• 127
    1-0 önde götürdüğümüz maç. takım defansif futbol oynuyor doğru, bu futbol göze hoş gelmiyor doğru. benim anlamadığım bizim futbolcuların %80'i yıldız oyuncu değil mi? anadolu takımı defans yapıp kontra ile gol atar, italyanlar yada herhangi bir avrupa takımı defans yapıp gol atar, bir çok tehlike yaratır. bizim süper yıldızlar niye bunu yapamıyor. defansı doğru yaparsan ve topu aldığında 3 doğru pas yaparsan bir çok tehlike yaratırsın. bizim takım defans yapmaya çalışıyor ama gerisi hak getire. ölü gibi atağa çıkmaktalar. % 80'i götünü kaldırmıyor sağolsun.
  • 133
    gram futbol oynamadan sadece ufak bir kıpırdanmayla gelen golle kupa kazandığımız maçtır.

    yanlış ellerde, yanlış kullanılan bu takım "kıpırdanarak" bunu yapıyorsa tempolu, istekli ve paylaşımlı bir futbolla neler yapacağını çok iyi biliyoruz.

    zulüm gibi bir sezonda zulüm bir futbolla da olsa bir kupa kaldırdınız. tebrikler galatasarayımız tebrikler!
  • 135
    kötü oynadık ama kazandık. büyük takım dediğin de tam olarak budur işte. iyi de oynasa kötü de oynasa kazanandır büyük takım. galatasaray finallerin takımıdır. en ufak bir şüphem yoktu bu maç hakkında. eskişehir maçı tek kaleye çevirdiğinde bile şahsen çok rahattım. galatasaray'ı tanıyoruz çünkü. bu arada süper kupada eşleştiğimiz fenerbahçeli arkadaşlar için:

    (bkz: şimdi onlar düşünsün)
  • 138
    hakem hüseyin göçek'in kötü yönettiği maçtır. hakemi de fenerasyonu da iktidarı da yendik.
    türkiye kupası şampiyonluğumuz hayırlı olsun hepimize.

    maçın iyileri: alex telles, muslera, melo, yekta ve tabiki sneijder.

    sinyor mancini'yi tebrik ederim. ilk yarı rakibi kilitledi. semih'i stoperde oynatmayarak bana göre doğru yaptı.
    semih'den ön libero bile olur ama stoper olmaz, olmuyor da. bu gerçeği mancini gördü, tebrikler.

    son olarak, maçı konya'da oynatan zihniyetinize...
  • 140
    kafam o kadar dağınık ki maç hakkında yazacaklarımı bir iki başlıkta toplamazsam hepsi çorba olacak.

    futbol: bugünkü maçta olmayan şey. kupayı alacağımızdan gram şüphem olmadı ama açıkçası o passız, yardımsız, futbolcularımızın sahanın içinde hafif tempo yürüyüş yaptığı maçta penaltılarla geleceğini düşünmüştüm. winner wesley sneijder yaptı yine yapacağını. atadursun. daha sevinç yaşamadan lige dönmek doğru mudur bilmem ama bu futbolla iki maçı da almak zor gibi.

    taraftar: 34. dakikaya kadar ben sesini arada bir uzaklardan duymuştum. ama o meşaleler yok mu.. ulan en kötü maçı bile adam eden sihirli bir güç bu, normal bir şey değil. o ana kadar kötü oynayan galatasaray vardı ama o sis göründüğü an ruhum temizlendi sanki. ama onun dışında genel olarak son yıllarda tezahürat anlamında çok geriledik. gelecek sezon takım ne olacak diye çok düşünüyoruz da bence buna da kafa patlatmak lazım artık. "oley saldır galatasaray" ile maç alınmıyor. ha bir de son bir cümle, şu telefon ışıkları yerine el emeği göz nuru konfeti diyorum. çok daha güzel değil mi?

    dönüş yolunda olan kardeşlerimiz de allah'a emanet. nefeslerine yüreklerine sağlık.

    tanım: galatasaray'ın final kazanma geleneğini sürdürdüğü ve müzemize bir kupa daha eklediği maç.
  • 143
    eskişehir adına konuşursam ertuğrul hocanın yerinde olsam erkan zengin'i derhal takımdan kovardım. top tekniği iyi diye her pozisyonda çalıma girilmez, her topta şut çekilmez kardeşim. santrafor eksikleri çok bariz belli. orta sahada topa iyi hakim oluyorlar, oyun yönünü iyi değiştiriyorlar ama iş gol atmaya gelince olmuyor.

