1
futbolda henüz olmayan fakat niçin olmadığını kendimce anlamlandırmakta gerçekten zorlandığım bir olgudur ki futbol kamuoyunca tartışılmasının yerinde olduğunu düşünüyorum.
bilindiği üzere futbolcularla belirli bir zaman dilimini kapsayan profesyonel sözleşmeler imzalanıyor ve futbolcu olağanüstü bir disiplinsizlik örneği göstermediği sürece sözleşme geçerliliğini koruyor ve oyuncu da gereğince kulüp kadrosunda bulunuyor. keza kulüp yönetimi ve başkanları da (ve elbette futbol federasyonları) seçimle belirli bir süreliğine göreve geliyorlar ve yine olağanüstü bir hadise, örneğin bir sağlık sorunu yaşanmadıkça mevkilerini koruyorlar.
halbuki teknik direktörler aslında bir futbol takımının kritik pozisyonunda adeta bir kumandan gibi otursalar dahi kimi zaman bozuk para gibi harcanabiliyorlar, keza oyuncu grupları kafalarına göre teknik direktör yollatıp getirtebiliyorlar ve bir takım sezonu 5-6 farklı teknik direktörle bile zar zor tamamlarken tüm bu süreç boyunca ne başkan ne yönetim ne de oyuncular değişiyor. kimsenin vermediği hesabı en kısa zamanda ve en acımasız şekilde hep teknik direktörler veriyor ve bu da anlamsız bir döngüye sebebiyet veriyor. futbolcular ise ancak, o da nadiren olmak kaydıyla kadro dışı kalabiliyorlar ama kulüple ilişikleri yine devam ediyor.
ya teknik direktörlük benim sandığımdan daha sallantılı ve alelade bir pozisyon, ya da bu hususta henüz bilmediğim(iz) bir şeyler var. sahi niçin kulüp yönetimlerinin görev süreleri ve sözleşmeler uyarınca futbolcuların kulüplerdeki pozisyonları nispeten güvence altında iken sezon başı, ortası sonu demeden zırt pırt teknik direktör değiştirmek mümkündür ve teknik direktörlük ortada bir sözleşme olsun ya da olmasın sürekli sallantılı bir pozisyondur? bana göre bu durum kulüp yönetimlerinin teknik direktör seçiminde, nasıl olsa her an değiştirilebilir, biri gider öbürü gelir taraftarın gazı alınır düşüncesiyle daha dikkatsiz ve popülist hareket etmesine yol açıyor.
takımın en önemli pozisyonu olan teknik direktörlüğün bu bağlamda futbolculardan bile geride olması sanki biraz tuhaf. bence bu konunun en azından bir tartışılması gerekli. teorik bağlamda sadece şunu sormak isterdim, aynen futbolcularda olduğu gibi teknik direktörlerde de belirli transfer dönemleri olsaydı acaba nasıl olurdu? örneğin olağanüstü bir başarısızlık durumunda gözünü karartıp teknik direktörle yollar ayrılırsa teknik direktörsüz veya ancak mevcut yardımcılarla devam etme zorunluluğu olsaydı kulüp yönetimleri en baştan nasıl hareket eder ve sezon planlamalarını ne şekilde gerçekleştirirdi?
bilindiği üzere futbolcularla belirli bir zaman dilimini kapsayan profesyonel sözleşmeler imzalanıyor ve futbolcu olağanüstü bir disiplinsizlik örneği göstermediği sürece sözleşme geçerliliğini koruyor ve oyuncu da gereğince kulüp kadrosunda bulunuyor. keza kulüp yönetimi ve başkanları da (ve elbette futbol federasyonları) seçimle belirli bir süreliğine göreve geliyorlar ve yine olağanüstü bir hadise, örneğin bir sağlık sorunu yaşanmadıkça mevkilerini koruyorlar.
halbuki teknik direktörler aslında bir futbol takımının kritik pozisyonunda adeta bir kumandan gibi otursalar dahi kimi zaman bozuk para gibi harcanabiliyorlar, keza oyuncu grupları kafalarına göre teknik direktör yollatıp getirtebiliyorlar ve bir takım sezonu 5-6 farklı teknik direktörle bile zar zor tamamlarken tüm bu süreç boyunca ne başkan ne yönetim ne de oyuncular değişiyor. kimsenin vermediği hesabı en kısa zamanda ve en acımasız şekilde hep teknik direktörler veriyor ve bu da anlamsız bir döngüye sebebiyet veriyor. futbolcular ise ancak, o da nadiren olmak kaydıyla kadro dışı kalabiliyorlar ama kulüple ilişikleri yine devam ediyor.
ya teknik direktörlük benim sandığımdan daha sallantılı ve alelade bir pozisyon, ya da bu hususta henüz bilmediğim(iz) bir şeyler var. sahi niçin kulüp yönetimlerinin görev süreleri ve sözleşmeler uyarınca futbolcuların kulüplerdeki pozisyonları nispeten güvence altında iken sezon başı, ortası sonu demeden zırt pırt teknik direktör değiştirmek mümkündür ve teknik direktörlük ortada bir sözleşme olsun ya da olmasın sürekli sallantılı bir pozisyondur? bana göre bu durum kulüp yönetimlerinin teknik direktör seçiminde, nasıl olsa her an değiştirilebilir, biri gider öbürü gelir taraftarın gazı alınır düşüncesiyle daha dikkatsiz ve popülist hareket etmesine yol açıyor.
takımın en önemli pozisyonu olan teknik direktörlüğün bu bağlamda futbolculardan bile geride olması sanki biraz tuhaf. bence bu konunun en azından bir tartışılması gerekli. teorik bağlamda sadece şunu sormak isterdim, aynen futbolcularda olduğu gibi teknik direktörlerde de belirli transfer dönemleri olsaydı acaba nasıl olurdu? örneğin olağanüstü bir başarısızlık durumunda gözünü karartıp teknik direktörle yollar ayrılırsa teknik direktörsüz veya ancak mevcut yardımcılarla devam etme zorunluluğu olsaydı kulüp yönetimleri en baştan nasıl hareket eder ve sezon planlamalarını ne şekilde gerçekleştirirdi?