• 2
    gol beklentisi istatistiğine göre 2018/19 şampiyonlar liginde grup aşamalarında oynanan maçlarda takımlar kaç gol atmalıymış, gerçekte ise kaç gol atmışlar şeklinde şöyle bir tablo paylaşılmış.

    https://twitter.com/.../1073321812875010050

    http://gss.gs/m9g.jpg

    beklenen gol istatistiğimiz(xg) 9.9 iken biz 5 gol atabilmişiz. arada 4.9'luk bir fark var. bu konuda bizden daha kötü olan sadece iki takım var; onlar da juventus(5,5) ve liverpool(5,3). tabi onlar 9'ar gol atıp gruplarından çıktıkları için bizim kadar koymamıştır. yani çok fazla pozisyon bulmuşlar, çok da kaçırmışlar ancak 9 tanesini atmışlar.

    biz atamadığımız için elendik. boşuna denmiyor özellikle bizim gibi takımlar için şampiyonlar liginde net pozisyon harcamak fazla lüks diye.
  • 4
    https://twitter.com/...ZsumQI05xzA&s=19

    ligde oynanan 3 hafta itibariyle gol beklentisi xg oranları (full liste)

    1. galatasaray 7,54
    2. altay 7,18
    3. trabzonspor 6,30
    4. sivasspor 5,91
    5. beşiktaş 5,89
    6. antalyaspor 5,40
    7. başakşehir 4,41
    8. konyaspor 4,37
    9. hatayspor 4,05
    10. fenerbahçe 3,92
    11. f. karagümrük 3,73
    12. gaziantep fk 3,68
    13. y. malatyaspor 3,54
    14. adana demirspor 3,32
    15. kasımpaşa 3,23
    16. göztepe 3,14
    17. alanyaspor 2,99
    18. giresunspor 2,73
    19. kayserispor 2,16
    20. rizespor 1,76

    (bkz: süper lig 2021-2022 sezonu)
  • 5
    xg hakkindaki dü$üncelerim daha önce de söyledigim gibi açik ve nettir:

    xg'ye inanma, xg'siz de kalma. xg de topa sahip olma orani vs. gibi bir parametredir. tabii ki bilimi hiçe sayamayiz. ancak xg'si yüksek olan takim illaki $ampiyon olacak diye bir kaide yok. hagi örnegi verildi (mütemadiyen uzaklardan gol vuru$lari yapmasi) veya kale agzinda içeri sokulamayan toplar (fi tarihdeki yasin, umut örnekleri).

    tekrar ifade edelim. xg önemlidir, ancak her $ey degildir.

    yakin tarih'den örnek örnek (süperlig 2021/22 sezonu 3. hafta sonu):
    altay (xg 7.18) 0-2 fenerbahçe (xg 3.92)
    kasimpa$a (xg 3.23) 2-2 galatasaray (xg 7.54)

    altay yüksek bir oranla evinde maglub oluyor, gs ise deplasmanda ligin 3. haftasi itibari ile en yüksek xg oraniyla berabere kaliyor.

    dedigim gibi, bazi maçlar olur, fark atman gereken yerde saçmasapan bireysel bir hata ile galibiyeti kaçirirsin, hatta maglup bile olabilirsin.

    xg de bir çogu gibi bir parametredir ancak xg üzerinden her $eyi açiklayamazsin. xg'si çok olana 3 puan vermiyorlar. 3 xg bir penalti sayilmiyor. pozisyona gireceksin ve atacaksin karde$im. gol atmak için 10 tane pozisyona girmene gerek yok.

    futbolda geçerli olan tek kural gol atmaktir. gol ise de +/- averajla ölçülür. bu demektir ki, hem atacaksin, hem yemeyeceksin.

    yok öyle en yüksek xg oranina sahip olup aptal aptal bireysel hatalarla 2 puandan* olmak.

    daha dün* dünyalari kaçirip son dakika golü ile 2 puan biraktik.

