resim
Okan Buruk
Görev:Teknik Direktör
Takım:Galatasaray
Yaş:52
Uyruk:Türkiye
  • 18327
    bütün momentumu fenerbahçe lehine çeviren teknik direktör. sayesinde ne feneri yenebiliriz diyebiliyorum ne de şampiyon oluruz diyebiliyorum. en kötüsü kendi de kötü olduğunun farkında değil. bir an önce değişikliğe gidilmezse maalesef şampiyonluğu verecek. kupa maçında yine ümitle bekleyeceğiz ve yine kısır oynumuzla eleneceğiz. bilmiyorum ama belki de elenmemiz hayrımıza olur. en azından işin ciddiyetini anlar vasıfsız yönetimimiz.
  • 18328
    çok defa yazdım tekrar edeceğim.

    en büyük sorunu ekibidir. ekibindeki kimse(eminim hepsi çok çok iyi niyetle elinden geleni yapıyordur) işinin ehli değil. açın bakın yardımcısı irfan hoca’nın, kondüsyonerin, kaleci antrenörünün, kondüsyonerin, fizyoterapistin cv’lerine. zaten çalıştıkları en büyük takım galatasaray da, hepsi anadolu takımlarından gelme çoğu kariyeri boyunca okan hoca ile takımdan takıma geçmiş.

    oyunu okuyan bir yardımcı antrenörü yok, takımı maça hazırlayan, karşı takımı iyi okuyan, eksiklerini görüp üzerine gidebilecek bi ekibi yok. takımda organize atak diye bir şey yok. çünkü bunun antremanını yapacak, organize ataklar oluşturacak, bunları futbolculara öğretecek bir hoca yok.

    sakatlanan herkes son kullanma tarihi geçmiş gibi oynuyor. bütün dünyada spor bir bilim olmuşken çok geriden geliyoruz gibi biz. doktorlarımız mı kötü, beslenme uzmanlarımız mı kötü, fizyoterapist mi sorun bilmiyorum ama çözün artık şunu.

    yıllardır aynı şeyleri konuşuyoruz. geçen sene icardi’ye ceza sahasında şut açısı yaratacak şekilde topla buluşturamıyoruz diye, bu sene aynısını dünya’nın en iyi forvetlerinden biri için söylüyoruz. adamın ekmeğini taştan çıkarması değil bütün takımın kendisine fırsat yaratma yarışında olması lazımken orta kafa golden başka taktiğimiz yokmuş gibi oynuyoruz. takım savunması problem diyoruz, sürekli pres yaparken çok alan boşaltıyorlar çok yoruluyor rakip de bunu kullanıyor diyoruz. bazı şeyleri 2-3 senedir nasıl düzeltemiyor insan şaşıyor.

    beşiktaş ile süper kupa maçında çanlar çalarken, young boys’a elenirken, uefadan en kolay fikstürlerden biri sahip olmamıza rağmen ilk 8de çıkamayıp patır patır puanlar dökerken de söylüyorduk.

    sorun da burada zaten biz, rakipler, herkes görüyor bunları. herkes bunlara göre taktik kurup oynuyor bize karşı, bi tek okan hoca ve ekibi görmüyor. insanları bu kadar yoran, okan hoca’nın kredisini bitiren de bu. sorun çözmemesi, oyuncuları kullan at gibi kullanması, takımdaki icardi hariç herkesten okan-emre-suat üçlüsü gibi koşmasını bekleyip oyuncuları hor kullanması, rakibe karşı taktik oluşturmaması. bunları herkes görüyor.

    şu 8 maçtan şampiyonluk çıkarmak zorunda. hele bu sene. hele bize karşı yapılan onca şeye rağmen o kupayı kaldırmalı.

    kupayı kaldırsın ben bu seneye beyaz sayfa çekerim, unuturum okan hocam.

    şampiyon olana kadar arkandayım, destekleyeceğim.

