• 51
    --- alıntı ---

    biz kendi hayatımızı efendi gibi yaşamaya çalışırken,
    ne bileyim;
    sağa sola salça olmadan...

    belki en büyük keyfimiz;
    güneşin allahına kadar vurduğu altın sarısı biramızı yudumlarken,
    birbirimize ask acılarımızı, ''pardon! gözüme toz kaçtı!'' hissiyatı içinde fısıldarken,
    bacağımıza sürünüp duran bir kediyi okşarken,
    ''oğlum bu kedi hayvanı var ya, tekamül zincirinin en son halkası lan"
    "buda'dan bile daha bilge lan bu hayvan!'' şeklinde naif muhabbetlerimizi yaparken,
    kanımızı dökerek kurduğumuz ayyaş cumhuriyetin en aşşağılık başkentleri aksaray meyhanelerinde,
    ileri karakolları olan parklarda...
    gökte sadece sahici bi dolunay...
    elimizde güzel marmara...
    şehrin götünde pireler uçuşurken...
    ve biz terk edilen bir sevgili nasıl üşürse;
    işte öyle üşürken...
    ve daha on yedi, on yedi iken aşk konuşulur değil mi?
    hayır biz senin adını fısıldıyorduk gaassaray.
    bunu hiç bilmeyeceksin!
    gecenin çükünde her türk babası gibi ayyaş bir babanın sızmasını bekledikten sonra,
    yine boynumuzda sarı-kırmızı kaşkollar,
    yine aynı dolunayın altında buluşup,
    bağrında gecelemek için sana koşarken,
    içtigimiz o güzel marmaranın bile adın kadar içimizi ısıtamadığını hiç bilmeyeceksin gaassaray!
    1980'ler. sokağa çıkma yasakları. daha on yedi. on yedi bile değilken,
    geceleri boynumuzda sarı kırmızı kaşkollar,
    elimizde sarı kırmızı pankartlar. bir militan gibi toplum polislerinden kaçarken...
    ve bütün yaşıtlarımız,
    geceleri, gayrimeşru bu şehrin gayrimeşru duvarlarına kahrolsun faşizm yazarken,
    biz geceleri aynı duvarlara; en büyük cimbom yazdık!
    ve bütün yaşıtlarımız gündüzleri mütemadiyen fenerli iken,
    biz aleme inat seni sevdik.
    komik olan şuydu;
    tarihinin en zavallı dönemiymiş meğer.
    hiç şampiyon olamazdın o zamanlar.
    biz de zaten farkında değildik. hep güzel marmaraydık çünkü.
    daha on yedi, on yedi on yedi bile değildik.
    neden gaassaray? diyenlere;
    because, güzel marmarayla güzel gidiyor! derdik.
    ki bunu hiç bilmezsin!
    daha on yedi, on yedi bile değildim diyorum... alooooooo?
    ulan gaassaray! söyleyecek o kadar çok şeyim var ki sana!
    ulan! anlatacak o kadar çok hikayem var ki gaassaray!
    anam avradım olsun hiç bilemeyeceksin!
    bu kediler var ya; çok enteresan hayvanlar abi...

    --- alıntı ---

    https://youtu.be/WXNiKYxMj5U

    edit: link tazelendi.
  • 56
    "ve biz terkedilen bir sevgili nasil üşürse... "

    şu anda öyle üşüyorum galatasaray.ama terk edilmek değil de, seni görememek daha çok koyuyor be galatasaray.çok özledim seni bildiğin gibi değil. iş hayatında huzur yok,aile hayatı zaten yok, aşk hayatı da bu saatten sonra yok... ama sen varsın be galatasaray sadece sana inanıyorum be galatasaray... şu hayatta ne istediysek olmadı, her işimiz ters gitti, kimi sevdiysek gitti ama bi sen gitmedin be galatasaray.özlemin dağ gibi büyüyor her gün, kavuşacağız az kaldı biliyorum ama herkes gitti sen de gitme be galatasaray.

