akhisar belediyespor – galatasaray : 1-2 …. drogba farkı mı, tek top oynama farkı mı?
ligin sonuncusu ile liderinin maçı. aradaki puan farkı maçtan önce 21. tabloya bakınca galatasaray’ın kolayca kazanacağı düşünülebilir, benim gençliğimde böyle de olurdu. ama işte sahada iyi olan kazanıyor, futbol böyle güzel.
galatasaray kötü başlamadı ama etkin başlayamadı. geçen sezondan sonra takımda bir tutukluk, bir kabızlık var. rakip kim olursa olsun galatasaray’a karşı çok daha dikkatli, temkinli, konsantre oynuyor. bunda garipsenecek bir durumda yok. işte galatasaray’ın sezon içinde çözemediği sorun buydu.
hatta geçen seneden beri takımda top taşıyan ve şut atan adam eksikliği ve top tutabilen santrafor eksikliği ve özellikle bu sezon forvetlerin hareketsizliği devam ediyordu. takım belli bir sistemle oynadığı ve iyi oyunculardan oluştuğu için ligde liderliği sürdürürken aynı zamanda kendi klasmanındaki şampiyonlar ligi grubundan çıktı.
ayıptır söylemesi dün galatasaray tv’deki programda söylediğim gibi, fatih hoca drogba ve sneijder transferlerini sadece isimleri için değil bahsettiğim teknik özellikleri için de istedi muhtemelen. muhtemelen mi? adamı allah çarpar, kesin bu sebeple istedi.
hocalar maçtan önce bir görüş ortaya koyar ve kadroyu buna göre çıkarır. asıl büyük hoca oyunun gidişatına göre gerekli müdahaleleri yapabilen hocadır. buna sezon arasındaki müdahaleleri de koyabiliriz. ilk görüşleri istediği verimi vermeyebilir, olur öyle şeyler. hele görüşleri istediği sonuçlara çok yaklaşmışsa bik bik konuşmamak gerekir.
kadroyu gördüğümde sneijder’in umut-burak’ın arkasında oynaması gerektiğini söylemiştim. sneijder gibi hem iyi ara pası atan, hem top taşıyan, hem de kaleye vurabilen bir adamın kaleyi mümkün olduğunca cepheden görmesi gerekir. asıl verimi böyle alırsınız. sneijder maçın başında biraz daha sola yakın oynadı.
ikinci devre bursa maçındaki gibi başladı manisa, biraz daha topla oynamaya başladı. hatta çok önemli iki pozisyon buldu hem de gekas’la. bu pozisyonlarda savunmanın uyuması gözlerden kaçmadı. işte burada savunmanın lider eksikliğini net gördük. savunma demişken, semih kaya’nın çok anlamsız ve gekas’ı indirerek gördüğü gereksiz sarı kartına da değinmek gerek. değindim, ne demek istediğimi anladınız, başka yorumum yok.
dakika 65 civarında fatih hoca amrabat’la dr.ogba’yı birlikte oyuna aldı. umut ve yekta’yı kenara aldı. ve maç 180 derece değişti. amrabat sola geçince şınayder (fatih terim şınayder dediyse şınayder’dir usta) forvet arkasına geçti. dr.ogba bütün dünyanın bildiği yerine geçti. hangisi daha etkili oldu? hepsi birlikte etkili oldu. ama net bir şey ki şınayder’in yerinin değişmesi takımın kalitesini, zeka seviyesini arttırdı.
başlıktaki “tek top” mevzusu bu işte. gollere bakın anlayacaksınız. şınayder, burak, dr.ogba gollerde tek top yapıyor hadi hatırınız kalmasın en fazla bir istop bir pas yapıyor. hızlı oyun budur işte yahu. memleketteki bütün liglerdeki bütün takımlar idmanlardan önce 5’e2 oynar. isınmak içindir aslında. ama tek top oynarsanız teknik futbolcu kim, takoz kim ortaya çıkar. galatasaray’ın her iki golünde ve kaçırdığı gollerde ustaların tek paslarını göreceksiniz.
dr.ogba girdikten ve şınayder’in yeri değiştikten sonra takımdaki bütün oyuncular galatasaray’ın futbolcusu olduğunu fark ettiler. takım top oynamaya başladı. bunu sadece psikolojik üstünlükle (hahahahahahaha) açıklamak doğru değil. çünkü işin teknik boyutunda tek pas yapma, şınayder’in etkinliği yanında dr.ogba’nın gezen, top tutan santrafor özelliğinin takım tarafından zekice kullanılması da etkili oldu. hani bazı kıskanç futbol yorumcuları dr.ogba ve şınayder’in takımı bozacağından bahsediyorlardı ya sanırım kapak olmuştur onlara. attığımız gollerdeki takımın sevinçlerine bakılırsa bu takımı dış mihrakların bozamayacakları anlaşılır.
ama dur bir kıyak yapayım kıskançlara. drogba gol atınca neden fatih hocaya koşmadı lan, aralarında sorun mu var acaba? nınını nıınnnnnnnnn….hahahahahaha….
lincoln transferi sırasında asıl önemli adamın linderoth olduğunu söylemiştim ama linde sakatlanınca lincoln’ün de performansı düşmüştü.
akhisar gibi bir takımı yendik diye rehavete girecek değiliz. galatasaraylı hoca, futbolcu ve taraftar bunu bilir. ve biz başka camialara benzemeyiz, bizim asıl hedefimiz şampiyonlar ligi ve çarşambaya az kaldı şalkem nerdeeeeee…..
edit: drogba'ya gerek yok lafımı afiyetle ve zevkle yedim.
*