• 19
    erol bulut'un fenerbahçe lehine tarihi bir farkı engellediği unutulmaz maç.

    kah meşale dumanı, kah hakiki yangın duman ve epey güçlü tezahürat eşliğinde başlamıştır. fenerbahçe taraftarı 2 yıldır gelen galatasaray şampiyonluğu sonrası takımları sezona fena başlamayınca her zamanki gibi gaza gelmişti. nitekim kronometrelere göre 9. dakikada ki aslında duran oyun hemen yeni başlamışken galatasaray 10 kişi kaldı. taraftarın gazına bir de bu eklenince fenerbahçe 12. ve 16. dakikalarda 2-0'ı bulmuştu bile.

    nitekim golün sevinci ve santrasına müteakip galatasaray biraz nefes almaya çalışırken okan buruk imza ara paslarından birini atıp hakan şükür'ü ceza sahasında topla buluşturdu. hakan şükür topla altıpasın köşesinden biraz dışarda buluştuğunda önünde bir defans oyuncusu ve kaleci rüştü vardı. sağa doğru gitmek için hareketlendiğinde ise arkadan gelen üstelik sarı kartı da olan erol'un kontrolsüz müdahalesiyle yerde kaldı.

    hakem erol ersoy'un düdüğü staddaki tüm havayı bir anda kesti. bizimkilerin sarı kart için, fenerbahçe defansının ise "ya bizden birine göster idare et" dercesine erol ersoy'u yaklaşık bir dakika kovalaması tıpkı maçın başında çıkan yangın gibi derbi tarihinde yerini almıştır.

    sonrasında ne oldu, hagi'nin penaltı golü sonrası fenerbahçe'nin arkasındaki rüzgar kesildi. zaten yükselmiş atmosferde bir de iki tane bireysel hata kaynaklı golü hızla bulmuşken hem sayı hem de psikolojik üstünlüğü kaybettiler. galatasaray'ın dirençli futbolu meyvesini verdi ve maçın sonlarında hakan şükür beraberlik golünü atıp soluğu deplasman tribününün önündeki tellerde aldı. onu tellerden indirip önce kucaklayan sonra da sahaya geri gönderen rahmetli alpaslan dikmen oldu..

    maç da biraz sonra 2-2 berabere tamamlandı. o sezon sonu şampiyon üst üste üçüncü kez galatasaray oldu.

    alpaslan dikmen tsyd'den 6 ay ceza aldı.

    fenerbahçe taraftarının o gece yarım kalan rüyası 4 sene sonra yağmurlu bir kadıköy akşamında devam etti.

    o gün taraftarın kara listesine giren, binbir türlü hakaretle afaroz edilen, yıllar yılı o geceyle anılan erol bulut teknik direktörlük kariyerine biraz sükseli başlayınca fenerbahçe'nin başına getirildi. başkanım bizi bu fatih terim hegemonyasından kurtarın ruhu gereğince futbolculuk dönemine dair alternatif bir tarih yazıldı...

    büyük fenerbahçeli(!) islam çupi bile bu maçtan "olaylar sol bekin lahanayı yemesiyle başladı" diye bahsetmişken hem de...
  • 10
    https://youtu.be/9eX8S0mhUJU maçın 18 dakikalık geniş özeti.
    takımımızın karakter koyup 2-0’dan 2-2 beraberliği yakaladığı maç. ayrıca fenerlilerin maç önü maç sonu fark etmeden stad yakma alışkanlıkları olduğunu gördüğümüz maçtır.
    edit: vedat ve taffarel’in hatalarıyla 2-0 geri düşsek de iticilik abidesi erol bulut’un 21. dakikada kırmızı kart görmesiyle maçı toparlamamız kolay olmuş.
  • 12
    bu maçla da ilgili yazalım birşeyler :)) öncelikle kadıköy eşrafı bu maç için, kendi çapları göz önünde bulunduğunda fena olmayan bir organizasyona imza atmışlardı. bunda tabii 3-4 gün önce oynadıkları ve galip geldikleri parma maçınında etkisi vardı. o maçtada tüm stada konfeti, maraton ve numaralı tribünlerine ise forma dağıtılmıştı. bu maçta ise kale arkası tribünlerine de forma dağıtılmış, konfeti ve meşale ise yine bol kepçeden tedarik edilmişti.

    bize gelince, yine bu maçtan 5 gün önce juve deplasmanından 2-2lik beraberlikle dönülmüş, bu kadıköy deplasmanının organizasyonu için ise o maçın sonunda della alpi koridorlarında sadce 3 cümle ile kadıköyde her zaman buluşulan maraton tribünün karşısındaki(motorcuların olduğu ziverbeyden inen sokağın bittiği-başladığı yer) sokakta değil dereağzına yakın yerde buluşulacak dendi. dendi denmesine de neden-niye diye soramadık. çünkü sorsaydık cevabı büyük ihitmalle " korkan gelmesin" olacaktı :)

    bu şartlar altında maçtan önce kızıltoprakta ilk temas ve ev sahiplerinin bizi ters ve az sayıda yakalaması ile otomatikman dereağzına tarafınna süpürmüşlerdi.karşıdan gelen ekiplerle buluşup biraz daha hatırı sayılır bir rakama ulaşmamız, stada ara sokaklardan yürüyüp tribün önüne gelene kadar ufak tefek ama etkili mücadele ile tribünün önüne varmamız, fener tribünün etkililerinden bazılarının "barış" olmasına rağmen yekten meydana okumaya çıkması, yıllarca spor programlarında kliplere konu olacak düelloların yaşanması gibi olaylar yaşanmıştır. biletlerin dağıtımı dahi tam şekilde yapılamamıştı.

