resim
Ünal Aysal
Görev:Başkan
Takım:-
Yaş:83
Uyruk:Türkiye
  • 2983
    burası fenerbahçe sözlük olsa, fenerbahçe şampiyonlar ligi'nde çeyrek finale çıksa ve entry sayılarına bakılsa;

    aykut kocaman (59)
    moussa sow (29)
    dirk kuyt (48)
    aziz yıldırım (131)

    olurdu.

    galatasaray sözlük olunca ve başkan değil, sistem ön planda olunca ünal aysal (7), fatih terim (44) oluyor.

    kısaca farkımızı gösterdiği için ayrıca teşekkür ederim.
  • 2985
    eline kağıt kalem al "ideal galatasaray başkanı nasıl olmalıdır" sorusuna ayrıntılı bir cevap yaz deseler tanımlamaya çalışacağım adam.

    kendi adıma bu vizyondaki bir başkanı çok bekledim. faruk süren'den sonraki yönetimler galatasaray'ı o kadar geriye götürdüler ki 2 sene gibi bir sürede toparlanabileceğimizi* mümkün değil düşünemezdim.

    schalke zaferinden* sonraki konuşmasından bir bölüm:

    --- alıntı ---

    size bu akşam birinci elden bir şeyi direkt olarak söylemek istiyorum. galatasaray'ın sosyal yapısı, kurumsal yapısı, finansal yapısı artık kırılgan değildir, son derece güçlüdür. özellikle sizler olduğunuz sürece daha da güçlü olacaktır. başarıyı yakalamak için 3 tane gereksinimimiz var. bir tanesi finansal yapımızın kuvvetli olması, bir tanesi kurumsal yapımızın kuvvetli olması ama daha da önemlisi bu birliğimizin kuvvetli olmasıdır. biz bu birlikteliği hep beraber bu müstesna yapının temel taşı olarak bu akşam çok güzel sergiliyoruz

    --- alıntı ---
  • 2988
    fikret orman'ın davetini reddetmeyerek beşiktaş kulübünün 110. yıl etkinliklerine katılan başkanımız. aferin fikret'e, o da sadri şener ve adnan polat'ın yolundan gidip, aziz yıldırım'la dostla ilişkiler kurarak kulübüne büyük zarar vermişti. şimdi doğru yolu bulmuş. kimle takılması gerektiğini anlamış.

    http://www.sporx.com/...z-isimSXHBQ320009SXQ
  • 2989
    beşiktaş'ın 110.yıl kutlamalarına katılarak çok doğru bir iş yapmıştır. zaten aleyhimizde kamuoyu oluşturulmaya çalışılıyor, fenerbahçe'nin şu andaki en büyük operasyonu halkın takımı ve mazlum edebiyatı yaparak anadolu kulüplerine de yaranmak ve diğer takım taraftarlarınca da oluşan algıyı ve nefreti yıkmaya çalışmak.

    etrafımda çok fazla beşiktaşlı ve trabzonsporlu insan daha önceki yıllarda fenerbahçe şampiyon olmasın galatasaray olsun derken şu anda galatasaray çok havalandı vs konuşup fenerbahçe'nin şampiyonluğundan yana.

    tabi bunda trabzonspor'dan alınan futbolcular ve beşiktaş ile yaşanılan asy arena muhabbetleri etkili ama ne olursa olsun,bunlar güzel hareketler.yöneticilik açısından bakmak lazım taraftar gözüyle değil.

    dersiniz ki ne önemi var biz en büyüğüz herkese koyar geçeriz ama o iş öyle değil, hiç bir kulüp nefretle çok fazla büyüyemez. 2004-2011 yılları arasında çok kötü bir durumda olduğumuz zamanlarda bile ara 2006 ve 2008 de şampiyonluk kazanıp fenerbahçe'ye farkı açtırmamışsak burada bu etki de söz konusudur. 2006 da son maçta denizli küme düşmemeyi garantiledikten sonra 10 dk daha gol yememek için varını yoğunu ortaya koyuyorsa, bu fenerbahçe'nin verdiği nefret ile de alakalıdır.eğer galatasaray avrupa'nın en büyüklerinden biri olmak istiyorsa 25-30 milyon taraftarının yanında ülkenin kalanının da bir bölümünün sempatisini kazanmalı 90'arın sonu 2000'li yılların başındaki gibi. bu kulüp her zaman halkın takımı olmuştur, galatasaray türkiye'dir sözü boşuna değil. bizim gibi kemikten takımına bağlı,iyi kötü maça giden,sürekli takımını takip eden,ara sıra ürün alan toplam insan sayısı 20 milyonu geçmez kalan 55 milyon insan köydeki mehmet amca,mahalledeki ahmet amca,aysel teyze vs. işte o insanlara yakın olmak kulüp imajıyla alakalıdır. o taraftar da eksik olsun bize ne faydası var diyorsan 2000'deki uefa kupası nasıl geldi,inanç nedir galatasaray sinerjisi nedir bir düşün?
  • 2990
    20 03.2013 tarihinde galatasaray lisesi'nde yapılan aylık olağan genel kurul toplantısında önemli açıklamalar yapmış başkanımızdır.

