skandal bir geceye hep beraber tanıklık etmemize neden olarak oynanamayan karşılaşma olarak tarihe tanıklık ettik.
önce iletişim kısmının nasıl yönetildiği ile başlayalım. gecenin organizatörü
türkiye futbol federasyonu sürecin başında yaptığı istiklal marşımız ile ilgili bir sorun yok açıklamasının ardından bırakın resmi bir bilgilendirmeyi herhangi bir kademede tek cümlelik demeç dahi veremedi.
bu tepkisizlik okları kendilerine çekiyor haliyle. ortada net olan bir gerçeklik var. türkiye futbol federasyonu, farklı bir ülkede, kendi kurumunun en büyük iki organizasyonunu götürme kararı alıyor. bunu da cumhuriyet’in yüzüncü yılı gibi hassas bir senede, eski adı cumhurbaşkanlığı kupası olan bir müsabaka ile yapıyor.
bu organizasyonun planlamasını yaparken de, ülkenin kurucusunu anmak için tek bir hazırlık yapmıyor. bu hazırlığı yapmadığı için de söz konusu konu ile ilgili karşı tarafla herhangi bir planlama yapmıyor.
bakın bu kısımdan sonrasını konuşmak inanın gereksiz. ali koç önceden bildirmemiş, dursun özbek bilmem ne yapmış, suudi yetkilililer şunu demiş bla bla bla. önemi yok çünkü.
bugünden itibaren konu maalesef rayından çıkacak. siyasi malzeme haline gelecek. uç fikirler üzerinden toplumsal farklılıklar gün yüzüne çıkacak. muhtemelen zedelenen ilişkiler olacak. bölgeyle ticaret yapan özel sektör zor durumda kalacak. çift taraflı ırkçılıklar yaşanacak. herkes gündemi istediği gibi yontacak vesaire.
bu andan itibaren odak kayacak ama unutulmaması gereken husus bellidir. türkiye futbol federasyonu tarihi bir rezalete zemin hazırlamıştır.