    bizim adımıza ise iyi denilecek pek birşey yok maalesef. sağ bek semih, sağ açık sabri'nin olduğu takımda bütün hücumlar sağ taraftan yapılıyor. halbuki sol taraftan yapılsa en geride topu oyuna sokmakta başarılı olan hakan var, sol bekte telles var ve ileride sneijder var. 3 tane teknik oyuncu var ama biz sürekli tahta ayaklı futbolcuların olduğu sağdan hücum ediyoruz, oyun kuruyoruz. eğer melo oynatılacaksa orta sahanın en gerisinde oynatılmalı. savunma önünde süpürücü şekilde. yekta iyi hoş ama asla bir melo değil.

    sonuç olarak kupa takımı olduğumuzu bir şekilde gösterdik ve kupayı aldık. şans bu maçta yanımızdaydı. sezonu kupasız kapatmadık.
  • 145
    kazandık ama seyir zevki açısından iğrenç bir maçtı. tabii bunda dakika başına 1267 faul düdüğü çalarak oyunu sürekli durduran hakem hüseyin göçek'in de etkisi büyük. sanırım topun oyunda kaldığı süre taş çatlasın 15-20 dakika falandır.

    maçın ilk yarısında sneijder önce burak'a sonra telles'e olmak üzere 2 tane milimetrik pas atmıştı. o anlarda maçı güzelleştiren tek olgunun sneijder olduğunu görmüştüm ki aslan parçası pasla yetinmek zorunda bırakmadı bizi, golünü de attı. maçın en kötüsü ise önce selçuk, sonra mancini. selçuk'u konuşmaya zaten gerek yok, aynı şeyleri söyleyeceğiz yoksa. ama mancini takımın bir gram futbol oynamadığını görüp nasıl oyuna müdahale etmez ve semih'i neden sağ beke koyar, anlamak güç.

    neyse kazandık, mutluyuz. nasıl ki türkiye ligi'ni şampiyonlar ligi'ne katılmak için bir araç olarak kullanıyorsak, bu sene türkiye kupası'nı da süper kupa'da fenerbahçe'nin karşısına çıkmak için araç olarak kullandık.
  • 146
    kupadaki en kötü maçtı..

    ama sonunda sezonu boş geçmemiş olmanın, aydın, bruma gibi sakatlanan oyuncularımızın emeklerinin, önümüzdeki sezon da formada türk bayrağı taşıyabilecek olmanın, ağustos 2014'te fener'e bir daha koyabilecek olmanın yolunu açtığı için çok kıymetli bir maçtır. kupa kupadır. bak tarihe senden daha fazla sahibi olan yok. sana yaklaşan bile yok. son yıllarda kupayı önemsizleştiren saçma grup statüsüne bakmayın siz müzeye bir kupa daha geldi.
  • 148
    oyuncularin haftasonu oynanacak ts maçini dü$ünerek, çok da fazla kasmadan, büyük takim karakterini ön plana çikararak kazandigimiz maç olmu$tur.

    maçi izleyenler görmü$tür. eski$ehir daha baskili gözükmesine ragmen, 2-3 net gol pozisyonuna giren taraf galatasaraydi. taktigi mancini nin verdigini dü$ünüyorum, zira ben saha da klasik bir italyan takimi gördüm.

    rakibi geride kar$ilayan ve kontraatak ile gol bulmaya çali$an bir galatasaray vardi. bu bir taktik di veya oyuncular kendilerini pazar günü* oynanacak ts maçina saklayacakti.

    eski$ehir in açik oynayip, galatasaray in üstüne gelecegi belli idi. zira 43 yil sonra ellerine tekrardan bir türkiye kupasi daha kazanma firsati geçmi$ti.

    ama kar$ilarinda finallerin takimi galatasaray vardi ve belki de bu onlarin tek talihsizligi idi. spor adamlarinin çogu, bu oyunu ele$tirdi ama ben kupa için bunun gerekli olduguna inaniyorum. böyle oynamamiz gerekiyordu, $ansimiz da yaver gitti ve selçuk un defansa çarpan $utunu sneijder mükemmel bir plasi ile aglarla bulu$turdu ve bize kupayi getirdi.

