anlayabildiğim insanlar. bu dünyada isteyen tek takımı destekler isteyen iki takımı sever isteyen de yedi takıma sempati duyar. filozofun da dediği gibi:
herkesin hayatına kimse garışamaz. bence asıl anlaşılmaz olan "sevgi" gibi duygu skalasının en komplike azasına eleştiri getirmek, sınırlandırmaya çalışmak, gem vurmaktır. mesela ben de juventus sempatizanıyım. bu sempati nerede, ne zaman, nasıl başladı bilmiyorum ama senelerdir hayvanlar gibi takip ederim kendilerini. ve de ister inanın ister inanmayın bu sempati galatasaraylılığımla zerre çelişmez. bugüne kadarki her galatasaray-juventus maçında deliler gibi galatasaray'ın kazanmasını istemişim, her galibiyetimizde de hayvanlar gibi sevinmişimdir. galatasaraylılık benim kimliğimdir çünkü. ayrıyeten yabancı forumlarda da -ki hatırı sayılır miktarda takip ettiğim kulüp formu var- başka ülkelerin başka takımlarına sempati duyduğunu beyan eden yüzlerce kişiye denk geldim bugüne kadar. tabii hiçbiri galatasaray sözlük formatında olmadığı için "x sözlükteki galatasaray sempatizanları" diye bir başlık görmedim ama o attıkları post'larda "kendi takımım dışında şu şu külüplere sempatim var, umarım bu sezon başarılı olurlar...." şeklinde tonla ifadeye rastladım. hatta en fazla desteklenen takımlardan birinin de galatasaray olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. kısacası bir insanın kendi takımı dışında başka takımlara sempati duyması son derece normaldir, eziklikle uzaktan yakından alakası yoktur. hele bunun o takımların top class olmasıyla hiç ama hiç alakası yoktur. ben juventus'u serie b'deyken de destekliyordum misal.
velhasıl, bu işlere bu kadar kafayı takmamak lazım. ha, galatasaray'la yabancı bir kulüp maç yaparken sözlükten biri "ben o yabancı kulübü destekliyorum..." derse hep beraber gömeriz ama onun dışında "bırakınız sevsinler"...