ilkokulda, yemekhanede, bezelye yememek için sızlanırken, okula kaçak getirdiğim radyo ile dinlediğim maçta attığı gol ile kendisini ömrüm boyu unutmayacak olmama sebep olmuş futbolcudur.
"o günü hiç unutamıyorum. 'eğer gazetecilerin önünde benim elimi öpersen,galatasaray'da kalırsın' dedi. şok oldum. böyle bir şey nasıl mümkün olabilirdi? hayatımın en öfkeli anıydı. ama kabul ettim. bir tek şartım vardı. şartımı duyunca çok şaşırdı. 'elini öpeceğim. ama sen de gazetecilerin önünde haç çıkaracaksın' dedim. herşey orada bitti. bu anı hiçbir zaman unutmayacağım." roman kosecki galatasaray'lı eski futbolcu adnan polat'ın kendisine sunduğu teklifi anlatırken 21.01.1994 milliyet
polonya'nın avrupa birliği dönem başkanlığını almasının ardından hakan şükür ile beraber türkiye'yi avrupa birliğine sokacağını beyan etmiş eski futbolcumuz.
trt3 ozel roportajinda '' eger sans biraz yanimizda olsaydi, galatasaray avrupa kupasini seneler oncesinde alirdi'' diyerek , dusuncelerime tercuman olan buyuk futbolcu. ayni roportajda '' sami yen yikildigi icin agladim '' da demistir.
polonya futbol federasyonu başkanlığına aday olmuş eski futbolcumuz. http://gss.gs/vUU
58
amcamın dediğine göre metin oktay ve tanju'dan sonra takımımıza gelen en iyi santrofordur. çok izleyemedim pek bilmiyorum.
59
osasuna'ya transfer olduğunda ağlamıştım. senelerdir ağır atletico madrid sempatizanı olma sebebimdir aynı zamanda. işin ilginç yanı 5 puan fark ve üstün futbolla lider bitirdiğimiz sezonun devre arasında galatasaray'a transfer olmuş ve şaka değil oynadığı mükemmel futbolla şampiyonluğun kaybedilmesine sebep olmuştur. bir kaç maç gol atamamasına rağmen sanırım 3. maçında ligin alt sıralarından bir takıma 2 gol birden atmıştır. spiker maç başında zaten uyarmıştı, x takımı ofsayt taktiği uygularsa kosecki bu maç çok gol atar diye. çocuk aklımla bunları hatırlıyorum. inter star'da şifresiz maç yayınlandığı dönemdi. annem başka bişey izleyeceği için aşağdaki resim atölyesinin televizyonunda izlemiştim maçı. vay be... ne çalımlar atardı. pis fuleli çok hızlı adamdı. tanju pek sevmemişti sanırım kosecki'yi.
60
werder bremen e attigi golu asla unutmam. cok iyi bir forvetti ve tipki ribery vb futbolcular gibi tadi damagimizda kalmis, yetmemistir.
61
polonya milletvekili olarak, antalya'da düzenlenen parlamentolar arası futbol turnuvasına katılmış ve görünen o ki yıllar ona pek yaramamış.
kim olduğunu tam hatırlamıyorum ama ismini "koseski"diye telaffuz eden spikerler de vardı.
63
çocukken bu adamın isminden çok korkardım. sebebini bilmiyorum ama canavar ismi gibi gelirdi.
gece gece nerden aklıma geldi lan bu asdlkjsla.
64
galatasaray'a yeni geldiği zaman ataköy regetta bar da karşılaştım. çok çalım atıyorsun, sakatlanacaksın dedim. ismail'le mi paslaşayım? dedi. haklısın dedim, ismail'e pas vereceğine topu sen kaptır daha iyi.
65
güçlü, top hakimiyeti yüksek ve yer çekimiyle ilişkisi sürüncemeli eski galatasaray forveti. rakibin sert müdahalesiyle yere düşse bile düşme ivmesini yeniden ayağa kalkarak koşmak için kullanabilen ilginç bir atletik yönteme sahip futbolcuya iyi bir örnek.
66
kosa galatasarayimda oynamis en cok sevdigim yabanci futbolculardan biridir. gonderilisinde ne kadar cok uzulmustim. hatta fotosporda bir telefon hattinda konusmasini birakmisti pismanim diye, arayip dinlemistim kendisini. o kadar cok severim kosayi.
67
turk vatandasi olmasi teklifine karsi "bunu cumhurbaskani ozal sahsen benden talep ederse dusunebilirim ancak" dedigi de rivayet edilmisti. paralari yere sacmasi olayinda da uzerinde ataturk fotografi olan paralarin yere atilmasini medya buyutmus ve kosecki'yi bizden gondertmisti. tanjusuz, koseckisiz galatasaray ise herkesi yaniltmis ve sampiyon olmustu. kalli sahiden buyuk adamdi.
aklımda hep ümit aktan'ın şu sözleriyle yer alan eski futbolcumuz: "koseckiye uzun bir pas...* ama o hızla olur mu kardeşim.kosecki o topa taksi tutsa yetişemez"
bir de bir golden sonra sanırım kendisine "hayvansın kosecki" demişti ümit reyiz.*
doğrusu yanlışı tartışılır ama, skordan ve istatistiklerden bağımsız olarak bir yönetim kurulunun dik durabildiği dönemlerde galatasaray'a gelmiş olan futbolcu. şimdilerde her maç sıçıp batıran adamlara verilen sözleşmeler/bonuslar vb. düşünüldüğü vakit kendisinin gönderilmesi hayretle karşılanabilir.
71
rahatlikla galatasaray tarihinin en buyuk isimlerinden biri olarak anilabilecek yetenekte ve kariyerdeydi. belki de kendisinen bir kac sene sonraki kadronun icinde olabilseydi bugun hala galatasaray efsanelerinden biri olarak aniliyor olacakti. heyecan veren bir futbolcuydu. paslari, surati, ve calimlariyla cok etkiliydi.
tadı damağımızda kalan eski futbolcumuz. çocukluk zamanı ilkokul defterlerime ismini karaladığım yarım kalan hikaye.
74
türk lirası ne zaman değer kaybetse aklıma gelen eski futbolcu.
babam arada anlatır, kosecki kendisine verilen priminin türk lirası olmasına tepki gosterip yere saçmıştır. dönemin futbol şube sorumlusu adnan polat da onun bu hareketi üzerine "bu türk lirasına hakarettir" diyerek kosecki'nin ipini ivedilikle çekmiştir.
türk lirası bugün tarihinde en çok değer kaybettiği dönemi yaşarken aklıma geldi kosecki. bu günden 30 yıl önce, o günden 30 yıl sonra...
umarım bir gün tl'miz hak ettiği değeri kalıcı olarak bulur ve biz çağdaş uygarlıklar seviyesinde ebediyete dek yerimizi alırız, istikrarlı ve progresif bir şekilde...
75
denildigi gibi turk lirasini yere atmasi takimdan gonderilisinin sebebiydi. bu olay zannedersem 2003 yilinda yayinlanan bulent tuncay imzali “galatasaray tarihi” kitabinda anlatilmisti.