galatasaraydaki garip sözleşme politikası sebebiyle ciddi rakam kazanan eski dönemimizin harika zamanımızın maalesef kötü duruma düşmüş futbolcusudur. arkadaş bir futbolcu 29-30 yaşından sonra yaşlandıkça daha az para kazanmaya başlar. ama bizim dönemin yönetimi en başta fazla verip sonra yavaş yavaş düşüreceğine tam tersi az verip yükseltti.
ha şimdi gelelim selçuk inan'a. ilk geldiği 2 sezon muhteşem top oynadı ki bunda o dönemin ortasahasının da da etkisi fazla. o dönem ortasahada boğuşan adam rolünü melo oynarken selçuk daha az boğuşup daha çok yaratıcı oyuncu pozisyonunda idi. sonra melo gitti selçuk ta bitti. selçuk ortasahada ölümüne savaşacak bir adam değil çünkü. bu adam daha çok oyunu kısmen yumuşak oynayan ve kritik paslar atan adam rolünde.
zamanında xelçuk dememizin sebebi de bu. barcelona'da yıllarca busquets dediğin adam boğuştu elini pisliğe bulaştıran adamdı. xavi ise selçuk gibi oynayan adamdı.
* selçuk iki sezon önce yurtdışına gitmeyerek hata etti. gidecekti ve burada iyi anılarla anılacaktı. ama zaman geçtikçe bir dünya laflar yemeye devam edecek. çünkü artık fiziği de toparlamaya müsade etmeyecek.
zamanında tugay'a, ergün penbe'ye, hasan şaş'a, hakan ünsal'a ve diğerlerine fiziği müsade etmediği için düşen performanslarından dolayı ne laflar edildi. işte selçuk'un durumu da bu artık.
en yakın zamanda en güzel örnek olan tugay kerimoğlu gibi yapmalı. yurtdışında büyük küçük demeden bir takıma gitmeli.