    şampiyon olalım gerisini sonra konuşuruz.
  • 18330
    kendisine inanan ve guvenen biriyim. fakat kendisiyle alakali simdiye kadar en buyuk hayal kirikligimi 29 mart 2025 beşiktaş galatasaray maçında yasadigim teknik adam.

    kotu gunlerden gecen besiktas takimina 90 dakika boyunca taktiksel olarak hicbir ustunluk kuramamasi bende buyuk bir hayal kirikligina sebep oldu. cok yanlis bir takim izledim, sanki sahada galatasaray degil de herhangi bir takim vardi. okan buruk ve galatasaray futbolundan cok uzak bir goruntudeydik.

    deplasmanda manchester ve bayern'e bile cesurca oynayan takim gitmis, yerine pisirik ve rakibin oyununa ayak uydurmaya calisan bir galatasaray izledim. patatese donmus rakip futbolculari tempo yapmaya zorlamak yerine, onlarin isteyecegi duragan futbol oynamak strateji acisindan berbatti. zaten joao mario, chamberlain gibi futbolculari tempo yapmaya zorlamazsan kotu futbolcu olduklarini iyi bir sekilde gizlerler. bu baslangic startejisiydi.

    10 kisi kaldiktan sonra sanki tek 10 kisi kalan takim bizmisiz gibi ne oynadigimizin belli olmamasi ayrica canimi acitti. futbol bazen basittir, basit olmak zorundadir. 10 kisi kalmis takimda cift santrafor ile devam etmek oyunu hicbir sekilde ele alamamamiza neden oldu. morata'nin sol kanat oldugu bir 4-4-1 e donduk ve morata'nin oldugu kanattan ust uste ataklar yerken okan hoca sadece izledi. ister istemez geriye yaslanmis bir 4-4-1 oynadik, sonrasinda hoca onde basmaya devam dedi, fakat 10 kisi ile bu ne kadar mumkun... sen daha 11 kisi ile pres yapmaya tenezzul etmedigin macta 10 kisi ile "taktikten taviz" vermeyeyim kafasiyla arafta kalan bir takim izledik. geriye mi yaslanmali yoksa olmayan kendi oyunumuza mi devam etmeli derken mac bitti zaten.

    futbol bazen basit olmak zorundadir dedim. 10 kisi mi kaldik, artik o noktada morata'yi zorlamanin alemi yok. morata kanatta ne verebilirdi ki ne verdi? sag kanattan zorlayalim morata yi da iceri giren ikinci forvet gibi dusunelim istedi belki hoca fakat biz bunu bir kez bile sahada gormedik. cunku oyun oraya gitmedi. oyun israrla oraya gitmiyorken bunda israr etmenin hicbir anlami yoktu. morata kanat mi? baris sag bek mi? geriye yaslanmak zorunda kaldigin anda baris'in sag bekte sana ne gibi katkisi olabilir? peki kanatta oynasa hizli ataklarda rakip icin ne gibi tehdit olabilir? baris ve yunus kanatlari ile devam edilmeli, sag beke de sag bek olmayan baska bir isim gecmeliydi, yillarca bizde sag bek oynayan kaan ayhan gibi.

    hele ki bir ara barisin sag bek oynadigi sara ve morata kanatlariyla daha fazla bu zulme dayanayip maci kapattim.

    bunlar bir teknik adamin stratejileri olabilir. fakat tum mac boyunca islemedigini gordugun bir seyi degistirmemek bana en buyuk hayal kirikligini yasatti hocam maalesef. hayatimda ilk kez bir galatasaray macini dayanamadigim icin kapattim. cunku rakip az alkmaar veya sparta prag gibi sistemli bir takim degil, young boys ya da baska bir avrupa takimi gibi cok tanimadigin bir rakip de degil. rakip butun defolari ortada, ne yapip ne yapamayacagi ortada olan 2025 model bir besiktas. mac oncesinde rakibi 10 kisi kalirsa isi zora girer denilen besiktas, cunku son haftalarda eksik takimlara kaybetmis bir takim. tum kozlari apacik olan bir rakibine hicbir ustunluk zerresi gostermemis olman buyuk hayal kirikligiydi maalesef hocam.

    umarim toparlarsin...
  • 18331
    büyük maçlarda şöyle sağlam duran bir takım izletemiyor 3 yıldır. galatasaray hücum oynar hemfikiriz lakin bazı maçlar ve anlar olur, gerekirse topun arkasına geçer maçı kitlersin. 9 kişilik konya kadar bile savunma yaptıramıyor. bu durum futbolun gerçekliği ile örtüşmüyor.

