resim
Ryan Guno Babel
Takım:Kariyer Sonu
Mevki:Sol Kanat
Yaş:39
Boy:1.85
Uyruk:Hollanda
  • 1
    https://twitter.com/.../1207921373764620288

    --- alıntı ---

    ryan babel, maaşındaki 4 günlük gecikme nedeniyle önce galatasaray'a ihtar yolladı ve ardından fifa'ya başvurdu.

    kulüp, 15 gün içerisinde babel'e ödeme yapmamış olsaydı hollandalı futbolcu tek taraflı olarak sözleşmesini feshedebilecekti. (milliyet)

    --- alıntı ---

    maşallah baştan aşağıya karakter emsali.
    kolpaçino özgür, pamuk şeker, boş youtuber gibi lakaplara sahip olması gereken futbolcu.
    ama hollanda milli takımında çatır çatır oynuyor değil mi? bencilliği falan yoktur iyi takım arkadaşıdır kesin.
  • 4
    http://www.milliyet.com.tr/...sikayet-etti-6104972

    nevzat dindar'ın haberi üzerinden eleştirilen futbolcu. internette gördüğümüz her şey doğru değil, hatta çoğu uydurma. şunu bir türlü anlayamıyoruz ve her gördüğümüz habere atlıyoruz. halbuki bu nevzat dindar'ın uydurma haberleri için açıklama bile yapmıştık 17 ekim 2018'de.

    --- alıntı ---

    basın mensubu (muhabir) nevzat dindar maalesef uzun zamandır kulübümüz aleyhine gerçek dışı, yalan, mesnetsiz veya birtakım duyumlara dayalı yanlış ya da eksik içerikli haber üretmekte olup, muhtelif zamanlarda yapılan hatırlatma ve uyarılara rağmen bu kötü meslek alışkanlığından vazgeçememiştir.

    işbu sebeple, nevzat dindar'ın galatasaray'ın hüküm ve yönetimindeki tüm tesislere girişine / etkinliklere katılımına dair akreditasyonu ikinci bir karara dek iptal edilmiştir.

    kamuoyuna saygıyla duyurulur.

    galatasaray spor kulübü

    --- alıntı ---

    eğer babel yanlış bir şey yaparsa, kulüp gerekeni yapar zaten. 4 gün geciken maaşı için de bir yere başvuracağını zannetmiyorum. ama birkaç ay gecikirse o zaman başvurabilir ki başvurmalı da.

    yusuf günay da bu konu hakkında açıklama yaptı. bu tip sorunlar oldu dedi. konu sadece babel özelinde değil yani. sonra babel ile ilgili bir kez daha sorulunca da; daha önce olduğunu ama hallolduğunu söyledi. ama internette bu iki farklı cevap tek cevap gibi verilmiş.

    ama bu sorunlar olacak. yapabileceğimiz bir şey yok. ülkenin durumu da ortada. oyuncuları da böyle durumlarda suçlu bulmayı bırakmamız lazım. bu durumlarda en suçsuz kişiler oyuncular. belki hak etmediğini düşünebilirsiniz ama yine de bu oyuncuyu haksız yapmaz. sözleşmesinde yazan parayı almalı, veremeyeceksen imzalamayacaksın. bu oyuncuya bu para verilir mi diye eleştirebiliriz ama nasıl şikayet edersin diye eleştirmek sağlıklı değil. hakkını arayan bir insana, hakkını arama, sus, otur oturduğun yerde demek bir nevi bu.
  • 7
    devre arası kontratından zararsız çıkmayı becerebilirsek, yönetimi epey başarılı sayacağım. inanılmaz irrite edici bir şey gibi gözüküyor gözüme sahadayken. vücut dili, hal ve hareketleri, oynadığı oyun... top ne zaman ona gelse ve saçma sapan bir iş yapsa "bırak bizi gidelim ağam" repliğini söylüyorum içimden.