    öte yandan yine milli takim üzerinden gidecek olursak türkiye'nin dünya kupasi elemerlinde 4.38'lik xg orani ile 10 gol(u: https://www.goal.com/...e3dyl61r7bshwywrrv2) attigini görüyoruz. türkiye'de hagi, oynuyordu da, sneijder oynuyordu da, benim mi haberim yoktu?

    xg'ye inanma, xg'siz de kalma.

    son olarak, gol gol, ne olursan ol, yine gol!
  • 6
    ben kendisinden razıyım.
    futbol skor bakımından kısır olduğu için istatikler için sıkıntılı bir spor dalı.
    xg burada yeni bir metrik olarak sunuldu. yani buna metrik olarak bakmak lazım, birkaç konuda size fikir sağlar, her şeyin cevabını beklerseniz yanılırsınız.

    xg, xga, xa vs bunlar oyunu yorumlamanızı sağlıyor. bak xg en yüksek biziz, en iyi biz oynuyoruz denemez. formülasyona bakarsanız sıkıntılar vardır ki sabit durmuyor bu zaten işle uğraşan şirketler daha sağlıklı sonuçlar için devamlı geliştirme yapıyorlar.

    şu örnek çok güzel bence; https://youtu.be/O1og2U9NQCk https://fbref.com/...als-model-explained/" class="title">*

    bu gole sadece şut olarak bakarsanız yüksek çıkar, şut anında rakip pozisyonlarına bakarsanız daha da yüksek çıkar. ama pozisyon gelişimi olarak bakarsanız xg düşer. adamlar da bunları geliştirmeye çalışıyorlar, emek var. daha da iyi noktalara gelecektir.
  • 7
    istatistiklere göre galatasaray'ın pozisyon sonlandırma problemi var. yani pozisyona giriyoruz ama atamıyoruz. forvet pozisyonundaki bilinmezlikte bir sebep olabilir tabii. diagne ile başladık sonra halil oynamaya başladı. muhtemelen bir daha ki maç mohamed oynayacak. eğer kesinlikle bonservisi alınacaksa bence mohamed 1. tercih olmalı ama halil'e de diyecek bir şeyim yok. veya halil'in forvet mohamed'in sol kanat forvet rolünde oynaması da bir şeyleri çözebilir diye düşünüyorum.

    öncelikle net şekilde 11i belirleyip anormal durumlar olmadıkça en az 70 dakika o takımla oynamamız gerekiyor. maç kötü gidiyorsa 45te değişiklik çözüm değil olmayacak da. önce birbirleriyle oynama alışkanlığı kazanmaları lazım. sonra bazı şeyler oturacaktır, roller belirlenecektir. yapısal anlamda da sorunlar var ama onlar başka mesele. lazio maçı hariç 90 dakika iyiydik dediğimiz maç yok. devamlılık sağlanırsa olacağına inanıyorum ben.

    sonuç olarak ilk 5 haftada en çok net fırsat ve xg yaratan takım bizmişiz. trabzon, beşiktaş ve fener bizden daha az pozisyon üretmelerine rağmen gol buluyor olmalarını tecrübeli oyuncularına bağlıyorum. trabzonda nwakayeme ve bakasetas, çok gol atamasa da fenerde valencia, pelkas, mesut, berisha gibi bir çok opsiyon var. bjk'de ise batshuayi, larin, ghezzal arkasında pjanic var. yani genç bir takımız fatih hoca hatalarında ısrar etmezse bu gençlere imkan verirse çok daha iyi olacağımızı düşünüyorum.

    https://twitter.com/.../1439964757172396036
  • 8
    5 yıllık bir hiatus sonrası herkese merhaba. uzun bir süredir bu xg hakkında canımı sıkan bir şeyler vardı ancak adlandıramıyordum. aslında basit bir sorunun karşılığını görmediğim için başlamıştı, böyle bir istatistikte olmamasına imkan vermediğim bir eksiklik: possession futbol ve transition futbol takımlarının oyun etkisi ve değişkenleri. işim gücüm yok gibi bu kaşıntıya artık karşı koyamayıp ufak bir araştırma yapmaya karar verdim ve sonunda geldiğim nokta, benim canımı sıkan xg değil, xg’yi şimdiki zamanda yorumlayan izleyiciymiş.