    "ulan gaassaray! söyleyecek o kadar çok şeyim var ki sana!
    ulan! anlatacak o kadar çok hikayem var ki gaassaray!"

    hepsini anlatıcam sana be galatasaray ve biliyorum ki beni yine sadece sen anlayacaksın...
  • 60
    hagi'nin hırsı, kewell'ın yüzündeki gülümseme, ilk yarısını 0-2 önde kapattıkları maçı 3-2 kaybeden real madrid'li futbolcuların şaşkınlığı, 5 metreden vurduğu kafayı taffarel'in nasıl çıkardığını anlamaya çalışan henry'nin boş gözlerle etrafa bakışıdır galatasaray. hagi'nin 30 metreden çatala astığı golün arkasından sabri ugan'ın attığı çığlık; ömer üründül'ün kupa gelince dudaklarından dökülen "korkunçç bir şeyy" feryadıdır. çıkık omzuna aldırmadan maça devam eden bülent kaptan'ın inancına; uefa finalindeki son penaltıyı gole çeviren popescu'nun deparına; fatih terim'in gözyaşlarına; metin oktay'ın "bizi sevenleri üzmeyelim baba" cümlesine bakmak gerekir ona dair sevginin ne olduğunu; nasıl bir şey olduğunu anlayabilmek için. kimi zaman meksika'da bir hapishane duvarında çıkar karşına adı, kimi zaman ryan giggs'in kariyerine dair anlattığı bir hikayede ya da gregory coupet'in bir röportajında... unutturmaz kendini, unutamazsınız. türkiye denince galatasaray gelir aklına dünyadaki bir çok kişinin. hakan şükür gelir, hagi gelir, popescu gelir, fatih terim gelir.

    galatasaraylı olmak, torununa, çocuğuna, arkadaşına, kardeşine anlatacak bir şeylerinin olmasını sağlar. turgay şeren'den bahseder eskiler, coşkun özarı'dan bahseder, prekazi'den bahseder, metin oktay'ı düşürmez dilinden misal. şampiyon kulüpler kupası'ndaki yarı finali anlatırlar. efsanevi manchester maçlarına değinmemek olur mu? onu da yaparlar. ya da neuchatel maçlarını. biraz daha yaklaşırsın bugüne, 4 yıl üst üste şampiyonluk ve akabinde hiç yenilgi almadan gelen uefa kupası, süper kupa... 17 mayıs 2000 hani. türkiye'nin tek yürek olduğu gün. dünya üçüncüsü olan milli takım'ın ilk 11'indeki 7 futbolcu. sivas'ta 5-3 biten maçta arda'nın hırsı; hasan şaş'ın umudu; cevat hoca'nın inancı meze olur muhabbetlere.

    galatasaraylı olmak, futbol mevzubahis ise, yılmamayı öğrenmektir. mamuttur galatasaray zira. 1-2'lik maçı son 10 dakikada 3-2 kaybeden maldini'li milan'ın sahadaki "n'oluyor a... k... " duruşudur. 10 kişi kalan takımın mücadelesini gören arsene wenger'in yüzündeki endişedir.

    yenilmiyor mu? yeniliyor. fark yemiyor mu en büyük rakibinden? yiyor. adı sanı duyulmamış takıma elenip avrupa'ya veda etmiyor mu? ediyor. ama ne fark eder ki? neyi değiştirebilir tüm bunlar? sevgisini mi eksiltir taraftarının; inancını mı azaltır; daha az bağırmasını mı sağlar tribünde? hiçbiri.. hiçbirini yapamaz. o yüzden galatasaraylılık sadakat ister. sabır ister; her koşulda bağrına basmayı gerektirir takımı. kaypak aşklar gibi günübirlik olmamıştır; ezeldir, ebed olacaktır.

    türkiye'dir galatasaray.
  • 69
    https://youtu.be/WOOrFro9p2Q

    “biz kendi hayatımızı efendi gibi yaşamaya çalışırken,
    ne bileyim;
    sağa sola salça olmadan...

    belki en büyük keyfimiz;
    güneşin allahına kadar vurduğu altın sarısı biramızı yudumlarken, birbirimize ask acılarımızı,
    ''pardon! gözüme toz kaçtı!'' hissiyatı içinde fısıldarken,

    bacağımıza sürünüp duran bir kediyi okşarken;
    ''oğlum bu kedi hayvanı var ya, tekamül zincirinin en son halkası lan"
    "buda'dan bile daha bilge lan bu hayvan!'' şeklinde naif muhabbetlerimizi yaparken,

    kanımızı dökerek kurduğumuz ayyaş cumhuriyetin en aşşağılık başkentleri aksaray meyhanelerinde,
    ileri karakolları olan parklarda...
    gökte sadece sahici bi dolunay...
    elimizde güzel marmara...
    şehrin götünde pireler uçuşurken...

    ve biz terk edilen bir sevgili nasıl üşürse;
    işte öyle üşürken...
    ve daha on yedi, on yedi iken aşk konuşulur değil mi?
    hayır biz senin adını fısıldıyorduk gaassaray.
    bunu hiç bilmeyeceksin!

    gecenin çükünde her türk babası gibi ayyaş bir babanın sızmasını bekledikten sonra,
    yine boynumuzda sarı-kırmızı kaşkollar,
    yine aynı dolunayın altında buluşup,
    bağrında gecelemek için sana koşarken,
    içtigimiz o güzel marmaranın bile adın kadar içimizi ısıtamadığını hiç bilmeyeceksin gaassaray!