    biraz eli yüzü düzgün olan takımlara tokatlanmayı huy edindik. anadolu takımlarına karşı başarılı bak. gücümüz doğal olarak taktik ve kalite özürlü bu anadolu takımlarına yetiyor ama orta sınıf avrupa takımları dahil, biraz eli yüzü düzgün olan takım varsa karşısında patlıyoruz.

    arkadaş galatasaray savunma yapamaz diye bir saçmalık türedi. lucescu bize şiir gibi savunma yaptırırdı. adam gibi çalışırsan savunma konusunda da seviye atlarsın. geriye yaslandığında, bu takım hayatta gol yemez hissiyatını vermesi lazım takımın.

    hücumda/savunmada dengeli bir takım ve rotasyonu bol bir kadro yaratmak bu kadar zor olmamalı.
  • 18332
    kendisine olan kızgınlığım bir türlü dinmek bilmiyor. 29 mart 2025 beşiktaş galatasaray maçı biteli kaç gün geçti, yaşadığım hayal kırıklığı ve üzüntü hala geçmedi. avuçlarımızın içine kadar gelen şampiyonluğa durduk yere şikecileri ortak etti. gaziantep’in 10 kişiyle, konya’nın 9 kişiyle yendiği takımdan 1 puan alsa o bile iyiyken, gitti mağlup oldu. neden? düşünmeyi, çalışmayı ve takımı çalıştırmayı bıraktığı için. ezberleriyle hareket ederek şampiyon olacağını sandığı için. geçen iki senede ekstra oyuncu performanslarıyla şansı yaver gitti, icardi ve mertens de sezon finallerini iyi oynayınca ezberleri yeterli gelmişti. bu sene ezberin yeterli gelmediği yerdeyiz. teknik direktörün fark yaratması gereken bir yarış var. takım haftalardır kötü oynuyor ama hala bir çözüm bulamadı. maçları da okuyamıyor artık. beşiktaş maçının son bölümünde yaptığı değişikliklerle takımı iyice bitirdi, son bölümde atak bile yapamadık. kupada saçmaladığı için başımıza bela ettiği fener derbisini kazanırsa bu cendereden çıkabilir ama kazanır mı? pek mümkün görünmüyor. ilk onbir açıklanınca anlarız zaten ne olacağını. sağ beke kaanı koyup aynı kadro ve dizilişle devam etmeye kalkarsa bu sezandan ümidi kesmek gerekir. yoksa kendisinden ümidi keseli çok oldu.
  • 18333
    son beşiktaş maçında rakip oyuncu topu göğsüyle kaleye doğru değil yana doğru kontrol ediyor, oradan gelen apo oyuncuyla mucadeleye girecek, orta hakem dogru bir karar ile sarı kart veriyor, operasyon vardakilerden geliyor ve durduk yere 10 kişi bırakılıyoruz, bjk deplasmanında 70 dakika 10 kişi oynamaya mahkum ediliyoruz.

    yetmiyor, 10 kişi kalmasına rağmen topa sahip olan takımımız gol atıyor, beraberliği alıyor, galibiyet için saldırmaya başladığında takdir hakları sürekli rakibe kullanılıyor ve oyuncularımıza boşa mücadele etmeyin diye sindiriliyor.

    enn son davinson sanchez size ve herşeye rağmen diye rakip ceza sahasına kadar bindiriyor ve topu çalmaya çalışan rakibinden 1 saniye önce topu tipleyerek rakibinden kurtarıyor, ama rakibi tarafından çelmeyle düşürülüyor ve net bir penaltı. pozisyon için varla iletişim bile kurulması beklenmeden, acil bir şekilde oyun başlatılıyor ve buz gibi penaltı araya kaynatılıyor.

    tüm bunlara rağmen 3 puan farkla lideriz, sadece bir derbi maçımız kaldı ve o maçta mağlubiyet hakkımız bile var. 1 kere daha yenilsek bile şampiyonluğa yürüyoruz.

    tüm sezon için şimdiden teşekkürler hocam. 2 yıl üst üste nasıl sürekli galibiyetlere rekorlara alıştırdıysan ilk mağlubiyeti aldığın ve hakem katliamı ile 10 kişi bırakılarak da olsa sezondaki aldığın ilk mağlubiyette istifan veya gönderilmen konuşuluyor. gs taraftarının 2 3 sezon 13. 6. vs olup futboldan uzaklaşmaya ihtiyacı var sanırım. diyeceklerim bu kadar.
  • 18334
    kendisinin düşmanı gibi durmak istemiyorum, başarılı ilk sezonlar muhteşem bir potansiyel vaadetti ama ezkaza diyorum. okan hoca yapamıyorum diyerek sadece 4-1 lik az alkmaar maçı sonrasında bıraksaydı;

    çok küçük bir ihtimal ama avrupa'da, takım reaksiyon verip devam edebilirdi. tekrar söylüyorum imkansızın sonuç itibarıyla bir tık üstü, olabilirdi. 8 milyon euro'luk cuesta transferi ve arkasında ne yattığını bilmediğimiz diğer transferler belki de yapılamazdı. derbiler yine küçük bir ihtimal ama kazanılabilirdi. dikkat edin çok ama çok korkak bir oyun oynuyoruz. fatih terim eskisi gibi değil, yaşlandı dediğimiz oyundan fersah fersah gerideyiz, kral çıplak. (fatih terim teknik direktör olarak gelsin asla istemem şu an)

    lakin, isteyen herkesle tartışırım; namağlup devam eden sezonun maksimum yüzde 30'u okan hoca'ya aittir gerisi bireysel performanstır.

    okan buruk'a sağlanan şartlar fatih terim dahil kimseye sağ-lan-ma-mış-tır. jardel dediğin adam dahil maksimum morata bütçesine galatasaray'a gelmiş. sneijder gibi sezon değiştiren bir adam cuesta'dan daha ucuza galatasaray'a gelmiş.

    bakın, cuesta'nın alınışını savunan bir hoca takımın başında, lemina yerine cuesta tercihi yaptı avrupa'da kendimize gelelim.

    ki, ikisi de şuan harika oynamıyor ama göz var göz, vicdan var, kariyer var.

    kirli bir çark varsa galatasaray yönetiminde okan buruk bunun dışında gibi durmuyor, görelim ve bir daha düşünelim.

    artık gerçekleri öngörelim. bu takımı kendine getirecek şey, türk ya da değil, mevcut futbol dinamiklerini okuyabilen ve futbola bilimsel yaklaşabilecek bir taktisyen. yeter artık, az alkmaar gibi düşük bütçeli takımlara elenmekten, anadolu takımlarının az bir şey presli, savunma ağırlıklı taktik kırmasından bıkmadıysanız diyecek bir şey yok ama bizim hedefimiz sadece ligimiz değil.

    30'uma gireceğim çok az kaldı. ben de artık 99-2000 yılında bu takıma gönül veren, danimarka'ya gidip destekleyen nice abimin, renktaşımın yaşadığını yaşamak istiyorum. bizim bugün kurduğumuz bütçeye sevilla defalarca aynı sevinci yaşadı.

    evlatçılık nice bela açtı başımıza, varsa böyle düşünen bir daha düşünsün. biz galatasaray'a gönül verdik. biz başarısız adama ceza kesen taraftarız, başarısız adama ceza kesmeyen ali koç'la hayal dünyasında yaşıyor 38'nci şampiyonluğunu falan kutluyor.

    bir kez daha düşünün. okan hoca şampiyonluğu getirse bile bir daha düşünün.

    teşekkür edilmeli, yollar ayrılmalı. galatasaray bu muntazam bütçeyle işin ehline emanet edilmeli.
  • 18336
    oyuncuları saçma sapan mevkilerde oynatmaktan acilen vazgeçmesi lazım. birkaç kere deneyip kötü sonuç almasına rağmen hala zorluyor oyuncuyu.

