• 201
    spor kulüplerinin para karşılığında kulüp bütçelerinde varlıklarını arttırmaları durumu. ekonomide çoğu varlığın riski olduğu gibi, futbol ekonomisinde de futbolcu varlıklarının kendine has bazı riskleri bulunuyor. bu risklerin en başında futbolcunun kötü performans göstermesi ve sene sonunda değerinin düşmesi gösterilebilir. bir diğer sık karşılaşılan risk ise sakatlık durumu olsa gerek. elinizdeki bir futbolcu uzun süren bir sakatlık dönemi geçirirse değeri düşer, hatta kronik sakatlığa dönüşürse bu durum, varlığınız zaman içinde değersiz bir hale gelebilir.

    bu durum, çoğu kişinin borsada yaptığı finansal yatırımlardan farksız aslında. bu noktada, nasıl ki borsada alım ve satım noktaları önemliyse, futbolcu konusunda da benzer hassasiyetten söz etmek mümkün. futbolda bu hassasiyeti göstermeye engel olan şeylerden biri, galatasaray gibi sportif başarının sürdürülebilir olması gereken kulüplerde değeri artan bir varlık, bir sonraki sezondaki sportif başarı riske edilmemek için satılmaması olarak gösterilebilir. ama sanırım bu konuda bir karar vermenin, ya da karar birliğinde olmanın zamanı geldi de geçiyor bile. çünkü sportif başarının sürdürülebilirliğinin ekonomik rahatlıktan bağımsız olmadığı ortada.

    sportif başarıdan beklediğimiz ne peki? ligde şampiyon olup, şampiyonlar ligi'nde çeyrek final ötesini hayal edememek bir sportif başarı mıdır galatasaray için? sizleri bilmiyorum ama benim için değil, çünkü kulübün kuruluş amacı zaten ortada. mevcut ekonomik şartlar altında şampiyonlar ligi'nde final oynama şansımız var mı peki? bence yok.

    bu çerçevede, ekonomiyi önceleyip, ömrümden bir 5 sene daha verip, 6., 7. seneden itibaren hem ligde hem avrupa'da başarı hedefleyecek bir kulübün ekonomik alt yapısının oluşturulmasını izlemeyi tercih ederim. bunun için yapılması gerekenler biraz can sıkıcı, çünkü;

    kerem, hayatının performansını verdiği sezonun hemen arkasından, bu yaz döneminde 20 milyon euro yakınlarında bir teklif gelirse satılmalı;

    marcao, satılmalı;

    cicaldau elde tutulmalı, morutan elde tutulmalı.

    çünkü ekonomide, değer kaybeden ama hala değerini yükseltme potansiyeli taşıyan (belli bir marj aralığında değer kaybeden) varlıkları elinde tutmazsan, sürekli her değer kaybında zarar edersin. zira, yeterince değer kazanan varlıklarını da elinden çıkartmazsan, onların da zaman içinde değer kaybetmesinden kaynaklı zarar edebilirsin.

    eğer ekonomiyi düzeltmezsek, biliyorum ki ömrüm boyunca bu kısır tartışmaların içinde süper lig şampiyonluğundan başka bir hedefi olmayan ve avrupa'da tanınırlığı git gide azalan bir kulüpten daha fazlası olamayacağız. bu ikilemi aşmaya çalışacak her yönetime, skorlardan bağımsız destek vereceğim. taraftarın genelinin fikri ne, bilmiyorum.
  • 202
    gece gece aklıma gelen süreç. diğer takımları gs kadar takip etmiyorum ve onların da çok iyi yönetildiğini sanmıyorum ama bizdeki artık kabak tadı vermeye başladı. ne çok iyi al-sat yapabiliyoruz ne de oyuncuları iyi yönetiyoruz. aklıma gelen bazı örnekler:

    (bkz: zvjezdan misimovic) bu adamı neden yedik, yönetim neden müdahale etmedi hala bilmiyorum. ne sakızmış arkadaş.

