• 79
    aldığımız sonuçla beni hiç şaşırtmayan maç. biz daha hiç elimizi kolumuzu sallaya sallaya bi gruptan çıkmadık sanırım çıkamıyacaz da.. şu andan itibaren belçika ve bosna hersek deplasmanlarından üç puan çıkartmak zorundayız. maçta aklımda kalan üç isim var.

    arda turan; elinden geleni yapmış, adam geçmiş, gol pası vermiş, sahada basmadık yer bırakmamıştır. kanaatimce formanın hakkını vermiştir.

    volkan demirel; hafızam beni yanıltmıyorsa çok etkili iki şutu çıkarttı. yediği gollerde hatası yoktu. formanın hakkını veren diğer oyuncumuz budur.

    tuncay şanlı; vasatın altında hayal kırıklığı yaratan bi performans gösterdi. ingiltere de oynayan bi insan topu ilk kontrolu yapmada bu kadar mı acizdir? hiç mi ayağında top tutmaz, olumlu bi pas vermez? geçenin en çürük yumurtası gözlemimce bu oyuncumuzdur.

    edit: sabah sabah beyin fırtınası yaptım kendimce ve aslında galatasaray türkiyedir önermesinin çok doğru olduğuna karar verdim. galip götürdüğün maçı mağlubiyetle bitirmeler, gruptan çıkmak için durumu zora sokma, dünya üçüncüsü takımın çekirdeğinin galatasaray dan oluşması, son dakikalarda çevrilen maçlar ve daha bir sürü şey...
  • 80
    sahada emre gibi bir adam varken ardayı çıkarmak, batuhan gibi ağır bir adamı kahraman olmak uğruna oyuna almak, nihat kahveci gibi bir oyuncunun ispanya takımına karşı kaçırdığı akıl almaz pozisyonlar, vs. bunlar avcumuzun içindeki ispanya takımını kaçırmamızın sebeplerinin sadece birkaçı. allahtan bosna ile oynayacağımız maç uzak bir tarihte. bu takımın servet, hamit ve mehmet topal gibi oyunculara ihtiyacı var.
  • 81
    puan kaybının baş sorumlusu nihat kahveci'dir. kulüpler bazında bir karşılaşmada galatasaray'a karşı bulsa affetmeyeceği pozisyonları hunharca harcayarak ispanya'nın geri dönüşüne zemin hazırlamıştır çünkü herkes bilir ki atamayana atarlar! fatih hocanın da sanırım beyni sulanmış, ikisi birlikte zorla attıkları gol dışında sahada gezinen semih şentürk (a.k.a.sevişentürk) ile tuncay şanlı'ya 90 dakika thammül eden, "nihat'ı çıkar artık" isyanlarımızı duydu sandığımız anda yerine batuhan karadeniz isimli şımarık veledi sokan ve sahanın tek iyi oyuncusu arda turan'ı oyundan alarak yerine ne idüğü belirsiz nuri şahin'i sokan adamın mantıklı düşünebildiğine kimse inandıramaz beni. emre belözoğlu aşkına değinmiyorum bile. ha bu arada fm denen naneyi de hiç oynamadım kendi kendime ahkam kesiyorum sadece.

    geçen sene yaşadığımız geri dönüşlerle ahını aldıklarımızın bu sene ahı çıkıyor sanırım. önce hamburg maçı şimdi de bu maç.

    son bir söz de kalede duran kişiye: arkadaş karşı karşıya kaldığın pozisyonda topa doğru zıplamak nedir? adamlar altından yazarlar işte böyle. keşke bir kaleciyle çıksaydık maça.

    grup ikinciliği de mucizelere kaldı artık. afrika kaçtı önümüzdeki turnuvalara bakıyoruz artık.
  • 83
    orduları pek çok zaman vermiştiler dünya'ya şan

    takım aynı takım, 3 gün önce kafa kafaya oynamış, dandik bir golle yenilip istanbul'a dönmüş takım. fakat hayırdır kaptan değişmiş. demek milli forma gibi kaptanlıkta ayağa düşmüş. sırayla, ibat sırasına göre. yalamalık sırasına göre. emre'cik, nihat, tuncay. bir dahaki maç sıra sabri'de. aslında şu kadronun tek bir kaptanı vardı. devlet memurluğu statüsü uygulansa bile takımın kaptanı emre aşık olmalıydı.

