• 51
    https://twitter.com/...773879464841217?s=20

    uefa'nın almanya twitter sayfasında selçuk inan şapka ve tavşanla birlikte paylaşılmış.

    eyyy almanya, bu selçuk sihirbaz olsa çıkarmak için o tavşanı önce bir dürter şapkanın içinde sonra yavaş yavaş önündeki masaya totosunu dayar en sonunda da tam tavşanı çıkaracakken yere düşer iki elini yana açar faul bekler :(

    david copperfield kendini şapkaya sokar orada ters döner, yapmayın aklına sokmayın selçuk'u fatih hocamın kandırmayın gaassaraylıları :(
  • 53
    nereye yazacağımı bilmediğimden buraya yazıyorum. son zamanlarda bazı kişiler var tek amaçları etkileşim almak. “reklamın iyisi kötüsü olmaz, yeter ki fazla etkileşim alıp piyasada kalayım.” kafasında ki insanları el birliği ile meşhur ediyoruz resmen. bu kişiler bu tıklar sayesinde mahkemede verecekleri 3 kuruşu fazlasıyla kazanıyorlar sonradan. bunlardan hukuki yoldan sessiz sedasız hesap sorulur ve emin olun bunların hiç konuşulmaması kendilerine en büyük ceza olacaktır zaten. şimdi tek tek isim vermeye gerek yok,bu kişiler belli.kısaca;
    (bkz: stop making stupid people famous)
  • 54
    1940'lı yıllarda mao'ya 1789 yılında gerçekleşen fransız devrimi hakkında ne düşünüyorsun diye sormuşlar. sonuçlarını merakla bekliyorum diye cevap vermiş.

    sosyal medyanın zararlarını bugünlerde gördüğümüzü düşünenler yanılıyorlar. asıl toplumsal ve sportif zararları 10-20 yıl sonra ortaya çıkacak. belki daha geç. bir kaç fav, takipçi v.s. uğruna kendimize ne denli büyük zararlar verdiğimizi fark edeceğiz. çocuklarımızı uzak tutmanın bir yolunu bulmalıyız.
  • 56
    herkesin her şey olabileceği mecra. ve handikaplı bir hal almaya başladı. iletişim aracı olarak kitleleri algı yönetimi eşliğinde konsolide etmek aşırı kolaylaştı ve bu ürkütücü bir durum. insan, istediğini istediği şekilde görebilme meziyetine sahip ve bu bir nev'i kişinin savunma mekanizması gibi işliyor. bazen öyle düşünceler, hareketler görüyorum ki gülmekle ağlamak arasında kalıyorum. kendi ruh sağlığım adına eskiden twitter, instagram mı vardı gibi beylik bir cümleye sığınıp tüm uygulamaları telefonumdan kaldırdım. sözlük okuyorum mümkün mertebe. öneririm.
  • 57
    her ne kadar bok çukuru olsa da, bizim gibi ana akım medyası 3 maymunu oynayan ülkeler için varlığı önemlidir.
    öncelikle karamsar bir entry yazacağım, canı sıkılan okumasın.
    kayseri şehir hastanesinde üroloji uzmanıyım, eşim de erciyes üniversitesinde enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji bölümünde doktor. yani eşimden dolayı olayın merkezindeyim.
    yaklaşık 1 hafta önce covid-19 ve ülkemizdeki seyir hakkında bir entry yazmıştım;
    (bkz: #2879887)
    bu zamanlarda hastalığın yönetim seyri avrupa'dan daha iyi görünüyordu, zaten bu entry'de de parantez açmış, yanıltılıyor olma ihtimalimizden bahsetmiştim.
    öncelikle 17.3.2019'da karantinadan kaçırılan kız haberleri düştü sosyal medyaya;

    https://twitter.com/.../1240007895992991744

    sosyal medya olmasa asla haberdar alamayacağımız şeyler. yahu karantinanın torpili mi olur amk. kafalara bak.
    dün, yani 18.3.2020'de ankara üniversitesinden uzm. dr. güle çınar hanımın ekibine yaptığı koordinasyon toplantısının gizli çekimleri düştü sosyal medyaya. artık 1000'leri konuşalım diyordu doktor hanım. paylaşılma tarzı suç olsa da bu suç kesinlikle doktor hanımın değildi. bugün kendisine özür diletildi. utanç verici. mide bulandırıcı olaylar.
    bugün söyle bir haber yayıldı;
    https://twitter.com/.../1240354308882935809
    bir emekli paşamızın covid-19 nedeniyle öldüğü iddiası. daha sonra bu iddia ana akım medya tarafından onaylandı;
    https://www.sozcu.com.tr/...-kesinlesti-5689088/
    sağlık bakanı ülkemizde 2 ölümden bahsediyor, birisi 89 yaşında, diğeri 61 yaşında erkek. herhalde paşanın vefatını sağlık bakanımıza iletmemişler, aşk olsun.
    bir hekim olarak, belki covid-19 hastalarını takip etmem istenecek. fakat bakanlık ne hekimlere ne de halka türkiyedeki salgın hakkında bilgi vermiyor. yayılım hızı, vakaların yaşı, durumu, cinsiyeti, ek sağlık sorunları vb konuların hiçbiri hakkında fikrimiz yok. neyle karşı karşıya olduğumuzu bilmiyoruz bile. şu saatten sonra verilere inanma ihtimalimiz de yok, maalesef sosyal medya sayesinde yalanları ortaya çıkıyor. yine bilime sırtımızı dayamak yerine, sırtımızı döndük. sonumuzun iyi olmayacağı aşikar.
    vakaların patlak noktasında umrecilerin olması ve ekonomik beklentiler saklanmasındaki temel sebep neden. evanjelist bir grup salgının şiddetlenmesine sebep olsaydı emin olun çığlık kopardı müslümanları kırıyorlar diye.*
    bu saatten sonra kimseye güvenmeden işimizi sağlama almak temel stratejimiz olmalı. ve görünen o ki yine en hızlı bilgiyi bu salgın esnasında hep sosyal medyadan alcağız maalesef.
  • 59
    bazı sosyal medya 'fenomen'leri görüyorum ellerinde kamera dışarı çıkıp yaşlıları uyarıyorlar güya, başlıklar yıkıldım :(, çok üzücü :( filan oluyor genelde.o insanların dışarıda bulunması tabiki yanlış ama aynı' fenomen' elinde kamera olmasa çıkıp bu davranışı gösterir miydi? hiç sanmıyorum. bu işlerden bile prim kasma peşinde olan insanları barındıran yeni nesil medya.
    edit:bahsettiğim durumların bi örneği (bkz: #2888114)
  • 60
    galatasaray taraftarının fazla ciddiye aldığı mecra. dönüp dolaşıp ekşi sözlük, twitter, facebook ya da antu'da yazılan abuk subuk şeylere ne diye bu derece takılıyoruz ben hiçbir anlam veremiyorum. kimseye zorla bir şey söyletemeyiz ya da zorla sosyal medya paylaşımlarına mani olamayız, hukuken yapılması gereken bir şey varsa da en başta kulübümüz harekete geçer zaten. biz bu saçmalıkları niye buraya taşıyıp ciddi ciddi yorum yapıyor, bir de üzerine sinirimizi yıpratıyoruz?
  • 61
    türk halkının asla beceremediği ve beceremeyeceği şeydir. muhakkak diğer ülkelerde de muhtelif örnekler vardır, ancak bizim ülkemiz bu fesatlık ile hiçbir zaman bir yerlere gelemez.

    https://twitter.com/...&src=trend_click

    şu linke tıklayın da ülke insanları ne denli zeka seviyesinde bir görün. kusura bakmayın, bu teknoloji bizim insanımızın içindeki gerçek fikirleri, bilinçaltında yatanları rahat rahat anonim ve gerçek dışı hesaplarda yansıtmasına sebep oldu. dünya ile entegrasyon ve hem ekonomik, hem sosyal, hem duygusal ilişki kurmak için geliştirilen bir icadın, bu denli pislik bir amaca hizmet etmesini ben kaldıramıyorum.

    oturun ve bir düşünün, bu kadar ahlaksız insanlarla mı dolu bu ülke?

    tunç üner denen dengesiz adamın kuyuya attığı bir taşın, kırk akıllı tarafından çıkarılamayıp, akabinde bütün ülke salaklarını etrafına toplaması ile yepyeni bir kaosumuz oldu, hayırlı olsun.

    kovid movid bir şekilde halledilir de, beyinlerdeki bu virüsün, irinin akıp kaybolması için nasıl bir çare bulacağız, hiçbir fikrim ve ümidim yok.
  • 62
    insanların hayatlarını adamaya başladığı sanal mecra.

