazıları için bu uçuk bir hedef olarak görülebilir ama galatasaraylı olan herkes biliyor ve sonuna kadar inanıyor ki galatasaray mutlaka şampiyonlar ligi şampiyonu olacak.
  • 11
    inşallah 2018 mayıs'ında şampiyon olarak yürümemiz gereken hedeftir. uefa kupası almaktansa her yıl şampiyonlar liginde gruplardan çıkmak ve mümkün olduğunca yukarıya yürümek hedefimiz olmalıdır. ben galatasaray'ın şampiyonlar ligi kupasını alabileceğine inanıyorum.

    edit: kupa kazanmak elbette güzel fakat avrupa ligi'nin popülaritesi ve maddi getirisi zayıf. örneğin bu kupaya ambargo koyan sevilla mı daha popüler ve yüksek kazançlı yoksa aynı dönemde sürekli şampiyonlar liginde gruptan çıkarak yukarı yürüyen takımlar mı? (chelsea, juve, dortmund, atleti gibi)
  • 13
    şampiyonlar ligi yarı finaline çıkmanın, günümüz uefa avrupa ligi kupasını almaktan daha zor olduğunu düşünmekle birlikte, sonunda kupa almak ve almamak gibi büyük de bir farkları vardır.

    zamanında atletico madrid ile şl finalini kaybeden büyük düşünür arda turan'ın dediği gibi*:
    "hayatta ikincileri kimse hatırlamaz."

    düzenli olarak yarı final/çeyrek final veya öneleme oynama seviyesine gelmek ise bambaşka bir durum. hem sportif hem de ekonomik olarak dünyanın en iyi 10 kulübü içindesiniz demektir.
  • 14
    akılcı bir sportif vizyon ile gerçekleştirilebilecek bir hedeftir. bakınız, küçüksemek gibi olmasın ama daha dün feda diyen beşiktaş, son iki senedir şampiyonlar liginde adından söz ettiriyor. ha tabii bunda, çektikleri kuraların ve galatasaray ve fenerbahçenin yarışta olamamasının da payı var.

    ancak, şöyle de bir gerçek var ki düzgün planlama ile her şey mümkün. beşiktaş bunu doğru yapıyor son yıllarda, adamlar resmen bonservissiz oyuncuları toplayıp en iyi verimi almaya çalışıyorlar ve cl' de boy gösterip, bunun akabinde oyuncu satıyorlar (cenk tosun).

    o sebeple, daha önce bu ülkeye en büyük başarıları yaşatmış bir kulüp olarak (futbol bazında), 'neden olmasın ?' diyorum.*
  • 15
    sürekli şampiyonlar ligi çeyrek final, yarı final, final potalarında olmak tabiiki uefa avrupa ligi şampiyonu olmak ile kıyaslanamaz fakat bir şampiyonlar ligi yarı finali mi yoksa avrupa ligi şampiyonu mu olmak istersiniz diye sorarsanız hiç düşünmeden avrupa ligi şampiyonluğunu seçerim.
    olmayacak iş değil diye bahsetmeye gerek bile yok, 1989 yılında yarı finali, daha birkaç sene önce çeyrek finali görmüşlüğümüz var ama hiçbiri 2000'deki kupa keyfini vermiyor.
  • 16
    asıl hedefimiz şampiyonlar ligine sürekli katılmak olmalıdır.
    zaten 1989'da başarılmış bir hedeften bahsediyoruz. 2000 uefa kupası, 2001 ve 2013 şampiyonlar ligi çeyrek finalleri, 2002 ve 2014 şampiyonlar ligi ikinci turları da var. bakıyoruz avrupa'daki başarılı dönemlerimize? 2000-2002 arası, 2012-2014 arası. demek ki bizim asıl meselemiz istikrar. 1989'dan bu yana avrupa'da başarılı olduğumuz 4-5 sezon var. diğer türk kulüplerinden iyi olabiliriz ama bunlar bahane değil.