    öncesinde yekta nin vurmayip pas çikarmasi da tabii ki takdire $ayan bir hareketti. ayrieyeten yekta ya da burada ayri parantez açilmasi gerekiyor. dün gerçekten çok iyi oynadi ve önümüzdeki sezon için iyi sinyaller verdi.

    sonuç olarak, galatasaray büyük takim karakterini ortaya koyarak, kupa kazanma ali$kanligi ile maçi kazanmi$ ve müzesindeki kupa kolleksiyonuna bir yenisini daha eklemi$tir.
  • 149
    turkiye kupasini 15. kez kazanarak muzemizdeki kupa koleksyonuna bir yenisini ekledigimiz maç. maçin benim acimdan en kayda deger olayi tribunlerimizin mesaleleriyle polisi yakmaya calismasiydi. on numara bes yildizlik hareketti. sunu yapan besiktas veya fenerbahce gibi sikeci kardeslerden birinin tribunu olsaydi adlari ozgurluk savascisina cikardi ama konu galatasaray olunca susuluyor. susulsun. biz gercegi goruyoruz. stadinda yuhalaya yuhalaya basbakana o stadi terkettirme onurunu biz yasiyoruz. bunu da goruruz. unutturamazsiniz.

    maca gelecek olursak epey sikici bir macti esasen. hakem cok kotuydu bir kere. net bir penaltimizi vermedi. ayrica melo’ya yapilan hareket de bence penaltiydi. sokmayayim erman’a. eskisehir’in de ikinci yari verilmeyen bir penaltisi vardi sanki. galatasaray sadece 2-3 pozisyona girerek tamamladi 90 dakikayi. bu alistigimiz bir sey degil bizim. ama sonuc aldik ve final maclarinda en onemli olan sey de bu. dogrusu eskisehir’de erkan macin kahramani olmak icin olmadik bencillikler yapmasa, zor duruma dusebilir ve dahi kupayi da kaybedebilirdik.

    gelelim oyuncularimizla ilgili ufak tefek notlarima:

    fernando muslera: isini yine en iyi bicimde yapti. gelen her pozisyona hakimdi. yan toplarda muthis oynadi.

    sabri sarıoğlu: cok hareketliydi. atv’deki anlaticilar onu itin gotune sokmaya calissalar da bu boyleydi. kesinlikle takimin kotulerinden degildi.

    semih kaya: sag bek degil. sag bek performansini elestirmeyecegim o yuzden.

    hakan balta: cok iyi oynadi. eskisehir ataklarini gayet serinkanli bir sekilde sonlandirdi.

    aurelien chedjou: o da cok iyiydi. ozellikle hava toplarinda aman vermedi. bir tek kendi kalesine atmak uzere oldugu bir gol vardi ikinci yarida. onu da cizgi ustunde yekta kurtardi.

    alex telles: ileriye iyi destek verdi, savunmada da risk almadi. yalniz son dakikalarda necati ile birlikte girdigi bir pozisyonda kendisini amatorce yere atmasi yakismadi. gereksiz bir hareketti. bunlari tekrarlamamali.

    yekta kurtuluş: maca iyi baslamadi ama sonradan toparladi. chedjou’nun golunu cikarmasi ve iki tane kritik eskisehir atagini durdurmasi onemliydi. 82. dakikada yerini hamit’e birakti. sanirim yorulmustu.

    hamit altıntop: 82’de oyuna girdi ve 10 dakika kadar sahada kaldi. bir varlik gosteremedi. ama ozlemisim onun gotunu rakibe dayayip ufak ufak ilerlemesini.

    felipe melo: eskisehir takimi onun uzerine oynadi ama o oyuna yine gelmedi. tum sezon oldugu gibi cok iyiydi. kupa seramonisinde sikenin ve sikecinin dostu sisko nuri yildirim’in elini sikmamasi on numara hareketti.

    selçuk inan: muthis ozverili bir sekilde mucadele etti. iyiydi.

    wesley sneijder: macin adami oldu. attigi gol klasina yarasir bir goldu.

    burak yılmaz: caliskanlik ve hirs nedir gosterdi. savunmadan iki-uc top cikardi. ilerde yalniz kalmasina ragmen iyi deplase olarak rakip savunmanin dengesini bozdu. takimin melo ile beraber en hirslisiydi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın