28 ocak 2012 bursaspor galatasaray maçı itibariyle bir kez daha görülmüştür ki, yürekli taraftar sabri sarıoğlu sahadaysa takımın havasına bir haller oluyor. yanında bir aksayan eleman daha olursa da mağlubiyet kaçınılmaz. dünkü maçta albert riera bu rolü oynadı. golü nereden yediğimize, rakibin tehlikeli ataklarının sağdan mı, ortadan mı yoksa soldan mı geliştiğine bir bakınız.
sabri zırhlarından birisi olarak kullanılan "takımda herkes kötüydü" argümanını bir kez de alıp farklı okumaya çalışır mısınız? acaba neden takımda herkes kötüydü? neden sürekli sabri'nin oynadığı maçlarda takımda herkes kötü oluyor? tesadüf mü?
ben futbolcu değilim, halı saha ya da menajer oyunları geçmişime bakarak ahkam kesmiyorum. sadece temel insani motivasyonla yola çıkıyorum. ben orta sahada, ileride adama basıp top kapmak için uğraşacağım, bir pas için, bir orta için, bir şut için alnımdan ter akacak; ama rakip benim sağ bek bölgeme bir uzun top atıverdiğinde otomatikman tehlikeli pozisyon yiyeceğiz...
ben sahanın herhangi bir yerinde tekme yiyeceğim, tekme atacağım, boğuşacağım, didineceğim... o top benim arkama geçmesin diye kan dökeceğim. ayağımdaki top bir işe yarasın diye kafa yorup, belki adam çalımlayıp, güzel bir pas, iyi bir şut için çırpınacağım. ama rakibimiz benim sağımda sadece bir duvar pası bile yapsa kalecimle burun buruna gelecek...
isyan etmez misiniz? tadınız kaçmaz mı? "abi o kadar uğraşıyoruz satışı bağlamak için, adam telefonda senle konuştuktan sonra almaktan vazgeçiyor" diye sitem ettiğiniz iş arkadaşınız olmadı mı hiç? "abi bu ders notlarını alcam diye kıza o kadar şirinlik yaptım, sen nasıl üstüne kahve dökersin?!" diye çıkıştığınız bir sınıf arkadaşınız da mı olmadı? o zaman ya gerçekten uzayda yaşıyorsunuz; ya da romantizm, endüstriyel futbol, arma sevgisi, takıma bağlılık gibi konuları çok yanlış anlamışsınız demektir.
sabri efendi ve sizler galatasaray sevdalısı, endüstriyel futbol karşıtı, arma peşinde olan fedakar insanlarsınız da, bizler manhattan plazalarında yaşayan new york knicks taraftarı mıyız lan? bu kafa neyin kafası anlamadım gitti arkadaş...