2002 dünya kupasını okulda izlemiş nesil

• 26

  yarım gün okulum olduğundan mütevellit hangi maç olduğunu net hatırlayamasam da bir maçı için şöyle bir versiyonuna dahil olduğum hede
  (bkz: 2002 dünya kupasını okul servisinde izlemiş nesil)***
• 27

  üniversite yıllarında ev ararken sokakta sağdan soldan gol sesleri duymuş nesildir. evi soran olursa bulamadık. zaten memlekete dönme zamanıydı, sonra hallederiz dedik.
• 28

  orta okul zamanımdan katıldığım nesildir ancak tek farkla. o zamanki din kültürü ve ahlak bilgisi hocamız olan ismi lazım olmayan herif, tüm sınıflar konferans odasında maç izlerken bizleri sınava tabii tutmuştu. tüm yalvarmalarımıza rağmen sınavı ertelemeyen bu zat biz sınıf erkeklerinin ezici çoğunluğunun "sikerim ben gidiyom" tepkilerine maruz kalmış ancak yine de sınavı yapmakta ısrar etmiştir. sonuç olarak, ortalamaya oynayan erkek öğrenciler bile bu yavşak zat yüzünden bütünlemelere* gelmek zorunda kalmıştır fakat o maçlar yine de izlenilmiştir.
• 29

  çok şükür ki hasan şaş'ın brezilya'ya attığı gol teneffüse denk geldiği için bu gole canlı olarak şahit olabilmiş nesildir.
  biz okulca konferans salonunda(küçücuk bir tiyatro sahnesinin önüne plastik sandalyelerin dizildiği salon) toplanmıştık. tüm okul o golde(hocalar dahil) sevinç yumağı oluşturmuştu.
  
  yalnız bir tane mal hoca vardı. öğrencileri yaramazlık yapamasın azıtamasın diye "konuşmayın maçı izleyin. sınıfa girince maçtan sınav yapacağım." demişti mk. tabii ilkokul öğrencileri bunun yalan olduğunu anlayamamış, maç hevesleri içlerinde kalmıştı. zaten şurada taş çatlasa 15 dakika maç izleyecektiler. onu da piç etti öğretmenleri.
• 30

  okulda izlememiştim. tören sırasında okul müdürü öğle tatilini 1 saat daha uzattıklarını söylemişti. biz de öğlen eve koşmuştuk. çok ama çok farklı bir gündü. 2-1 kaybettiğimiz brezilya maçıydı. insan bazen gerçekten geçmişi özlüyor.
• 31

  üyesi olduğum nesil.o turnuvanın birçok anısı vardır bende tabi ama kazanılan maçlardan biri sonrası yapılan timsah yürüyüşü sırasında daha küçücük bir çocukken önümde eğilip çılgınlarca haykıran hocamızın ayıptır söylemesi ansızın beliren götüyle aklımda kalmış olan dönemdir. * * *
• 32

  bilerek kendimi dersten atırırdım, kantinde maç seyretmek için, öyle bir nesildir.
• 33

  okullara televizyon kurturtan okulda gol sevinci yaşayan nesildir. ileride çocuklarına güzel bir anı olarak anlatacak nesilden nesile aktaracak olan nesildir.
• 34

  ayıptır söylemesi bizim okul zengindi. dev ekran oluşturmuşlardı. hocalar da hiç sıkıntı çıkarmamıştı. alpay'ın kırmızı kartında ne küfürler dönmüştü. hele bizim resimci ana ata bırakmamıştı rivaldo ve hakemde. vay lan unutulmaz oğlum ilkokul 3'tesin hocan sana maçta küfür etmeyi öğretiyor. ulan okul kendini nasıl kaptırdıysa tarkan'ın milli takıma söylediği şarkı teneffüs ziliydi.
• 35

  kim young joo'nun çaldığı uyduruk penaltıya mecburen dönüş yolunda otobüste iken eve yaptığı "dakika-skor" bağlantısı sırasında yakalanıp telefonun ucunda annenin olmasından sebep net bir bilgi alamadığından alpay özalan'a yol boyu saydıran nesildir.
  
