• 1701
    bir garip memleket.

    bugün üç kuruş parası olup zamanında fetullahçı terör örgütü ile bağlantısı olmadan, icazet, destek almadan iş yapmayan; işlerinin baltalanmaması için ricacı olmayan kişi sayısı bir elin parmaklarını geçmez. en basiti ülkenin cumhurbaşkanı bile "ne istediler de vermedik." söyleminde bulunmuş.

    kişiler bazında her spor kulübünden birileri bu terör örgütü ile bağ kurmuşken, her zaman olduğu gibi galatasaray'da forma giyen ülke tarihinin en büyük futbolcuları da bu örgüt ile bağ kurmuş diye beyni küçükler tarafından yönetilen kulüpler koca camiayı fetö ile yan yana getirmeye çalışıyor.

    e boşuna dememişler imam osurursa cemaat sıçarmış diye. baştan aşağı herkes bok içinde yüzüyor, kimse aynaya bakmadan birbiri ile alay ediyor.
  • 1702
    https://twitter.com/...ee7jYSzSCzw&s=19
    ulkenin muhafazakar yobazi kadar bu kendini entellektuel sanan solcu yobazi da zarar veriyor. sen nasil bir bos adamsin ki konunun arkasina bile bakmadan mal bulmus magrip gibi atlamissin aha hukumete cakacam, ustune besiktasa da yanlarim oh.

    sami yen haber'i vs taniyan varsa su adamin tweetini paylassin, turke ve turklukle ilgili her seye dusman bunun gibi soytarilar yuzunden turk oldugunu soylemekten utanan bir alt nesil yetisiyor.
  • 1703
    voleybol ülkesiyiz ve kazandığımız başarıları şu parti dönemi bu hükümet dönemi diye değerlendirmek çok doğru bir yaklaşım değil. tabii ki hepinizin istediği ülkemizin her anlamda gelişmesi ilerlemesi fakat sırf kültür seviyemiz onlardan daha düşük diye ülkemizde insana yeteri kadar değer verilmiyor diye bu muazzam başarıya kayıtsız kalmak bununla gurur duymamak çok yanlış.
  • 1704
    bir başkadır benim memleketim. cennet vatan olacakken üzerinde yaşayan insanlarca cehenneme çevrilmiş. kalitesizlik, yüzsüzlük, pişkinlik, ahlaksızlık almış başını gidiyor. hatasız değiliz hiçbirimiz ama hatasından utanmayan, geri adım atmayan, hatta hatadan ziyade art niyetli olan, adamı varoluşsal problemlere iten, her gün intiharı düşündüren varlıklarla dolmuş güzel ülkem. herkesin her şey olabildiği ama asla rezil olamadığı canım ülkem. çok seviyoruz seni kaderin böyle olmasaydı keşke. her insanın ayrı bir hayalkırıklığı.
  • 1705
    liyakatsizliğin, adamcılığın, torpilin her köşeye kanser gibi yayıldığı ülke. bu saatten sonra düzelceğini sanmıyorum. her taraftan cehalet akıyor, dizel yakıtın 40 tl olduğu ülkede bir kaç ay önce “atam abdülhamid yedirmedik” diye bağıran tiplerin, kolunda ingiliz kraliyet düğmesi taşıyan sarıklı sapıkların peşinden koşan insanların daha beter olmasını istesem de gelecek, masum nesiller için üzülüyorum. bu kadar pisliğin, rezilliğin yaşandığı futbolu da bu vesileyle takip etmek istemesem de zorlanıyorum.

    hemen hemen hepimizin bir zaman tepki gösterdiği aysun kayacı resmen bizden 16 yıl önde yaşıyormuş. bu ülke yeniden kurulsa gerçekten oy kullanabilmek için insanları sınava sokmak gerekiyor.
    temel matematik, türkçe okuma ve okuduğunu anlama, yazma, dinleme ve dinlediğini anlama, konuşma bölümlerinden, temel tarih ve vatandaşlık, dış gündemi takip edebilecek kadar temel yabancı dil soruları barındıran bir sınav yapılmalı.

    bu sınav bugün yapılsa eminim vatandaşların %95’i oy kullanma hakkı elde edemezdi.
  • 1706
    galatasaray'ın bu akşam futbolun en büyük sahnesinde temsil edeceği ülkemiz, canımız, ciğerimiz. ne yazık ki her gün sosyal medya ile daha iğrenç bir yer haline geldi. belki de hep böyleydi ama sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla daha fazla görür olduk. ülkemizin kurucu cumhurbaşkanına hakaret eden p*ç kuruları ve kuveytli bir adet cro-magnon fazlaca can sıktı.

