251
normalde nickaltıma yazılan entrylere cevap vermem ama bugün nickim sol framede üstlere çıksın da daha populer olayım diye giriyorum bu entryyi.
fenerbahçeli yazmış kimisi. nasıl anlasıldı cok merak ediyorum. oysa yıllardır forma giyer gezerim millet beni galatasaraylı ansın diye. hatta iyiyce galatasaraylıların arasına karısabilmek için kaç defa maçlara gitmişliğim ve istemeye istemeye "şampiyon" galatasaray diye bağırmışlığım var. ne kadar iğrenç bi duyguydu yarabbim. ama asıl olan fenerbahçe'nin menfaatleri olduğundan bu duruma katlanmak zorundaydım.
aslında hersey doksanların sonlarında başladı.
daha yeni secilmiş taze başkanımız aziz yıldırım beni evden aradı. o dönemde daha ortaokulda oldugumdan cep telefonuım yoktu. babam acmıs telefonu kızmıs adnanın çıkamaz dışarı başka zaman oynarsınız falan demiş başkana.
baba işte kızamadım ama ayıpladım.
hemen kaptım telefonu elinden.
"buyur başkanım" dedim.
"adnan büyük operasyon var" dedi.
nasıl da meraklandım.
"emret başkanım. öl de öleyim" dedim.
"adnan hemen evde ne kadar fenerbahçe forması ve bayrağı varsa konu komşuya dağıt. görevin galatasaralılar arasına sızmak. dolayısı ile galatasaraylı gibi davranacaksın" dedi.
o an beynimden vurulmuşa döndüm.
nasıl olurdu böyle birşey.
"ama başkanım" dedim kısık bi ses tonu ile.
"adnan itiraz istemiyorum. zor biliyorum ama bu fenerbahçenin menfaatleri demek" dedi.
sorgusuz kabul ettim.
yaklaşık 12 senedir de elimden geldiğince bu görevi devam ettirdim.
ve 2012 yılı...
süper zekalı bir grup galatasaraylı bilim adamı tarafından son teknoloji aletlerce yazdıklarım analiz edildi ve foyamız ortaya çıktı.
işte teknoloji amk karşı koyamıyosun ki. anlasılıyo hemen.
sanırım başkanı arayıp beni tanık koruma programına almasını rica edeceğim :(
unutmadan, ultradnan mantıyı çok seven bir yazardır.(u: bakın "tanım:" yazmadan tanım işini de hallettim)
fenerbahçeli yazmış kimisi. nasıl anlasıldı cok merak ediyorum. oysa yıllardır forma giyer gezerim millet beni galatasaraylı ansın diye. hatta iyiyce galatasaraylıların arasına karısabilmek için kaç defa maçlara gitmişliğim ve istemeye istemeye "şampiyon" galatasaray diye bağırmışlığım var. ne kadar iğrenç bi duyguydu yarabbim. ama asıl olan fenerbahçe'nin menfaatleri olduğundan bu duruma katlanmak zorundaydım.
aslında hersey doksanların sonlarında başladı.
daha yeni secilmiş taze başkanımız aziz yıldırım beni evden aradı. o dönemde daha ortaokulda oldugumdan cep telefonuım yoktu. babam acmıs telefonu kızmıs adnanın çıkamaz dışarı başka zaman oynarsınız falan demiş başkana.
baba işte kızamadım ama ayıpladım.
hemen kaptım telefonu elinden.
"buyur başkanım" dedim.
"adnan büyük operasyon var" dedi.
nasıl da meraklandım.
"emret başkanım. öl de öleyim" dedim.
"adnan hemen evde ne kadar fenerbahçe forması ve bayrağı varsa konu komşuya dağıt. görevin galatasaralılar arasına sızmak. dolayısı ile galatasaraylı gibi davranacaksın" dedi.
o an beynimden vurulmuşa döndüm.
nasıl olurdu böyle birşey.
"ama başkanım" dedim kısık bi ses tonu ile.
"adnan itiraz istemiyorum. zor biliyorum ama bu fenerbahçenin menfaatleri demek" dedi.
sorgusuz kabul ettim.
yaklaşık 12 senedir de elimden geldiğince bu görevi devam ettirdim.
ve 2012 yılı...
süper zekalı bir grup galatasaraylı bilim adamı tarafından son teknoloji aletlerce yazdıklarım analiz edildi ve foyamız ortaya çıktı.
işte teknoloji amk karşı koyamıyosun ki. anlasılıyo hemen.
sanırım başkanı arayıp beni tanık koruma programına almasını rica edeceğim :(
unutmadan, ultradnan mantıyı çok seven bir yazardır.(u: bakın "tanım:" yazmadan tanım işini de hallettim)