resim
Yekta Kurtuluş
Takım:-
Mevki:Merkez Orta Saha
Yaş:39
Boy:1.75
Uyruk:Türkiye
  • 1476
    mancini'nin denedigi sistemlerden sececek oldugunun sebebi olabilecek, coktandir extensor'in deyimiyle derinde denenmesini bekledigim meziyetlerin sayesinde denendigini gormemi saglayan oyuncu.

    yekta'nin suan neden oynadigini ve yerinin neden degistigini anlamak icin suat kaya'nin neyi iyi yaptigini ve neden o takim icin cok onemli oldugunu anlamak lazim. soruyu soyle soralim: turkiye'nin gelmis gecmis en yetenekli oyuncusu ve oyun kurucusu tugay varken, emre belozoglu gibi teknik, hizli ters bir oyuncu vaken neden suat orta sahanin merkezinde deep lying playmaker oynadi? cevabi yekta'nin suanda denenmesiyle ayni; ceviklik. belki turkce ceviklik kelime olarak gerektigi kadar karsilamiyor anlamini, agility belki ya da belin ince diyelim hadi. galatasaray'in 96-2000 arasi vites arttirmasini saglayan, oyununu hizlandiran suat'in o mevkiye gecmesidir. cunku tugay ingiltereye gidene kadar topu durdurmadan pasi istedigi yere atabilecegini ogrememisti ve vucut olarak suat kadar esnek olmadigi icin daha agir kaliyordu. ingilteredeki hali ise efsanedir cunku suat'in yaptigini yapmaya baslayip ustune harika teknigini konusturmustur. emre belozoglu da suat kadar hizli karar verip, hizli paslasan biri asla olamadi. fatih terim'in gelisiyle cok umitlenmistim belki o mevkide beli ince topu ileri hizli tasiyan birini dener diye ancak kendisi ne yekta'yi ne engin'i hatta size garip geebilir ana denenebiliri, emre colak'i denemedi. selcuk ve melo daha yetenekli olabilir falat oyun tempomuz iki beli kalin merkez orta saha kullandigimiz icin cok yavasti. pirlo ve selcuk'u karsilastiriyoruz cokca. gozden kacan ise pirlo'nun ingiltere gormu tugay gibi oynamasi ancak selcuk ise tugay kadar teknik degil ve onun ingiltere oncesi hali gibi oynuyor. bu nedenle pirlo'nun varligi juventus icin yavaslatan bir sebep degil, tam tersi hizli oyun icin bir anahtar.
    viera ve deschamps arasindaki fark da budur. viera bir cok seyi ne kadar iyi yaparsa yapsin, asla deschamps zamani fransa kadar iyi oynatamadi takimi.

    mancini birden fazla sistem deniyor, cogunluk bunu formayon arayisi gibi gordu ancak kendisi daha cok takimin optimum noktasini cozmeye calisiyor. belli noktalari sabit tutup digerlerinde ayarlamalara giderek optimum futbolu yaratmaya calisiyor. ceyhun ve yekta birbirinden farkli iki sistemin parcalari. yekta'li oyun daha akici ve selcuk ile melo'dan maksimum hizi almaya hedefli. daha dogru orta sahadan diyelim. sneijder'i biraz daha 18'e yakin kullanabilir de boylelikle, tek santrafor kullanip.

    avrupada basari istiyorsak hizimizi arttirmamiz gerekiyor, mancini de hizimi arttirmak icin takimin agirlik merkezine "beli ince" bir oyuncu yerlestirmeye calisiyor. agirlik merkezinde hareketli ve donusu kolay yapan oyuncunun farki icin kucuk bir ornek. barcelona arsenal'den fabregas'i almak isterken tum dunya basini kendisini xavi'ye yzun vadeli alternatif diye dusunmustu. denendi hatta bu pozisyonda ancak sonra false9 olarak bir cok maca ciktigini gordu ve bir daha xavi yerine denenmedi bile.