  eve gelip olayın iç yüzünü öğrendiği zaman iş işten geçmiştir ayrıca. o gün yapılan mahalle maçı bu küfür seramonisi yüzünden 15 dakika gecikmeli başlamıştır zaten...
• 36

  vay be dün gibi hatırlıyorum. lise 2 deydim o zaman. sınıfa pat diye müdür yardımcısı gelip toparlanın çocuklar maçı anfi de izleyeceğiz dediğinde sınıfca zevkten ölecektik. koridora çıktığımızda diğer sınıflardan arkadaslarımızla cilveler işveler şımarık hareketler bişeyler. çok heyecanlanmıştık. bütün okul toplandık anfide. şarkılar besteler eşliğinde kravatlarımızı atkı yaparak izlemiştik türkiye brezilya maçını. hasan şaş'ın golü sonrası gelen karambolde kendimi bambaşka koltuklarda bambaşka tenlerde bulduğumu bu yüzden de o zaman lise 1 de olan yengenizle maç sonrası fena papaz olduğumu hatırlıyorum. ulan ne keyifliydi be maçlar ergenlikler bişeyler..
• 37

  ort okulda okuyan nesildir. yanlış hatırlamıyorsam yedinci sınıftı. müdür yardımcısını kandırıp odasının anahtarını alıp içeri kitlemiştim kendimi maç izlemek için. vay arkadaş.
• 38

  universite yemekhanesine kurulmus dev perde de izleyerek arasina katildigim nesil. brezilya macindan sonra direk yemege baglamistik. tabi burda ki ilkokul hatiralarini okudukca, nesil de kendi icinde yaslisi genci ayrildigi anlasiliyor.
• 39

  lise 2 zamanlarımdı. eyüboğlu kolejinin tiyatro salonunda izlemiştik. eyüboğlu koleji gibi disiplinli bir okul için rüya gibiydi. kulakların çınlasın murat hocam.
• 40

  ilköğretim 2. sınıftaydım. okulumuzun törenlerde kullanılan bin küsür kişilik oditoryumu vardı. 3 haziran 2002 türkiye brezilya maçını tüm okul dersleri ekerek orada izlemiştik. hasan şaş'ın golüne hala arkadaş olduğum fenerbahçeli bir arkadaşımla deliler gibi sarılarak zıplayarak sevinmiştik. sürekli koltuğun üstüne basıp ayakta izlemek istiyorduk ama öğretmenimiz sanki ülkenin tarihi olaylarından biri değilmiş gibi düzen bozulmasın diye buna izin vermiyordu. güzel bir anıydı.
• 41

  brezilya maçı sabahı sınav vardı. okul söz vermişti sınavdan sonra maçı kantindeki televizyondan izleyebilirsiniz denmişti. sınavı nasıl yaptım hiç hatırlamıyorum. sadece 13 yaşındaydım belki ondan olabilir. neyse sınav bitti kantine inildi maçın 30 küsürüncü dakikalarına geliyordu maç. tenefüs bitti ve herkes zorla sınıflara sokulmak istendi çünkü çok gürültü oluyormuş. aman da aman sessiz olacağız bir de öyle mi ? neyse kan beynime sıçramıştı ve okuldan kaçıyorum ben dedim. 1-2 arkadaşımı peşime taktım ve koşarak bizim eve doğru yol aldık. eve gelmek üzereydik artık 5 dakikalık bir koşudan sonra. aniden öyle bir ses patlaması olmuştu ki bulunduğum muhitte, hala düşündükçe inanamıyorum o anı yaşadığıma. sanki uzaklardan bir uruk-hai ordusu geliyordu. yerler titremişti. o an anladık gol attığımızı ve goool diye çığırıp 3. vitesten 5.vitese taktık. eve girdiğimizde golün tekrarı veriliyordu ve biz arkadaşlarla alt alta üst üste çocuklar gibi şendik. *
• 42

