isminin ve ultras napoli etkietinin üzerine fazlaca yaslanmış olan film. covid-19 pandemisi nedeniyle eve kapandığımız haftada ortamlara düştüğü için ciddi bir hevesle açıp izlemiştim. açıkçası napoli ultras'dan çok italyan alt sınıfının boktan hayatları konusunda bilgi ve izlenim içeriyor. özellikle tribün konusunda gerçeklikten kopmama kaygısı ile tepki çekmemek için suya sabuna dokunmadan geçip gitme isteği arasında gidip gelmişler.
hayatında en azından bir kere deplasman otobüsüne binmiş, ufak da olsa tribün kavgasına girmiş, maçtan saatler önce içeri girip bağırmış çağırmış insanlara en azından kendisini izletmesi amaçlanmış. film boyu ana konunun üzerine bu sos gezdirilmiş gibi hissediyorsunuz izlerken.
konu ne dersen, o da çok belli değil işte. yani film bittiğinde, filmin içinde geçen ve ana konu olmaya namzet olayların hiçbiri bir yere bağlanmıyor. bunu sadece öyle bırakmayı mı istemişler, filmin finaliyle birlikte vermeye çalıştıkları o "her şeyin bıçak gibi kesilmesi" duygusunu pekiştirmeye mi çalıştılar, yoksa başka bir film için mi açık kapı bıraktılar emin olamadım...
green street holigans'ın italyan soslu versiyonu demiştim ilk izlediğimde. bunda biraz da sırf pazarlama için "ultras napoli belgeseli" diye lanse edilmesinin verdiği hayal kırıklığı etkili olmuştu. geçenlerde bir kere daha sakin kafayla izlediğimde
green street hooligans'ın italyan versiyonu demenin daha doğru olacağına kanaat getirdim.
iki filmdeki ana karakterlerin hikayelerindeki farklılıklar; iki filmin geçtiği ülkedeki taraftarlık hayatı, sosyal hayat ve gündelik hayattaki farklılıklar dışında hemen hemen aynı gibiler. hatta neredeyse iki filmin birbirini çağrıştıran taraflarının akış sırasında bile oynama yok.
green street holigans'ın ilk filminde en azından bazı konular nihayete erdirilip bir finale bağlanmıştı. bu filmde bir karakterin akıbeti hariç hemen her konu olduğu gibi bırakılmış. burdan hareketle de filmin "ultras napoli"den ziyade sadece bir "ultra"nın hayatını konu aldığını söylemek de mümkün olabilir ya, o da apayrı bir durum...
bu kadar olumsuz eleştirinin yanı sıra özellikle oyunculukları ve kılık-kıyafet içeriğini övmemek de haksızlık olur gibi. pek çok oyuncunun performansı filmin standardının üzerinde. aynı şekilde özellikle
casual giyim tarzına üst perdeden yer verilmiş. filmin o tarafları biraz kolaya kaçılmışsa da özellikle bu tarafına yaptığı yatırımın hakkını vermek gerek.
böyle de karmaşık bir izlenim yaratmış bir filmdir. çok iyi desem yanlış olur, bombok film desem de abartı olur. vasatın ya hemen üstünde ya hemencecik altında ama tam karar veremedim...