her oyuncunun iyi ve kötü özellikleri var. kendisinin görevi oyuncuların iyi yönlerini öne çıkaran, kötü özelliklerini maskeleyen bir oyun planı sunması.
örneğin jelert daha gelmeden 100 analiz yapıldıysa 100ünde de jelert'in zaaflarından, eksikliklerinden bahsedildi. bunların tamamının kopenhag'ın stoperleri tarafından bir plan dahilinde giderildiği anlatıldı. sen bu adama 10m saydırırken hiç bunları düşünmediysen de şimdi sağ bekte 10 üzerinden 4lük performans veren kaan'a düşüyorsan konuşacak hiçbir şey yok.
işin kötü noktası bu sadece jelert üzerinden verilen çok basit bir örnek. maalesef bu örneği her pozisyonda görebiliyoruz. mevcut saçma sapan sistemi oyuncularımızın eksik olduğu yönleri bağıra bağıra ortaya çıkarırken, onları iyi yapan özelliklerinin hiçbirinden faydalandırmıyor. sara'yı 20m euro yapan zorlu bir ligde 25 gol/asist katkısı yapmasaydı. bizdeki sara kaleye 60m uzakta 3lü ortasaha oynayan rakiplerin ayağının altında ezim ezim eziliyor. adam hangi maçta ne zaman kaleye gidecek de gol asist yazacak? 20m euroluk adamdan taylan antalyalı verimi alıyoruz.
zaten devre arasında kesinlikle gönderilmesini istiyordum. osimhen gelince kendisine hiçbir şey yaşanmamış gibi bir şans verdim çünkü artık onun da gözünün açıldığını her oyuncudan maksimum performans alacak şekilde yeni bir oyun planı ile geleceğini düşündüm ama
14 eylül 2024 galatasaray çaykur rizespor maçı 11inin açıklanması ile maç başlamadan kendisine yol verilmesi gerektiğini düşünüyorum. dünyada böylesi bir saçmalıkta daha ısrarcı olacak ikinci bir adam yok. okan buruk'tan aylardır beklediğim dokunuşu taşlaya taşlaya gönderdiğim fatih terim bir devrede 3 kere yapıyordu.