    ali sami yen'de ağırlıklı galatasaray taraftarı vardı. atılan sloganlar, maç başı tezahürat bizimkilerindi. doğal olarakta gözbebeğimiz arda'mız coşacaktı. maymuna çevirdi ispanyol'ları. sahanın yıldızıydı, golü attırdı, attığı gol pasını atamadılar. vurduğu top adama çarpıp kornere çıktı. bu coşkusuyla golü atması an meselesiydi, ancak imparatore totem yaptı. batuhan kim arda'nın son 3 dakikası kim. arda ölür yine oynar 3, 5 dakika daha. şapkayı bırak artık terim, tavşan yok içinde. son dakika golleriyle gelen kariyer, son dakika golleriye eriyor. ama adın imparatore, ne kadar yenilirsen o kadar yukarı kaldırılıyorsun.

    nihat; inanın ben bu adamı 90 dakika hiç izlemedim. beşiktaş'dayken dahil, toşhak'lı sosyatik real'de leblebi gibi goller atarkende sevmedim. bu kadar bencil bir futbolcuda görmedim. kısa kesiyorum ve bu nihat futbolcu değil diyorum. semih'e artık yapıştı. gol tanrıları doğarken kıçını yalamış, bu kadar ballı bir golcü olabilir mi? boş kaleye attığı golün hatırına unutuldu sahada. ilk yarı bütün pasları rakibe gitti, ikinci yarı takım oyunu forselediği zamanlarda da yoktu.

    volkan kardeş, unutulmaz iki gol çıkardı. benim diyen kaleci çıkaramaz o topları. ama yenilen penaltı golünde o ne çıkış öyle ya. ne diyeceğiz şimdi, o kurtarışlar çöpe, çakarım böyle kaleciye. orta sahamızın torpilli monşeri, kol börekçisi bir maçı daha kaza bela olmadan, hata yapmadan atlattı. ne yanlış pas attı, ne gollerde hata yaptı. çünkü saklanarak oynadı idare etti.

    son dakikada yedik, yemesek ne yazardı. sadece ceo kurtulurdu o kadar. yensek bile hikaye, reklamlar çöpe. osmanlı padişahları bile sefere çıkarken mehter takımı bu kadar amansız marşlar çalmadı. neymiş, acımasızmışız, dünya'yı boşver biz büyükmüşüz, afrika'lı çocuklar bizim çocukların adını sayıkladı haftalardır. ne olacak şimdi.

    hiç bir şey olmayacak. gereğinden fazla iyi oynadık bu gece. arda tek başına çöktü ispanya'nın üstüne. bir kere daha yazık oldu arda'nın oyununa. gördük işte şu an avrupa'nın en büyük takımını. bir tane arda'ları varmı. dikkatle izledim torres'miş, baros on kafa atar. türkiye liginde maskara olan, semih'e yedek bekleyen danyal son dakikada alda at bir gol attırdı.

    şimdi birileri sırayla, cımbızla terim'i kurtaracaklar. bahane hazır, son dakika balı. biz atarken türko, yerken bahtsız bedevi. hacivat'lar zamparalık yapar, ceremesini karagöz'ler çekermiş. yanlız bir şeye itirazım var. maçtan sonra ben bu satırları yazarken maçın yorumunu ziya doğan yapıyordu. televizyon parazit yapıyordu, cep telefonu açıktı ziya'nın, kapattım. ziya doğan, terim'i yorumlayacak ben de dinleyeceğim. erketede bekleyen, yılmaz vural, ağızlarının suyu akıyordu. vak vakları ürkütmeden için için seviniyorlardı. çok beklerler ekmek çıkmaz onlara.

    ülke takımı, daimi futbolcular ve daimi hocalarla devam, ceddin deden neslin baban pek kahraman türk milleti.
  • 84
    takım kadroları çağrılırken herkesin adı avazlar yırtılırcasına bağırıldı ama nedense "belozoglu" dendiği an sesler birden üçte birine düştü. demek ki stadyumda galatasaray taraftarı ve de emre'yi sindirememiş fenerbahçe taraftarı çoğunluktaydı. yine de maç içerisinde birkaç kere "hadi be emre" dediğim oldu, milli takımdan başka hiçbir yerde de diyemem bunu, fenerbahçe final oynasa avrupa'da, kupa alsınlar isterim belki ama "hadi emre" diyemem. demek ki milli duygu başka bir şey! yine de arda ona pas attıkça içim acımadı değil.

    maçın özeti: arda turan ve volkan demirel.
    sonuç: yazık oldu arda'mızın oyununa ve volkan'ın çıkardığı o kritik toplara.
  • 86
    işimizin zorlaştığını açıkça ortaya koyan maç olmuştur. millilerimize çok daha fazla 'amansız ol'maları gerektiğini umarız ki hatırlatmıştır. ayrıca arda nın kendinden beklenen performansı ortaya koyması maçı kurtarmaya yetmemiştir ne yazık ki. ama olsundur geriden gelip başarılı sonuçlar elde etmeyi sevdiğimizi bilmek bir nebze olsun umutlandırıyor insanı.
  • 87
    izlediğim en kötü ispanya performanslarından biriydi dün geceki fakat yine de kazanamadık. kim ne derse desin arada çok büyük bir kalite farkı olduğu ortada.

