• 76
    kazanmamıza rağmen defansımızın aksadığı maç olmuştur. güçlü bir rakip olursa kaybedebilirdik. burak yılmaz kendine gelmeye başladı pas atıyor, kenardan top alıyor, saldırıyor. tek adam alışkanlığından kurtulmaya başlamış göründü. cris' in maçın başlarındaki müdahalesini takdir etmeden geçmeyeceğim çok soğukkanlı ve temiz bir şekilde karşı karşıya pozisyonu engelledi.
  • 77
    'galatasaray, 2012 ekim ayındaki maçlarında kontrol futbolu oynamalıydı abicim'(skor yazarlarıdır kendileri) diyen kitlenin, '2 kasım 2012 istanbul bb spor galatasaray maçı bu takıma hiç yakışmadı, böyle oyun olmamalıydı' diyerek kendileriyle çeliştikleri maçtır.

    öncelikle her maçın canı ayrıdır. oynanması gereken futbol maçın 10. dakikasından itibaren bile değişebilir. 2 kasım 2012 istanbul bb spor galatasaray maçında bir deplasman ekibi olarak takım, en az 4 kez kaleci ile karşı karşıya kalınabilecek pozisyon ürettiyse, kalesinde minumum pozisyon gördüyse bana kalırsa en ideal deplasman performansını sergilemiştir hatta darısı da 7 kasım 2012 cfr cluj galatasaray maçı'nadır. unutulmaması gereken bir durum var. bu takım tek kulvarın takımı değil. 2011-2012 sezonundaki gibi hafta içi taktik antrenman yapma- rolanti fırsatı yakalanan maçları domine etme arzusu olamaz bu takımın.

    maçtan insana mutluluk verecek olaylar, yekta'nın kötü performansına rağmen rotasyonun içine girmesi- cris'in etkileyici savunma performansı- burak'ın asist özelliğini göstermesi idi. takımın kazanma alışkanlığı adına üst üste kazanılan maçlar önemlidir. o yüzden de bol pozisyon yakalanan 3 gollü deplasman galibiyeti güzeldir ve keyif vericidir.
  • 78
    meloya çok sabredildi,aynı sabır yekta için de gösterilmeli. yalnız tam kadro çıkmış bir galatasaray'ın böylesine kötü bir takıma karşı güzel futbol yani araya atılan paslar, set organizasyonları gibi denemeleri bolca yapmaları gerekirdi.sonuçta karşımızda bir avrupa takımı varmış gibi kontrollü oynadık. kim ne derse desin avrupa çıtasında bir seviyede futbol oynamıyoruz.

    en baştan beri desteklediğim hamit bir türlü sağ kanatta verimli olamıyor en azındanbir sağkanat kadarverimli olamıyor. hoca selçuk hamit ikilisini göbekte denemeli ve yektayı sağ kanada çekmeli diye düşünüyorum. yektazaten vakti zamanında sağ ve sol kanatta oynuyordu.

    bu arada melo yavaş yavaş kiralık futbolcu imajını kafasına oturtmuş, çok belli.

    burak yılmaz'ın attırdığı ilk gol takdir edilecek cinstendi.

    riera performansı ile beni sevindiriyor. ancak bence amrabat sağ kanada alınmalı ve riera sol kanada geçmeli çünkü maç temposunu yakaladı.

    orta sahamız artık riera-hamit-selçuk-amrabat olarak değerlendirilmeli.
  • 80
    yağmur altında, soğuk bir günde atatürk olimpiyat stadyumunda oynanan maçtır. kale arkası açık tribünler sayesinde olduğundan daha soğuk hissedilen havada baskın bir futbol oynamasak da kazandığımız karşılaşmadır. soğuk havaya rağmen maça gelen taraftarlar, organize tezahüratı bırakmamıştık. şimdi bu maçı hatırladığımda çok net iki fark görünüyor; ilki baskın oyuna alışılan bir sezon olmasına rağmen baskın oynamayıp yine de büyük takım gibi üç gol atan galatasaray'ın şimdilerdeki oyunu, gol sorunu ikincisiyse her koşula rağmen maça giden ve desteği elden bırakmayan taraftarın desteği. geçen yıllar içinde galatasaray taraftarı başarıya alıştıkça desteğini daha kolay bir şekilde geri çekmeye başladı. tribün maç içinde sessiz kalmamalı ve istediği tempolu, baskın oyunu kendi temposuyla istemeli.
App Store'dan indirin Google Play'den alın