    (bkz: arda turan) son dakikada gönderdik, takım eksik kaldı. hiç almamamız dönemde aldık, ne yapıyor hala bilen yok.

    (bkz: shabani christophe nonda) sakat olduğu için yolu bize düşen ve iyi performans sergileyen bir oyuncuydu. taraftar kewell sakat sakat kalsın istediği için bu adamı yolladık. (abi neden ya, forvet eksiği olan bir takım için neden yani?)

    (bkz: fernando meira) gayet iyi oynarken ve stopere ihtiyacımız varken hele hele avrupa'da mücadele ettiğimiz bir dönemdeyken sattık...

    (bkz: henry onyekuru) çok güzel bir satın alma opsiyonu varken yabancı kuralı yüzünden almadık. babel oynuyor... (kerem parladı okey ama her yabancıya yer açıldı takımda bir bu adama yer bulamadık. opsiyon parasına hatta daha fazlasına gittik cicaldau falan aldık)

    (bkz: erick pulgar) gedson hazır değil diye bu adamı aldık, hazır değil diye oynamadı. şimdi hazır. bu transferin kime faydası oldu, yeni bir kiralık aşk mı doğdu?

    (bkz: wesley sneijder) gs tarihine geçecek bir transfer ve isim. çok katkısı oldu. yok pahasına aldık ve hala nasıl aldığımızı bile bilmiyorum. ve bu adamın önce forma numarasını aldılar sonra apar topar yolladılar. ne sneijder'e veda edebildik ne belhanda'ya sonrasında sahip çıkabildik..

    (bkz: younes belhanda) geliş süreci zaten dillere destan. gidiş süreci ayrı hikaye. adam doğruları söyledi diye orta sahamız çok iyiymiş gibi apar topar adama yol verdik...

    geçmişten günümüze bazı örnekler verdim. bayağı bayağı çoğaltılabilir bu örnekler. ancak bazen kararlarımız kulübe ciddi zararlar vermiş ve bence skandal denebilecek kararlar bunlar. sadece hatalar da değil, süreç yönetimleri de kötü. oyuncuyu taraftar önüne atmak, ezmek, ezdirmek nedir yaa. bir kişi demiyor mu biz milyon euro'lar yatırdık boey, morutan gibi gençleri aldık. bunlar napıyor hoca diye?

    yönetim kim olursa olsun transferi gerçekten bilen birileri yapsın abi. beceremiyorlarsa da gitsinler fm turnuvası yapsınlar, illa anlayan biri bulurlar...
  • 203
    son 4-5 yıldır elimize yüzümüze bulaştırdığımız nane.

    özellikle yerli futbolcu transferinde bizim kadar basiretsiz bir yönetim topluluğu yok. en son bir nebze emre akbaba olayında yüzümüz güldü ki bunda da aslan payı emre'nin. çocuk direnmse o da olmuyordu.

    abdülkerim çok da büyük bir çalım değil bence. fener ya da bjk alsa hiç umurumda olmazdı.

    özellikle bu sezon mert müldür ve umut bozok transferlerinden çok korkuyorum. haftalardır aldık alıyoruz derken çat diye fener'e ve trabzonspor'a gidecekler gibi duruyor. inşallah öyle olmaz.
  • 204
    galatasaray adına olduğunda beni her zaman mutlu eden olay. şaka değil ömer bayram’ın bile gelişi ve başarılı olma ihtimaline karşı; ayy olabilir öyle bir şey? lütfen olsun çünkü!! diyen adamım. dolayısıyla konu galatasaray olunca her transferde mutlu olurum ama artık transfer işinden hiç zevk almıyorum.

    sosyal medyanın bu denli gelişmesi mi oyuncu menajerlerinin ortalığı karıştırma çabası mı yoksa yöneticilerin ağızlarının gevşekliği midir nedir bilinmez ama artık her transfer görüşmesi saniyesinde öğreniliyor. erden timur ve sergio cafede buluşup daha kahvelerini ısmarlamamışken transfer haberi önümüze düşüyor.

