dünkü roma- porto maçını
* izledikten sonra garcia'ya olan güvenim biraz daha azaldı. bunun nedeni ise spalletti'nin performansı.
rudi garcia'nın övüldüğü iki nokta vardır daima:
1) genç oyuncular yetiştirmesi
2) lille ile fransa ligi şampiyonu olması
şimdi sorarım size
bülent uygun da sivas gibi bir takımı şampiyonluk mücadelesine soktu, şanssızlıklar olmasa belki de şampiyon yapacaktı. bülent uygun iyi bir hoca mı oluyor şimdi? veyahut
ertuğrul sağlam... bursa'yı şampiyon yaptı, şimdi bu adam hocaların hocası mı oluyor?
genç oyuncu meselesine gelirsek, hazard dışında sayabileceğimiz bir isim yok garcia'nın yetiştirdiği. belki çok zorlarsak dimitri payet'yi söyleyebiliriz. hazard da zaten ekstra bir futbolcuydu, kendi yolunu bulabilirdi diye düşünüyorum.
ayrıyetten para harcamayı da seven bir teknik adam, her sezon diğer takımları zengin etti, romalıları da kahretti. yaptığı bazı transferleri yazacak olursak,
andrea bertolacci - 8,5 milyon euro
iago falqué - 7 milyon euro
leandro paredes - 6 milyon euro
mohamed salah - kira için 5 milyon euro
ibarbo - kira için 5 milyon euro
antonio rudiger - kira için 4 milyon euro
edin dzeko - kira için 4,2 milyon euro
iturbe - 24,5 milyon euro
nainggolan - 15 milyon euro
doumbia - 15 milyon euro
kostas manolas - 13 milyon euro
strootman - 17,5 milyon euro
medhi benatia - 13,5 milyon euro
gervinho - 8 milyon euro
adem ljajic - 11 milyon euro
tin jedvaj - 5 milyon euro
salih uçan - 2 yıl kira için 4,75 milyon euro
onca transfere rağmen de başarı gelmedi. gelemez de, bu oyun anlayışı ile real madrid'i veya barcelona'yı da çalıştırsa gelemez. çünkü çağdışı futbol oynatıyor. babannelerinin liginde belki kalite farkı ile falan ittire kaktıra 2-3. oluyorlardı ama şampiyonlar liginde şemsiye açtılar bir taraflarında. şemsiye çıkışı da zor oldu tabi, kovaladılar garcia'yı.
gelenden geçenden 7-8 yenmez ki be kardeşim. gol at bari, onu da zorla yaptılar. nedeni şu: garcia'nın felsefesi topu orta alanda kitleyip uyutucu paslar yaptıktan sonra ani hücumla gol bulabilmek. eh tabii garcia öyle bir taktik deniyor ki maç içinde rakibi uyutacağına kendi takımı uyuyor. uyandıklarında da 7-8 tane yemiş oluyorlar. geçmişler ola kardeş.
ben bir teknik adamın yeterliliğine şampiyonlar ligi maçlarında karar veririm. yerel başkadır uluslararası arena başkadır, orası bambaşka bir organizasyondur ve futbolun en üst kesiminin mücadele ettiği ligtir. örneğin roberto mancini yerelde iyiydi ama cl'de kötü diye şutlandı inter'den. pellegrini de aynı şekilde. ancelotti ise yerelde başarısız oldu ama şampiyonlar ligi şampiyonu yaptı takımını, neticesinde de şuan bayern'i çalıştırıyor. rudi garcia yerelde skor olarak sırıtmadı ancak muhtemelen roma halkını futboldan bezdirmiştir oynattığı futbol ile. defans defans defans... prandelli'nin bir tık üst versiyonunu düşünün kısacası.
1 sezon geçti hala boşta. bırakın dev ve baş altı takımları fransa'nın orta sıra takımları bile teklif götürmedi rudi garcia'ya. mesela bülent uygun ve ertuğrul sağlam da takım bulamıyor bizim ligte.
beğenenler var mı garcia'yı bilemem ama benim hiç beğenmediğim bir hocadır kendisi. oynattığı futbolun modern çağda hiçbir karşılığı yok kanımca.
not: 2 kişi eksik olmasına rağmen 75'e kadar roma tek kale oynadı. spalletti hocama selamlar.