4940
açıkçası pek bir şey yazmak istemiyordum ama şöyle derdimi 1-2 kelam ile dile getireyim:
maç sonrası o sinir harbi ile taraftarından futbolcusu pek mantıklı şeyler söyleyemiyor ama gomis'in söyledikleri benim okuduğum,duyduğum en mantıklı kelimelerdi. gomis özetle dedi ki "bireysel hatayla gol yedik ve bu beşiktaş'a özgüven verdi. biz yeni bir takımız, beşiktaş oturmuş bir takım. daha iyi olmak için çalışacağız.". basit ama geçtiğimiz 14 haftayı derbisiyle küçük maçıyla bilmeme neyiyle özetleyen bir ifade...
dediği ifade aslında şu, biz genç bir takımız yani genç derken yeni kurulmuş bir takımız bizim 3-4 sene boyunca bir düzen oturtmuş beşiktaş'ı yenmemiz çok zordu üstelik deplasmanda... bu sezon ligde beşiktaş'a iç sahada zorluk çıkarabilmiş(oyun olarak) tek takım başakşehir, tesadüfe bakın ki onlar da 3-4 senedir bir düzen bir plan içinde büyüyen bir takım. yani kimsenin kabul edemediği ama gerçek olan faktör "bu takımlar senden daha iyi,daha oturmuş takım".
bunları bir kenara bırakırsak biz bu 4 sene içinde(fatih terim gönderildikten sonra yani) ne yaptık onu bir gözden geçirelim:
*13-14 sezonu sonrası cl'de üst tura çıkmış, 5 derbiden(biri ft ile oynanmıştı) 4 galibiyet 1 mağlubiyet yaşayan takım hocasını 2. olunca yolladık.
*14-15 sezonu içinde şampiyon olmuş, 4. yıldızı takmış, 3 kupa almış bunların yanında da gönderildiği döneme kadar oynadığı 6 derbiden 3 galibiyet 2 mağlubiyet 1 beraberlik almış hamza hamzaoğlu'nu liderin gerisinde 2. sıradayken yolladık.
*15-16 sezonu içinde 4 farklı hocayla çalıştık sezonu 6. bitirdik
*16-17 sezonu içinde 2 farklı hocayla çalıştık sezonu 4. bitirdik.
yani bizim taraftarın derdi ne derbi kazanmak, ne şampiyon olmak, ne hem derbi kazanıp hem şampiyon olmak... hakikaten bizim taraftarın derdi ne? yıllardır sürekli sil baştan yaparak bi halt olunamayacağını halen anlayamadık mı?
burada kimsenin fanboyluğunu falan yapmıyorum ama bu işler böyle yürümez, bir büyük takımda bu iş böyle yürümez. yarın tudor kovulsa gelecek kişi 2 başarısız sonuç alsa yine kimse arkasında durmayıp başka seçenek bakacak, tudor ile liderdik en azından falan diyecek ve bunu en çok diyen tudor'u en çok eleştiren isim olacak. çünkü malesef gördüğüm en samimiyetsiz, psikolojik olarak en ruh hali en kötü taraftar grubunu görüyorum ben 10 sezondur. medyadaki leş yiyici insanlardan hiçbir farkımız yok.
buraya kadar yazdıklarımdan bu takımdan, hocadan memnunum anlamı çıkmıyor bu arada. tudor şu an için çok tecrübesiz bir hoca, başlangıç planı iyi olan ancak oyun gidişatını okuyamayan bir hoca ve kriz yönetiminde hiç iyi iş çıkarmıyor şu ana kadar. ancak bütün bunlara rağmen sezonu en azından tamamlaması taraftarıyım. galatasaray büyük bir camiadır, toparlanır, üst üste 5-6 maç iyi sonuçlar alır, kara bulutlar dağılır mesele o değil... mesele bu zamandan taraftarının nasıl kalkacağıdır. çünkü yönetim basiretsiz bir yönetim yani baskı zamanında ne yapacaklarını hiçbir şekilde bilmiyorlar ve burada iş taraftara düşüyor o yüzden.