    https://pbs.twimg.com/media/D-yjgCZWwAMisV7.jpg
  • 10
    süper lig 2019-2020 sezonunun ilk yarısında forma giydiği 15 maçta; 5 gol, 1 asist, %81.4 pas isabeti ve ortalama 1 kilit pas istatistikleri yakalayan hollandalı futbolcu. 3 yıl için toplam 10 milyon euro ücret alan babel, kontratı sona erdiğinde 35.5 yaşında olacak. liverpool, kasımpaşa ve beşiktaş zamanlarında topu solda aldığı zaman önce sağa sonra sola devrilerek rakibini geçip çizgiye inebiliyordu ancak kulübümüzde bunları çok fazla denemiyor. ben de topu sağa çektiği bazı pozisyonları sizler için derledim.

    https://streamable.com/3uq9x (club brugge maçı, burda başka çekecek yeri de yok aslında.)
    https://streamable.com/vpqze (malatyaspor maçı)
    https://streamable.com/ypimx (sivasspor maçı)
    https://streamable.com/yma80 (fenerbahçe maçı)
    https://streamable.com/lu63m (yine fenerbahçe maçı)
    https://streamable.com/77ug6 (psg ilk maç)
    https://gss.gs/q5N.gif
    https://streamable.com/tshw4 (sivas maçı attığı gol)
    https://media.giphy.com/...tqx0fXOmR6/giphy.gif

    yukarıda bahsettim bazı pozisyonları da alta bıraktım. top sağ ayağındayken sola doğru vurunca rakip savunma ters ayakta kalıyor. topu çizgiye sürse; ya ceza sahası yayı civarında boşluk olacak ya da pozisyon alan iki blok arasında boşluk oluşacak ancak futbolcu ve teknik ekibimiz kadar neyin ne olduğunu bilmem elbette mümkün değil. (tabii ki yıllar geçtikçe süratinin azaldığını da hesap etmek gerek.)

    https://streamable.com/7j56t
    https://streamable.com/r2mv3
    https://streamable.com/oifcb
    https://streamable.com/jmyhd
    https://streamable.com/y5xq5
    https://streamable.com/kpzkq (neyin ne olduğu yazınca aklıma canım hocam geldi.)

    https://tr.whoscored.com/...2158/Show/Ryan-Babel (kaynak)
    https://www.transfermarkt.com.tr/...sdaten/spieler/16135 (kaynak)
  • 11
    geçen gün bir makalenin ekran goruntusunu yollamistim, bugun vakit buldum, açıklama yapayım. diyor ki rory smith, twitter'dan ceza alan ilk oyuncu babel, yeni bir cagi başlattı. doğru da diyor, akla ilk gelenler melo ve fatih terim.

    https://www.nytimes.com/...view-rory-smith.html

    edit: bu da sozu gecen tweet: https://twitter.com/.../1086167569004941312

    buraya da makaleyi ingilizce ve google translate elverdiğince türkçe yapistiriyorum:

    --- türkçe ---

    karakterlerle tanımlanan futbol on yılı
    tarafından rory smith 2 ocak 2020
    son 10 yılda futbol, ​​saha içinde ve dışında tanınmayacak şekilde değişti, çünkü eskiden spor olarak kullanılan şey içerik haline geldi.

    istemeden fırtınanın başladığı kafa: ryan babel.
    istemeden bir fırtınanın başladığı kafa: ryan babel.hnah mckay / reuters
    gelen kutunuzda daha fazla futbol mu istiyorsunuz? rory smith’in haftalık bültenine kaydolun, her cuma size gönderelim.

    futbolun modern döneminin başlangıcı kesin olarak tarihlenebilir: 9 ocak 2011. tam olarak da bulunabilir: hollandalı ileriye doğru bir kekik liverpool takımı için oynayan ryan babel'in twitter beslemesine. o zaman, eski dünya anında yeniye karıştığında, her şey değişti.

    unutmanız durumunda: o gün, liverpool (on yılın başlangıcında olduğu gibi, sık sık geri döndüğü gibi) manchester united'a bir f.a. kupası maçı kaybetti. son derece tartışmalı çağrılarla işaretlenen çirkin bir oyundu: o zamanlar ingiltere'nin en saygın hakemi howard webb, ilk dakikada united'a bir ceza verdi ve daha sonra liverpool kaptanı steven gerrard'ı göndermeye devam etti.

    liverpool, webb’in karar alma sürecini fazla düşünmüyordu. kulübün yöneticisi kenny dalglish, ceza kararını “şaka” olarak nitelendirdi. babel, öfkesini biraz farklı bir şekilde havalandırdı. twitter özetinde manchester united forması giyen webb'in doktorlu bir resmini yayınladı. ve bu basit eylemde yeni bir çağ başlattı.

    futbolun 2010'larda olduğu kadar hızlı ve çok değiştiği bir on yılı düşünmek zor. her şeyin nasıl gerçekleştiği ve ne anlama geldiği hakkında her türlü nostaljik deneme için bol miktarda malzeme var: taktik, finansal olarak, saha dışında ve üzerinde.

    ispanya'nın, dipsiz sabrıyla dünyayı fethetmesiyle başlayan, tiki-taka'nın acımasız hipnozuyla rakipleri yıpratan on yıl, futbolun, almanya ve arjantin'deki okullarından gelen pres ve karşı baskı rahipleri kadar hızlı ve daha çılgınca sona erdi. - ortodoksiyi bozdu. soccer, 2010'lara topa hakim olma alıştırması olarak girdi ve alanı kontrol etmek için bir egzersiz bıraktı.

    zenginlerin daha da zenginleştiği ve aslında fakirlere hiç ihtiyaç duymadıklarını düşünmeye başladığı süper kulüplerin yaşı oldu. barselona, ​​real madrid ve bayern münih'in her yıl şampiyonlar ligi'ni kazandığı on yıl, ancak üçü, ingiltere dışındaki her büyük iç lig şampiyonluğun alayı haline geldiğinde ve diğerine rakip olacak bir kulüp olan ajax, avrupa'nın “prestijli” yabancı olarak en prestijli rekabetinin dördüne ulaşabilirdi.

    ve lionel messi ve cristiano ronaldo'nun süper oyuncularının da on yılı oldu, büyük olasılıkla tüm zamanların en büyük iki oyuncusu - bana göre - birbirlerini her geçen yıl yeni, gülünç tarihlere itmek . messi'nin 12 ayda 91 gol attığını veya ronaldo'nun iki haftada bir rekor kırdığı anlaşıldığında bu büyüyü hatırlıyor musunuz? birlikte, büyüklüğün neye benzediğini yeniden tanımladılar; sonsuza dek varislerinin ulaşması gereken çıtayı sonsuza dek yükseltmişler.

    gittiklerinde cristiano ronaldo ve lionel messi'nin yerini almayacaklar.
    gittiklerinde cristiano ronaldo ve lionel messi'nin yerini almayacaklar. shriederstock aracılığıyla friedemann vogel / epa
    manchester city ve paris st.-germain'in bir dış politika kolu haline geldiği zaman, futbol takımlarının ve futbol turnuvalarının toplanıp sadece plütonlar ve tayfunlar ve büyüciler tarafından değil, aynı zamanda ulus devletler tarafından da satın alındığı bir on yıl oldu. kulüpler ve oyuncular aniden çin hükümetinin gazabına girebileceklerinden endişe etmek zorunda kaldıklarında.

    tüm bunlar ve daha fazlası oldu, ancak sporda sosyal medyanın gelişinden daha önemli bir değişiklik düşünmek zor. bu babil hikayesini yeniden okurken - bir hafta kadar sonra twitter'da bir şey söylediğinde para cezasına çarptırılan ilk oyuncu olacaktı; zamanla, bu, dünyadaki yönetim organları için zengin bir gelir kaynağı haline gelecektir - ne kadar saf olduğumuzu çarpıcı hale getiriyor.

    o zamanlar twitter, “sosyal ağ sitesi” veya “mikroblog” için bir yer olduğunu kaydetti. babel, yayınına değil, “twitter web sitesinde” yayınladı. futbol federasyonu'nun yetkilileri, onu cezalandırırken, twitter'da yayınlanan her şeyin “ulusal bir gazetede röportaj vermek” ile aynı olduğunu açıkladı.

    dokuz yıl sonra, sosyal medya, kulüplerin hayranlarla iletişim kurma şeklini, oyuncuların halkla nasıl etkileşimde bulunduğunu ve sporu nasıl kullandığımızı, hem çimde hem de ondan uzak olanları temelden değiştirdi: ısırık büyüklüğünde parçalar , kısa altı saniyelik aksiyon klipleri, abartıyı ve oyunun her küçük yönünün, haberlerin her bir tahılının, konuşulan her kelimenin, yapılan her işin yakınlığını arttırıyor.

    ama bundan daha fazlasını yaptı: sahte haberler için bir pota kanıtladı - bazılarımızın aslında sporda başladığını iddia edebileceği bir fenomen.