    bu yazi yekta'nin cok iyi oyuncu oldugunu soyleyen, xavi'yle kiyaslayan bir yazi degildir. sadece mancini'nin neden boyle bir tercih yaptigini ve bunun neden dogru bir yol oldugunu anlatmak icin yazilmistir. yekta pas hatalarini duzeltip, pas tercihlerini duzelttikce cok farkli bir galatasaray izlemeye baslayabiliriz. unutulmasin, suat kaya da ilk bu bolgede denendiginde pas hatasi cok yapar ve takimi cikistakonta yedirirdi. sonrasi...sonrasi 10 yildir bir efsanin boslugu ile gecti.
  • 1477
    alışmışız derinde size'lı adı muhtemelen diarra ya da traore falan olan adamların ön libero - anchor man oynamasına, yekta'yı 22 aralık 2013 galatasaray trabzonspor maçında orada görmek biraz garip geldi tabi. maç boyunca "ulan bu adam bir kasımpaşa'da baya baya forvet arkası oynamadı mı, biz bundan okan buruk beklemiyor muyduk, bu ne ara suat kaya oldu" diye düşünüp durdum. ama sırıttığını söyleyemem, sadece pas dağıtımı yapmaya alışması gerekiyor. uzun paslarının ve topla çıkışlarının 1-2 tık düzelmesi lazım, defansif katkısı zaten oldukça yeterli bence.

    yekta ya da o tip bir futbolcunun derinde kullanması selçuk'u da fazlasıyla aktif edecektir. kaptan 22 aralık 2013 galatasaray trabzonspor maçında fazlasıyla hücumda göründü zaten.

    yekta'nın 6 numara oynamasının tek handikapı bana o lanetli sezonda (10/11) rijkaard'ın ayhan'ı o şekilde kullanmasını hatırlatması. umarım alışır ve o mevkiye oturur.
  • 1478
    yaklaşık iki yıldır, belki daha da fazla süre, düzenli forma şansı bulamayan bir oyuncudan bahsediyoruz. sırf antrenman formu ile çıktığı bir 90 dakika üzerinden eleştirmek büyük haksızlık. o yüzden takım içinde rotasyon çok önemli. umut gibi, yekta gibi, ceyhun gibi iş ahlakı olan oyunculara, gerekirse drogba, burak, selçuk gibi isimlerden zaman zaman vazgeçerek forma verilmesi lazım. üstelik sürekli oynayan bu oyuncularda en azından mental olarak dinlenme fırsatı bulur. zira her maç 90 dakika oynayan drogba'da bu mental yorgunluğu bir kaç haftadır hep birlikte görüyoruz.
  • 1481
    kendisi melo'nun değil daha çok selçuk inan'ın ikamesi olabilir, zira ne galatasaray futbol takımının kadrosunda ne de türkiye ligi'nde felipe melo'nun yerinde onun kadar oynayabilecek benzer bir oyuncu yok.

    22 aralık 2013 galatasaray trabzonspor maçında yekta da elinden geleni yapmıştır. adamı ayda 1 kere oynatırsak o da kupa maçı olursa en fazla bu kadar oynar ama daha toparlamış sanki, her daim kulübede isteyeceğin bir oyuncu tipi.
  • 1484
    geldiğinden beri suat kaya'ya evrilmesini beklediğim futbolcu. daha önce de yazdım, * bu adam mümkün olduğu kadar geriye çekilmeli, çünkü ileride problem çözebilecek bir oyuncu değil, bu yüzden de kendisini ileri koymanın çok bir faydasının olacağını düşünmüyorum. çünkü orada hızlı olmak gerek. selçuk bile üst düzey maçlarda yavaş kalıyor. yekta'ysa galatasaray gibi bir takımda sıradanlaşıyor doğal olarak. ama defanstakilerin top çıkarma yetenekleri o derece gelişmiş değil. o yüzden mümkün olduğunca geride yer verilmeli kendisine ve ikinci bir suat kaya yaratılmalı. geriden iyi top dağıtmak için tekniği son derece yeterli. bence bu mevkiye alışırsa daha başarılı olur.

    galiba 22 aralık 2013 galatasaray trabzonspor maçında mancini geride oynatmış kendisini. maçı izleyemedim ne yazık ki, dışarıdaydım. nasıl bir verim alındığını bilmiyorum, ama extensor reyiz bu hamleyi çok beğenmiş.

    birçok konuda olduğu gibi galiba yekta konusunda da mancini'yle paralel düşünüyoruz. terim ya da gerets'ten daha yakın buluyorum bu yüzden kendime. 2011-12'deki terim, feldkamp ve mancini son on yılda bence bu takımın gördüğü en iyi teknik direktörler. değerini bilmek gerek o yüzden.