    oysa herşey çok güzel başlamıştı ve biraz ofsayt kokan bir golle 1-0 öne de geçmiştik fakat daha sonra bulduğumuz fırsatları değerlendiremeyince sahadan mağlüp ayrıldık. ayrıca fatih terim'in oyuncu değişikliklerinin de bu mağlubiyette az da olsa etkisi var. oyundan çıkan isimlere bakıyorum; nihat kahveci, semih şentürk ve arda turan. onların yerine girenler ise batuhan karadeniz, nuri şahin ve sabri sarıoğlu.

    her zaman gol atabilicek bir semih şentürk ve dün gecenin tek yıldızı olan arda turan'ı oyundan alırsan zaten gol atmana imkan da kalmıyor.

    ve daha da tuhafı fatih terim sanki oyuncularını deniyor, dünya kupasına katılmayı garantilemişiz de hazırlık maçı yapıyoruz sanki. euro 2008'de sürekli oynattığı bir mevlüt erdinç, ispanya deplasmanında oyuna sonradan aldığı gökhan ünal, dünki maçta da oyuna sonradan giren batuhan karadeniz. artık kesin bir karar vermek gerekiyor oyuncular konusunda, böyle deneme yanılmalarla bu işin olmadığı ortada çünkü.
  • 88
    tahminimden daha atak oynadığımız ama yinede kaybettiğimiz maçtır.

    hemen şunları söylemek isterim:

    1. batuhan sen neymişsin be arkadaş. ikinci yarıda en büyük eksiğimiz olan uzun pasları tıkır tıkır kafa ile topladı bu abi. o cüsse endam işe yaradı gerçekten. kullandığımız iki kornerde ezdi rakip takım defansını. (iki kişiye sırtını dayayıp ikisini birden birer metre itti ve tuncayın şut çektiği pozisyona sebep oldu helal olsun)

    2. nihat sende az değilsin hani. her zaman sevdim bu adamı ama bu akşam şans yanında değildi sanırım. 3 şutu kalenin üstünden dışarı çıktı (çok yukarda) biride casillas'ın kucağında kaldı (çok aşağıda)

    3. arda sen bizim herşeyimizsin!

    4. ibrahim üzülmez hakkında konuşmuyorum. zira küstüm kendisine...

    herşeye rağmen benim görüşüme göre bi kaç gün önceki maçtan daha iyi daha hırslı oynadığımız bir maç oldu. son dakikalarda gelen gol olmasaydı belki ummadık bir yerden bir şut çıkar, belki biri defansın arkasına uzun bir top atar gole gideriz, belkide casillas elinden bir top kaçırır/yumurtlar ordan çakarız bir tane dedim ama... yine üzüldük...

    ps: lütfen artık uzun pasları hedefine göndermeyi öğrenelim allahım. millilerimiz bu şekilde top kaybettikçe ben üzülüyorum depresif oluyorum.

    ps2: daha once farkli bir yerde yayinlanan yazimdir.
  • 90
    gunun anlam ve onemine uygun, cidden 'saka' gibi bir mac oldu.
    anca 23 saat bekledim ki sinirim ve uzuntum gecsin. hersey bir yana; su cahil halimle ben bile arda-semih cikmaz oyundan diyebilirken, koca imparator nasil yapti bu degisikligi anlasilir gibi degil.
    bi de , emre vardi galiba, 4 kez duydum adini. vay be; oynamayinca sahada kaliyosun, banko oluyosun! hem ayrica , illa bi ibrahim secilcektiyse, o 'toraman' olmali degil miydi?
    milli takimin taktigi belli; arda oyun kurcak, arda pas atacak, arda pres yapacak, arda defansa yardim edecek, arda arda arda...
    en uzuldugum de, yazik oldu arda'nin onca emegine... yazik...
  • 92
    ali sami yen stadyumu'nda oynanan son milli maçtır.

    ülke olarak ağır travma yaşadığımız maç. 2010 dünya kupası eleme grupları başlarken ispanya ile birinciliğe oynayacağımızı düşünüyorduk. bu maça da mutlak galibiyet parolası ile çıkmıştık. iyi de başlamıştık.
    fakat aylarca tüm ulusun dalga konusu olan daniel guiza sonradan oyuna girmiş ve maçın uzatma dakikalarında galibiyet golünün asistini yapmıştı. golü ise daha sonra bize transfer olan albert riera atmıştı.

    seneler sonra geriye bakınca, bizim riera'nın ayı'yı avlaması güzel bir olay. fakat o vakit koymuştu.

    (bkz: tarihte bugün)
App Store'dan indirin Google Play'den alın