    http://video.fanatik.com.tr/...leyemeyecekler/40455

    --- alıntı ---

    "hepinizin farkında olduğundan eminim. kulüp olarak verdiğimiz mücadeleler, bugün sadece yeşil sahalarla sınırlı değil. ne yazık ki mali, idari ve sportif her başarıda, her hamlede, planlı ve organize kıskançlık saldırılarıyla karşılaşıyoruz" diye konuştu.

    uefa şampiyonlar ligi 2. turundaki schalke 04 maçı öncesi yazılı ve görüntülü medyada galatasaray’ın tur atlayamayacağı yönünde haberler yer aldığını aktaran aysal, "wesley sneijder ve didier drogba transferlerinde ise önce ’olmaz’, ’gelmez’, ’imkansız’ sözleriyle başlayan edebiyat, sonrasında. ’yaramaz’, ’galatasaray’a uymaz’, ’fayda sağlanamaz’ edebiyatına dönüşmüştür. galiba galatasaray iflas etmiş ve ben de başkanlığı bırakmak üzereymişim. başarılar arttıkça, bu karalamalar daha da çok olacak" ifadelerini kullandı.

    "galatasaray’ın yükselişi engellenemeyecek"
    ekonomi yazarlarıyla yaptığı bir toplantıda, tanınan bir köşe yazarının kendisine ve yanındaki yöneticilere, "farkı bu kadar açmanıza izin vermezler. vermeyeceğiz" dediğini ileri süren aysal, şöyle devam etti:
    "bu sözler durumu zaten özetlemiştir. kimler izin verir, kimler izin vermeye çalışır bilmiyorum ama bizler bu izni 108 sene önce bir misyon olarak almıştık. zaferlerimizle toplumumuz her zaman gururlandı ve gururlanmaya devam edecek. ne kadar örgütlenirlerse örgütlensinler, ne kadar saldırırlarsa saldırsınlar, galatasaray’ın yükselişi önlenemeyecektir. bizim için çıkarılan şayialar ne kadar çok olursa, işlerimizin o kadar iyi gittiği anlaşılmalıdır. bu kadar saldırıya karşı bizim silahımız karşı saldırı değildir. galatasaray olarak rakiplerimizi aşağı çekmekle, onların refahını ve mutluluğunu engellemekle uğraşmayız biz. bizim görevimiz galatasaray için çalışmak ve kulübümüzü yükseltmektir."

    "maalesef saldırılar sadece dışardan gelmiyor"
    galatasaray’ın 3 yıl sonra lig şampiyonluğuna ulaştığını, 6 yıl sonra uefa şampiyonlar ligi’nde yer aldığını, 12 yıl sonra çeyrek finale kaldığını ve 18 yıldır sürekli artan borçların da ciddi oranda düşürüldüğünü belirten aysal, tüm bunlara rağmen kendilerine yönelik dışardan gelen saldırılar gibi içerden gelen saldırılar da olduğunu belirtti.

    neden yapılan saldırılardan bahsedip, bir zafer konuşması yapmayı tercih etmediğinin üyelerce düşünülebileceğini dile getiren başkan aysal, sarı-kırmızılı eski yönetici taner aşkın’ın bir televizyon kanalına yaptığı açıklamalara göndermede bulunarak, şunları söyledi:
    "galatasaray’ı dışardan gelecek her saldırıya karşı koruyabilecek gücümüz var. ancak mesnetsiz saldırılar sadece dışardan gelmiyor. borçlarımız azaldıkça, sportif başarılarımız dünyada ses getirmeye başladıkça, maalesef içimizden de saldırılara uğruyoruz. bu bizim cesaretimiz kırmıyor. aramızda adeta bu yönetimin başarısını istemeyenler var. dostlarımız bizi sadece medyada değil, devlet kuruluşları nezdinde de karalamaya, ilişkilerimizi sıkıntıya sokmaya çalışıyorlar. eleştirmek, daha iyisini istemek, yol göstermek hepimizin görevi. ancak mali genel kurula az bir zaman kala televizyona çıkıp, ’galatasaray’ın 150 milyon doları nereye gitti? arıyoruz, bulamıyoruz’ diye demeç vermek galatasaraylılıkla ne kadar bağdaşır? taner (aşkın) bey merak etmesin. tüm harcamaların, gelirlerin, giderlerin, onun ve onun gibi düşünenlerin hayaline sığmayacak mali iyileşmelerin hesabı gelecek hafta kongremizde santim santim verilecektir."

    konuşmasının ardından kulüple ilgili önemli bir toplantıya katılacağını belirterek hemen salondan ayrılan aysal, real madrid maçı öncesi türk telekom arena’nın zemininin hazır hale getirilmesi için bazı lig maçlarının başka statta oynanabileceği iddialarının sorulması üzerine de, "her iddia doğru değildir" yanıtını verdi.