    bu akşam güzel bir galibiyetle başlayıp moral bulalım, umarım stada gelen tüm taraftarlarımız atamıza sahip çıkar.
  • 1707
    bugün birçoğumuzun eleştirdiği galatasaray taraftarına ben bir şey demiyorum diyemiyorum. çünkü fenerbahçe taraftarı da böyle artık beşiktaş taraftarı da böyle trabzonspor, bursaspor vsvs diye gider bu liste. taraftarımızla alakalı ne şikayetiniz varsa aslında bu genel türkiye cumhuriyeti vatandaşlarıyla alakalı bir konular manzumesi. tribünler ülkenin ve insanının bir yansıması gibi. saçma sapan tepkiler mi diyorsunuz bu şımarıklık memleketimizin her köşesinde var. para ile yaşayan para ile ölür. sen bu memleketin insanına her karış toprağında sadece müşteri gözüyle bakarsan o da sana soytarı gözüyle bakar. kendisini mutlu edince seni alkışlar ama mutlu etmezsen sahneye ne bulduysa fırlatır seni aşağılar. bizim ülkemizin sosyal davranış biçimi son 20 yılda tamamen linçlemek üzerine iken sahadaki topçuları neden ıslıkladın kardeşim diye sormak bana abesle iştigal geliyor. belki hepimiz dış dünyada farklı olalım o stadyuma gelince farklı olalım gibi temennilerde bulunuyoruz ama yine bu memlekette ben ortam kültürüne uyarım diyenlerden daha çok ortamlar benim kültürüme uysun diyen insanlar var. yani cem karaca üstadın dediği gibi dön baba dönelim geliyoruz aynı yere... onun için suçu galatasaray taraftarında aramak biraz boş bir çaba. ne sorunumuz varsa ülke olarak hepimiz bu işin sorumlusu ve kurbanıyız.
  • 1708
    galatasaray'dır.

    ruh hastalarıyla, tahammülsüzlüğüyle, agresyonuyla, stresiyle, paniğiyle, sevgisizliği nefreti ve kutuplaşmasıyla her şeyini galatasaray camiasında da ayna gibi görebilirsiniz.

    şansımız şu ki, bizim vizyonumuz, hayallerimiz ve hissiyatlarımız, türkiye'nin gerçekliğinden ileride.

    sevgi ve güven tohumlarını atıp sabırla sulamaya devam edeceğiz.
    vizyon doğrultusunda cesur hamleler yapıp arkasında duracak dirayeti ve iradeyi göstereceğiz.
    iyi niyetli ve özverili şekilde ilerleyip, bu çabasını gördüğümüz ve takdir ettiğimiz sporcu ve yöneticlierimizin arkasında duracağız.

    ve bu, bizi de ülke sporunu da ileriye götürecek. ama kolay olmayacak.
  • 1710
    geleceği için endişe ettiğim ve artık ileriye dönük umutlarımın iyice tükendiği canım ülkem. ekonomi, göçmenler, adalet, siyaset, liyakat gibi bir sürü sebepler sayabilirsiniz bu durum için ama sanırım en önemlisi toplumsal ahlakın giderek yok olması. haramın helal sayıldığı, hırsızın ev sahibini bastırdığı, güçlünün zayıfı ezdiği, yanlışın doğruya üstün geldiği, geçmişini unutan, rüzgarın estiği yöne savrulan, ne idüğü belirsiz bir toplum olduk çıktık. utanma duygusu toplumun büyük bir kesiminde etkisini yitirdi maalesef. allah sonumuzu hayır etsin. gidişatımız çok ama çok kötü. inşallah fabrika ayarlarımıza döneriz diyeceğim ama sanmıyorum.
  • 1712
    kendisine faydası olacak olan insanları göç etmeye zorlayan ve yakın gelecekte geri dönüşü olmayan bir facia yoluna girecek olan ülke. sokakta top oynayan ve hiçbir şeyden habersiz bir şeyler yapmaya çalışan yeni nesil için çok üzülüyorum. bir ülke nasıl adım adım eliminize edilir ancak bu alanı, devletler bilimini hakkıyla icra edenler teferruatıyla anlayabilir. alanın içinden biri olarak yazıyorum bunu. birkaç sene sonra bu yazıya bakıp bakıp “maalesef yazmışım bunu” diyeceğimden adım gibi eminim.
  • 1713
    az önce en nezih semtlerinin birinde, askeri kökenli bir özel sitedeki halka açık park alanında mastürbasyon yapan yabancı uyruklu bir bireyi güvenliğe eskort ettiğim, bütün mekanizma ve kurumları iflas ettirilmiş devlet.

    suç işleyen üste çıkar, doping testi yapılmasın diye federasyondaki görevliyi işinden aldırır.
    basıını sahibinin sesidir, para ne derse onu yazar.
    muhalefeti paralize olmak üzere dizayn edilmiş, sivil örgütleri dağıtılmış ve sindirilmiş; dolayısıyla bütün kendini savunma ve bağışıklık sistemleri iflas noktasındadır.