    --- türkçe ---

    --- ingilizce ---

    a soccer decade defined by characters
    by rory smithupdated jan. 2, 2020
    soccer has changed beyond recognition in the last 10 years, on the field and off, as what used to be a sport has become content.

    the head that unwittingly started a storm: ryan babel.
    the head that unwittingly started a storm: ryan babel.hannah mckay/reuters
    want more soccer in your inbox? sign up for rory smith’s weekly newsletter and we will send it to you every friday.

    the start of soccer’s modern era can be dated precisely: jan. 9, 2011. it can be located exactly, too: to the twitter feed of ryan babel, the dutch forward then playing for a stuttering liverpool team. that was when, and where, everything changed, when the old world blended, instantly, into the new.

    in case you have forgotten: on that day, liverpool lost (as it did, often, back at the start of the decade) an f.a. cup match to manchester united. it was a fractious game marked by hotly debated calls: howard webb, then the most highly regarded referee in england, awarded united a penalty in the first minute, and would later go on to send off steven gerrard, the liverpool captain.

    liverpool did not think much of webb’s decision-making. kenny dalglish, the club’s manager, called the penalty decision a “joke.” babel vented his anger a little differently. he posted a doctored picture of webb, wearing a manchester united jersey, on his twitter feed. and in that simple act, he ushered in a new age.

    it is hard to think of a decade in which soccer has changed so much, so quickly, as the 2010s. there is plenty of material for all manner of nostalgic essays about how it all happened, and what it all meant: tactically, financially, off the field and on.

    a decade that started with spain conquering the world with its bottomless patience, wearing down opponents through the brutal hypnosis of tiki-taka, ended with soccer faster and more frenetic than ever as the priests of pressing and counterpressing — from their schools in germany and argentina — subverted the orthodoxy. soccer entered the 2010s as an exercise in dominating the ball and left it an exercise in controlling space.

    it has been the age of the superclubs, in which the rich got ever richer and started to think that, actually, they did not need the poor at all. a decade in which barcelona, real madrid and bayern munich won the champions league in every year but three, when every major domestic league apart from england’s became a procession to the title, and when ajax, a club with a history to rival any other, could reach the final four of europe’s most prestigious competition as a “plucky” outsider.

    and it has been the decade of the super players, too, of lionel messi and cristiano ronaldo, quite possibly the two greatest players of all time — don’t @ me — pushing each other to new, ridiculous feats of history with every passing year. remember that time messi scored 91 goals in 12 months, or that spell when ronaldo seemed to break a record every two weeks? together, they have redefined what greatness looks like; they have forever raised the bar their putative successors will need to reach.

    there will be no replacing cristiano ronaldo and lionel messi when they are gone.
    there will be no replacing cristiano ronaldo and lionel messi when they are gone.friedemann vogel/epa, via shutterstock
    it has been a decade in which soccer teams, and soccer tournaments, were squabbled over and bought up not only by plutocrats and tycoons and magnates but also by nation states, when manchester city and paris st.-germain became an arm of foreign policy, when clubs and players suddenly had to worry that they might incur the wrath of the chinese government.

    it has been all that and more, but it is hard to think of a more substantive change to the sport than the advent of social media. reading back through that babel story — he would, a week or so later, become the first player ever to be fined for saying something on twitter; in time, that would become a rich source of revenues for governing bodies the world over — it is striking how naïve we were.

    twitter is a “social networking site,” or somewhere for “microblogging,” reporters noted at the time. babel did not post it to his feed, but on his “twitter website.” the football association’s officials, in punishing him, declared that anything published on twitter was the same as “giving an interview in a national newspaper.”

    nine years later, social media has fundamentally altered the way that clubs communicate with fans, how players interact with the public and how we consume the sport, both the stuff that happens on grass and the stuff that happens away from it: bite-size chunks, brief six-second clips of action, ramping up the hyperbole and the immediacy of every tiny aspect of the game, every grain of news, every word spoken, every deed done.

    but it has done more than that: it has proved a crucible for fake news — a phenomenon that some of us might argue actually started in sports

    --- ingilizce ---
  • 12
    2019 2020 sezonunun ilk yarısında yaşanan hayal kırıklığına ve kaybettiğimiz puanlara direkt veya dolaylı olarak varlıkları, yoklukları, sakatlıklarıyla sebep olan isimleri sıralamam gerekirse benim nazarımda önem sırasına göre şöyle bir liste var.

