“ne galatasaray ne ben çok alışkın değiliz bu gidişata. herhalde tepkileri bu yüzden olsa gerek taraftarın… her şeye rağmen, her durumda, taraftarın sahip çıkmasını beklerim ben.”
“oyun içindeki tepkileri doğal karşılıyorum ama bunlar bizim oyuncularımız, onlarla sezon sonuna kadar devam edeceğiz. o yüzden ona göre davranmak lazım. hiç kimse istemez bunu. en çok üzülenler, yine oyuncularımdır.”
“galatasaray forması giyen her sporcu, küfüre değil sevgiye layıktır. ağır sözlere değil, teşviğe ve sarılmaya ihtiyacı vardır. bugünleri birlikte atlatacağız. taraftarın desteği olmadan bugünleri atlatamayız.”
“taraftarın tepkisini duydum. ‘niye oynamıyor’ diyorlar. şu ana kadar oynayan bir takım var, bugün iyi oynamadık. çünkü gol bizi çabuk kırdı.”
“gençlerin, ‘yine mi aynı şey’ endişesiyle düşündüğünü düşünüyorum. bir şok yaşandı, çabuk kırıldık. devamlı inişleri hiç de tahmin etmedik, iniş çıkışları düşünmüştük. ilk yarının sonunda oynanan maçları gördükten sonra kimsenin bu takım ne oynuyor deme hakkı yok.”
“bu takım ne kaçırıyor deme hakkı var. nasıl mağlup olduğumuz da ortada. biz kimse gibi başka bahaneler de üretmiyoruz orada bu verilmedi, burada bu alınmadı diye. istedikleri gibi tezahürat yapabilirler tabii ki. olabilir.”
“ilk yarının en iyi oynayan takımlarından birisi biziz. bütün zevk veren oyunlara bakabilir herkes. bugün için hayır. bizi buradan çıkaracak şey, rakibe gol atarak cevap vermemizdi ama 1-2 metreden bazen olmuyor. bize her vurulan oluyor. bu oluyor bazen.”
“taraftarın söylediklerini duydum. ben hiç alışkın değilim, herhalde soruda onu demek istediniz. oluyor, onları da görüyoruz. neler görüyoruz… sadece onları değil. üzgünüz. buradan çıkacağız. bu yerin kendimize yakışmadığını biliyoruz.”
“tüm hayatımı insanlar önünde yaşadım. gizli saklım olmadan. her hareketimi milyonlarca göz önünde yaptım. her hareketimi milyonlarca kişi takip etti. beni iyi tanıyanlar olduğunun da farkındayım.”
“şunu da biliyorum; burada bazı yanıtlar vermek, yıllar sonra dahi hatırlanacak sözler olarak kalabilir. bunları kullanmak işin kolay tarafı. sizi anlıyorum ama bu işin kolayı. ben, sezon başında sayın başkanımızla birlikte bu yola çıkarken kariyerimin geldiği aşamada belki de son kez galatasaray’da teknik direktör olarak görev alacaktım. geri kalan 50 yılın, sağ salim bir değerlendirmesini yaptığımızda, farklı misyonlar üstlenmem gerektiğine inandım.”
“istatistikleri düşünsek, kariyerimizi düşünsek, buna gerek yoktu. bu tabii cesur insanların alacağı, arkasından kararlılıkla devam edeceği oldukça zorlu bir iş. hiç kolay bir iş değil.”
“bununla da başa çıkmak kolay değildi, kolay olmayacağını biliyordum zaten. benim samimiyetim, inancım şu şekilde; galatasaray için gerekenin bu olduğuna inanıyorum. galatasaray’ın ekonomik de teknik de kurtuluşu bu yoldadır.”
“bunu kaybedilmiş bir maçtan sonra söylüyorum. yürekten inanıyorum. galatasaray’a bir futbol mirası, ekonomik olarak kendisini sürekli yenileyen bir takım bırakmak istiyorum. bunun için daha önce hiç talep etmediğim bir şeye ihtiyacımız var.”