    önce biraz xg’yi açalım. bütün stokastik modeller gibi belli formüllere ve prensiplere dayalı. yani her ne kadar insan faktörünü içine koymaya çalışsa da kendi içinde kapalı bir durumu söz konusu. bunu gözönünde bulunduran istatistikçiler zaten xg’yi günümüzü yorumlamak için ortaya atmamışlar. xg temel olarak bir takımın uzun bir sürelik maçlarını (bir sezon gibi) ele alıp, gelecekteki ilerleyebileceği yolu çizmede fikir sunuyor. bunu yaparken ele aldığı temel veriler 4 adet: şut çekecek kişinin pozisyonu, neresiyle vuracağı (kafa, ayak), pasın türü (orta mı, ara pas mı, duran top mu) ve son olarak pozisyonun nasıl hayat bulduğu (buildup play, top kapma, defansın yerleşme şansı olmuş mu, driplingle devam edilmiş mi).

    buna stokastik model demiş olsam da aslında tek bir formülasyonu yok maalesef. bu nedenle farklı istatistik sitelerinde farklı sonuçlar bulabilirsiniz. en temel farklılık şutu çeken oyuncunun pozisyon yorumu. araştırdığım sitelerde callum wilson’ın southampton’a attığı bir golü örnek vermişler. boş sayılabilecek bir kaleye penaltı noktasında şut çekiyor. birçok sitede bu 0,5 ile 0,66 xg olarak işlenmiş. bunun sebebi referans pozisyon azlığı. o noktadan çekilen şutların sadece %3’ü önü açık olarak çekilmiş. bunu yorumlayan istatistik siteleri de farklı sonuçlara ulaşıyor. mesela statsbomb aynı pozisyonu 0.97 xg olarak kaydetmiş.

    tek bir doğru xg yorumu olmadığını söyledikten sonra şimdi yapısal eksikliklere gelelim. zincirleme devam eden pozisyonların istatistiği konusunda bazı sıkıntılar var. yine araştırdığım bir sayfada, bir nürnberg maçındaki pozisyonu örnek almışlar. oyuncu kaleci yerindeyken şut çekiyor xg=0,37, şutu defans karşılıyor top tekrar önüne geliyor bu sefer kaleci yerinde değil ama bir defans var xg=0,68, top direkten dönüp önüne geliyor bu sefer boş kale xg=0,81. şimdi ilk sorun: normalde düz bir şekilde pozisyon toplamları alınırken burada toplam 1,86 olmakta ki bu imkansız. çünkü bir pozisyonda sadece bir gol üretebilirsiniz. bunu aşmak için defans yapan takım üzerinden olasılık hesaplayıp bunu 1’den çıkartarak atak yapan takımın xg’sini hesaplamaya çalışmışlar. bu da her pozisyonu ayrı ayrı 1’den çıkartıp çıkan sonuçları birbiriyle çaraparak elde edilmiş. bu pozisyonda çıkan sonuç %3,83 oranında defans yapan takımın golü önleyeceği. atak yapan takımın xg’si ise 0,9617 olarak ortaya çıkmış.

    şimdi ikinci soruna gelmiş olduk. birbiri ardı zincir pozisyonda son gol pozisyonu ilkinden ayrı düşünülemez, ancak aritmetik olarak eklenemez de. referans veri elimizde olmadığında xg verileri tamamen normal çizgisinden taşıyor. bu örnekte pozisyon sadece 2-3 saniyede yaşandığı için ayırmış olabiliriz ancak top oyundan çıkmadan, 1-2 dakika süren ataklarda benzer şekilde xg hesaplaması yapıldığında durumu ayırt etmesi daha da zor. dediğim gibi bir pozisyonda sadece bir gol üretilir ama bir pozisyonu neye göre belirliyoruz? devam eden oyun içinde ardışık iki gol pozisyonunu sayarsak, ikincisi ilkinin sonucu doğmuşken, ilkini saymak ne kadar doğru?