    haldun üstünel yöneticiyken sabah bir uyanıyorduk dos santos galatasaray’da, jo galatasaray’da, kewell galatasaray’da. o mutluluğu nasıl tarif edeyim ki? ohoo şimdi transfer resmileşmeden tüm detaylara hâkim oluyoruz. keşke öyle bir yönetim anlayışı geliştirsek. hem kulüp kimseyle transfer yarışına girmemiş olur hem resmi site müthiş reklam alır.
  • 205
    bilgilerinin sızması konusunda genelde muhabirlere yakın yöneticiler topun ağzında olsa da, ben bu konuda oyuncu menajerlerinin baskın olduğunu düşünenlerdenim.

    şöyle ki, istisnalar hariç, kolay kolay hiçbir menajer biraz piyasası olan bir oyuncusunun transferinin sessiz sedasız hallolmasını istemez (varsa kulübü de dahil).

    zira bunun bayağı göz önünde olması, varsa diğer taliplerin de devreye girmesi ve rakamların biraz daha yukarı çekilmesi anlamına gelir ki bu da hem menajerlerin / kulüplerin hem de oyuncuların hoşlarına gidecek bir durumdur.
  • 206
    transfer sezonu birçok takımın şenliği, heyacanı olan aylardır. bizim takımımız için ise stres dolu aylar oldu özellikle de son 3-4 yıldır. galatasaray çok başarılı olduğu seneler de dahil birçok yılda transferde yanlış hamleler yaptı, oyuncular kaçırdı ve oyuncu çalımı yedi. özellikle son 3-4 yılda galatasaray, transfer yetiştirememe sorunu, anlaştığı oyuncuları son anda kaçırma gibi huyları edindi. şimdi bakıyorum, pedro gelecek denildi bir kaç hafta sonra fener bir iki kez görüşerek oyuncuyu bitirdi. aynı şekilde geçen senelerde irfan'ın bizi istemesine rağmen yine fener'e kaptırdık. ara transfer döneminde gedson gedson diye beklerken, yönetimin beceriksizliği sebebiyle beşiktaş'a kaptırdık. mert hakan bir kaç günde fener forması giydi. ondan önceki senelerde vedat'ı bir şekilde kaptırdık. berat biz de derken bir an da ts'ye imza attı. bize gelenlerden bazıları ise oyuncuların ısrarı sonucu geldi. örneğin halil dervişoğlu ve emre akbaba. ikisini de fener kulüpleriyle anlaşmıştı.
    saydıklarımdan bazıları iyi ki gelmemiş, bazıları gelse daha yüklü olacaktı galatasaray için kabul ama kardeşim yeter yani biz her sene aynı hikayeyi görmeyelim. her yönetim aynı hatayı defalarca yapar mı? galatasaray'ın artık böyle oyuncu kaybetme lüksü yok. ligin başlamasına kalmış kaç gün biz hala 6 numara bekliyoruz 10 numara bekliyoruz. geçen dönem biterken sorsak taraftara ilk isteyecekleri yer olan bölgeye hala oyuncu bulamadık. ismi geçen oyuncular da tatmin etmekten uzak durumda.
    fener ve trabzon'un olası avrupa macerasında sadece lige odaklanacak galatasaray için ideal bir transfer dönemiyle şampiyon olmak içten bile değildi. şu noktada şansımız oldukça düşük görüyorum. forvet hattımız soru işareti, orta saha hala kalite olarak geride ve defansın en iyi oyuncusunu kaybettik. kalecimiz de bir yıl daha yaşlandı.
  • 207
    zannimca cok yanlis degerlendirilen olgu.

    geri donusu olmayan oyuncuya bonservis vermek, 25 kisilik bir kadronun 20 tanesine yapildiysa bir kulubu olume goturebilir, 15 tanesine yapildiysa basarili sezonlar gecirilse bile cok buyuk ihtimalle zarar edilecek bir operasyondur, 5-10 tanesine yapilir; 5-10 tane de geri donus yapabilecek oyuncuyla harmanlanirsa; kendileri degil belki ama tecrube ve kaliteleriyle, geri donus bekledigimiz oyuncularin seviyesini yukari cekebilir, eksiklerini kapatabilir; oyunun kalitesini yukari cekerek onlara deger katabilirler.