    1980'ler. sokağa çıkma yasakları. daha on yedi. on yedi bile değilken,
    geceleri boynumuzda sarı kırmızı kaşkollar,
    elimizde sarı kırmızı pankartlar. bir militan gibi toplum polislerinden kaçarken...
    ve bütün yaşıtlarımız,
    geceleri, gayrimeşru bu şehrin gayrimeşru duvarlarına kahrolsun faşizm yazarken,
    biz geceleri aynı duvarlara; en büyük cimbom yazdık!

    ve bütün yaşıtlarımız gündüzleri mütemadiyen fenerli iken,
    biz aleme inat seni sevdik.

    komik olan şuydu;
    tarihinin en zavallı dönemiymiş meğer.
    hiç şampiyon olamazdın o zamanlar.
    biz de zaten farkında değildik. hep güzel marmaraydık çünkü.
    daha on yedi, on yedi on yedi bile değildik.

    neden gaassaray? diyenlere;
    because, güzel marmarayla güzel gidiyor! derdik.
    ki bunu hiç bilmezsin!
    daha on yedi, on yedi bile değildim diyorum... alooooooo?

    ulan gaassaray! söyleyecek o kadar çok şeyim var ki sana!
    ulan! anlatacak o kadar çok hikayem var ki gaassaray!
    anam avradım olsun hiç bilemeyeceksin!
    bu kediler var ya; çok enteresan hayvanlar abi...”

    deep web’in en psikopat videosu. liseye ilk geçtiğim zamanları hatırlatan(2008-2009 falan) o zamanlar gözler yaşara yaşara deliler gibi dinlediğim, bir 14 şubat’ta akla gelen güzel beste. sabah aklıma geldi ve onlarca kitap okuduk, üniversiteye geçtik, büyüdük, gerçek aşkı da yaşadığımızı düşünürdük derken dinlediğim an hala içimde bir yumru şeklinde kaldığını farkettim. hey gidi çocukluğum, ulan gaassaray...

    only you
  • 70
    6 kasim 2019 real madrid galatasaray maci sonrası tam 1 saat içinde en az 200 kere bu cümleyi kurdum “ulan galatasaray”

    sigarayı bırakmak üzereyken, günde içtiğim sigara adedi sadece 2 adetken 1 saat içerisinde tam 18 dal sigara yaktım. boğazım kupkuru, midem bombok. bunun sorunlusuda 115 yıl önce, bikaç kafadarın kurmuş olduğu klüp.

    ulan galatasaray.
  • 72
    (bkz: 6 kasım 2019 real madrid galatasaray maçı)

    şu hayatta ailemden sonra en değer verdiğim varlık galatasaray.
    (bkz: #2033820)

    bu akşam 6 gol yedik ya, öfkeden ve hayal kırıklığından ölmek üzereyim.

    sabah 8'te ameliyata gireceğim ama gözüme uyku girmiyor.

    maçtan beri içimdekileri kusmak için yazmadığım başlık kalmadı, hâlâ yüreğim soğumuş değil.

    öyle bir illetsin sen ulan gaassaray, nereden başladık, nereden bulaştık...

    yine de iyi ki varsın be galatasaray'ım, seni çok seviyorum...
  • 74
    bak yemin ederim ki online pes oynarken dahi karşıma rakip galatasaray geldiğinde oyunlarda bilerek yenilen adamım, galatasaray futbol takımı gerçek maçları kaybettiğinde en az 2 gün moral olarak çöküyorum.

    (bkz: 18 aralık 2020 fatih karagümrük galatasaray maçı)

    bari yenilmeseydik anasını satayım ya, covid nedeniyle sokağa çıkma yasağı var, 2 gün evde bu maçı düşün düşün kafayı yerim ben.
  • 75
    son günlerde yaşanan onca haksizlik karşisinda aslan gibi dimdik birleşen futbolcusundan taraftarina bu ülkenin yüz aki camia'nin bazen kizma, bazen sahip çikma cümlesidir. ama ne olursa olsun kiyamazsin ya işte ana fikri odur.

    hakikaten çok duygulandiran gelişmeler yaşaniyor. oğulcan olsun arda olsun terim'in mücadelesi olsun.
    evet o localar boşalmadan o maça çikilmamaliydi evet ünal aysal basiretini görmek istiyoruz ama mustafa cengiz'i bile ilk kez bugün bir nebze olsun doğru yolda gördüm.

    ulan gaassaray hayatimizsin be hayatimizsin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın