• 40
    anti fenerbahçelilik tanımı tam olarak yapılsa da dahil olup olmadığımı bir öğrenebilsem dediğim grup. onların maçında da totem yapmak mı? efes, 10.000'lerce taraftarının önünde ellerinden şampiyonluğu aldığında havalara uçmak mı? fener maçını ligin en önemli maçı gibi görmek mi? fener maçını götü boklu bir strum graz maçından önemli görmek mi? bunlarsa ben de gruba dahilim, daha farklı tanımları varsa da dinlemeye hazırım.

    niye 10 senedir orda yeniliyoruz, niye maçlardan sonra "ulan selçuk bütün sene yatıyor, bizim maçta iğne deliğinden top geçiriyor" diye konuşuyoruz hiç düşündünüz mü? selçuk biliyor ki bu maçta sıçarsa bi daha kadıköy'e giremez. diğerleri biliyor ki bu maç ligin en önemli maçıdır ve ne olursa olsun kazanılmalıdır. biz ne yapıyoruz, kaybettikçe seneye diyoruz, altı üstü bir maç diyoruz. ama öyle değil işte. ezeli rekabet falan biz bunları aştık demeyin. evet avrupa önemli, kupalar önemli ama bu ligde şampiyonluk maçı hariç iki maç vardır; "galatasaray-fenerbahçe" ve "fenerbahçe-galatasaray". bu kafayla gidersek daha çok 3-4 yeriz orda. ayrıca korkmayın fener maçlarına ekstra önem vermek kimseye galatasaraylılığından birşey kaybettirmez, 104 yıllık camiayı da kuruluş amacından saptırmaz.

    bir de

    basın yalan yazıyor
    şampiyon olmayınca
    içim rahat etmiyor...
  • 7
    antifenerbahçe'li arkadaşlar sanmasınlar ki bizler çok seviyoruz da fenerbahçe'yi o yüzden yazıyoruz bunları. elma ile armut'u birbirine karıştırmayalım. ben de sevmiyorum fenerbahçe'yi fakat bu duygu gözlerimi kör etmiyor. bir de herkesi kendiniz gibi sanmaktan da vazgeçin bir zahmet. ligde 1. olamadıktan sonra kimin şampiyon olduğu beni zerre enterese etmez. kırmızının yanındaki sarıya bakarım ben. 10 yıl değil 20 yıl yenemesek de bilirim onlardan her anlamda büyük olduğumuzu. eğer siz hala büyüklüğün tek maçlık galibiyetlerle değil kupalarla ölçüldüğünü bilmiyorsanız, sırf fenerbahçe'li arkadaşlarınızla dalga geçebilesiniz diye istiyorsanız kadıköy galibiyetlerini yolunuz açık olsun. önümüzde çok önemli bir avrupa maçı varken hala fenerbahçe'ye laf sokma çabasındaysanız size söyleyecek çok şeyim yok artık. antifenerbahçe'nizle size başarılar.
  • 9
    bu akıma karşı olanları fenerbahçe'yı sevmekle itham edebilirler. evet bu akıma gıcık oluyorum, sinirleniyorum. ama sanıyor musunuz ki, hiç fenerli arkadaşımla iddaaya girmiyorum, derbi muhabbeti yapmıyorum? işin zevkini, alınan hazzı nefrete çevirmek, daha da kötüsü taa içerilerde olan nefret duygularının acısını derbilerden çıkarmak, sosyal hayatta yaşanamayan agresiflikleri burada sergilemek, daha da vahimi fenerbahçe'ye düşmanlık yapacağım derken galatasaray'ıma zarar vermek (futbolcuları stres altına sokma, stat kapattırma, kulübümün adını annelere saygısızlık eden taraftarları olan şeklinde tanıımlatma vs) kabul edebileceğim bir şey değil. pazar günü deplasmanda fenerbahçe'yi yensek sevincimden ağlarım, yenilsek içip içip sarhoş olurum; ama olayların yerini, zamanını, seviyesini karıştırmak galatasaraylılık felsefesine ters. en azından biz büyüklerimizden öyle öğrendik.