    1. fatih terim (baştan sona tüm tercihleri, kadro planlaması, oyuncu tercihi, sistem oturtamaması vs.)
    2. selçuk inan (oynadığı tüm maçlarda kaybedilen puanların başlıca sebebi)
    3. belhanda (isteksiz oyunu, top kayıpları, takımı direkt 10 kişi oynatması)
    4. feghouli (takımdan ayrı düz koşu yapması, mariano*'yu maçın tamamında yalnız bırakması, maçların görünmeyen kaybettireni)
    5. mariano (yetersizlik, pas hataları, savunma ve hücumda yokları oynaması)
    6. falcao (çok büyük beklenti olmasına rağmen sakatlanarak takımı aylarca eksik bırakması)
    7. nagatomo (ciğer sönmesinden sonra eski performansından uzaklaşması)
    8. seri (bekleneni verememesi, kesik yedikten sonra iyice kaybolması)
    9. nzonzi (takımın kötü performansından dolayı tamamen kopması)
    10. marcao (anlamsız müdahaleleri*, kendini kolay yere bırakması sonucu takımı riske atması)
    11. babel (kritik anlardaki pas tercihleri, gol şanslarını değerlendirememesi, sabit kalması)

    babel'in performansı benim için de hayal kırıklığı. kendisi için devre arası bonservis kazanabileceğimiz bir teklif gelirse, kendi arabamla gider hava alanına bırakırım. sol kanatta kendisi yerine onyekuru'nun gelişini halaylarla karşıladım. ama (kocaman bir ama) bence ilk yarıda yaşanan rezillikte en az paya sahip olanlardan. kendisinin varlığı kaç puanımızın gitmesine sebep oldu bilemiyorum ama kendisi hiç olmasaydı bu sezon konyaspor ile berabere kalamaz, kayserispor ve 10 kişi kalan sivasspor'u kesinlikle yenemezdik. yukarıda yaptığım listedeki isimlerin çoğundan milyon kat verimli olmuştur. yaşanan rezilliğinin faturasının bizde hiç bir hatrının olmaması sebebiyle kendisine kesilmesini çok acımasız buluyorum. onyekuru'nun gelişi sonrası kendisinin forvette veya hamle oyuncusu olarak değerlendirilmesinden yanayım. temizlik yapacaksak kendisine sıra gelmesine baya var bence.

    adamın o kadar üstüne gidildi ki sözlükte bu entryden sonra kendimi böyle hayal etmekten geri duramıyorum.
    https://gss.gs/zzC.jpg
  • 21
    https://twitter.com/...510135160311808?s=21

    --- alıntı ---

    ajax, 6 aylığına babel’i kiralamak istiyormuş. telegraaf baya güvenilir bir haber kaynağı. babel de dönmek istiyormuş ama maaşından taviz vermeye niyetli değilmiş.

    --- alıntı ---

    şahsi düşüncem, hiç işimize gelmez. euro2020 sonrasında babel’in hiçbir hedefi kalmaz ve yatarak parasına bakar muhtemelen. umarım newcastle tarafı ciddidir de onlara satarız 3’e 5’e.
  • 24
    newcastle kulübünün babel transferi için ajax ile rekabet içinde olduğu ingiliz basınına yansımış. hatta kulübümüzle babel hakkında ilk teması kuran kulübün kendileri olduğu söyleniyor. rafa benitez'in newcastle'da görev yaptığı yıllarda da kendisini takımda görmek istediği bilgisi de paylaşılmış. eğer babel transferinde böyle bir sürecin içine girdiğimiz doğruysa, onyekuru transferinin de mutlu sonla sonuçlandırıldığı bu dönemde şahsen kulüplerin transfer hususunda anlaşması tarafındayım.

    https://www.dailymail.co.uk/...ompetition-Ajax.html
App Store'dan indirin Google Play'den alın