hep arkasında durmaya çalıştığım, sonuna kadar sabredilmesinin gerektiğini her yerde savunduğum, sezonun sonuna doğru o sabrımın kırıldığı eski teknik direktörümüz. beyler bu adam geldi tribünlerde deli gibi "
imparator fatih terim" tezahüratları yaptık. basın küfür gibi "
ne hissediyorsunuz?" diye sordu. "
fatih terim onlar için efsane. tabii ki de bağıracaklar. normal karşılıyorum" dedi. üvey evlat muamelesi gördü. gıkı çıkmadı.
1-2 maç başarısız olunduktan sonra "yönetim istifa" sesleri duyuldu statlarda. adam o sesler arasında yönetmeye çalıştı. sonra transfer sezonu geldi. takımın 30 civarı olan yaş ortalamasını gençleştirmek adına adımlar attı.
sinyor oldu.
güvenilir oldu.
sabır edilesi oldu. bilmem ne cacıksporuna
ontivero'su, yıllardır top oynasın diye beklediğimiz futbolcular arasına giren
beyblade cholaq'ı şov yaptı.
efsanemiz olur dendi.
salih kalasını aldığında -sözlüğümüzün bir yazarı doğru tespitle
dursun diye alınmıştır demişti- biz "bi bok olmaz" minvalinde konuştuğumuzda "bir maçla adam sikmeyin amk" diye çıkışılmıştı. ama yaklaşık 2 milyona alınmıştı salih, küfür gibi.
alex telles'i aldı bu adam. yıllardır sol bek izleyemediğimizden "olum sol bek lan" falan diye yadsıdık. adam bize sol bek izletti lan, sol bek. hoş şimdi zamanında etmediğimiz küfürü bırakmadığımız
caner erkin'e tercih ediyoruz orası ayrı bir konu. sakın "iyiyken iyi derim, kötüyse de eleştiririm" deme. bunu yapıyorsan eyvallah. ama bir kısım vardı ki adamı
efsane ilan etti, başarısızlık olunca
belalar okundu.
haftalarca 3-5-2 sistemi denedi, bir maçta vazgeçti o sistemden. takım gerideyken 90+2'de forvet çıkarıp, defansif orta saha oyuna aldı. 90+3'de berabere miydi yeniliyor muyduk tam olarak hatırlamıyorum oyuncu değiştirmeye kalktı. 1-0 öne geçtiğin fener maçında, sikim kadar boyluyu dalga geçer gibi oyun attırmış melo, psikolojik üstünlük tamamen elimizde, ama bir sezon boyunca oynatılmaya çalışılan ve takım üstünde uygulanan "
1-0 olsun bizim olsun" mantığıyla oynatmıştır 6-0'a kadar gidicek maçı. bu da bana göre en önemli eksikleriydi.
adam sürekli olarak başkanı tarafından taraftar önüne atıldı. ama bu adam "
yönetim çok anlayışlı" gibi demeçler verdi sürekli hiçbir şeye aldırmadan. seni şampiyonlar liginde ölüm grubundan çıkardı. dünya takımı olan
juventus'a hayvani savunmayı yaptırdı. ve sonunda kalmasını istese "
ayrılmayı düşünmüyorum" şeklinde, belki biraz daha dolaylı yoldan kalmasını istediğini belli etmeyen başkanı tarafından
uzlaşarak yollar ayrıldı. ve bu adam giderken: "galatasaray'ı çok sevdim. taraftarına hayran oldum. arada sırada benimle ilginç diyaloglara girseler de çok saygıdeğer bir destek veriyorlar takımlarına. bunu sadece futbolda değil, basketbolda da gördüm. bu sevginin bir 'bağ' olduğu çok belli.
galatasaray'dan ayrıldım. çünkü buraya gelirken bana çizilen felsefik tablo ile 3 aydır anlatılanlar arasında büyük farklar var. ekonomik sıkıntılar yüzünden ayrıldığım doğru değil. her kulüpte sıkıntılar olabilir. bunlar birlikte paylaşılır. sorunlar giderilir. futbol kolay bir oyun değil. bunu tahmin ediyorum herkes biliyordur.
fakat son 3 aydır ben zaten iyi sinyaller almıyordum. bunu ekonomik olarak değil felsefik olarak söylüyorum. birlikte çıktığımız yoldan sapmalar var. istenenler farklı. başkan bana ekonomik sıkıntılardan bahsetti ama altında başka şeyler olduğu anlaşılıyor. benden istenen takımı kurmak için sabır gerekiyor. bunu galiba kaybettik. benim de bu şartlar altında galatasaray'da kalmama gerek yoktu. hem fazla ekonomik yük de olmak istemem.
çok kaliteli ve gururlu futbolcular tanıdım. hepsiyle keyifli ya da kötü anlarımız oldu. sonunda bir takım olduk. ama artık yokum. bütün oyuncularıma bol şanslar diliyorum. umarım hayat onları hep iyi yöne doğru götürür.
bana galatasaray'ı tanıtan, sevdiren herkese çok teşekkürler. sadece tek bir isteğim var. florya'dan 4-5 isim verdim. onlara lütfen iyi baksınlar. onlar galatasaray için önemli insanlar. ve bu insanlar futbolcu değiller. galatasaray'ın nasıl bir marka olduğunu gittiğimiz her deplasmanda daha net gördüm. dünyada bu potansiyele sahip takım yok. galatasaraylılar kulüplerinin değerini bilsinler" dedi.
** sağda solda "
her türlü kırılma kötüdür" diye duygu sömürüsü yapan adamlar gibi olmadı. "
kalıp savaşacağım" diyip,
kader arkadaşı olmadı şikecinin en büyüğüyle. bunları diyen insan hala efsanemdir, kırgınlık malumdur. giderken bile daha demin yazdığım şeyleri söyleyen adama çok komiğim ya hani, bunu yazdım: (bkz:
#1501585). (bkz:
#1502261) bu şekilde dalga geçmeye çalışıp, aslında dalga geçinilmesi gereken kişi konumuna düştüm.
ne diyeyim hoca. seni sevmedim desem yalan olur. yanlışların oldu, doğruların da vardı. bazen saç baş yoldursan da, çocuklarıma anlatacağım
allah'ım gol yaşattın. yolun inşallah açık olur, hep mutlu olursun inşallah. hoşçakal...