    xg’nin yetersiz olduğunu uzmanlar ona desteklemek için başka istatistik arayışlarına girmişler. bunun için stokastik modellerden biri markov modelini kullanmışlar. bunu yapmak için non-shot expecting goals, nsxg, ve expected threat xt kullanmışlar. nsxg’yi şöyle açıklayabiliriz; bir oyuncu ortasahada taç çizgisine yakın topla dururken gol tehlikesi neredeyse sıfırdır. orta açarsa ve top rakipten dışarı çıkarsa korner kazanır ve bunun tehlikesi %4 diyelim. başlangıç noktası %1 iken bu futbolcu orta açarak %4 çıkarmıştır ihtimali. futbolcu katkısı %3 olarak işlenir ve bu nsxg olarak kaydediliyor.

    expected threat ise daha formülize bir yapıya sahip. ve bence xg yorumu, xt ile yapılmalı. böylelikle bir takımın hücum aksiyonları ve sonuçlandırması üzerine daha sağlıklı verilerle konuşulabilir. ​​

    şu linte ingilizce olarak açıklanmış. https://karun.in/blog/expected-threat.html
    kısaca ball progression’a yani topun ilerleyşine bakıyor ve her oyuncunun pozisyona katkısını hesaplıyor. evet, gerçekten hesaplıyor. belli bir formülü var ve tek tek hesaplanabiliyor. henüz tamamlanmamış bir çalışma, gelecekte off the ball hareketlerini daha iyi içine katıp en doğru takım analizi istatistiği haline gelebilir.

    şimdi benim sorduğum basit soruyor cevaplandıralım. hayır maalesef possession futbol ve transition futbolun xg çalışması olmamış. sadece kendi çıkarımlarımı söyleyebilirim. nürnberg golündeki örneği düşünün, bir takım pozisyon sonuçlandırmadan ne kadar önde pozisyon yaratmaya çalışırsa o kadar xg artıyor ancak aslında biz biliyoruz ki top oyundayken sadece bir gol atılabiliyor. possession futbolda amaç rakibi ters ayakta yakalamak, pozisyon hatası yaptırmak için topu dolaştırmak ise, transition futbolda ise amaç bunu top ayağında bile değilken yapabilmek. possession futbolda haliyle daha fazla xg çıkabilmekte. galatasaray derdimiz olduğundan onun örneğini alalım. galatasaray takıntılı şekilde possession futbol oynamaya çalışıyor ancak istatistikte çıkan xg’ye göre çok düşük gol üretiyor. normalde istatistik okuyan biri bunu galatasaray’ın doğru yolda olması olarak okuyabilir. sahada olan ise bambaşka bir şey söylüyor. benim canımı sıkan da işte bu noktada izleyicinin xg oranlarına bakıp bunu sanki galatasaray iyi oynuyor ya da oynayabilir diye yorumlaması. bu istatistiğe bakarak futbolun güzelliği veya doğrusu konuşulamaz. possession futbolumuz ve xg’nin henüz tamamlanmamış bir istatistik olmasından dolayı possession futbol oynayan takımların xg’si için tabiri caizse kıyak geçmesinden dolayı yüksek görünüyor. izleyicinin bakması gereken nokta galatasaray’ın takıntılı şekilde bu oyunu oynarken, buna asla uymayan şekilde sahaya konumlanması. bunu da başka başlık altında uzun uzun yazacağım.