    ahmet kutucu -> sol kanat bek.
    morata -> sol açık / 10 numara
    sara -> sağ kanat
    eren elmalı -> sol stoper
    berkan kutlu -> sol stoper

    bu takımın gole ihtiyacı olduğunda veya skoru korumaya ihtiyacı olduğunda yaptığı değişiklikler takımı öyle çorbaya çeviriyor ki oynayan takımı bile bozup galatasaray'ın fişini kendisi çekiyor.

    kesinlikle kafası sahada değil. taktik teknik iyi çalışılmıyor. aldığı oyunculara uygun top oynatmıyor, oynattığı topa da uygun oyuncular almıyor. bu takımın kırılma maçlarında neden kırıldığını amasız fakatsız açıklamalı, bahane üretip taraftarın sabrını zorlamamalı. kimi zaman bütün suçu üzerine alıp gerekli özeleştiriyi yapmalı. kimse hatasını gören hocaya saldırmaz lakin bahane üreten hocaya kimse de tahammül etmez.
  • 18337
    2025 yılında henüz teknik direktörlük yapmamıştır. geçtim maç önü hazırlığı, maç esnasındaki tercihlerini yani bütün bir hocalık performansını; teknik direktörlük dokunuşu yaptığı tek an var: alanya deplasmanında ''taraftar ne der, linç yer miyim, adamcı olmakla suçlanır mıyım?'' demeden lemina'yı oyundan alması. 3 ay oldu, 3 ay. yaptığı tek dokunuş bu.

    hocadaki değişimi görmek için tek bir şey yeterli: basın toplantıları. zamanınız varsa gidip hocanın ilk sezonunda hem kazandığı hem kaybettiği maçlardaki basın toplantılarına kısaca bakın, bir de bu sezonki toplantılarına bakın. saha içinden bahseden, kendi oyununu analiz eden, eleştiren adam gitti yerine şu geldi: yönetim çok iyi, yönetim her şeyini veriyor, taraftar rahat olsun, mayıslar bizimdir.'' basmakalıp röportajlar kataloğundan yazı okuyan bir adam geldi sanki. mayıslar bizimdir, mayıslar bizimdir diye tekrarlayıp duruyor. oyuna dair ya konuşmuyor ya da tamamen farklı bir ajandayla konuşuyor.

    hocam, şampiyon olacağımızı düşünen bir taraftar olarak söylüyorum ki hiç rahat değilim. çünkü 3 aydır beni rahat ettirecek bir takımı izlemiyorum. 3 aydır izlediğim şey cepten yiyen bir galatasaray. evet, doğru. bugüne kadar mayıslar hep galatasaray'ın oldu. neden? çünkü mayıs yaklaştıkça sahadaki galatasaray her zamankinden daha konsantre, daha istekli, daha ciddi ve daha pragmatist olur. artık saçma sapan şeyleri denemez, sahada laubali laubali dolanmaz. o maçı kazanmak için ne gerekiyorsa onu yapar. bir şekilde kalesini gole kapatır, duran toptan falan atar o maçı bitirir. öyle fantezi 11 denemeleri, saçma sapan değişiklikler, laubali futbolcular, 5 dakika dayanamayıp kasımpaşa'dan 3. golü yemeler falan olmaz o galatasaray'da. sen bunu daha iyi bilirsin bizden. ben sana soruyorum galatasaray şu an bu dediklerimizden hangisine sahip? geçtim mayısları, senin 3 yıllık galatasaray kariyerinin en belirsiz, en ciddiyetsiz, en laubali takımını izliyoruz sahada. beşiktaş deplasmanına antalya'ya gider gibi giden bir takım.

    bizim rahat olmamız için senin biraz rahatsız olman lazım. biraz sahaya kafa yorman lazım. sen bizden rahatsın. çok büyük destek kaybettin, en büyük cezayı kendine verdin. seni seven, her zaman desteklemiş biri olarak söylüyorum: belki de 3 sene üst üste şampiyonluk yaşamış bir hoca olarak taraftarın en az yarısı tarafından istenmeyen adam olacaksın. daha ne diyelim?

    umarım kalan 2 ay bu gemiyi limana yanaştıracak bir 11 ve strateji üretebilirsin. yoksa benim kesin yaşanacağını öngördüğüm “2. okan buruk dönemi” bile riske girecek. haberin ola. allah yardımcın olsun.
  • 18338
    beşiktaş maçından sonra yine yanlış şekilde eleştiriliyor. yenileceğiz demiştim:

