8413
bilen bilir fatih terim'i günahım kadar sevmem. sanılmasın ki mesnetsizce sallayanlardan da değilim. uefa kupasını aldıktan sonra italya yollarına düşmesinden beri çocukluğumun kahramanı adam artık çocuklarını bırakıp giden baba olmuştu nazarımda ve o zamandan beri bir gönül kırgınlığı vardı. ikinci döneminde ne olduğunu anlayamadığım bir şekilde gitti. üçüncü döneminde ise gelmesine karşı olsam da beni yanılttığını düşündüm. bir çocuğu kırmak, üzmek, hayallerini yıkmak benim gözümde günahların en büyüğüdür. ama aynı insan üzdüğü çocuğa kendisini affettirmişti. yine fatih terimliğini göstererek hayal edemeyeceğimiz güzellikleri sığdırdı son iki yıla. inkar edeni allah çarpar... beni de öyle.
lakin o lanet eylül ayında olan oldu yine. "bu defa oldu bir daha öldürseler gitmez bizi bırakmaz" dediğim insan, hepimizin malumu olaylar neticesinde yine arkasında bıraktıklarını düşünmeden çıkıp gitmişti. gittiğini duyduğumda ağzımdan çıkan tek cümle "yine beni kandırdı" oldu.
sonrasında nereye gittiği neden gittiği de ortaya çıktı. bu saatten sonra tekrar gelir mi, gelirse ne kadar başarılı olur hangi hayalleri gerçekleştirir bilmem. ama artık gözümde pul kadar değeri kalmadı hiç birinin. bundan 13 yıl önce hayallerini yıktığı çocuğun büyüyüp kocaman bir taraftar olan, kısıtlı imkanlarıyla takımına elinden gelen desteği veren, yağmur kar kış demeden yetişebildiği bütün maçları kovalayan, 10 aralık 2013 galatasaray juventus maçı ve 11 aralık 2013 galatasaray juventus maçı'nda bıkmadan yılmadan tribünde destek veren ve sonunda hastalanıp günlerce yüksek ateş ile kıvranan, hastalıktan hallüsinasyonlar gören "we are the best galatasaray" diye sayıklayan, bundan hiç bir zaman pişman olmayan aksine mutluluk duyan, başarı dışında takımından hiç bir beklentisi olmayan bir galatasaray aşığını ikinci defa kandırdı.
bu söylediklerim onun için ne kadar umursanır bilinmez. ben sonuçta bazı taraftarın gözünde ondan daha az galatasaraylıyım. o benden daha çok emek verdi gece gündüz çalıştı takımı için. hem o olmasa galatasaraylı da olmazmışım.
ancak şunu da belirtmek isterim; kendisine olan kırgınlığım, nefretim bir yana. bilmemkaçıncı ligde oynayan bir takıma karşı alınan bir galibiyette de futbol bilmiyorsun diye itin götüne sokmak en başta tuttuğun takıma ihanettir. fatih terim futbolu çok iyi bilir, futbolcuyu da çok iyi tanır. o başarıların hiç birisi tesadüf değildir. ismi yeter rakiplerini korkudan altına sıçırtması için.
o yüzden yeni oyuncağı gelince eskisinin yüzüne bakmayan şımarık çocuklar gibi olmayın. yapmayın abilerim ablalarım. kendisinin de söylediği ancak sözünü tutmadığı gibi aslolan galatasaray'dır aslolan her zaman galatasaray'ın menfaatleridir.
lakin o lanet eylül ayında olan oldu yine. "bu defa oldu bir daha öldürseler gitmez bizi bırakmaz" dediğim insan, hepimizin malumu olaylar neticesinde yine arkasında bıraktıklarını düşünmeden çıkıp gitmişti. gittiğini duyduğumda ağzımdan çıkan tek cümle "yine beni kandırdı" oldu.
sonrasında nereye gittiği neden gittiği de ortaya çıktı. bu saatten sonra tekrar gelir mi, gelirse ne kadar başarılı olur hangi hayalleri gerçekleştirir bilmem. ama artık gözümde pul kadar değeri kalmadı hiç birinin. bundan 13 yıl önce hayallerini yıktığı çocuğun büyüyüp kocaman bir taraftar olan, kısıtlı imkanlarıyla takımına elinden gelen desteği veren, yağmur kar kış demeden yetişebildiği bütün maçları kovalayan, 10 aralık 2013 galatasaray juventus maçı ve 11 aralık 2013 galatasaray juventus maçı'nda bıkmadan yılmadan tribünde destek veren ve sonunda hastalanıp günlerce yüksek ateş ile kıvranan, hastalıktan hallüsinasyonlar gören "we are the best galatasaray" diye sayıklayan, bundan hiç bir zaman pişman olmayan aksine mutluluk duyan, başarı dışında takımından hiç bir beklentisi olmayan bir galatasaray aşığını ikinci defa kandırdı.
bu söylediklerim onun için ne kadar umursanır bilinmez. ben sonuçta bazı taraftarın gözünde ondan daha az galatasaraylıyım. o benden daha çok emek verdi gece gündüz çalıştı takımı için. hem o olmasa galatasaraylı da olmazmışım.
ancak şunu da belirtmek isterim; kendisine olan kırgınlığım, nefretim bir yana. bilmemkaçıncı ligde oynayan bir takıma karşı alınan bir galibiyette de futbol bilmiyorsun diye itin götüne sokmak en başta tuttuğun takıma ihanettir. fatih terim futbolu çok iyi bilir, futbolcuyu da çok iyi tanır. o başarıların hiç birisi tesadüf değildir. ismi yeter rakiplerini korkudan altına sıçırtması için.
o yüzden yeni oyuncağı gelince eskisinin yüzüne bakmayan şımarık çocuklar gibi olmayın. yapmayın abilerim ablalarım. kendisinin de söylediği ancak sözünü tutmadığı gibi aslolan galatasaray'dır aslolan her zaman galatasaray'ın menfaatleridir.