    şimdi tekrar xg, nsxg ve xt’nin sorunlarına. iki önemli hatası var, ilki temel fizikle açıklayabileceğim momentum. basketboldaki gibi iki takımın bir güç olarak ele alınabileceği oyun momentumunu da sayabilirsiniz elbette ama benim anlatacağım topum momentumu. xg’nin 4 temel aldığını söylemiştik ancak bunlardan hiçbiri topun hereketin ele almıyordu sadece pozisyon değişimini ele alıyor. biliyorsunuz beyzbol ve tenis gibi sporların puan kazanımının temelinde topun dönüş hareketi vardır. teniste bazen atak yapan oyuncu, a, defans yapan oyuncuya, b, birbirinin neredeyse aynı toplar atar. iki farklı noktaya, hep aynı şekilde. bunun amacı defans yapan oyuncunun o vuruşa alışıp kendini bir sonraki vuruşa aynı şekilde hazırlaması içindir. a, 4-5 vuruş sonrası yine aynı noktaya topu atarken bu sefer topun dönüş hızını değiştirecek şekilde vurur. defans yapan oyuncu b ise topu bir önceki pozisyondaki gibi vurmaya kalkarsa top ya fileye takılır ya da fazla yülselerek çıkar. dışarıdan bakan bir izleyici için topun hareketinde belki fark yoktur ancak tenisçi için sonuç bambaşkadır. üst düzey oyuncular rakibi çalışırken onların her bir hamlesini ve vuruşu tekniğini ezberleyerek çalışır. bu nedenle üst düzeyde bu atağı yapmak daha zordur.

    beyzbolda topun dönüşü her şeydir dersek yanlış olmaz. futbolda da kullandığımız knuckleball beyzbolda da vardır. futbolda knuckleball şutun kontrolü zordur ve kontrol da etseniz topun gidiş şekli genelde tesadüfidir. beyzbolda ise birden farklı knuckleball atış vardır. bunu da topun dönüş hızını kontrol ederek yaparlar. bunun dışında slide veya change up gibi atışlar da vardır. change up topu gidiş ritmini değişmiş gibi görünmesini sağlayan bir top dönüş şeklidir.

    futbolda ise bunların hiçbirine bakılmaz. bu nedenle pasın isabeti yeterli görünse de aslında topun momentumu şut çekecek oyuncunun alacağı sonucu etkileyen en önemli faktörlerdendir. rakibin ayağını sıyırarak gelen bir şuta vurmakla, iniesta’dan gelen bir topa direkt vurmak arasında dağlar kadar fark olur.

    ikinci hatası ise stokastik model olarak aynı markov modeli gibi o anki durumu ele alırken ondan önce olan durumları göz ardı eder. stokastik bir model olarak önceki durumu ele almayarak aslında akışkan bir oyun olan futbolun direkt yapısına karşı geliyor. zaten bütün mesele de burada, futbol beyzbol değildir, akışkan bir oyundur. o nedenle ne kadar iyi istatistiki veri ele alsak da asıl olması gereken her zaman buildup play sırasında gerçekleşen milyarlarca olasılıklı durumlardır. ilk hatayı temel fizikle anlatmıştık, bunu da kuantum ile anlatabilirim ama o kadar derine girip kaybolmayalım:)

    3 cümle yazıp çıkacaktım, yine saçma uzun bir yazı olmuş. kusura bakmayın, long post here is potato “0”
  • 10
    0.45 xg ile biz oynasak değil rakip kaleye gol atmak, üstüne kendi kalemize atardık. artık şans mı dersiniz, beceriksizlik mi dersiniz yoksa rakibin savunma performansı mı dersiniz bilmiyorum fakat fenerbahçe hiç bir şey oynamadan, toplam 3 isabetli şut ile 4 puanı cepledi son 2 maçta. en kısır maçlarımızdan biri olan malatya maçında bile 1 gol beklentisi vardı. göztepe'yi izledikçe kendi takımımızı izledim resmen. santrafor bölgesinin de ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gördüm.

    https://twitter.com/.../1465395761009541124
  • 11
    18 aralık 2021 galatasaray başakşehir maçı ile aynı saatte oynanan 18 aralık 2021 alanyaspor adana demirspor maçında, kiralık futbolcumuz yunus akgün’ün iki asist yaptığı pozisyonların vuruş anı ekran görüntüsüyle diagne’nin vuruş anlarının görüntüsünü koydum.
    xg filan boşverin, sade bir futbol izleyecisine şunları göstersen diagne’nin pozisyonları daha net der.
    hayır bunu söyleyince takımın iyi oynadığını iddia da etmiş gibi bir algı oluşuyor.
    kötü de oynasan iyi de oynasan şunları atamıyorsun, çok basit yani.
    1.21 xg var, yani aslında en az 2 gol atmamız gerektiğini söylüyor.
    hayır xg filan olmasa da şu maçı izleyen herkes en az 2 gol atardık der zaten.
    gol kaçırıyoruz demek, süper uçuyoruz demek değil.
    hani kötü oynarken de kazanmak var ya, biz onu beceremiyoruz.