    okul açığın bize verilen tarafının köşesine sadece "tayfa" olarak girilebilmişti. münferit gelen ve diğer kapıdan girmeye çalışan gslılar kapıda dağıtılan fb formasını almayı reddedince zaten ifşa olmuş ve bazılarının başı fena halde derde girmişti.
    işte bu ahval ve şartlar altında tribüne girildi. maç başladı fb takımı, tribünün itmesi ile maça iyi ve hızlı başladı. 2-0 oldu maç bir anda ve zaten yediğimiz 2.gol kadıköy deplasmanlarında önümüzdeki 20 sene boyunca yiyeceğimizin birçok absürd golün atası rolündeydi

    neyseki uzun sürmedi bu coşkuları ve önce penaltı kırmızı kart daha sonra yaklaşık 1 devre boyunca kaçan onca golden sonra son dakikalarda attığımız beraberlik golü ile belkide farklı kaybetmesek iyidir diye başladığımız, sonrasında yahu neler kaçırdık yazık oldu 3puana dediğimiz şekilde maç sona erdi.

    maç sonu ise kadıköy maç sonu klasiğı olan(anadolu yakasında oturan gslılar için) söğütlüçeşme tren istasyonu muharebeleri, trenin bazı vagonlarının gslılaştırılması, bostancıda inişte bu sefer alt geçitte can pazarı yaşanması, hiçbir şey olmamış gibi eve gelinmesi, istiklal marşı ve kapanış şeklinde günün bitmesi şeklinde özetlenebilir.
  • 15
    18 dakikalık özetini izlediğim kadarıyla futbol dünyasında gördüğüm en ateşli atmosferler listeme girmiş maçtır.
    kıvılcımlar altında, ateşler içinde, dumanlar altında bir futbol maçı oynanıyor resmen. sahada hagi, baliç, moldovan, hakan şükür gibi efsane isimler var. maçta henüz 20. dakika dolmadan iki takım on kişi kalıyor. galatasaray 2-0'dan geri dönüp 2-2'yi buluyor.

    maçın başındaki bol ateşli ve kıvılcımlı atmosfere bittim. tribünde davul, meşale, konfeti ve her türlü yanıcı madde, içimdeki holiganı dışavuruyor resmen, coşuyorum. futbolcu olsaydım eğer evde veya deplasmanda hiç fark etmez, her maçı böyle ateşler içinde kora kor oynamak isterdim.
  • 11
    bu macla ilgili akilda kalmasi gereken uc tane onemli olay var.

    1-) fatih terimin annesine ve kizlarina dakikalarca kufur edildi. ozelikle merve terime.
    2–) hakan sukur golu attiktan sonra tribune kosuyor. sahaya donerken arkasina gazla vuran rahmetli alpaslan dikmendir.
    3-) attigimiz ikinci golde ortayi kesen sasdir. gununuz futbolunda boyle orta kesenler kanatlar minimum 20 milyondur. hasan sas bu gol uzerinden degil ama orta ve top kesmekte baska meziyetleri vardi.
  • 20
    galatasaray'in karakter gosterip 2-0'dan geri dondugu maclardan birisidir.

    sezona cok iyi giren iki ezeli rakip, parma galibiyeti ile full depo gaz ile mesalelerle yanan bir fenerbahce stadyumunda kozlarini paylasti. terim bu macta 3-5-2 ile ucan kacan fener'e 3-5-2 ile cevap vermistir. macin ikinci yarisinda hasan sas arif'in roaming striker rolunu oynayarak buyuk hakan'a o meshur ortayi kesip golu attirmistir. hasan sas'in mactan once yine stresten midesinin bulandigi ve maca yetisemeyecegi haberleri yapilmisti. tabii, bu durum hasan icin bir klasikti.

    taffarel felaket bir mac cikarmisti. vedat da keza batirmisti. terim buyuk kaptan bulent'i yedek birakip vedat'a sans vermisti bu macta ve olanlar olmustu.
  • 14
    2-2 biten maç.

    hayrettin, mehmet duymazer, mehmet bölükbaşı gibi kalecilerimizle süregelen fenerbahçe maçlarında hatalı gol yeme geleneğini taffarel'in sürdürdüğü maç. bu böyledir, mondragon ve leo franco'da da böyle olmuştur mesela. hepsini geçtim, aykut'un formamızla çıktığı maç sayısı sınırlıdır, o bile fener'den hatalı gol yemeyi başarmıştır. vedat da hata yapınca bir anda 2-0 geriye düşsek, maçı 2-2 bitirmiştik.

    yanlış hatırlamıyorsam, dönemin fenerbahçe teknik direktörü joachim löw, saçma bir penaltı yaptırıp kırmızı kart gören erol bulut için "aptalın teki bizi şampiyonluktan etti" gibi bir tabir kullanmıştı sezonun sonunda.
App Store'dan indirin Google Play'den alın