    kötü bir şey olur, sosyal medyadan tepki gösterilir. iyi bir şey olur, sosyal medyadan tebrik edilir. birisi hastalanır sosyal medyadan mesaj yayınlanır. daha çok sayarız böyle örnek.

    bunlar sorun değil ancak herkesin, özellikle belli bir yaşı geçmiş kesimin, kendi yaptığımız gibi sosyal medyayı hayatlarının merkezine koymasını istiyoruz.

    fatih terim, neden sosyal medya hesabından mustafa cengiz'e geçmiş olsun dileklerini iletmemiş? yahu adamın aklına sosyal medya mı geliyor.

    sosyal medya üzerinden geçmiş olsun demediği için başkanla hoca arasında soğukluk olabilirmiş, hoca saygısızlık yapmış. bak ya. nereden biliyorsun arayarak geçmiş olsun demediğini?
  • 63
    hangi başlığa yazacağımı bilemediğim için en uygun başlığın burası olduğunu düşündüm.
    malum kulübümüz akıllı telefonlar için yeni uygulama çıkardı ve henüz türkiye'de kullanıma açılmadı.
    yurt dışında olanlar uygulamayı indirdi ve güzel antrenman görüntüleri olduğunu söyleniyor. muhtemelen daha da kaliteli içerikler olacaktır.
    ama bizim geri zekalı bazı taraftar hesapları paylaşılan ilk videoları indirdiler ve instagram, twitter gibi mecralara yüklediler.
    e be geri zekalı arkadaşlar, kulüp maddi gelir sağlamak için o uygulamayı çıkardı ve siz 300-500 beğeni&rt almak için videoları paylaşıyorsunuz.
    muhtemelen telif atılacaktır ama kendine taraftar hesabı diyen bu sorumsuzların artık akıllanması gerekiyor.
    bu arada imkanı olan herkesin uygulamayı indirip yıllık üye olması kulübümüze katkı sağlayacaktır. sadece üyelik ücreti olarak bakmayın, reklam geliri de gelecektir.
  • 67
    futbol özelinde "içerden" bilgi alabilen (!) herkesin popüler olduğu mecra.

    çoğunun bir bok bildiği yok, yine çoğunun yegâne gayesi milleti gaza getirmek. üzücü olan ise, kendilerine "abi" çeken gencecik insanları kolaylıkla manipüle edebiliyorlar. kulüp duyumculuğu kisvesi altında insanları hassas dönemlerde manipüle hatta provoke eden tiplerin bu kadar kolay prim yapıyor olması ciddi manada düşündürücü. sattığınız bilgi (!) tutmayınca da tertemiz "bını gilin bilgi bıydı" diye r yaparsınız canım, ne olacak.

    (bkz: kaynak götüm haber ajansı/#3055483)
  • 68
    size 5 adımda nasıl futbol yazan twitter fenomeni olacağınızı anlatıyorum şimdi, toplanın:

    1- doğruluğu kanıtlanamyacak ama yanlışlanamayacak da şeyler yaz (örnek: başkan hoca'yı kovmaya karar vermiş... umarım bu yanlıştan döner)

    2- her anlama gelebilecek muğlak cümleler kur (örnek: inanılmaz şeyler oluyor gerçekten, yarın çok hareketli olabilir falan)

    3- kesin bilgiler öğrendiğini ima et, gerçekleşmezse suçu kaynağa at (örnek: arkadaşlar çok yakın bir kaynaktan, duyum değil bilgidir, bilgi doğruydu ama son anda olmamış *bahane uydur* vs)

    4- yüz tane şey sallayıp birini tutturduysan sürekli bunu hatırlat (örnek: falcao'yu burada ilk duyuran hesaptım yalnız *tweet linki, tweette herkes sakin olsun beklenen forvet gelecek falan yazıyor*)

    5- sürekli kendinle aynı şeyleri yapan diğer şarlatanların yanlış haberlerini yer (örnek: sen bilmemkim transferi bitti diyen duyumcu değil misin *diğer şarlatanın salladığı çakma bilgi kepsi*)

    tebrikler, bu 5 adımı sürekli uygularsanız siz de kısa zamanda 5 haneli takipçiye ulaşabilir, yasa dışı bet sitesi reklamı almaya başlayabilirsiniz.
  • 72
    post-truth çağında yaşıyoruz ve maalesef hayatımızın tamamı haline gelmiştir. teknoloji; zararı ve yararı birlikte getiriyor. bizden kilometrelerce uzakta olan insanların ortaya attığı en ufak kırıntıya bile saniyesi saniyesine ulaşabiliyoruz. internetimizin çektiği her yerde herkese ulaşabiliriz. bu denli paranoyağın, komplo teorisyenin de yaygınlaşması tesadüf değil.

    --- alıntı ---

    gerçeği söylemek zordur çünkü, aslında, tek bir gerçek vardır ama bu gerçek canlıdır; bu nedenle de çehresi bir canlınınki gibi durmadan değişir. franz kafka

    --- alıntı ---
  • 73
    (bkz: tansel taşanlar/#3062591)

    istemeden de olsa çağımızdaki en büyük hastalığın güzel bir örneğini vermiş yazar arkadaş. kendisini hedef göstermek için değil, yazdığı entry toplumda çok sayıda bulunan insan tipinin iyi bir örneği olduğu için yazıyorum buraya. toplumda çok bulunmasının örneği de bu entry'nin gündem entry'lerine girebilmesi.

    entry hakkında yazdığı kişiyi sosyal medyadaki profili harici hiç tanımadığını üzerine basa basa belirtmesiyle başlıyor ve kendisinin güven problemi olmasına rağmen hayatında en güvendiği kişilerden biri olduğunu belirtmesiyle bitiyor. düşünün, birini sosyal medya hesabı harici hiç tanımıyorsunuz ama kendisi hayatınızda en güvendiğiniz kişi. neden? çünkü sizin "istediğiniz" gibi düşünüyor. bu entry'deki gibi kişilerin sorgulamaya yönelik güven problemi yok, aksine kendi istediği gibi düşünenlere hemen güvenme problemi var.

    ayrıca sosyal medya profili ile gerçek kişi çok farklı karakterler de olabilir. burada değil ama, gerçek bir kişi bile olmayabilir o profil. lisede 2 arkadaşım sırf okullarındaki saf gördükleri çocuğun biriyle uğraşmak için twitter'da kız profili açmışlardı. o kız profilini kullanarak çocukla 3 ay boyunca flört etmişlerdi. çocukla buluşma ayarlayıp denk gelmiş numarasına çocukla konuşuyorlardı. çocuk da anlatıyordu garibim, "şöyle bir kız var onunla buluşacağım" diye.*

    sosyal medyada, internette gördüğünüz, gerçekte tanımadığınız kimseye güvenmeyin.
  • 74
    instagram, twitter, facebook, türlü mesajlaşma programları ve dijital platformları içeren medya türü. her insan çok kolay bir şekilde hesap açıp profil oluşturabiliyor. türlü türlü insanları içinde barındırıyor. ülkemizde linç üzerine kurulu bir medya. küfürün, hakaretin ve tehditin gırla olduğu ve sahte heaapların fink attığı bir medya. elbette kimseye edilen küfür ve tehditleri savunmuyorum. bununla da sonuna kadar mücadele edilmesi taraftarıyım. ancak bazı insanların haddinden fazla bu platformlara değer vermesi o kişileri kırılganlaştırıyor anladığım kadarıyla. marcao mesela... neden bu kadar kafasına takıyor? neden bu kadar umursuyor anlam veremiyorum. dejenere bir ortam olduğunu anlayamıyor mu bu medyanın? bildiri yayınlayacak kadar neden ciddiye alıyor? troll hesapların varlığını mı bilmiyor? sahte hesap açmanın kolay olduğunu bilmiyor mu? marcao ve ailesine yapılanlar elbette çok yanlış. ancak bunun bu kadar olay olması ve oyuncunun etkilenmesi de bir o kadar hata bana göre. popüler insanların kesinlikle yorum ve mesaj bölümlerinin kapalı olması gerektiğini düşünüyorum zaten. tedbir almazsan ciğeri beş para ermez insanlar gelip sana dokunabiliyor çünkü. he, ya da bu tedbirleri almıyorsan etkilenmemen gerekir. goygoy geçersin olur biter. ama olumsuz olarak etkileniyorsan bu tür durumlardan kendini ve aileni koruyacaksın. evet, itiraz olabilir insanlar kendini kısıtlamak tedbir almak zorunda mı diye. ama troller bitmeyecek. yarın yine hakaret ettiklerinde yine mi bildiri yayınlayacak marcao? kaale alınmaması gerekiyor sosyal medyanın. vallahi boşuna sinir stres oluşturuyor insanlarda.
App Store'dan indirin Google Play'den alın