    https://gss.gs/LsT.png
    https://gss.gs/2KC.png
    https://gss.gs/GHJ.png
    https://gss.gs/BDP.png
  • 12
    belhanda için sürekli “asistin asistini yaptı” diye savunan bir kesim vardı. aynı kitle şimdi bunu savunuyor.

    istatistiklerle kavgalı değilim, ancak bu tek başına bir şeyleri açıklamaya yetmiyor. henüz çok ham bir veri. daha fazla işlenip, daha net bir veri haline getirmek gerekebilir. xg’si 3-4 olan bir takım o maçı kazanamıyorsa bu istatistiği ben ne yapayım. topla oynama yüzdesi de öyle, 90 dakika boyunca topu ayağında tut, kaleden içeri sokamadığın sürece ne anlamı var?

    meşhur celtic- barcelona maçında celtic ve barcelona’nın xg’leri kaçtı merak ediyorum.

    https://gss.gs/zMq.png
  • 13
    https://twitter.com/.../1473366510374731781

    21 aralık 2021 adana demirspor galatasaray maçında da takımımız lehine olan istatistk. sorun nerde acaba? futbolcuların her hatasında kenarda bağırıp çağıran, sonra da gereksiz yere üç dört hafta oynatmayan hocada olabilir mi? özgüven duymayan futbolcu o topu kaleye sokamaz. morutan ligin başlarında uzaktan her vurduğunu kaleye sokuyordu, söz konusu maçta dağlara taşlara vurdu. öte yandan yunus akgün bizde olsa o şutlardan gol çıkarabilir miydi? bir düşünmek gerek.
  • 14
    liverpool'un 1-0 kaybettiği maçta, rakibi leicester 0,63 gol beklentisi ile oynarken salah'ın gol beklentisi 1,73 olarak ölçülmüş.

    futbola dair önemli istatistiklerden biri olsa da, sıklıkla da skor bu istatistiklerin tersinde gelişiyor. tek belirleyici değil çünkü.

    https://twitter.com/.../1475950601871704064

    (bkz: 28 aralık 2021 leicester city liverpool maçı)
  • 15
    7xg ile rekor kırmışız, böyle bir senaryo fm'de bile yaşanmaz. en fazla 3xg görür öyle kaybedersin. 4 tane altıpastan gol kaçırmak büyük başarı cidden tebrik ediyorum takımı.

    bu arada gollerden birisi alparslan'in uzaktan attığı gol, o olmasa aslında 7'den 2 attık desek yanlış olmaz.

    https://twitter.com/...57QmW_mohBQ&s=19

    https://twitter.com/...C2Csitsf9Gw&s=19
  • 17
    kalende gördüğün ilk iki isabetli şutta golü yiyip 3 puanı kaybedersen oyunu oturtamamış takım, attığın ilk iki isabetli şutta golü bulup 3 puanı alırsan uçan kaçan takımsın. işte bunun altının ne kadar doldurulmuş olduğunu görmek için harika bir istatistik.

    hoca kovulduğunda galatasaray takımı en düşük beklentiden en çok gol yiyen, en yüksek beklentiden en az gol atan takımdı. torrent bey sağolsun tutunduğumuz dalı da kırıp elimize verdi. kalemizde dakika başı pozisyon verip, karşı kaleye şut atamıyoruz.

