maç öncesi ve maç içerisinde bütün dizilimlerin hepsinin sınıfta kaldığı maç.
klasik 11 imizi sayalım dersek;
muslera-boey-nelsson-abdulkerim-pva-torreira-oliveira-yunus-kerem-mertens-gomis
ilk 9 haftada en etkili oyunu, defoları olsa da bu 11 dizilişi ile yakaladığımız aşikar. torreira net kesici, tek kesici, oliviera daha önde konumlanan ortasaha, mertens forvet arkası, yunus ve kerem de hızlı kanatlar, topu hemen ileri taşımayı başarabilen kanatlar, ilerde de ön alan baskısı kurmaya çalışan, gomis.
(bkz:
15 ekim 2022 kayserispor galatasaray maçı) nın 20. dakikasına geleceğim ve klasik 11 ile kıyaslayacağım.
kazımcan sol bek, ilk değişiklik
yunus sol açık, ikinci değişiklik (20. dakikada yunus-mertens) kanat değiştirdi.
mertens sağ açık, üçüncü değişiklik
mitsjö ortasaha, dördüncü değişiklik
mata on numara, beşinci değişiklik
icardi forvet, altıncı değişiklik
maç öncesi okan hoca alışılmış oyunumuzu devam ettirmek istiyoruz demişti, ama maç içerisinde ilk 20 dakikada oynanamayan oyunu geçtim, oynanmaya çalışılan oyun da alışılmışın aksineydi. daha statik, daha pasla ceza sahasına inmeye çalışan bir takım.
maçın 30. dakikasında resmen şu şekilde hissediyordum. büyük beklentilerle iyi oyuncuların olduğu, daha önce de iyi oynanmış bir tiyatroyu izlemeye gittiniz, bir bakıyorsunuz kadroda oynayan isimlerde köklü bir değişiklik yapılmış, oyun esnasında da oynanmasını beklediğiniz oyun ile daha önce oynanan oyun arasında hiç bir alaka yok. sonuna kadar bekliyorsunuz bir değişiklik olacak mı diye. oyuncularda da kim ne rolde olduğunu bilmediği için resmen bir kargaşa hakim.
ne düşünürsünüz? yönetmenin saçmaladığını.
oyuncuların yapıp yapamadıkları hakkında konuşmayı bu maçtan sonra doğru bulmuyorum, rollerin, dizilimlerin, planın belli olmadığı, kargaşanın hakim olduğu bir düzende oyunculara eleştiri getirmek doğru değil.
okan buruk, her ne kadar sevdiğim ve canı gönülden başarılı olmasını dilediğim bir isim olsa da maalesef çok amatörce yönetim sergilemektedir, bu şekilde hatalı yönetimlerle kredisini aşırı hızlı tüketmektedir, bir maçta sanki 3-4 maçlık kredi birden tüketmiştir ve bu performans kendisinin teknik direktörlük yeteneğinin ciddi şekilde sorgulanmasına yol açar, ki açmaktadır zaten.
şampiyonluk yolunda ciddi rakiplerimizin hiç birinde bu şekilde bir organizasyon bozukluğu yok. yapılmaya çalışılıp, yapılan ve yapılamayan işleri görüyoruz.
dünya kupası arasına kadar olan süreçte 4 kritik maçta da net bir organizasyon görülemezse isminin üzeri maalesef çizilir.
burası galatasaray, burada bu şekilde amatörce işlere yer yok. zayıf denilen türkiye liginde bile faturasını keserler.