    gecen yil hic yapmadik; sonuc olarak ne oldu? bizdeki performansini sevilla'da bir sezon daha gosterirse 30+ milyona gidecek marcao ancak 12 milyon'a gidebildi. nelsson'a 12 milyon teklif geldi, kerem'e teklif gelmiyor, cica kayboldu morutan ortaliklarda yok.

    size belhanda fernando ile oynasa cicaldau yine silinip gider miydi yoksa bugun o da, "15'e atalanta'ya okuturuz" dedigimiz bir oyuncu mu olurdu?

    veya pva marcao nelsson boey savunma dortlusu, bence potansiyel olarak super ligin acik ara en iyi savunma dortlusuyken, nasil oldu da biz eksi averajla sezonu kapatabildik?

    evet seri'li nzonzi'li takim tam bir facia idi, kadroya baktigimizda marcao haric satsak para edecek oyuncumuz yoktu, aksi gibi herkes yasli ve bircogu kiralikti. o takim pandemi oncesi 8 haftalik periyod disinda yoklari oynadi o sezon.

    elimizde degerli assetlerimiz var, kerem yunus berkan nelsson bay. ama bu adamlari tamamlamasi icin taylan ve cica koyunca, o takim oynayamiyor. midjsto ve pereira ile gormek lazim.

    2022-2023 sezonu oncesi yaptigimiz transferlerden ben su ana kadar oldukca memnunum. marcao yerine ayni tip oyuncunun yerlisini aldik. kara bir delik haline gelen orta sahaya pereira ve midjsto gibi iki tane 8 numara aldik, maaslari oyle abartildigi gibi 4 milyon falan degil. birisi 975 bin birisi 2.7 milyon.
    forvette muhammed ve halil gibi iki istikrarsiz gencin yerine seferovic'e gidildi, yine oldukca makul maliyetlerle. leo ise bence cok buyuk bir sans transferi, yasi maliyeti cok uygun.

    ki bu oyunculardan 3er 4er yil performans da alabiliriz; boyle bir durumda kerem'in yerine baska bir genc yetenek, nelsson yerine baska bir genc stoper, veya performansi dusenlerden birisi yerine yine 25-26 yaslarinda olmus ama yasi cok olmayan bir oyuncu ile oyun kalitesinden bir sey kaybetmeden devam edebiliriz.

    yeter ki 14-15 kisilik ana rotasyonda her daim 4-5 tane para kazanabilecegimiz yetenek bulunduralim.
  • 210
    https://gss.gs/LK0.jpg

    türk futbol tarihinin en pahalı ilk on transferinin beşini biz, beşini fenerbahçe yapmış. en pahalı olanları ise bizde. ulan geçmişten beri bizle paramız yok diye dalga geçtiler. bu, televizyondaki komedi programlarına dahi nüfus etmişti. nasıl bir algı yönetimiymiş arkadaş. türk futbolundaki her takım futbolcu maaşları ödemesinde sıkıntılar yaşamıştır ama bu bizim üstümüze yapıştı resmen.
  • 211
    yok nelson 25 milyon euro, yok boey arsenale gidecek, yok bu yaz 90 milyon euro gelecek, yok ilkay yok o yok bu yok şu...

    6 gün sonra galatasaray için şampiyonluk maçı var ve varsa yoksa gündemimiz transfer. yahu merak etmeyin erden timur halleder bir şekilde. biz taraftar olarak sadece ve sadece şampiyonluğa odaklanmalı ve sadece bunu konuşmalıyız. 6 gün sonra allah'ın izniyle şampiyon olduktan sonra sabahlara kadar konuşalım erden timur kimi getirir, bu sene şampiyonlar liginde kadro nasıl olacak diye. ama o zamana kadar sadece ve sadece şampiyonluk...