    https://twitter.com/...162162489057282?s=21
  • 18
    bu aralar yüksek lisans tezimde veri analizi ve metrik geliştirme konusuyla haşır neşir olduğum için bu konudaki bazı yanlış anlaşılmalara dikkat çekmek istiyorum. zira gördüğüm kadarıyla sözlükte toplam xg'si yüksek olan takım daha iyidir ve kazanmalıdır algısı var. ayrıca sık sık karşıma çıkan, "sürekli xg'nin altında/üstünde kalmışız, oysa aslında ligde şu sırada olmalıydık" gibi entrylerden biraz sıkıldım, çünkü eksik bilgiyle yanlış genellemeler yapılıyor.

    veri analizinde herhangi bir metriğe dayalı çıkarım yapılırken bu metrik neleri öne çıkarır, neleri görmezden gelir konuları çok önemli. xg metriğine bakarsak bir şutun geniş bir veri havuzundan alınan istatistiğe dayalı gol olma ihtimalini (beklentisini) gösteriyor. genelde şutlar pozisyona dayalı girdilerle modelleniyor, örneğin şutun açısı, topun geliş şekli, hangi uzuvla şut çekilmiş, set oyunu mu kontra atak mı duran top mu gibi faktörler. evet, ne kadar çok gol şansı yaratırsanız gol atma ihtimaliniz artıyor, ancak oyun stilleri ve futbolcu özellikleri bu işin büyük bir parçası. xg modelleri çoğu zaman şutu çekenin ve karşıdaki kalecinin bireysel becerilerini ve form durumunu dikkate almıyor.

    2021-22 sezonundaki trabzonspor gibi istikrarlı bir şekilde xg üstü performans gösteren bir takımı ele alalım. zaten genelde şampiyon olan takımlar bu tip sürekli ekstra performansla aradan sıyrılıyorlar; çoğu ligin önceki sezonlardaki verilerine aşağıdaki kaynaktan bakabilirsiniz. öte yandan futbol seyircilerinde sürekli xg'den fazla gol bulup kazanmak şans olarak nitelendiriliyor. buna literatürde "kumarbaz yanılgısı" deniyor. yani "beklentinin üstünde/altında bir netice sürekli tekrar ediyorsa gelecek seferlerde aksi yönde neticeler ile toplam olasılık dengelenmelidir" algısı. ancak futbol bir miktar şans, çoğunlukla beceri oyunu. bir takım xg üstü gol atmayı devamlı başarıyorsa bu gol yollarında daha becerikli olduklarını gösterir, keza xg altında gol yiyorsa kalecilerinin (ve belki savunmanın) ortalamadan iyi olduğunu gösterir. sonuçta sahada zar atmıyoruz, eğer elinizde kaliteli futbolcular varsa ortalama üstü performans göstermeniz beklenen bir durum. bu nedenle xg'ye bağlı yapılan puan ve lig sıralaması analizlerini yetersiz buluyorum. doğru bir analiz için bir takımın sezon boyunca xg'ye göre beklenen performansı sürekli güncellenmelidir. örneğin trabzonspor eğer sezonun çoğunda xg'nin %30 üzerinde bir performans yakaladıysa, sezonun kalanında baz alınacak beklenti az çok budur. eğer bir takım maçta 1.3 xg'den 2 gol çıkarabiliyorsa ve sezon boyunca buna benzer neticeler elde ettiyse, rakibi 1.4 xg'den 1 gol buldu diye maçın hakkı rakibin denemez. bu nedenle puan beklentisi epey yanıltıcı bir metrik, çünkü takımların becerilerinin benzer olduğu varsayımıyla ilerliyor.

    son olarak konuyu galatasaray'a dokundurmak istiyorum. galatasaray gibi bir takım sürekli xg'nin altında performans gösteriyorsa bunun elbette bir kısmı şanssızlıktır ancak büyük bir kısmı oyuncu becerisi ve teknik direktörün oyuncu tercihlerinden kaynaklanıyor. arada şu söze denk geliyorum "futbol ceza sahasına kadar teknik direktörün işi sonrası oyunculara kalmış". buna katılmıyorum, zira teknik direktör sadece taktisyen değil, oyuncu tercihlerinden de sorumlu bir kişi. oyuncuların becerileri ve form durumlarını da göz önünde bulundurup en doğru takımı sahaya sürmek, gerektiğinde müdahale edip takımı galibiyete götürmek onun görevi. son zamanlarda sözlükte ve futbol bloglarında alınan puanların yerine xg teknik direktörleri değerlendirme kıstası olarak kullanılıyor. sanki xg'yi teknik direktör yaratıyor, golleri futbolcular atıyormuş gibi. bu tarz metrikler her zaman bir arada incelenmelidir.