    (bkz: beşiktaş futbol takımı/#4131224)

    okan hoca tarzı hocaların yenileceği maçları kaybediyoruz, her hocanın bir sıçma payı vardır ve okan hoca bu payın dışına bence 3 senedir çıkmadı. önemli olan da bu.

    mourinho tarzı veya tudor tarzı hocaların sıçma paylarında daha beter olunuyor. ofansif hoca, rahat hoca iyidir, bize uyar arkadaşlar.
  • 18339
    şampiyon olsakta olmasakta yönetimle birlikte kendisinin de gitmesini istediğim teknik direktör. her insan farklı farklı şeylerde yeteneklidir ve bu yetenekleri de bir süre sonra çıkmaza girer. bu çıkmaz da onun sınırıdır. okan bence bu sınırda, verebileceği ekstra bir katkı yok. kendini geliştiremiyor ve oyununun hep geriye gitmesinin yegane sebebi de bu. umarım ki yeni sezonda ne kendisi ne yönetim kalır ve yerine kanser ede ede şampiyonluk yaşatmayan, ligde de avrupa'da da ne oynattığını bilen ve bir sistem üzerine yoğunlaşabilecek disiplinli bir teknik adam ile yola çıkarız.
  • 18340
    önümüzdeki fenerbahçe maçını futbolcuların bireysel yetenekleri sonucunda kazanınca gene “dahi” ilan edilecek, “bu takımı 13.lükten alıp üst üste şampiyonluk yaşattı, ne kadar nankörsünüz” denilecek, “hemen üç senelik yeni sözleşme imzalayalım”, “türkiye’de bundan daha iyisi yok”, “biz senden razıyız hocam”, “okan buruk düşmanlarının sesi çıkmıyor” vs gibi saçmasapan argümanlarla arka çıkılacak teknik direktör. galatasaray taraftarının “skor” odaklı yorum yaparak her geçen gün fenerbahçe taraftarına benzemesi sinir bozucu…
  • 18342
    okan hocaya yapılan bazı eleştirilerde fatih hocaya dahi bu kadroların verilmediği iddia ediliyor, ben buna her açıdan kesinlikle katılmıyorum.

    fatih hoca 4. dönemine imza attığı yaz muslera, ujfalusi, eboue, melo, selçuk, elmander, riera alındı. bu isimlerin mukayese edilebileceği çok az galatasaray kadrosu var şu an dahi. bir transfer döneminde bu kadar net ismin iyi bir yönetimin başarısıyla uçuk bonservisler verilmeden yapılmış olması kadroyu daha az değerli yapmıyor. sonraki yaz ise bu kadroya hamit, burak ve o dönem anadolu'dan yabancı transferi için önemli bir bonservisle amrabat alınmıştı, devre arasında sneijder ve drogba tabi. bir sonraki sezon ise yine chedjou ve bruma'ya ciddi bonservisler verilmişti.

    5. döneminde ise her ne kadar ffp ile boğuşuyor olsak da luyindama, marcao, kiralık onyekuru kadroya katıldı. elde ozan’dan gelen bonservis verilebilecek para varken onyekuru'nun bonservisini almak yerine 13m'a diagne'yi aldık mesela. sonraki sene fernando'yu gönderip gelen bonservis ile seri, lemina, nzonzi kiraladık. son üç senelik orta saha rotasyonumuzdan daha isimli futbolcular. senenin sonunda elimizde fernando da yoktu seri-lemina-nzonzi de, şu an önemsiz görülen şampiyonluk da. ffp'ye takılacak kadar parasızken falcao'ya o maaşı ödedik, saracchi ve andone gibi kronikleri kiraladık. devamında mısır dışına çıkmamış mostafa, opsiyonsuz gedson ve sadece süre çalan etebo. kiralık yama yapma denemeleri sonrası ele geçen para ile de morutan, cicaldau. babel, feghouli ve arda üçlüsünden pek süre bulamayan kerem ve barış da alındı tabi ama onlar da süre alamadı.