    #konsantrasyon
  • 213
    şu aralar konuşulmasında sakınca görmediğim heyecanlı süreç. kendi adıma sadece seçime odaklandım. her şeyi ama her şeyi seçim sonrasına bıraktım. ankaragücü maçına daha çok var ve seçime odaklanmışken arada transfer haberlerinin çıkması beni sakinleştiriyor diyebiliriz. ilkay, renato sanchez, hakan çalhanoğlu ve daha nicesinin adı geçince kafamda kadrolar kuruyorum. seçimin ertesi günü full konsantrasyon olur tüm taraftarda.
  • 216
    taraftarımızın futbolcuları para bastırılıp alınan birer “mal” olarak görerek, kendilerinin birer kariyer hedefi, büyük liglerde oynama hayali, bir süper lig kulübünde 2. forvet olmayı asla kabul etmeyecek olması gibi konuları tamamen gözardı ederek menajerlik oyunu kafasıyla taleplerde bulunduğu aktivite.

    gerçek dünyaya dönersek, bir transferin 3 önemli bileşeni olduğunu düşünebiliriz.

    -zaman: futbolcuyu canın istediği an tutup getirme özgürlüğü
    -kalite: sorunsuz, kafası kırık olmayan, yaşı kemale ermemiş kalite topçu getirme lüksü
    -para: ödeyeceğin tutarın evlat acısı hissi yaratmaması.

    bizim seviyemizdeki kulüpler, bu 3 bileşenin ancak 2 sini aynı anda karşılayabilir. neden? çünkü hiçbir zaman kaliteli bir oyuncunun önceliği değilsin, olamazsın. kendilerini paraya boğmadığın sürece, haziran temmuz aylarında diğer kulüplerden teklif almayı bekleyecek, seni oyalayacaklar. yani özetle;

    - kaliteli oyuncuyu erken getireceksen paraya kıyacaksın
    - kaliteli oyuncuyu ucuza almak için akşam pazarını (eylül ayını) bekleyeceksin
    - ucuza, erkenden oyuncu getirmek istiyorsan kaliteden taviz vereceksin

    özetle, a kaliteli oyuncunun, bütçeyi yormadan, haziran ayında alınmasını talep etmek maalesef bizim için gerçekçi değil ve hiçbir zaman olmayacak.

    yönetimi temmuz ayının 5’inde transfer olmadığı için istifaya davet etmeden önce buna dikkat etmekte fayda var.
  • 220
    2023 2024 transfer sezonunda şampiyon kadrosunu rashica dışında korumayı başaran galatasaray, en önemli, en çok aksayan orta saha bölgesi nedeniyle şampiyonlar ligi ön eleme maçlarında kalite olarak çok düşük seviyedeki takımlara karşı zorlanmıştır. futbol şansıyla atlanan turlar devam ederken elzem şekilde gereken hamle yapılmamıştır. sonrasında şampiyonlar ligi katılımı ve kura çekimi sonrası rakipler belli olduğunda yine hamleler yapılmamıştır.

    galatasaray'ın 2023 2024 sezonunda orta saha zaafı nedeniyle zorlanmasına rağmen aylarca hamle yapmayı tercih etmeyerek skandal bir süreçle kendini ateşe attığı ve hezeyanla sonuçlanan süreçtir. mantığı güçsüz olan yerleri güçlendirmek olan kötü olan yerleri daha kötü hale getirmek olmayan sürece verilen isimdir.
  • 221
    mafya eline geçmiş olaydır. arkadaşlar kendimizi kandırmayalım artık. futbol, menejer mafyalarının elinde oyuncak olmuş artık. bir oyuncu kadar da bu adamları doyurmazsanız doğru düzgün transfer yapma ihtimaliniz düşük. bence boşuna kızıp sinirleniyoruz. zaten bütçemiz yok denecek kadar az, onu da menejere yedirmezseniz sonuç bu şekile oluyor.

    bu sene amaç şampiyonlar ligine kalmak ve ligde şampiyon olmak olmalı. gruplara kaldık 3. bitirip rezil olmadan cendereden çıkarsak ne ala. ligde ise işler karışık, masabaşında ve sanal alemde güçlü olmak gerekiyor.
  • 222
    bir iki yıldız isim dışında ilk kriteri "hazır olmak" olmalı.
    zaha? bekle.
    ziyech? bekle.
    peki eyvallah bu adamlar yıldız isimler bekleyelim ama orta sahaya aldığımiz adamı da beklemeyelim.

    genoa bir transfer yapmış berkan kutlu, adamlar ikinci günde sahaya attılar.

    rashica sahada, fred sahada, syzmanski sahada...
    rashica yi biz alsak, norwichte idman yapmamış derdik.
    elalemin kerizi biz miyiz bilmiyorum.
  • 223
    türkiye'de menajerlerin ağzına bakma sonucunda gerçekleşen olay. aynı oyuncu birden fazla takıma yazılıyor ve daha fazla parayı veren büyük ihtimalle oyuncuyu kapıyor. yerli oyuncu havuzu dar olduğundan aynı oyuncuların peşine düşülmesini anlayabiliyorum ancak yabancı oyuncularda bile aynı oyuncuların kovalanmasını anlayamıyorum. hal böyle olunca işte oyuncu havuzumuzda x oyuncu var, y adet oyuncuyu alternatif olarak tutuyoruz, z adet oyuncunun raporu elimizde hazır gibi söylemler o kadar klişe ve yalan ki dinlemekten sıkılıyor insan.
  • 224
    umarım ocak'ı haziran'ı yine 5'er 10'ar yeni oyuncu ile geçirmeyiz. takımda herkesin yeri, yedeğiyle belli. artık bu takım misyonunu başarana kadar gitmeli. angeliño'nun yerine dahi yeni oyuncu istemiyorum. 96-'00 arası olduğu gibi aynı oyuncularla devam edilmeli. boey satılırsa da dubois geri gelsin. bu transfer çılgınlığına mecburduk yarışabilme ihtimali olsun diye ama bu değişikliklerin uyumunun bir maliyet getirdiği de her önemli maçta ortaya çıkıyor.
    (bkz: 20 eylül 2023 galatasaray kopenhag maçı)
  • 225
    9.5 milyon euro’ya davinson sanchez’i aldık. sanchez’in yedeğine düşen nelsson’u geçen sene 17-18’e satsaydık kıyamet kopardı. gözünüzde herkesi büyütmeyin. piyasa komple şaşırdı diye anamızın liginde azıcık kafa gösteren topçuya 25 milyon fiyat çekmeyin. bunu sadece nelsson için de demiyorum. boey ve kerem için de söylüyorum. ileri de parlatacağımız her futbolcu için de söylüyorum.

    bu kulüp geçen sene 6 milyona torreira aldı. 13 milyona marcao sattı. yani bonservis bedellerinde alışta da satışda da bu kadar kafa takmayalım. artık bizim için iyi oyuncu kötü oyuncu diye belirtme vakti. yok ondan 2 zarar almışız, yok ona şu kadar maaş vermişiz, yok onun sözleşme süresi böyle diye kafa şişirmek inanılmaz mantıksız geliyor.

    galatasaray futbol takımı çok farklı seviyelere doğru gidiyor. son yıllarda öyle bir zehirlendik ki kaliteli oyuncudan ziyade her transfer dönemi hesap kitap işleri ile uğraştık. yok ajax modeli, yok benfica modeli. görüyoruz şu an ajax ne durumda. kendi liginde küme düşecek. benfica da 4 maç 0 puan yaptı. gönül verdiğiniz takımın potansiyelinin farkına varın. nasıl bir güce sahip olduğunu anlayın. 3-5 hesap yapmak yerine sistemimize uygun kaliteli oyuncu gelsin diye bekleyelim. kötü oynayanı direkt yollayalım. özellikle bu seneki avrupa maçlarımızı gördükten sonra o şu kadara gitti bu bu kadara geldi olaylarını rafa kaldırmamız lazım.
App Store'dan indirin Google Play'den alın