maç sonrası o sinir harbi ile taraftarından futbolcusu pek mantıklı şeyler söyleyemiyor ama gomis'in söyledikleri benim okuduğum,duyduğum en mantıklı kelimelerdi. gomis özetle dedi ki "bireysel hatayla gol yedik ve bu beşiktaş'a özgüven verdi. biz yeni bir takımız, beşiktaş oturmuş bir takım. daha iyi olmak için çalışacağız.". basit ama geçtiğimiz 14 haftayı derbisiyle küçük maçıyla bilmeme neyiyle özetleyen bir ifade...
dediği ifade aslında şu, biz genç bir takımız yani genç derken yeni kurulmuş bir takımız bizim 3-4 sene boyunca bir düzen oturtmuş beşiktaş'ı yenmemiz çok zordu üstelik deplasmanda... bu sezon ligde beşiktaş'a iç sahada zorluk çıkarabilmiş(oyun olarak) tek takım başakşehir, tesadüfe bakın ki onlar da 3-4 senedir bir düzen bir plan içinde büyüyen bir takım. yani kimsenin kabul edemediği ama gerçek olan faktör "bu takımlar senden daha iyi,daha oturmuş takım".
bunları bir kenara bırakırsak biz bu 4 sene içinde(fatih terim gönderildikten sonra yani) ne yaptık onu bir gözden geçirelim:
*13-14 sezonu sonrası cl'de üst tura çıkmış, 5 derbiden(biri ft ile oynanmıştı) 4 galibiyet 1 mağlubiyet yaşayan takım hocasını 2. olunca yolladık.
*14-15 sezonu içinde şampiyon olmuş, 4. yıldızı takmış, 3 kupa almış bunların yanında da gönderildiği döneme kadar oynadığı 6 derbiden 3 galibiyet 2 mağlubiyet 1 beraberlik almış hamza hamzaoğlu'nu liderin gerisinde 2. sıradayken yolladık.
*15-16 sezonu içinde 4 farklı hocayla çalıştık sezonu 6. bitirdik
*16-17 sezonu içinde 2 farklı hocayla çalıştık sezonu 4. bitirdik.
yani bizim taraftarın derdi ne derbi kazanmak, ne şampiyon olmak, ne hem derbi kazanıp hem şampiyon olmak... hakikaten bizim taraftarın derdi ne? yıllardır sürekli sil baştan yaparak bi halt olunamayacağını halen anlayamadık mı?
burada kimsenin fanboyluğunu falan yapmıyorum ama bu işler böyle yürümez, bir büyük takımda bu iş böyle yürümez. yarın tudor kovulsa gelecek kişi 2 başarısız sonuç alsa yine kimse arkasında durmayıp başka seçenek bakacak, tudor ile liderdik en azından falan diyecek ve bunu en çok diyen tudor'u en çok eleştiren isim olacak. çünkü malesef gördüğüm en samimiyetsiz, psikolojik olarak en ruh hali en kötü taraftar grubunu görüyorum ben 10 sezondur. medyadaki leş yiyici insanlardan hiçbir farkımız yok.
buraya kadar yazdıklarımdan bu takımdan, hocadan memnunum anlamı çıkmıyor bu arada. tudor şu an için çok tecrübesiz bir hoca, başlangıç planı iyi olan ancak oyun gidişatını okuyamayan bir hoca ve kriz yönetiminde hiç iyi iş çıkarmıyor şu ana kadar. ancak bütün bunlara rağmen sezonu en azından tamamlaması taraftarıyım. galatasaray büyük bir camiadır, toparlanır, üst üste 5-6 maç iyi sonuçlar alır, kara bulutlar dağılır mesele o değil... mesele bu zamandan taraftarının nasıl kalkacağıdır. çünkü yönetim basiretsiz bir yönetim yani baskı zamanında ne yapacaklarını hiçbir şekilde bilmiyorlar ve burada iş taraftara düşüyor o yüzden.