    hoca son iki döneminde hem en iyi kadroların verilmesi maddesini karşıladı hem de hatalı ve maliyetli transferler yapma maddesini. okan hocaya ya bonservisi ya maaşı ya da ikisi de uçuk zaha, ziyech, tete, ndombele, jacobs, sallai, jelert, cuesta alınınca kimseye verilmemiş kadrolar verilmiş olmuyor.

    keşke okan hocaya da o çok değerli kadrolar verilmeseydi. mertens ve oliveira'nın yenilenmesi gerekirken oralara transfer yapılsaydı, fred ve szymanski rakibe sunulmasaydı. eldeki 15m satarız diye zaniolo’ya verip sonra maaşı gelir gösterilmeye çalışılmasaydı. tete, zaha, ziyech, zaniolo yerine sadece rashica alınsaydı mesela. boey gittikten sonra bonservis harcamayacağız diye aurier gelmeseydi de tek hatalı bek transferi angelino olsaydı o dönem. kostic sağlıklı bulunmayıp jacobs, skriniar sağlıklı bulunmayıp cuesta alınmasaydı. elde çok kanat var diyip oğuz aydın yerine sallai alınmasaydı, iki kanat bekte de oynatabilip frankowski de almazdık belki.

    okan hoca iyi kadro ile başarısız olan biri değil. ortada iyi bir kadro da yok başarısızlık da yok. 2/2'yi 3/3 yapmak başarısızlık değil. aksine ilk senesini saymazsak kötü kadro ile 2. şampiyonluğu başarmış olup 3.yü de başarmak üzere olan bir hoca. elde bir sürü eksik parça ve aksayan yer varken sürpriz yumurtadan gelen icardi’si, osimhen’i de kadroyu eşsiz kılmıyor.

    özetle çok kötü yönetiliyoruz. ve değil fatih hocaya, tudor’a bile okan hocaya son iki sezonda verilenden daha iyi kadro verildi. ben okan hoca ile yolların ayrılıp 2008-2011, 2019-2022 gibi dönemler yaşamak istemiyorum. hele ki bu dönemlerde içeride dışarıda bizden çok daha iyi yönetilen fenerbahçe’nin şampiyonluğunu görmek hiç istemiyorum.

    avrupa’da başarı elbette çok önemli. fakat çoğu büyük avrupa kulübü için bile hedeflere düzenli olarak erişmek kolay olmuyor. belirli bir istikrar gerekiyor. genlerimizde var doğru fakat son 15-20 senede zaten kayda değer kaç avrupa başarımız vardı. ben okan hocayı geçen sene avrupa’da başarısız bulmuyorum, bu seneki başarısızlık aşikar. türk takımları ister istemez avrupa’daki kimliklerini kaybettiler. önemli olan düzenli olarak devam etmek. ardından başarı da gelecektir.
  • 18343
    2 nisan 2025 fenerbahçe galatasaray maçı galatasaray'ın şampiyonluk yarışını direkt etkileyecek bir maç olmasının yanında kendi kariyerini de etkileyecektir. kazanması halinde fenerbahçe moral olarak çöker ve galatasaray camiasına etkisi olumlu olur. elenmesi halinde ise şampiyonluk o moral bozukluğu ve mental yıkım ile gider. bu yüzden ne yapıp edip bu maçı kazanması şart. fakat okan buruk'un eleme maçlarındaki kötü performansı ve son derbi performansları vs düşünülünce çok umutlu olmamak lazım.
  • 18344
    hocanın maalesef en büyük eksisi avrupa macerası oldu. iki yıl üst üste şampiyon olmuş kadro gerekli takviyelerle avrupa’da daha iyi işler yapabilirdi. mesela şampiyonlar ligine kalsak geçen sezon da gruplardan çıksak eleştiriler çok daha az olurdu.

    bu konunun hoca dışında bir ayağı da bence ligdeki toksik ortam. fb denilen hazımsız camia ortalığı gerdikçe biz de daha çok efor sarfettik ve gücümüzün çoğu lige gitti. bu çok ayrı bir tartışma konusu.

