193
bahis şirketleri olduğu sürece bataklıktan kurtulamayacak oyun. samimiyetsiz artık, sıkıcı. para babalarının yönettiği bir ilüzyon. eski yıldızları yerine yıldız diye lanse edilen oyuncular estetikten yoksun. takımlar güzel futbolun değil kazanmanın peşindeler. her yol mübah artık. iş adamları parayı bastırıyor, takımlarını kuruyor. eğleniyor musunuz kan emiciler? eğleniyor musunuz paranın evlatları?
futbolun geldiği bu noktadan gerçekten memnun muyuz? güçlü takımlar daha güçlü, zayıflar daha zayıf. büyükler aslan payını alıyor gelirlerden, zayıflar ise güçlülerin belirlediği paydan bölüşüyorlar. rekabet devam eder mi böyle? sporu spor yapan en önemli prensiplerden biri rekabet olgusu değil midir? sizce bu olgu eskisi gibi mi? deportivolar, monacolar, valencialar nerde şimdi?
bana kim futbolun eskisi kadar masum olduğunu söyleyebilir? kuraların ayarlanmadığı turnuva kaldı mı artık? daima kural 'show must go on!'. freddie mercury meşhur şarkısını yazarken ne de güzel iğnelemiştir gösteri dünyasını. asıl demek istediği başka olsa da bu show dünyasına tokadı atmıştır. sürekli heyecanın tavan yapıp birilerinin uyutulduğu bir düzen yok mudur şimdi? hakemiyle, federasyonuyla, uefasıyla herkes tiyatro oyunu çevirmiyor mu sizce de? rakipler ayarlanıp yarı finale çıkması gerekenler ittirilerek çıkmadı mı bu sezon şampiyonlar liginde? neden? çünkü real madrid, dortmund, barcelona, bayern münich'in izleyicisi daha çok olur. daha çok para kazanırlar. adil, güzel oyun umurlarında değil çünkü. umurlarında olan popüler olanı yüceltmek çünkü.
düşünüyorum dortmund takımını güzel yapan, sempatik kılan ne? adamlar emek vermiş çünkü, sabretmişler. nuri şahin'i 16 yaşındayken oynatmışlar çünkü. bir teknik direktöre yıllarca güvenip, arkasında durup onun takımı yapmasına izin vermişler. klopp bir günde yapmadı o takımı. adım adım elde etti başarıyı. transfere 300 milyon euro harcayan dev canavarları dize getirdikleri için sempati duyduk. yapabildiler çünkü. emek parayı yendi çünkü. bize ilham verdiler.
bahis oyunları futbolun en çirkin yanıdır. bu kadar yalanın dolanın en büyük nedeni bu şerefsiz, insan olmaktan bi haber bahis şirketleri değil midir? insanları para kazanma ilüzyonuyla soyuyorlar. sonra çıkarlarına göre maçların skorlarına etki ediyorlar. sen de tranmere'e, herenveen'e sövüyorsun durmaksızın. neden? sen bunlara neden oluyorsun bunlara destek olarak. bu şerefsizler gelip futbolun ağzına sıçıyorlar. galatasaray'ın hakkını yiyorlar. çünkü para kazanıyorlar, ceplerimizi boşaltıyorlar.
futbolu böyle sevmedim ben. futbol dediğin böyle olmaz. futbol dediğimiz şey bahisle, televizyon geliriyle bitişini hazırlıyor, heyecanını kaybediyor. şikeler yapılıyor, kuralar ayarlanıyor, hakemlere talimat veriliyor. biz de yiyoruz anasını satayım her seferinde. bıktım artık paranın konuşmasından, bıktım artık endüstriyel futbol nanesinden. zayıflar daha fazla ezilmesin, lobiler çalışmasın, rüşvetler yenmesin. yeşil çimlerde belirlensin galipler, masa başlarında değil. azıcık onurlu olun. yaşamın acımasızlığından kurtulup birazcık mutlu olabildiğimiz futbolumuzdan çekip gidin. kirletmeyin daha fazla, bozmayın.
futbolun geldiği bu noktadan gerçekten memnun muyuz? güçlü takımlar daha güçlü, zayıflar daha zayıf. büyükler aslan payını alıyor gelirlerden, zayıflar ise güçlülerin belirlediği paydan bölüşüyorlar. rekabet devam eder mi böyle? sporu spor yapan en önemli prensiplerden biri rekabet olgusu değil midir? sizce bu olgu eskisi gibi mi? deportivolar, monacolar, valencialar nerde şimdi?
bana kim futbolun eskisi kadar masum olduğunu söyleyebilir? kuraların ayarlanmadığı turnuva kaldı mı artık? daima kural 'show must go on!'. freddie mercury meşhur şarkısını yazarken ne de güzel iğnelemiştir gösteri dünyasını. asıl demek istediği başka olsa da bu show dünyasına tokadı atmıştır. sürekli heyecanın tavan yapıp birilerinin uyutulduğu bir düzen yok mudur şimdi? hakemiyle, federasyonuyla, uefasıyla herkes tiyatro oyunu çevirmiyor mu sizce de? rakipler ayarlanıp yarı finale çıkması gerekenler ittirilerek çıkmadı mı bu sezon şampiyonlar liginde? neden? çünkü real madrid, dortmund, barcelona, bayern münich'in izleyicisi daha çok olur. daha çok para kazanırlar. adil, güzel oyun umurlarında değil çünkü. umurlarında olan popüler olanı yüceltmek çünkü.
düşünüyorum dortmund takımını güzel yapan, sempatik kılan ne? adamlar emek vermiş çünkü, sabretmişler. nuri şahin'i 16 yaşındayken oynatmışlar çünkü. bir teknik direktöre yıllarca güvenip, arkasında durup onun takımı yapmasına izin vermişler. klopp bir günde yapmadı o takımı. adım adım elde etti başarıyı. transfere 300 milyon euro harcayan dev canavarları dize getirdikleri için sempati duyduk. yapabildiler çünkü. emek parayı yendi çünkü. bize ilham verdiler.
bahis oyunları futbolun en çirkin yanıdır. bu kadar yalanın dolanın en büyük nedeni bu şerefsiz, insan olmaktan bi haber bahis şirketleri değil midir? insanları para kazanma ilüzyonuyla soyuyorlar. sonra çıkarlarına göre maçların skorlarına etki ediyorlar. sen de tranmere'e, herenveen'e sövüyorsun durmaksızın. neden? sen bunlara neden oluyorsun bunlara destek olarak. bu şerefsizler gelip futbolun ağzına sıçıyorlar. galatasaray'ın hakkını yiyorlar. çünkü para kazanıyorlar, ceplerimizi boşaltıyorlar.
futbolu böyle sevmedim ben. futbol dediğin böyle olmaz. futbol dediğimiz şey bahisle, televizyon geliriyle bitişini hazırlıyor, heyecanını kaybediyor. şikeler yapılıyor, kuralar ayarlanıyor, hakemlere talimat veriliyor. biz de yiyoruz anasını satayım her seferinde. bıktım artık paranın konuşmasından, bıktım artık endüstriyel futbol nanesinden. zayıflar daha fazla ezilmesin, lobiler çalışmasın, rüşvetler yenmesin. yeşil çimlerde belirlensin galipler, masa başlarında değil. azıcık onurlu olun. yaşamın acımasızlığından kurtulup birazcık mutlu olabildiğimiz futbolumuzdan çekip gidin. kirletmeyin daha fazla, bozmayın.