  o gün okula gitmemiştim türkiye-brezilya maçı vardı yanılmıyorsam ve maç tam olarak ders saatine denk geliyordu.ben o zamanlar çok sıkı bir ronaldo hayranıyım tabiki * kırk yılın başında hem milli takımımızı hem ronaldoyu bir arada görme fırsatım varken okula gidip bu fırsatı geri tepmemeliyim diye düşündüm ve gitmedim de.ertesi gün aldığımız mağlubiyet kimsenin umrunda değildi herkes dünden bahsediyordu ''dün ne güzel eğlendik'' , ''dün ne güzeldi be'' vs.. gibi cümlelerin bini beş paraydı.o sıralar en yakın arkadaşım olan utku'ya dün ne oldu ki maç dışında diye sordum ve bana
  
  -''oğlum sen dün gelmemekle hata yaptın sınıfa televizyon getirdi lan hoca tüm sınıf çerez eşliğinde sınıfta maçı izledik'' dedi ben o an beynimden vurulmuşa döndüm maçı izleyemem diye okula gitmemiştim ve sınıfa kurulan stadyumdan mahrum kalmıştım.ve tabi sınıfta maç izleme olayı ben okuldan mezun olana kadar devam ettiği için içimde hep bir burukluk olarak kaldı.bu da böyle bir anımdır
• 43

  lise 1. sınıf öğrencisiydim o dönem. hasan şaşın golü attığı an havada dönen sandalyeleri hatırlıyorum.
• 44

  aralarında olamadığım efsane nesil. liseye giriş sınavlarına* gireceğim için dersaneye gitmek adına rapor almıştım. peki ben ne yaptım? hiçbir gün dersaneye gitmeyip evde, orada burada maçları izledim, maçlar bitince de internet kafeye gittim. sınavın olduğu gün de türkiye kosta rika maçı var diye erken çıkınca sonuç: 2 matematik neti :((u: sonra nasıl azmettiysem öss'de full yapmıştım:()
• 45

  (bkz: efsane demediniz mi lan)
• 46

  daha önce ben de bi anımı yazdım ama şimdi fark ettim ki biz çok acınılacak seviyede bi ülkeyiz. evet 40 yılda bi dünya kupasına katılmışız ve brezilya karşısında 1-0 öne geçmişiz. entry'lere bi göz atın %70'i falan bu golle ilgili.
  
  ben bunu şuna benzetiyorum. 3. lig seviyelerinde bi takım tarihinde ilk defa türkiye kupasında gruplara kalıyor, galatasaray ile maç yapıyor, 1-0 öne geçip kaybediyor. bu takım o yıl türkiye kupasında iyi bi başarı yapıp evine dönüyor ve takımın şehrinde senelerce galatasaray maçı konuşuluyor. durum bundan bile hallice.
• 47

  (bkz: gerçek efsane)
• 48

  avm yürüyen merdivenlerini durdurup üzerinde oturarak izleyen nesilden şanslıdır.
  
  levent'teki işkule çarşı'nın her tarafı tıklım tıklım, millet televizyonun karşısında duracak yer bulamıyor, yürüyen merdiveni durdurdular, tribün yaptık, aradan 5 dakika geçti yürüyen merdiven çalışmaz mı... millet yerlerde sürünüyor. acaip komik bir andı. güvenlik kamerasından alacaksın o görüntüleri, youtube'dan izlenme rekoru kırar.
• 49

  öğretmenlerden çok korkan, okulu asla asamayan bir çocuk olarak ben bile o gün okulu astım ve maçı evde tek başıma izledim. ailem muhtemelen tarlada olduğu için sevincimi paylaşacak kimse yoktu. o yüzden o sırada okulda olan arkadaşları arayıp karşılıklı gol diye bağrışmıştık.
• 50

  lise 1'de idim, kimya yazılısı vardı o saatte ama öğretmenimiz de futbol manyağı olunca sınavı ertelemişti maç sonuna.
  kantinde izlemiştik, bağrış çağrış... güzeldi.