1
ile başlayan cümleler futbolda her daim var olmuştur. istediği kadar yeteneği olsun bir futbolcu çalışmıyorsa, emek vermiyorsa, işine saygı duymuyorsa yeteneklerini sergileme konusunda sıkıntı çeker. dünya futbolunda bunun örneklerini çok sık görüyoruz ancak ülkemizde bu daha fazla miktarda mevcut.
örneğin, türk futbol tarihinin gelmiş geçmiş en yetenekli futbolcusu olduğu konusunda 100 kişiden 90'ı aynı görüşü bildireceği sergen yalçın var ki, sahada olması yetmesine rağmen daha fazlası istenmiş kendisi de buna çalışmayarak olumsuz cevap vermiştir. çalışsa çok daha iyi yerlere geleceğini bilmesine rağmen çalışmamış, yeteneklerini sahaya yansıtmak istediği zaman yansıtmıştır. sergen bu konuda bayrak taşıyanlardandır ama diğerlerinden bir yönüyle ayrılır o da "çalışmak istememek" konusunda.
bazı futbolcular da var ki aslında başında durursan, iyi bir strateji izlettirirsen başarılı olabilir. yeteneğini ancak ve ancak disiplin altındayken gösterebilir. buna arda turan'ı örnek gösterebiliriz. arda turan'ın galatasaray'da son zamanlarında nasıl boşladığını, ispanya'ya gidince kendine nasıl geldiğini hepimiz gördük. rahatlık batıyor denir ya işte o türden futbolculardır.
kimi futbolcular da var ki koca bir camia umut bağlar, bir umutsuzluğun verdiği bir umuttur bu. aslında olmayanı görmek isteriz, ama yoktur ki o yetenek ancak yine de taraftar inanır, olsun ister, kendi evladı olarak bilir. buna batuhan karadeniz ve aydın yılmaz'ı örnek verebiliriz. asla ve asla olmayacakları bilinir içten içe ama yine de umut bağlanır.
gelelim en sık görülen futbolcu tiplerine bunlar da yeteneklerine ihanet eden, asla ve asla çalışmaktan, emek vermekten zevk almayan futbolculardır. çalıştıkları çok küçük zamanlarda, kendilerine gerçekten inanıldığında olağanüstü futbolcuya dönüşürler ama bu performanslar anlık olur. bir zaman bursaspor şampiyonluğunda şahit olmuştuk buna, çoğu boş adamdan iyi takım kurulmuştu çünkü camia gerçekten inanmıştı. aynı durumu biz de 2008'de yaşadık, iyi bir kadro vardı ama kadronun iyiliğinden değil inançla şampiyon olunmuştu. 2011 kadromuz, 2012 kadromuzdan daha kötüydü ama daha iyi top oynuyordu çünkü içinde çok önemli etmenler vardı, takımda bir açlık vardı, istek vardı. engin baytar'ı buna çok net olarak gösterebiliriz. yetenekli ama çalışmıyor diyebileceğin futbolcuya en net örneklerden. bu liste uzar gider, tıpkı bel bağlanmaların, umutlanmaların boş yere uzayıp gittiği gibi...
örneğin, türk futbol tarihinin gelmiş geçmiş en yetenekli futbolcusu olduğu konusunda 100 kişiden 90'ı aynı görüşü bildireceği sergen yalçın var ki, sahada olması yetmesine rağmen daha fazlası istenmiş kendisi de buna çalışmayarak olumsuz cevap vermiştir. çalışsa çok daha iyi yerlere geleceğini bilmesine rağmen çalışmamış, yeteneklerini sahaya yansıtmak istediği zaman yansıtmıştır. sergen bu konuda bayrak taşıyanlardandır ama diğerlerinden bir yönüyle ayrılır o da "çalışmak istememek" konusunda.
bazı futbolcular da var ki aslında başında durursan, iyi bir strateji izlettirirsen başarılı olabilir. yeteneğini ancak ve ancak disiplin altındayken gösterebilir. buna arda turan'ı örnek gösterebiliriz. arda turan'ın galatasaray'da son zamanlarında nasıl boşladığını, ispanya'ya gidince kendine nasıl geldiğini hepimiz gördük. rahatlık batıyor denir ya işte o türden futbolculardır.
kimi futbolcular da var ki koca bir camia umut bağlar, bir umutsuzluğun verdiği bir umuttur bu. aslında olmayanı görmek isteriz, ama yoktur ki o yetenek ancak yine de taraftar inanır, olsun ister, kendi evladı olarak bilir. buna batuhan karadeniz ve aydın yılmaz'ı örnek verebiliriz. asla ve asla olmayacakları bilinir içten içe ama yine de umut bağlanır.
gelelim en sık görülen futbolcu tiplerine bunlar da yeteneklerine ihanet eden, asla ve asla çalışmaktan, emek vermekten zevk almayan futbolculardır. çalıştıkları çok küçük zamanlarda, kendilerine gerçekten inanıldığında olağanüstü futbolcuya dönüşürler ama bu performanslar anlık olur. bir zaman bursaspor şampiyonluğunda şahit olmuştuk buna, çoğu boş adamdan iyi takım kurulmuştu çünkü camia gerçekten inanmıştı. aynı durumu biz de 2008'de yaşadık, iyi bir kadro vardı ama kadronun iyiliğinden değil inançla şampiyon olunmuştu. 2011 kadromuz, 2012 kadromuzdan daha kötüydü ama daha iyi top oynuyordu çünkü içinde çok önemli etmenler vardı, takımda bir açlık vardı, istek vardı. engin baytar'ı buna çok net olarak gösterebiliriz. yetenekli ama çalışmıyor diyebileceğin futbolcuya en net örneklerden. bu liste uzar gider, tıpkı bel bağlanmaların, umutlanmaların boş yere uzayıp gittiği gibi...