    2000 uefa kupası da bir anda gelmedi. o takım 6-7 sene şampiyonlar ligine gitti, o takım 4 sene üst üste ligde şampiyon oldu. o oyuncuların hepsi tecrübeliydi, o takım oturmuştu. kayda değer başarı ondan sonra geldi.

    biz önce kendi ligimizin juventus'u, bayern münih'i olmalıyız. şampiyonlar ligine katılamadığımız her sezonu sorgulamalıyız. şampiyonlar ligine yakışmayan her oyuncu, teknik adam ve yönetim eleştiri hedefimiz olmalıdır. 1989'dan bu yana 28 yıl geçmiş. 2000'den bu yana 17 sene geçmiş. diyelim ki 2020'de şampiyonlar ligi yarı finalini gördük. sonrası yine kaos ve istikrarsızlıksa bize günlük başarının başka bir faydası yok. üstelik iyice çıldıran bir futbol ekonomisinde şampiyonlar ligi yarı finali de geçmişteki kadar kolay olmayacaktır. daha iyi kadro, daha fazla efor, daha fazla istikrar ve daha fazla kura şansının bu olası başarıdaki rolü çok fazla olacaktır.
  • 17
    galatasaray'ın şampiyonlar ligi yarı finali gibi bir hedefi olamaz. bu hedef küçük düşünmeyi ve nirvanaya asla varamayacağını baştan kabul etmektir.

    galatasaray'ın tek hedefi vardır o da şampiyonlar ligi şampiyonu olmaktır. bu hedefe hemen varılır mı varılmaz mı bilinmez ama hedefi en büyük olanlardan başkası varamaz oraya. siz orası için planlama yapın, orayı hedefleyin, orayı hayal edin, oraya odaklanın bugün olmazsa yarın mutlaka olacaktır.

    fatih terim'in rüyam var, hülyam var, hedefim var derken şampiyonlar ligi şampiyonluğunu kastettiğini anlamamak için aptal olmak gerekir. o zaman hedef bellidir, yol bellidir.

    şampiyonlar ligi şampiyonu olmak. yolumuz açık olsun.
  • 21
    dünya çapında uefa kupasından net olarak daha değerlidir. her şeyden önce dünyada marka olmaktır buraya çıkmak. ancak bizim ülkemiz için konuşursak bir kupa mı yoksa yarı final mi daha değerli olur ondan emin değilim. ben yine de bizim ülkemizde uefa kupasını kazanmanın, cl yarı finaline çıkmaktan daha çok sükse yaratacağını düşünüyorum.

    öte yandan buna ''hedef küçültmeyin, bizim hedefimiz kupa olmalı'' denirse ben gülerim. kupayı hayal etmen için önce her sene şampiyonlar ligine katılmak, sonra her sene turnuvada bir seviyeye gelmek, sonra her sene yarı final-final aşamalarına gelmek, bunu istikrar haline getirmek lazımdır. sen daha sürekli şampiyonlar ligine katılmadan hedefimiz kupa dersen adama gülerler. her şeyden önce burada oynamayı alışkanlık haline getirmek elzemdir. hem marka değeri, hem gelir, hem vizyon açısından önce buraya katılım sağlamayı düzenli hale getirmeliyiz. yok öyle katılmadan ''hedef o kupa!!!'' demek. hedef elbette o kupa, ancak yan görevleri yapmadan, gelişim sağlamadan o kupayı alma hedefi gerçek dışı olacaktır.

    bütçelerin uçup gittiği bu dönemde bu tura yükselmek şu an için bir türk takımı için çok çok büyük bir iştir. umarım 2013'te yaklaştığımız bu hedefe biz ulaşır, ülkeyi en iyi şekilde temsil etmeye devam ederiz.
  • 23
    şampiyonlar ligi yarı finali yakın bir gelecekte, şu anki avrupa futbol konjonktüründe herhangi bir türk takımı için hayal gibi durmaktadır.

    arap şeyhlerin, rus milyarderlerin takım satın aldıkları, endüstriyel futbol kavramının iyice piyasayı ele geçirdiği ve bunun kanıksandığı bir dönemde imkansız gözükmektedir.

    futbolcu transferlerine gözlerini kırpmadan yüz milyonlarca € harcayabilecek en az 10-12 kulüp var avrupa'da. bunlarla başetmek için harika bir altyapın ve/veya düzgün işleyen bir scout grubun olmalı ki oyuncu parlatıp satıp sağlam gelirler elde ederek onlar karşısında durma şansın olabilsin. monaco ve porto bunu yapıp yarı final gördüler mesela. yoksa 30 yaşın üstünde birkaç yıldız oyuncu alarak, mağaza, tribün vs. gelirleriyle bu takımların rakibi olup şampiyonlar liginde yarı final oynamak mümkün değil.

    umarım birgün bunu benim kulübüm gerçekleştirir ve benim de bunu görmeye ömrüm yeter.
App Store'dan indirin Google Play'den alın