1987 galatasarayı unutamayanlar

• 1

  facebook hesabım olmamasına rağmen gönderiler herkese açık olduğu için takip etmekten çok zevk aldığım gruptur. yaş ortalaması büyük olan eski tribün abilerimizin oluşturduğu gruptur. simovic, prekazi, fatih terim, papaz erhan gibi efsaneleri onların ağzından dinlemek gerçekten zevk veriyor. takip edilesi bir grup. tavsiye ederim.
• 2

  biraz imrenerek biraz da irkilerek takip ettiğim, şimdilerde youtube kanalı da açmış olan grup. 1987 galatasaray'ı hatırlamak için en azından 1975-1980 arası doğmuş olmak gerekiyor. bu da en iyi ihtimalle 42-47 yaş aralığında olmayı gerektiriyor.
  
  bugün mesela haziran ayındayız ve bir pazar günü. 16 eylül 1987 psv eindhoven galatasaray maçında cevad prekazi'nin erik gerets ve ronald koeman ile maç içinde laf dalaşına girdiği iki enstantaneyi paylaşmışlar. bu pozisyonlar sonradan özetini falan izleyerek edinilebilecek bir bilgi değil. hakikaten o maçı zamanında izlemiş yaşamış olmak gerekiyor.
  
  yani grubun ismi %100 doğru aslında. ama bir yandan da ürkütücü. düşün 55 yaşındasın, yaz günü bir pazar öğleni uğraşacak hiçbir şeyin yok 50 sene önceki maçta oynayanların bile hatırlamadığı bir sahneyi uğraşıp didinip youtube'a yüklüyorsun.
  
  galatasaraylılıklarına saygım sonsuz ama hiçbir insan evladı o yaşta böyle bir hayatı hak etmiyor bence...
• 3

  ebeveynlerimizin akranlarinin de icinde bulundugu has cimbomlular grubu.
  
  biz bu maclari babalarimizdan dinleyerek buyuduk.
• 4

  aklımın yavaş yavaş ermeye başladığı dönemlere denk gelir 87 galatasaray'ı.
  86-87 sezonunun son eskişehirspor maçı belki de o sezona dair kafamdaki tek net olan resmi; cevad prekazi'nin zalad'ı avladığı frikik golü, ardından muhammet altıntaş'ın sol ayağının topuğuyla attığı 2.gol, ve akabinde bitmek bilmeyen son 15 dakikanın sonunda gelen şampiyonluk ve sonunda babamın bana aldığı galatasaray eşortmanlarını giyip kendimi sokağa atmam...
  (bkz: 7 haziran 1987 galatasaray eskişehirspor maçı)
  şu yönüyle şanslı bir nesil olduğumuz söylenebilir;
  düşünün, büyükleriniz 14 sene beklemiş şampiyonluk yaşamak için, sizin aklınız ermeye başladığı sene kulübün derwall'in (toprağı bol olsun) liderliğinde şahlanmaya başladığı döneme denk geliyor.
  sonrasında arada kötü sezonların da olduğu bir 35 yıllık dönem var ama çoğunlukla mutlu olmuşuz, kupalara, başarılara doymuşuz, avrupa'nın zirvesinde bayrağımızı dalgalandırmışız, sami yen'in havasını azımsanmayacak kadar çok solumuşuz, bir çok zafere gözlerimizle şahitlik etmişiz...