iki bekimizin tek kelime ile sıçışta olduğu maçtır. bu kadar mı berbat oynanır ya?
102
tipik golü atanın kazanacağı karşılaşma şeklinde ilk yarıyı seyrettik. galatasaray'da roller belirgin değil forvet hattı ne yapıyor kendileri de bilmiyorlar. son 5 dakika da bir baskı kurdular ancak o da gol getirmedi. kewell oyundan kopuk, çok kuvvetsiz gözüküyor. 2. yarıya kewell-nonda değişikliğiyle girilirse arda sola kayar ve golü buluruz gibi gözüküyor.
bursaspor ise sadece 3 kişi ile atak yapıyor. ertuğrul'cum hani hedefin ilk 2ydi geçiniz bunları. bursa çanakkale geçilmezi oynar 2. yarı da. işin ironik kısmı ise 2 adet gol olabilecek tehlikeli atağın da bursaspor'dan gelmesi. futbol garip bir oyun hakikaten. volkan şen, turgay vardar ve sercan yıldırım bursaspor defansından şişirilen toplara depar atmaya devam ederlerse 70'den sonra şişerler.
103
ilk yarısı itibari ile kötü oynadığımız maçtır. şanslıydık bursanın 2 topu direkten döndü. oyuncular elinden geleni yapıyor aslında ancak; sen ardadan santrafor yaratıp ömer erdoğandan hava topu almasını beklersen oyuncular ne yapsın. hakan balta ve sabri çok kötü oynuyorlar, bunun sebebi önlerindeki arkadaşların yardım etmemeleri ve bireysel formsuzlukları. bu maçı inşallah alacağız, yine de söylediklerimin arkasındayım; galatasaray tarihinin en pahalı kadrolarından birisi sahaya bu 11 ile çıkamaz, eğer 1 puan yeter diye düşünülüyorsa yazıklar olsun, eğer hedef 3 puan ise sahaya acilen bir santrafor girmeli. hocamız hakkında fikrim giderek olumsuza dönüyor maalesef, biz türkiyeye alışacak zaman lazım diyoruz ama arda dan santrafor yaratmak rijkaard gibi bir isme yakışmıyor. kimse bana kenarda rijkaard yok demesin heralde sahaya çıkan 11den haberi vardır.
104
totem yapmayarak totem yaptığım maç.
105
ilk yarıdaki tutukluğumuzu sonlara doğru atmaya başlamıştık, sakin oynarsak ikinci yarı bu maçı kopartırız zira bursa her an panik yapacak kıvamda.
106
tamam ilk yarı itibariyle o kadar iyi değiliz ama barcelona bile gelse bursa'da tek kale oynayamayacağı hepimizin bildiği bir gerçek.
107
2-4-4 le çıktık sahaya. ileride baroş veya nonda gibi nokta santraforumuz yok. bloklar arasındaki mesafe oldukça az ve durumunu kaybedenin yerini elinden geldiğince doldurmaya çalışıyor diğer futbolcularımız. hata da yapılıyor ama topluca saldırıyorlar. böyle giderse maç bizim. umarım golümüzü attıktan sonra neeskens geçen maçta rijkaard ın yaptığı gibi galibiyeti korumak için 4-4-2 ye dönmez.
108
beklerimizin hücuma katılma isteginden dolayı savunmayı unuttukları mac. sabri ile hakan sık sık adam kacırdılar. bursa saglı sollu ataklarla gol bulmaya calıstıysa da franco yan toplarda bugün cok iyi. sadece bir pozisyonda boşa cıkar gibi oldu ama onda da bursaspor oyuncusu topu ıskaladı zaten. yalnız bursaspor'un direkten dönen topu gol olsaydı franco'yu ilk defa eleştiricektim sanırım. o noktadan ne kadar sert vururlarsa vursunlar, üstelik top köşeye degil de üst direge dogru hafif saga cekerek gidiyorsa, senin de boyun 1.90 civarı ise o topu kornere celmelisin cano. öyle cano dedigime bakma. pozisyon esnasında sinirlendim. sonra gecti gerçi. takma sen kafana. öyle eser gürlerim ben.
ilk yarının en iyi ismi ise bana göre servet'tir. istedigim servet gibi oynamıştır. ayakları yere saglam basan, kendisine carpan rakibin sendeledigi servet. top göstermedi aslan parcası.
yalnız ikinci yarı beklerimiz böyle devam ederse gol yememiz kuvvetle muhtemel. kendi kendime "dur bakalım bi sakin ol lan." deyip ikinci yarıya geciyoruz. rastgele.
109
ilk yarısı itibariyle iki takım da çok saçma bir oyun oynuyori ne oynadığını bilmiyor. galatasaray defansının anlamsız hatalarından bursaspor, bursaspor'un anlamsız hatalarından ise galatasaray pozisyon üretti. son dakikalarda biraz toparlandık ama, bursaspor da düştü oyundan. barış ilk yarı boyunca çok isteksizdi. en kötü zamanında bile sadece koşarak gözüme giren barış bu maçta onu da yapmıyor. servet hariç gerisi o kadar da hırslı değil kanımca, ara sıra koşuyorlar o kadar. bazen herkes koşuyor takımda ama o kadar anlamsız, gereksiz koşular ki, hiç bir işe yaramıyor. şu an neeskens'in yapabileceği iki şey var. ya takıma adam akıllı oynayın, ruhunuzu koyun ortaya gibi sağlam cümleler kuracak, ya da barış'ın yerine linde'yi oyuna alarak hem defansı biraz daha sağlamlaştıracak, hem de pas trafiğini arttıracak. ikinci yarı başlamak üzere. hala inanıyorum takıma, birazcık heves, hırs, mücadele ve inanç oldu mu bu maç rahat kazanırız. haydi çocuklar..
savunmamızın sol tarafı kademe hataları yapmakta. golü de bu yüzden yedik.
115
keita oyundan çıktı, nonda giriyor.
116
galibiyet için hiç bir işaret vermeyen takımımızı izlemekteyiz. "rikaard : maçı kaybedebilirsiniz ama ruhunuzu asla" alıntısını arda'nın twitterınde görmüştük ama bu takım ruhunu kaybediyor hocam acil müdahale etmen lazım.
abdul kader keita'nın neden alındığını anlamadığım karşılaşma. nonda ile en iyi anlaşan oyuncu halbuki.
119
yenik durumdayken bile orta 3lüyü bozmadan keitayı çıkartan bir kenar yönetim var, bu adamlar harbiden korkakmış. yazıklar olsun size.
120
elano, barış'ın yerine oyunda.
121
düdükten önce serbest vuruş kullanan elano sarı kart gördü.
122
kenar yönetimin seçimlerini korkaklık olarak nitelendirenlerin olduğunu bize gösteren maçtır aynı zamanda. (bkz: çay koyup gelir misiniz) ayrıca sizin müstehak olduğunuz isim için (bkz: yılmaz vural)
123
maalasef o kadar pozisyona giremiyoruz atamıyoruz hikayesinin çürüdüğü maçtır. bu takım golü atamıyor arkadaş bu kısmetsizlik değil becerisizlik laubalilik.
124
nedense açılan bütün ortalar ivankov'da kalmaktadır.