    iddaa ediyorum bu akıma sebep olan suyun öteki yanı. bakıyorum, 2000'den beri etrafımda arttı bu antifenerbahçe düşüncesi, diğer tarafın etkilerine tepki olarak ortaya çıktı. niye mi? çünkü onların galatasaray rekabetinden başka tutunacak şeyleri yok, tüm konsantrasyonları bunun üzerinde. ne yazık ki bizde de bu tuzağa düşenler oldu, çok yazık.
  • 18
    galatasaraylı olmanın doğasında fenerbahçeden hoşlanmamak, haz almamak, uçlardaysanız nefret etmek olduğu için her galatasaraylı biraz antifenerbahçelidir aslında. sözlüğümüz de bünyesinde galatasaraylıları barındırdığı için haliyle antifenerbahçelilik faaliyetlerine sahne olmaktadır zaman zaman. bu sadece bir alt kimliktir. özellikle galatasaray-fener derbilerinden önce daha çok su yüzüne çıkar. antifenerbahçeliliğin doğurduğu duygular ve dürtüler tamamen sözlüğe kusulmamalıdır. sanırım bir kısım yazarların rahatsız olduğu durum bu. tamam hiçbirimiz fenerbahçeyi sevmiyoruz fakat her an bunu belirtmek yerine her an galatasaray sevgimizi belirtsek bence dünya daha güzel bir yer olurdu.
  • 46
    gerek yoktur. zira ben ne taraftarını, ne yönetimini, ne de bir bütün olarak fenerbahçe'yi sevmem ama içinde ''anti'' geçen bir kavrama dahil olacak kadar da nefret beslemem. beslenmemesini de öneririm. hatta haftasonu yaşadığım olaya(bkz: #331360) rağmen, o kadar itip kakmalarına, küfretmelerine rağmen yine de ne kadar fenerli varsa dememişimdir. denmemelidir de. galatasaraylılık, anti fenerbahçelilikten daha çok yakışıyor sanki sözlüğe.
  • 34
    fb'den ve onunla ilgili herseyden nefret ediyorum hatta tiksiniyorum. tum sulalem fb taraftari hatta babam ve amcam kongre uyesi. onlar da cok iyi bilirlerki benimle asla bu konuda konusmazlar, sakalasmazlar. aninda silerim kendi defterimden. cok kisiyi silmisligim vardir. yeni tanistigim insanlara ismini sorarim, nereli oldugunu sorarim ve hangi takimi tuttugunu sorarim. kendi kriterlerime gore yeni tanistigim kisi fb'liyse samimiyetimi ilerletmem. profesyonel yasantim haric bu kisilere katlanmam ve iliskilerimi kesinlikle duzeyli tutarim. evet ben bir anti-fb'liyim! sucluyum ben! rakibimiz ya, ezeli ya, ebedi ya, ornek olmaliyiz ya! anti fb'li olamayiz! olmamaliyiz! ne lan bu? su an 38 yasimin son aylarini yasamaktayim. neredeyse 39 oldum. 11 gun sonra oglum 1 yasini bitirmis olacak. ismini aslan koydum. neden mi? cunku ben kendime gore cok iyi bir galatasaray'liyim. sozlukte ya da baska bir yerde kendimi anti-fb'li diye tanitmam, galatasaray'li diye tanitirim. galatasaray'a kufur edenle kavga ederim. evet evet, bildigin dovusurum. genelde galip cikarim bu dovuslerden. en azindan bugune kadar boyle oldu. galatasaray'li olmaktan gurur duyuyorum ve ayni zamanda fb'ye karsi anti sempatim var! eee, ne olacak simdi? bu benim galatasaray'liligimin ustune mi geciyor? senede en az 2 kere karsilastigimiz (futbolda, diger branslari saymiyorum) ve tek amaclari bu iki karsilasmayi kazanmak olan bir camiadan sadece bu tutumlari sebebiyle bile nefret etmek yeterli degil mi? ne oluyor fb'yi sevmedigimizi soyleyince? galatasaray'liligimizin uzerine mi geciyor fb'yi sevmemek? ercan ve metin diye iki sarlatan ciksin kufur etsin bize biz de bakalim oyle mi? yok abi yok, "kan alirlar kamil kan!"(bkz: gemide filmi) galatasaray turkiye'yse ve ben de turk olduguma gore oyle antin kuntin gevsek tepki vermem veremem. kisasa kisas girerim ve girmek ne demek o zaman anlar o lavuklar! yasasin sozlukteki anti-fb sempatizanlari ve yine yasasin tum anti-fb'liler! en buyuk galatasaray!
  • 1
    içlerindeki fenerbahçe nefreti galatasaraylılıklarının önüne geçmiş kişilerdir. öyle acınası durumdadırlar ki; her konuyu fenerbahçe ile ilişkilendirme, alakasız konularda bile fenerbahçe'ye laf sokma peşindedirler. bizim onlardan en önemli farkımız olan kuruluş amacımızı tekrar tekrar okuyarak anlayabilmelerini diliyorum. sığ düşünmeyip, diğerlerine benzememelerini umuyorum.
App Store'dan indirin Google Play'den alın