    --- alıntı ---
  • 2996
    basketbol şubesinde ki problemlerin erkek takımının başına ergin ataman'ı getirmekle çözülmeyeceğini bilecek kadar akıllı olan başkanımız.

    iyi giden bir düzeni bozup yerine çok başarılı başka bir koçu getirmekle başarının gelmeyeceğini anlamış olduğunu umduğumuz başkanımız. yoksa bu sene kupalara ambargo koyduk da benim mi haberim yok?
    not: inşallah olası sonuç başarısızlıklarında ergin ataman'a hak ettiği sabrı gösterir.

    yeni sezonda işin idari kısmında radikal kararlar alarak her sene yaşanan fiyaskoya (kadın takımı) bir dur demesini beklediğimiz başkanımız.
  • 2997
    ergin ataman'ı getirerek sadece erkek basketbol takımının sorununu çözmeye çalışmış(!) başkan.
    kadın basketbol takımı geçen sene birçok wnba yıldızı ile doluydu fakat başarı gelmedi. bu sene ise çok parlak bir kadroyla başlamadığımız sezonda lindsay whalen olayı da patlayınca takım çok güçsüz kaldı.*

    basketbol şubesini yeniden yapılandırması gerektiği bir gerçek ve bunu en iyi yapabilecek başkanlardan birisi. galatasaray futbol takımı'nın bir anda mükemmel bir takıma dönüştüren başkana güvenim sonsuz.
  • 2999
    emeklemeden 100 metre rekoru kırması beklenen başkanımız.

    klübü batırmak üzere olan sorunlar vardı. hala da varlar ancak kontrol altındalar.

    örneğin en büyük gelir ve gider kapısı futbol. burdaki başarısızlık ciddi ölçüde gideri arttırırken gelirleri azaltmıştı. kusura bakmayın ama türkiye'de galatasaray'ı basketbol veya voleybol sebebiyle destekleyen taraftar sayısı bir elin parmaklarını geçmez. dolayısıyla sportif manada çözülmesi gereken ilk sorun futboldu. burda başarı ciddi anlamda gelir artışı ile birlikte geldi. şimdi sıra devamlılığı sağlamakta. yapılan transfer çalışmaları bir yana, avrupada galatasaray futbol okulları projesi başlıyor. çok ama çok önemli!

    ve tabi mali yapı. klüp sanıyorum o kadar kötü noktadaydı ki, bu gün drogba ve sneijder'i düşünmeden getirebilen başkanımız 1 senede 110 milyon eu borç ödemeden önce acil ödeme sıkışıklığını aşabilmek için önce arda'yı sattı. sonra klübün yeniden toplanmış hisselerini sattı. fakat bunun bedelli sermaye arttırımını bir gelir kapısı olarak kullanmak ve klübü ayağa kaldırmak için yapıldığını anca anlayabildik. en azından ben... kazan kazan durumu yani. tüm bunları yaparken o hisselerin sonradan geri alınacağı sözünü de verdi başkan. ve tabi gelen başarılarla artan gelirler. şimdi önümüzdeki sezonu rahat görebiliyor galatasaray. vermalen, robben gibi isimler telaffuz edilebiliyor. daha önümüzde ikinci bir sermaye arttırımı ve aşılması gereken başka başka engeller var.

    son olarak da idari yapı. burda hala klübün içinden büyük bir direnç olduğu açık. yoksa çıkıp galatasaraylı etiketi taşıyan bir kişi hainlik yapar gibi klübü zora sokacak açıklamalar yapmaz. şu süreçte yönetimin eylemlerine karşı olan, camia mensubu kişiler çok üzücü çıkışlar yaptılar. ancak idari yapının kurulmasında son durumu bilmek pek mümkün değil. tek denilebilecek yönetim bu konuda çalışıyor.

    şimdi ünal aysal eleşetiriliyor. basketbol kadın şubesi için, basketbol erkek şubesi için. ve diğer branşlar için. aslında sezon içinde büyük şanssızlıklar yaşamasak şu an durum farklı olurdu bu branşlarda ama bahsedilen branşlar çok sonranın işi. yani bu branşlarda 2013 sezonu için yapılanlar bile lüks. öncelik klübü ayakta tutarken futbolda avrupa devleriyle mücadele edecek seviyeye getirmek. çünkü durursak düşeriz. düşersek kalkamayız. durmamız yasak. ancak önümüzdeki parkur çok ama çok zorlu. şimdi tüm konsantrasyon hala yukarıdaki 3 maddede.
App Store'dan indirin Google Play'den alın