    edit: kendisini terim neredeyse hiç düşünmemiş ve kendisine hiç şans vermemiştir, ama bence burada suç terim'den çok yekta'nın kendisinde gibi... terim'i forma vermeye mecbur bırakacak şekilde çalışmalıydı, yapamadı. inşallah farklı bir yöntemle mancini kazanır yekta'yı. çünkü çok iyi özellikleri olan, iki yönlü oynamaya açık bir oyuncu.
  • 1485
    kasımpaşaspor döneminde ofansif ortasaha olarak oynardı.
    gheorghe hagi-tugay kerimoğlu ikilisi'nin olduğu dönemde galatasaray'a geldi.
    aradan o kadar zaman, o kadar hoca geçti gitti.
    üstüne tugay kerimoğlu galatasaray'a tekrar geri geldi.

    hala kendisini kasımpaşaspor'da oynadığı mevkide göremedik.

    ne zaman ismini görsem aklıma tugay kerimoğlu'nu getiren futbolcu.
  • 1487
    yekta maalesef yedekliği kabullenmiş bir oyuncu. oyun açısından isyan etmiyor duruma. çoğu zaman görevi yapmak yeterli olmaz.

    bir ortasaha oyuncusu için iyi meziyetleri var aslında. çalım atabiliyor (gerek vücut çalımı, gerek bilekten), bir ortasaha için fena olmayacak şekilde sprint atabiliyor. e fena oyun görüşü yok. oyun içerisinde sakin kalabilmek gibi bir artısı var. iyi bir orta saha olmak için potansiyel var, vardı.

    ancak üzerine koymadı yekta. isyan etmedi yedekliğe. geliştirmedi kendini. sonucunda vasat üzeri bir rotasyon oyuncusu oldu. mevcut kadroda yerine koyabilecek adam yok diye, gerçekleri görmezden gelmememiz gerekir.
  • 1490
    bana göre fatih terim'in en büyük taktik hatalarından biri hamit'in olmadığı maçlarda yekta'yı 3'lü orta sahada melo ve selçuk'la denememesiydi. formsuz engin, saf yetenek emre çolak ve hatta amrabat'ı bile denedi ama mevcut yedekler içinde 3'lü orta saha için en uygun isim olan yekta'yı ısrarla kenarda tuttu. fatih hoca biraz üstünde dursaydı bambaşka bir yekta izliyor olabilirdik.
  • 1493
    --- alıntı ---

    "ben hiç bir takıma gitmek istemediğimi yönetime bildirdim. ücretsiz mi oynatacaklar a2 ile antremanlara mı gönderiyorlar kabulum. ama gitmeyeceğim burası benim yuvam"

    --- alıntı ---

    dediyse halt yemiş. eğer işe yaramıyorsan gidersin arkadaş, nedir yani?
    şu an bence de gitse ya da kalsa pek bir artısı eksisi olmayacak.
    4.5 milyon euro verilmişken kalsın deniliyor zaten. bir de yerli sıkıntısı var. yoksa kendisi burhan eşer'den daha yetenekli değil.
  • 1497
    emre çolak ve aydın yılmaz'ın kullandığı şansların onda birini bile henüz kullanmamış, zamanında sakatlıkla ugrasmaktan kendisini gösterememiş ama her ihtiyaç duyuldugu anda ortalamanın üzerinde performans gösteren aslan parçası. artık kendisi için genç ya da genç yetenek tanımını kullanmak yanlış olur ama takımda kesinlikle kalması gerekir.
  • 1499
    hakkında çıkan transfer dedikodularının hikaye olduğu futbolcudur.

    mancini yekta'daki potansiyeli gördü bence. en azından direkt 11 oynamasa bile geniş fikstürde oynatabileceği alternatif futbolcular lazım. mesela ztk maçlarında takımın en kilit adamı melo'yu dinlendirirken onun yerine oynayacak yine melo özelliklerinde birisi lazım. * selçuk allah korusun sakatlansa, cezalansa onun yerine de alternatif lazım. bu sebeple yekta'nın takımdan gönderilmesine asla müsade etmeyecektir. zaten yekta'da her seferinde takımda kalmak istediğini, yedek kalmayı problem etmediğini dile getiriyor.

    kişisel olarakta yekta hakkında şunu düşünüyorum ; bana oynadığı maçlarda biraz vurdumduymazmış gibi geliyor. yani belki yapısı ve mizacı böyle soğukkanlı ve sert ama bana sanki bitsede gitsem havasında oynuyormuş izlenimi veriyor. bir melo gibi '' 90 dakika daha olsun 90 dakika daha oynarım '' motivasyonuyla sahaya çıksa çok güzel işler yapacakmış gibi hissediyorum. çünkü oyunu okuma bilgisi, tekniği ve becerisi buna müsait diye düşünüyorum. tek eksik mental bence.
App Store'dan indirin Google Play'den alın