    böyle bir ülkede futbol taraftarlığı üstünden birbirimizi yemek, titanik batarken çalan kemanları alkışlamaktan farklı değil. çok da şey etmeyin gençler. birkaç sene daha alkış tutup yolumuza bakacağız.
  • 1714
    siyasette bir kitle izliyoruz. ahlaki değerler sıfır, sadece kendi çıkarına hizmet edecek yönetime oy veren. hatta kendi çıkarına hizmet etme gibi bir tabir de durumun vehametini açıklamıyor çünkü siyasetin özü bu. diğer vatandaşlar arasında kendisini ayrıcalıklı hissettirecek, ayrıcalık vaadeden siyasetçinin peşinden giden bir kitle özetle. yani toplum olarak zenginleşelim, üstün refah seviyesine ulaşalım seçeneği adam için makul değil. o zenginleşecek diğerleri fakirleşecek. makul olan bu.

    futbolda tabi ki eğitim seviyesi, ekonomik seviye vs... gibi etmenler yok. aslında söz konusu 3 büyükler olunca yatay değil dikey bir taraftar kitlesi var. teröristinden, yobazına, zengininden, fakirine, cahilinden, fularlısına herkes her takımı tutuyor.

    sonuç?
    al işte fenerbahçe.
    al işte beşiktaş.
    onlar da ayrıcalık istiyorlar. herkesin hakları yensin, tüm sistem bunlara hizmet etsin. külliyen yükselmesin futbol.
    galatasaray taraftarı farklı mı? aslında sanmıyorum. sadece galatasaray lisesi ve kulüp yapısı farklı. yani aynı kitle ali koç'a, aziz yıldırım'a değil de iyisiyle kötüsüyle özhan canaydın'a, burak elmas'a, erden timur'a bakıyor. bir de yine kulüp dinamikleri nedeniyle gerektiğinde gerçekleşen değişimin başarı getirdiğini görüyor. ama insan aynı insan.

    özetle toplumun tepeden değil de tabandan gelişimi istemesi gerek. bizde malesef bu yok. ülkece bu yok. dolayısıyla hızla çürüyoruz.

    ama açıkçası hak ettiğimiz gibi yönetiliyoruz.
    hani laboratuvarlarda bakteri, mikrop kültürleri vardır ya.
    ülkece toplum zararlılarının çoğalıp gelişmelerini sağlayan bir kültür ortamıyız.
    çok da şeyetmemek lazım.
    gidiş yönümüz malesef çok keskin. muhtemelen modern tarihin en fakir ülkesi olma yolundayız.
  • 1715
    hayat pahalılığın tavan yaptığı coğrafyada en ucuz şeyin insan hayatı olduğu ülke. aydın'daki kız kyk yurdunda asansörün bozuk olduğu öğrenciler tarafından defalarca bildirilmesine rağmen önlem alınmamış ve maalesef bu akşam saatlerinde 1 kız öğrenci asansörün boşluğa düşmesiyle hayatını kaybetmiş. inanılmaz üzüldüm. o asansörde bizim kardeşimiz, arkadaşımız, akrabamız da olabilirdi. ne diyim ya valla üzülmekten başka bir şeyde gelmiyor elden. hayatını kaybeden kardeşimize allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. kim bilir ne hayalleri vardı gencecik kızın.
  • 1720
    "bana cumhuriyet nedir diye sorarsanız benim işte! islamköy'lü bir köylü çocuğunu cumhurbaşkanı yapan cumhuriyet´tir”

    süleyman demirel

    insanlara seçme ve seçilme hakkı tanıyan bu yönetim biçimi iyi ki vardır ve emanetine sahip çıkan genç nesillerin sayesinde şüphesiz hep var olacaktır.

    güzel ülkemizin 100. yılı kutlu olsun.
    bilimin ışığında ve ulu önderimiz mustafa kemal atatürk'ün ilkeleri doğrultusunda nice 100 yıllara inşallah.
  • 1725
    kuruluşunun 100. yılında, kurucusunun cuma gününe denk gelen ölüm yıldönümünde cuma hutbesinden kurtarıcısının adını anmayacak aymazlıkta iktidar sahipleri tarafından yönetilen ülke, ülkemiz...

    paşa'nın zorunu başardığı yerde o çok inandığı bizler, gelecek nesiller kolayı tamamlayamamışız, devrimleri nihayete erdirememişiz, kurtuluş mücadelesinin asıl safhasını sonuca vardıramamışız. bu ortamda ne cumhuriyet'in 100. yılını kutlayası geliyor insanın ne de atatürk'ün matemini tutası.

    "türk'e bir hayır gelmez, arap felsefesinden
    gazi bize bir din ver, türk'ün öz nefesinden"
App Store'dan indirin Google Play'den alın