“sabır. hiç talep etmedim. türkiye’nin futbol haritasında yeri olmadığı dönemde dahi sabır istemeyen ben, bugün buna ihtiyacımız olduğunu söylüyorum. bir tüneldeyiz ve ben sonundaki ışığı görebiliyorum. o ışığa, ancak bu şekilde ulaşabiliriz.”
“ben, galatasaray taraftarından her zaman farklı bir sevgi gördüm. aramızda farklı bir bağ vardır. bu projenin gerçekleşmesi için hiçbir teknik adama gösterilmeyecek toleransı gösterdiler bana. bunu da söylemeden geçemeyeceğim.”
“muhakkak ki mağlubiyetler canımı yakıyor. yenilgilerden hiç hoşlanmadım, kimsenin de bu durumdan hoşlanacağını sanmıyorum. kazanmak çok güzeldir. kazanılınca yaşanılan hisleri çok iyi biliyorum.”
“söz konusu baskılara boyun eğip, günlük başarıları yakalamak için yanlış kararlar vermeyeceğimizi düşünüyorum. kolay değil. maç kaybediyorsunuz, kötü gidiyorsunuz. bu baskıya kolay dayanılmayacağını biliyorum.”
“eğer ileriye hep birlikte umutla bakabileceğimiz bir yapı kurmaya çalışıyorsak, bunun en büyük kanıtı avrupa’daki başarımızdır. son yıllarda olmayan bir başarıyı elde ettik. belki hayatımın ve kariyerimin daha önceki dönemlerinde fevri davranış göstereceğim birlikte bu yola çıkmaya karar verdiğimiz gibi. bilmiyorum tüm samimiyetimle anlattım mı demek istediğimi… satır aralarını okursanız, ki okuyacaksınızdır, samimiyetimi ve isteğimi anlayacaksınızdır.”
“ben, şu ana kadar herhangi bir problem yaşamadım başkanla. hoş; benim, mecbur kalmadıkça hiçbir problemim olmaz. çok samimi bir ilişkimiz var.”
"ışıtan gün’ün pep guardiola’nın yardımcısıyla anlaşıldığı yönündeki açıklaması hakkında bilgim yok. kendisi de söylemiş. bir ismi reddetmek için, bir tane isim olması lazım ki reddedeyim, bilmiyorum.”
“bakın, ben bir yapı kurup, bu mirası buraya bırakmak istiyorum. bunun için de başkanla konuşuyoruz. benim böyle bir girişimden haberim yok. kendinin suçlu olduğunu ifade eden ben, çalıştığım hiçbir arkadaşımı kariyerimin hiçbir döneminde hedef göstermedim.”
“kötü bir zamanda 'kabahat bunların' gibi bir işarette de bulunmam, eylemde de bulunmam. ne oldu, ne bitti bilmiyorum. eğer bir gün kendisine inandığımız, bize katkı sağlayacağına inandığımız isimler hakkında fikir birliğine varırsak belki de birlikte çalışırız.”
“gelen kimse olmadı ki reddedelim veya bana gelen kimse olmadı ki üstüne bir fikir söyleyeyim. bir şey yok ki reddetme olsun, cevap vereyim. rasim hocayı konuştular, hamza’yı konuştular, ümit’i, hasan’ı, müfit’i, eser’e, oğuz’a, metin’e söylediler. allah allah..”
“şampiyon olurken bu çocuklara bir şey demezler. dünyanın en iyi performans hocalarından biri olan scott’a bile laf ettiler. diğer takımların performans hocaları, avrupa’da oynarken resim çektirmek için scott’ın yanına geliyorlar.”
fatih terim(bkz:
8 ocak 2022 galatasaray giresunspor maçı)
maç sonrası gerçekleşen basın toplantısında yapılan açıklamalar
kaynak:
https://www.youtube.com/..._channel=UlusalKanal