    özetle xg tek başına bir değerlendirme kriteri olamaz, futbolun doğası gereği bir takımın performansını tek bir sayı ile açıklamak imkansız. ancak diğer istatistiklerle beraber kullanılmasına asla karşı değilim.

    liglerin xg verileri: https://footballxg.com/xg-league-tables/
  • 20
    torrent öncesi terim’li takımın, aldığı kötü skorlara rağmen aslında kötü olmadığını anlatmak için kullandığımız istatistiklerin başında geliyordu. son 8 maçta ürettiğimiz xg’lerden penaltının ürettiği 0.76’lık değeri düşerseniz ne kadar anlamlı bir istatistik olduğunu anlayabilirsiniz. sadece terim’i savunmak için uydurulan bir istatistik verisi olduğunu düşünen arkadaşlar bunun kişiden bağımsız, kaliteli bir istatistik olduğunun farkına varmışlardır umarım. eskisi kadar çok üretmeyi geçtim artık neredeyse hiç üretmiyoruz. üretmediğimiz gibi xga değerlerimiz de eskiye nazaran ciddi şekilde yüksek işin kötü yanı yediğimiz gollerin çoğu yine saçma sapan, düşük xg üreten şutlardan yenilmiş goller… ona göre denklemi siz kurun artık.

    https://footystats.org/tr/turkey/super-lig/xg
  • 22
    son yıllarda popüler olan metriklerden biri. barış gerçeker bugün xg değerlerine göre maçlar bitseydi ve lig sıralansaydı nasıl olurdu diye lig tablosu paylaşmış.

    https://twitter.com/...115126024179713?s=21

    buna göre fenerbahçe 56 puan ile lider oluyor. zaten şu an 53 puandalar. inanılmaz bir farklılık yok diyebiliriz.
    biz ise 54 puan ile 2. sıraya yükseliyoruz. 16 puan fark demek bu.

    evet iyi değildik. göze hoş gelen bir oyunu genel çerçevede oynayamadık. ama bunları görünce ve sonra lig sıralamamıza bakınca daha fazla üzülüyorum.
  • 25
    henüz oynanan oyunu yeterince hesaplamaya katmadan hesaplanan futbol istatistik birimi.

    https://understat.com/team/Manchester_City/2021

    manchester city 2021/2022 sezonunda 52.39 xg'den 49 gol çıkarmış ki bu %8'lik bir bitiricilik eksikliğine işaret ediyor. ve bu istatistiği paralize eden 4 xg ile 9 gol çıkaran de bruyne'ye rağmen bu istatiğe göre manchester city gibi bir takımın bitiricilik problemi var. de bruyne'nin sapması çok yüksek olduğu için onu hariç tutarak hesaplama yapılırsa 48.34 xg'den çıkarılan 40 gol var bu da %20.85'lik bir eksiklik anlamına geliyor.

    eğer bir istatistik manchester city gibi her yönden dünyanın en kaliteli oyuncularına sahip bir takımın bitiricilik sorunu olduğuna işaret ediyorsa, o istatistiğe gereğinden fazla anlam yüklememek gerekir. kesinlikle faydalı bir istatistik ama tek başına hiçbir anlam ifade etmiyor. şutların kapalı savunmalara karşı ve baskı altında atılmasını hesaba katıyor ancak belli ki yeterince değil. kapalı savunmalara karşı gol atmaya çalışmak yerine kapalı savunmayı delerek gol atmaya çalışmak bu istatistiğe dayanılarak iddia edilen bitiricilik sorunun önüne geçecektir.
App Store'dan indirin Google Play'den alın