    ancak şu var ki asıl hedefe konulması gereken yönetim. hoca bir eleştiriliyorsa yönetim beş eleştirilmeli ama tam tersi bir durum söz konusu. burada kendisine net bir haksızlık var. çünkü çaplarını kıyaslarsak kendisinin teknik direktörlüğü bunların yöneticilik seviyesinden çok daha yukarıdadır.

    ben artık lig bitene kadar kendisi hakkında bir şey yazmayacağım. umarım o da en iyi yaptığı işi yapar ve bizimle 3. kariyerindeki de 4. şampiyonluğa ulaşır.
  • 18345
    sezonun başında bir başladılar okan buruk gelecek seneye gidecek yerine klopp mlopp gelecek diye ışığı gören sallamaya geliyor.

    son 8 hafta şampiyonluk yarışı veriyoruz, 6 puan öndesin ve ikili averaj senin lehine.

    8 hafta daha çeneleri tutup konsantre olmazsak taraftar olarak da şampiyonluğu vermiş olacağız bana göre.

    twitterda da etkileşim tatlı tabii herkes gelecek sezon kim gelsin diye sorup etkileşim kasıyor. klopp getireceklermiş.

    taraftarın içinde bulunduğu bu şımarıklıkla şampiyon olabilirse bence helal olsun. sezon sonu da inşallah şampiyon yapıp istifa eder.

    tarihin en pahalı kadrosuymuş. okan hoca verdi sanki bonservisleri. biz de zaten mütevazı kadrolarla şampiyon olan bir takımız.
  • 18346
    gözlemlediğim kadarıyla galatasaray taraftarının salt çoğunluğunun gözünde kredisi bitmiştir. sezonu şampiyon tamamlaması dahi bu görüş üzerinde birleşen kitleyi geri kazanmasına yetmeyecektir. hoca kalan bölümü öyle güçlü bir oyunla geçirmeli ki kupanın yanında kredisini de geri kazanmalı. aksi taktirde uzun vadede durumu başakşehir’de yaşadıklarına benzeyecek.
  • 18347
    fifa oyunu oynar gibi teknik direktörlük yapıyor. böylesi kimseye yapılmadı. kendisine her türlü transfer yapıldı ve yapılmaya devam ediliyor. o transfer hazır oynuyorsa tamam oynuyor bir süre sonra tü kaka oluyor. oynuyorsa hocaya helal olsun, oynamıyorsa futbolcuya ve getirenlere yazıklar olsun deniyor. oynamıyor veya oynatamıyorsa hemen gözden çıkarıyor. zaten bu yüzden birkaç futbolcu dışına çıkamıyor. galatasaray'ın parasını hunharca harcatıyor. geleceği düşünmüyor. bu konuda en ufak sorumluluk almıyor. millet sanıyor ki sonuçlara göre eleştiriyoruz. bu kadar insan her şeyin farkında. olan bitenin farkında. o yüzden hiçbir zaman güven vermiyor, vermeyecek. daha bugüne kadar gitsin yazmadım. isteyen girip bakabilir. ama olan gerçekleri yazınca gitmesini mi istiyorsun diye suçlanıyorsun. giderse ölüp biteceğimizi düşünenler ciddi seviyede var. elbette gelene enkaz verir, yönetim veya medya olarak arkasında durmazsan biteriz. kendisi de başaramaz zaten. her durumda söyledim yine söylüyorum bugün geldiği noktayı iyi yönetim, iyi kadro ve şanslı bir döneme borçludur. benim gözümde gerçek teknik adam zor dönemde belli olur. eğer bunu yaparsa merak etmeyin ilk ben savunurum kendisini de. şimdilik 2.5 seneden beri başımızda henüz ben göremedim.
  • 18350
    2025 girdiğinden beri rakip takımın maçlarına da bakıyoruz, sanırım hemen her renktaş rakibin ilk 11’ini aşağı yukarı sayabilir, sistemini vs söyler. amma bizim takımın 3 aydır ne yapmaya çalıştığı, kimi oynatacağı veya nasıl pozisyon ürettiği noktasında hala bilinmezlik hakim. avrupa ligindeki ilk 3-4 maç ve seyreden lig maçlarındaki ritmimize dönmezsek eliyle şampiyonluğu vermesi muhtemel teknik direktörümüz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın